Asgari ücret Japonya, Almanya, İngiltere ve Fransa’da nasıl işliyor?

Çin’in başkenti Pekin’de bir fabrikada maske ile çalışan işçiler (Reuters)
Çin’in başkenti Pekin’de bir fabrikada maske ile çalışan işçiler (Reuters)
TT

Asgari ücret Japonya, Almanya, İngiltere ve Fransa’da nasıl işliyor?

Çin’in başkenti Pekin’de bir fabrikada maske ile çalışan işçiler (Reuters)
Çin’in başkenti Pekin’de bir fabrikada maske ile çalışan işçiler (Reuters)

ABD Başkanı Joe Biden’ın saatte 15 dolara çıkarmaya çalıştığı asgari ücret, diğer ülkelerde farklı şekillerde görülebiliyor.
Japonya, Almanya, İngiltere ve Fransa’da asgari ücret sistemi şu şekilde işliyor;
Japonya’da çeşitli asgari ücret paketleri var ve 47 valilikten her biri, işveren ve işçi temsilcileri ile Çalışma Bakanlığı arasındaki yıllık ulusal müzakerelerin sonuçlarını göz önünde bulundurarak, kendi asgari ücretini belirliyor.
Ülkedeki asgari ücret kentsel alanlarda daha yüksek. Tokyo, saatte bin 13 yen (9.68 dolar) ile ilk sırada geliyor. En düşük ücret ise, 792 yen ile güneydoğudaki Akita veya Okinawa’nın kuzey bölgesi gibi kırsal alanlarda görülüyor.
1 Nisan’da mevcut mali yılın başlangıcında asgari ücret sadece 1 yen artırıldı, bu da son 16 yılın en düşük artışı oldu.

Almanya
Yoğun tartışmaların ardından Almanya 1 Ocak 2015’te ulusal asgari ücreti uygulamaya koydu
İşverenler ve sendikaların temsilcilerinden oluşan, bağımsız bir başkanın başkanlık ettiği özel bir komite bunu gözden geçirmekle sorumlu.
Ülkede minimum miktar, saat başına 9,50 euro (11,50 dolar) olup, diğer Avrupa ülkelerine kıyasla nispeten az olarak kabul ediliyor.
Komite, saatlik ücretin 1 Temmuz 2022’ye kadar kademeli olarak 10.45 euroya (12.70 dolar) artırılmasını önerdi.
Asgari ücretin uygulamaya konulmasıyla ilgili tartışmaların çoğu, bu hareketin işverenleri çalışanları işten çıkarmaya itip itmeyeceğine odaklandı.
IW düşünce kuruluşu tarafından yayınlanan bir araştırma, asgari ücretlerin işsizlikte artışa yol açmadığını ortaya koydu.
Tersine, Almanya’da yaygın olan yarı zamanlı çalışma, artan yoksulluk riskiyle ilişkilendirildi.

İngiltere
İngiltere’de asgari ücret veya Ulusal Geçim Ücreti, mevcut haliyle 2016’da oluşturuldu. Ücretteki her türlü artış, bağımsız bir organ olan Düşük Ücret Komisyonu’nun tavsiyesi üzerine hükümet tarafından kararlaştırılıyor.
Yeni sistemi kurmanın amacı, asgari ücreti 2020 yılına kadar ortalama ücretin yüzde 60’ı seviyesine çıkarmaktı. Hükümet komitesine göre bu sağlandı.
25 yaşın üzerindeki çalışanlar için saatlik asgari ücret 1 Nisan 2020’de yüzde 6,2 artırılarak 8,72 sterline (11,98 dolar) yükseltildi. Bu oran, çalışanın yaşına bağlı olarak, 16 yaşın altındaki çıraklar için 4,15 sterline (5,69 dolar) kadar düşebiliyor.
Yaklaşık 2 milyon İngiliz’in, Nisan ayında yürürlüğe giren asgari ücretin 8,91 sterline (12,21 dolar) yükselmesinden fayda sağlaması bekleniyor. Bu ücreti alacakların yaşı da 25’ten 23’e düşürüldü. 
Şu anda asgari ücretle ilgili kamuoyu önünde bir tartışma olmasa da, işsizlik yardımları veya düşük gelirli insanlar için asgari gelir hakkında çok fazla tartışma var.

Fransa
Fransa’nın asgari ücret sistemi (SMIC), 2020’de 50. yılını kutladı.
2008 yılından bu yana her yıl otomatik olarak enflasyon ve satın alma gücüne göre yeniden hesaplanan asgari ücret, Ocak ayında, yüzde 1’in biraz altında bir artışla saat başına 10,25 euroya (12,45 dolar) yükseldi. 
Yaklaşık 2,25 milyon işçi veya özel sektör işgücünün yüzde 13’ü, 2020’nin başında SMIC’teki yüzde 1,2’lik artıştan faydalandı.
Yarı zamanlı veya küçük şirketlerde çalışanlarda asgari ücret alanların oranı, tam zamanlı sözleşmeli çalışanlara kıyasla 3 kat daha fazla.
Her yıl bazı sendikalar, düşük gelirli işçilere ‘yardım eli’ uzatmak için hükümete asgari ücreti otomatik artıştan daha fazla oranda yükseltmeye çağırıyor.
Ancak, bu en son 2012’de gerçekleşti. Çünkü hükümetler, daha büyük artışların düşük vasıflı işçilerin istihdam fırsatlarına zarar vereceğinden endişelendi.
Fransız hükümeti bunun yerine, asgari ücretliler için 2019 sonunda ayda 90 euroya (109 dolar) yükseltilen bir ikramiye getirdi. 2019’un sonunda yaklaşık 4,3 milyon hane bu ikramiyeyi aldı.
Aynı zamanda hükümet, düşük ücretli işçi çalıştıran şirketlerin sosyal ücretlerini düşürdü ve bu da Fransa’da işçi çalıştırmanın avantajını artırmaya yardımcı oldu.



Suudi tahvilleri... Gelişmekte olan piyasaların kalbinde güvenli bir liman

Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)
Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)
TT

Suudi tahvilleri... Gelişmekte olan piyasaların kalbinde güvenli bir liman

Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)
Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)

Gelişmekte olan ekonomilerdeki borç piyasalarına yönelik temkinli küresel görünümün ortasında Suudi Arabistan, finansal istikrar ve iddialı ekonomik büyüme planlarının bir araya gelmesiyle cazip bir yatırım merkezi olarak ortaya çıkıyor.

Dünyanın en büyük varlık yöneticilerinden biri olan ve 4,6 trilyon dolardan fazla varlığı yöneten State Street Global Advisors'ın Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Yatırım Stratejisi ve Araştırma Başkanı Karine Kheirallah'a göre bu görüşler doğru.

Kheirallah Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, Suudi Arabistan’ın sağlam finansal temellere ve iddialı bir büyüme stratejisine dayanan ‘cazip bir makroekonomik anlatı’ sunduğunu söyledi. Kheirallah, “Dünyadaki pek çok ekonomi yüksek borç yükü ve artan hizmet maliyetleriyle karşı karşıyayken, Suudi Arabistan geçtiğimiz aralık ayı itibariyle yüzde 29,9 gibi nispeten düşük bir borç/gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) oranına sahip” dedi.

Bu mali disiplin, Suudi Arabistan'ın yükselen piyasa devlet tahvili piyasasında istikrarlı ve güvenilir bir ihraççı olarak konumunu güçlendiriyor. Kheirallah, Suudi ekonomisinin önümüzdeki yıllarda yapısal reformlar ve özellikle petrol dışı sektörlerdeki stratejik yatırımlar sayesinde sürdürülebilir bir büyüme yakalamasını bekliyor. Bu büyümenin hızı diğer bazı gelişmekte olan piyasalarla karşılaştırıldığında en hızlısı olmasa da, gelişmiş ekonomileri geride bırakacağı ve Suudi tahvillerini istikrar ve uzun vadeli değer arayan yatırımcılar için tercih edilen bir seçenek haline getireceği açık.

Suudi ekonomisi bu yılın ilk çeyreğinde petrol dışı faaliyetlerdeki yüzde 4,9'luk büyümenin etkisiyle yıllık bazda yüzde 3,4 oranında büyüdü. Bu büyüme yıllık reel GSYİH büyümesine 2,8 puanlık bir katkı sağladı.

Vizyon 2030 bono piyasasını canlandırıyor

Kheirallah, Vizyon 2030'un Suudi Arabistan’ın sabit gelir piyasasını çeşitlendirerek, derinliğini artırarak ve küresel finansal standartlarla uyumlu hale getirerek güçlendirmede önemli bir rol oynadığını söyledi.

Güçlü kredi kalitesi ve gelişmiş küresel derecelendirmeler

Suudi ihraçlarının kredi kalitesine ilişkin olarak Kheirallah, Suudi Arabistan’ın güçlü mali tabanı ve Vizyon 2030'un başarılı bir şekilde uygulanması sayesinde gelişmekte olan piyasalar arasında en istikrarlı ve cazip ülke ihraççılarından biri haline geldiğini vurguladı.

Bu gelişme, Moody's'in Kasım 2024'te Suudi Arabistan'ın notunu A1'e yükseltmesi ve Standard & Poor's'un mart ayında notunu A+'ya yükselterek Krallığı en yüksek yatırım yapılabilir notlar arasına yerleştirmesiyle küresel kredi derecelendirme kuruluşlarının notlarına açıkça yansıdı.

Küresel endekslere dahil olma

Kheirallah, Suudi tahvillerinin başlıca küresel endekslere dahil edilmesinin küresel kurumsal yatırımcılardan gelen talebi önemli ölçüde artırmasını bekliyor. Suudi bonoları JP Morgan gibi endekslere dahil edildiğinde, bu endeksleri takip eden fonlar portföylerinin bir kısmını Suudi Arabistan'a ayırmak zorunda kalıyor ve ‘bu sadece düzenli yatırım akışını sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda yatırımcı tabanını emeklilik fonları ve devlet varlık fonları gibi büyük küresel kurumları da kapsayacak şekilde genişletiyor.’

fgthyj

Kheirallah, endekslere dahil edilmenin ‘piyasanın olgunluğunun ve şeffaflığının bir kanıtı’ olduğunu ve Suudi Arabistan'ın Vizyon 2030'un bir parçası olarak finansal piyasalarını geliştirme taahhüdünü yansıttığını belirterek, “Bu da nihayetinde gelecekte likiditenin artmasına ve borçlanma maliyetlerinin düşmesine yol açacaktır” dedi.

İhtiyaç ve sürdürülebilirlik arasında

Kheirallah, borcun GSYİH'ye oranındaki (%29,9) artışla ilgili olarak, bu artışın ekonomiyi çeşitlendirmek ve petrole bağımlılığı azaltmak için projeleri finanse etmeye yönelik stratejik planın bir parçası olduğunu açıkladı.

“Düşük faiz oranları sayesinde borç servis maliyetleri kontrol altında olsa da, faiz oranlarının önemli ölçüde yükselmesi veya yeterli ekonomik büyüme olmadan borç birikiminin devam etmesi durumunda riskler ortaya çıkacaktır” diyen Kheirallah, mali sürdürülebilirliği korumak ve borçlanmaya bağımlılığı en aza indirmek için çeşitlendirme çabalarının devam etmesinin ve petrol dışı gelirlerin artırılmasının önemini vurguladı.

Kheirallah sözlerini Suudi Arabistan'ın yüksek kredi notlarının yatırımcıların Krallığın ekonomik gidişatına olan güvenini yansıttığını, ancak bu notların korunmasının mali disiplinin sürdürülmesini ve hedeflenen yapısal reformların başarısını gerektirdiğini vurgulayarak tamamladı.