‘Oasis Riyad’ kum tepelerini lüks bir vahaya dönüştürdü

Nesiller arası buluşma, Suudi Arabistan’da eğlence sektörünün dönüşümünü anlatıyor

Fotoğrafçıları cezbeden yaratıcı tasarımlar (Şarku’l Avsat)
Fotoğrafçıları cezbeden yaratıcı tasarımlar (Şarku’l Avsat)
TT

‘Oasis Riyad’ kum tepelerini lüks bir vahaya dönüştürdü

Fotoğrafçıları cezbeden yaratıcı tasarımlar (Şarku’l Avsat)
Fotoğrafçıları cezbeden yaratıcı tasarımlar (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan’da yaşayan, 50 yaşındaki Ebu Fahd, 20’li yaşlarda yapmaktan zevk aldığı eğlenceli aktiviteleri ve yaklaşık 30 yıl sonra bugün ülkede bu konuda yaşanan dönüşümleri anlattı.
Şarku’l Avsat’a konuşan Ebu Fahd, kendi dönemindeki gençlerin Riyad’da yaptığı eğlenceli  faaliyeti ve günümüzde insanları çöllere çekmeye başlayan gelişmeleri dile getirdi.
Ebu Fahd, Suudi Arabistan Genel Eğlence Otoritesi (GEA), tarafından yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı alınan sıkı ihtiyati tedbirlerle başlatılan ve otantik çöl kampı deneyimi vaat eden Oasis Riyad etkinliğinde konuştu.
Ebu Fahd, yaklaşık 30 yıl önce kendi kuşağının yaşayamadığı kamp konseptinde yaşanan değişimleri dile getirdi.
O zamanlar, günümüz gençlerinin zevkine benzer eğlence aktivitelerinin az olduğunu hatırlatan Ebu Fahd, kendi gençliğindeki kampların sadeliğine rağmen, özellikle kışın çölde geçirdiği günleri, ailesi veya arkadaşlarıyla çölde geçirdiği gezileri sevgiyle hatırladığını ifade etti.
Suudi Arabistan’daki en popüler kış aktivitelerinden biri olan ‘Kashta’ ile insanlar kamp malzemelerini çıkarıp çöle doğru gidiyor.
Kashta ismi verilen bu kamplarda, insanlar kalacakları süreye yetecek kadar yiyecekleri yanlarına alıp çölde veya kum tepeleri üzerinde çadır kuruyor.
Ebu Fahd, Oasis Riyad etkinliği ile gençken çıktığı klasik Kashta gezileri arasındaki deneyim farkına değinerek şu ifadeleri kullandı;
“30 yıl önceli kamplar basitti. Birçok yönden, yemek pişirme ve malzeme açısından az araç gereçle yola çıkılırdı ve maliyetsizdi. Ama bugün farklı. Oasis Riyad’da en iyi uluslararası mutfaklar ve tüm ihtiyaçlarla donatılmış çadırların yanı sıra sağlık, gıda ve lojistik gibi eksiksiz ve sorunsuz hizmetler var.”
Bir yıl veya daha kısa bir süre önce, Oasis Riyad’ın bulunduğu yer palmiye ağaçlarının ve neredeyse hiç bir çadırın olmadığı kumlu bir alandı.
Ancak koronavirüsün neden olduğu kapanmanın ardından normal hayatın geri dönüşü ile bu etkinliği kurma fikri akıllara geldi. Böylece söz konusu alan, kum tepelerinden palmiye ağaçları, su havuzları ve lüks restoranlar vahasına dönüştü.
Nisan ayına kadar devam edecek Oasis Riyad etkinliğinin, konserler, geleneksel kampçılık ve lüks restoranlar gibi çeşitli eğlence aktiviteleriyle ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim yaşatması bekleniyor.



Tom Hanks'in kızı: Annem, babamın şöhretini hiç atlatamadı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Tom Hanks'in kızı: Annem, babamın şöhretini hiç atlatamadı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Tom Hanks'in kızı E.A. Hanks, annesinin, Forrest Gump'la bilinen aktörün artan şöhretiyle nasıl mücadele ettiğini anlattı.

Elizabeth Anne'in kısaltması olan E.A., Hanks'in ilk eşi Susan Dillingham'dan olan kızı. Eski çiftin Colin Hanks adında bir de oğlu var.

Sacramento Eyalet Üniversitesi'nde tiyatro öğrencisiyken tanışan Dillingham ve Hanks, 1978'den 1987'ye kadar evliydi.

Yeni anı kitabı The 10: A Memoir of Family And The Open Road'da (10: Bir Aile Hatırası ve Açık Yol) E.A., 2002'de akciğer kanserinden ölen annesi hakkında daha fazla bilgi edinmek için Los Angeles'tan, annesinin ailesinin yaşadığı Florida'nın Palatka ilçesine 6 ay süren bir yolculuğa çıkıyor.

Kitabın bir bölümünde Dillingham'ın, Deniz Kızı (Splash/1984), Para Tuzağı (The Money Pit/1986) ve Büyük (Big/1988) gibi filmlerdeki rolleriyle 1980'lerin sonunda şöhrete kavuşan Hanks'in yükselişine uyum sağlaması anlatılıyor.

E.A. annesinin, "eski eşinin felakete yol açan şöhretini asla atlatamayan bir aktris adayı" olduğunu özellikle belirtiyor.

Vanity Fair'a yakın zamanda verdiği bir röportajda E.A., "felaket" kelimesinin Dillingham'ın eski eşinin başarısı hakkında hissettiklerini en iyi şekilde tanımladığını düşündüğünü söyledi.

E.A., "Onun dünyadaki itibarının, kendisini ve sahne kariyerine devam etme şansını yok ettiğini hissetti" dedi.

Rahatsız edici gerçek, ki bu kitapta bunlardan çok var, aslında bir kariyeri yoktu ve eski eşinin Tom Hanks olması yaraya tuz bastı.

Sözlerine şöyle devam etti:

'Felaket' olmasının bir nedeni de bu megawatt şöhret markası bir sanatçıda asıl önemli olan ve babamı diğerlerinden ayıran şeyleri siliyor: insanlık ve yetenek. Ama bu felaket sözcüğünü ben seçtim, annem değil.

Hanks daha sonra 1988'de Rita Wilson'la evlendi ve iki oğulları oldu: 1990'da doğan Chet ve 1995'te dünyaya gelen Truman.

E.A., hiçbir zaman resmi bir teşhis almasa da annesinin bipolar olduğunu ve buna şiddetli paranoya ve sanrı ataklarının eşlik ettiğini varsayıyor.

E.A. anı kitabının bir bölümünde annesinin yavaş yavaş daha ihmalkar olmaya başladığını, bunun da velayet düzenlemesinde bir değişikliğe yol açtığını, yani kendisiyle Colin'in annelerini yalnızca hafta sonları ve yazın görebildiğini anlatıyor.

Kitapta "Yıllar geçtikçe arka bahçe o kadar çok köpek pisliğiyle doldu ki yürünemiyordu, ev duman kokuyordu. Buzdolabı çoğu zaman boştu ya da son kullanma tarihi geçmiş yiyeceklerle doluydu ve annem 4 direkli büyük yatağında İncil'i inceleyerek giderek daha fazla zaman geçiriyordu" diye yazıyor.

Bir gece duygusal şiddeti fiziksel şiddete dönüştü ve ardından 7. sınıfın tam ortasında Los Angeles'a taşındım.

Independent Türkçe