Ayçiçeği yağının fiyatı giderek artıyor

Ayçiçeği yağının fiyatı giderek artıyor
TT

Ayçiçeği yağının fiyatı giderek artıyor

Ayçiçeği yağının fiyatı giderek artıyor

Artan kuraklık ve pandemi koşulları nedeniyle ayçiçeği yağının fiyatı giderek artıyor. Geçen yılın ilk çeyreğinde 25 lira olan 5 litrelik ayçiçeği yağının fiyatı 65 liraya kadar yükseldi. Ayçiçek yağına yapılan zamlar konuşulurken sofraların bir başka vazgeçilmezi tereyağı fiyatları da yükselişe geçti.
Türkiye aralık ve ocak aylarında yaşanan ayçiçeği yağındaki fiyat artışlarını konuşuyor. Artan kuraklık ve pandemi koşulları nedeniyle ayçiçeği yağının fiyatı giderek artıyor. Geçen yılın ilk çeyreğinde 25 lira olan 5 litrelik ayçiçeği yağının fiyatı 65 liraya kadar yükseldi. Tüm basılı ve online fiyat verilerini araştırıp takip eden, kampanya fiyat takibinin yanı sıra e-ticaret fiyatlarını da raporlayan BrandZone verilerine göre; ise en az ayçiçeği yağı kadar fiyatı artan bir başka ürün daha oldu, o da tereyağı.
Brand Zone verilerine göre, Geçen yıl haziran ayında litresi 10,32 TL olan 1000 ml ayçiçeği yağının fiyatı yüzde 47’lik zam oranıyla bu yıl ocak ayında 15,17 TL’ye yükseldi. Geçen senenin haziran ayında litresi 23,59 TL olan 1000 ml zeytinyağının fiyatı yüzde 27’lik zam oranıyla bu yılın ocak ayında 29,99 TL’ye yükseldi.

Katı yağ ürünlerinde zam şampiyonu tereyağı
Verilerine göre, katı yağ kategorisinde en çok zamlanan ürün tereyağı oldu. Geçen yıl haziran ayında 500 gramı 20,93 TL olan tereyağının fiyatı bu yıl ocak ayında yüzde 24’lük zam ile 25,95 TL’ye yükseldi. Yüzde 19’luk zam ile fiyatı 9,13 TL’ye yükselen margarinin, geçen yılın haziran ayındaki fiyatı ise 7,66 TL idi.

E-ticaret platformlarında zam oranı yüzde 74’ü buldu
Araştırma sonuçlarına göre, e-ticaret kanallarında satışa sunulan yağlarda zam oranı yüzde 74’ü buldu. Geçen yılın haziran ayında 5 litresi 45,95 TL’ye satılan ayçiçeği yağının bu yıl ocak ayı fiyatı yüzde 74’lük zam oranıyla 80 TL’ye yükseldi. Yine geçen senenin haziran ayında 5 litre sızma zeytinyağı 135 TL’ye alıcı bulurken bu yılın ocak ayında yüzde 30’luk zam oranıyla 175 TL’ye yükselerek ikinci sırada yer aldı. Yüzde 26’lık zam oranıyla 5 litresi 100 TL’den 126 TL’ye yükselen riviera zeytinyağı ise üçüncü sırada yer aldı.

Artan zam oranlarını kampanyalar takip etti
Verilerine göre, artan zam oranlarını yine artan kampanyalar takip etti. Kasım 2020 - Ocak 2021 tarih aralığında yemeklik yağlar kategorisinde 706 kampanya sayısı ve yüzde 33’lük kampanya oranıyla tereyağı en çok kampanyası yapılan ürün oldu. 659 kampanya sayısı ve yüzde 30’luk oranla ayçiçeği yağı ikinci; 411 kampanya sayısı ve yüzde 19’luk oranla zeytinyağı üçüncü ve 283 kampanya sayısı ve yüzde 13’lük oranla margarin dördüncü sırada yer aldı.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe