İran, müzakereleri başlatmak için ABD’nin adım atmasını bekliyor

İran, müzakereleri başlatmak için ABD’nin adım atmasını bekliyor
TT

İran, müzakereleri başlatmak için ABD’nin adım atmasını bekliyor

İran, müzakereleri başlatmak için ABD’nin adım atmasını bekliyor

İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Mecit Takht Ravançi, NBC'ye yaptığı açıklamada ülkesinin Biden yönetimiyle doğrudan veya arabulucular yoluyla görüşmeye henüz başlamadığını ve bunu da planlamadığını söyledi. Ravançi, Trump’ın 2018'de nükleer anlaşmadan çekildikten sonra uyguladığı yaptırımların yeni ABD Başkanı Biden tarafından kaldırılmasına yönelik ilk adımı beklediklerini kaydetti.
Tahran yönetiminden daha önce yapılan açıklamalarda, Mecit Takht Ravançi başkanlığındaki bir ekip ile ABD yönetimi arasında müzakereler başladığına yönelik haberler yalanlanmıştı. Söz konusu dönemde çıkan haberlerde ABD ve İran arasında arabuluculuk kanallarının harekete geçirildiği öne sürülüyordu.
Söz konusu dialar her ne kadar Biden yönetiminden üst düzey yetkililerin açıklamalarına dayandırılsa da Washington, İran ile müzakerelere başlamak için acele etmeyeceklerini duyurdu. Sürecin nükleer anlaşmaya geri dönüş, İran’ın füze faaliyetleri ve bölgedeki istikrarsızlaştırıcı role dair uzlaşıya bağladı. Diğer yandan Demokratlar ile bağlantılı birçok siyasi çevre, siyasi araştırmacı ve akademisyen ise söz konusu dosya ve Biden yönetiminin İran’a yaklaşımı hakkında yorum yapmaktan kaçınıyor.
Daha önce Trump yönetiminde İran konusunda danışman olarak görev yapan Demokrasileri Savunma Vakfı'nın (FDD) danışmanlarından Richard Goldberg, Biden yönetimi yetkililerinin açıklamalarının artık analize muhtaç olduğunu söyledi.
Goldberg, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada "Görünüşe göre önce Ortak Kapsamlı Eylem Planı’na (JCPOA) geri dönmeyi ve ardından diğer sorunları ele alan yeni bir anlaşma arayışlarını tartışıyorlar" dedi. Bunun stratejik bir hata olacağını belirten Goldberg, İranlıları diğer meseleleri görüşmeye zorlamadan önce ABD'nin etkisini kaybedeceğini vurguladı. Goldberg açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
“Aynı zamanda, Dışişleri Bakanı adayının (Antony Blinken) İran Merkez Bankası'na ve İran Ulusal Petrol Şirketi’ne uygulanan yaptırımları kaldırmanın, terörü finanse etme suçu nedeniyle ABD'nin çıkarına olmadığını belirten bir açıklama yaptığını görüyoruz. İran Merkez Bankası ve Ulusal Petrol Şirketi, JCPOA kapsamında yaptırımlarının hafifletilmesi gereken kurumlar arasında yer alıyor.”
DPA dün, 2001-2004 yılları arasında Savunma Bakanlığı Finans Direktörü olan The National Interest Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Dov S. Zakheim’in konuya dair açıklamalarını aktardı. Habere göre Zakheim şunları söyledi:
“Biden yönetiminin İran'la nükleer anlaşmaya geri dönmesi, muhafazakar adayın İran'da kazanamaması durumunda karışıklığı artıracak. Biden yönetimi, İran'daki Ayetullah hükümdarlarının, karşılığında bir bedel ödemeden kazanç elde edebileceklerine dair herhangi bir sinyal vermemeye dikkat etmelidir."



Trump: İran ‘barışçıl’ hale gelirse yaptırımları kaldıracağız

ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)
TT

Trump: İran ‘barışçıl’ hale gelirse yaptırımları kaldıracağız

ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump bugün yaptığı açıklamada, ‘barışçıl’ olması halinde İran'a yönelik yaptırımları kaldıracağını bildirdi.

İran'a hiçbir şey teklif etmediğini vurgulayan Trump, “Nükleer tesislerini tamamen yok ettiğimizden beri İranlılarla konuşmadım” dedi.

Trump, sosyal medya platformu Truth Social hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, eski ABD Başkanı Barack Obama'nın İran'la yaptığı nükleer anlaşma kapsamında İran'a milyarlarca dolar ödediğini ifade etti.

Trump dün yaptığı açıklamada, İran'ın nükleer faaliyetlerinden vazgeçmeyebileceğini, ancak ‘barış yapmaları halinde’ Tahran'a yönelik yaptırımları kaldıracağını belirtmişti. Trump, İran'ın nükleer programına devam etme ihtimalini dışlayarak şunları söyledi: “Tükendiler... Daha önce hiç kimsenin vurulmadığı kadar vuruldular. Nükleer kapasitelerini yok ettik ve daha ileri gidemezler.”

ABD Başkanı, İran'ın Çin'e petrol ihracatı üzerindeki yaptırımların kaldırılması konusunda herhangi bir yorumda bulunmadığını vurguladı.

Trump, İran'a yönelik yaptırımların ‘iyi niyet göstermeleri, barışa bağlı kalmaları ve ABD çıkarlarına zarar vermekten kaçınmaları halinde’ kaldırılabileceğini belirtmişti. Trump ayrıca, İranlı yetkilileri İsrail ile ilişkileri normalleştirmek için İbrahim Anlaşması’na katılmaya çağırdı ve ‘ABD'nin İran rejimine yönelik başarılı saldırılarının ardından daha fazla ülkenin İsrail ile İbrahim Anlaşması'na katılmaya ilgi gösterdiğini’ belirtti.

Trump dün Fox News'e verdiği demeçte, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırılarının başarısını vurgulayarak şunları söyledi: “Güzel uçaklar, 30 kat granit derinliğine kadar inebilen en gelişmiş bombalarla oraya girdi. Orayı gerçekten yerle bir ettiler. Ancak CNN ve New York Times'ın tamamen yok edilmemiş olabileceğini söyleyen yalan haberlerine katlanmak zorunda kaldık ve sonra daha önce hiç kimsenin görmediği bir şekilde tamamen yok edildiği ortaya çıktı. Bu da en azından bir süreliğine nükleer hırslarının sonu anlamına geliyor.”

ABD Başkanı, Tahran'ın ABD saldırılarından önce zenginleştirilmiş uranyumun bir kısmını sakladığı iddialarına şöyle yanıt verdi: “Sanmıyorum, bunu yapmak çok zor ve çok tehlikeli. Çünkü zenginleştirilmiş uranyum çok ağır ve İranlılar o güne kadar geleceğimizi bilmiyorlardı. Kimse bu tesisleri hedef alacağımızı düşünmüyordu ve herkes tesislerin aşılmaz olduğunu söylüyordu.”

Trump zenginleştirilmiş uranyum transfer edilmediğini ve üç nükleer tesisin (Fordo, Natanz ve İsfahan) tamamen yok edildiğini yineledi. Öte yandan Başkan Trump geçen hafta Lahey'de düzenlenen Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) zirvesi öncesinde de ABD'nin İran'ın askeri amaçlarla uranyum zenginleştirme planlarına izin vermeyeceğini söylemişti.

Trump, programını yeniden inşa etmesi halinde, ABD'nin İran'ı tekrar bombalayıp bombalamayacağı sorusuna ise “Kesinlikle bombalayacağız” yanıtını verdi.