عربي English Türkçe اردو فارسى
Logo
Son Haberler
YAŞAM

Eternals’ın yıldızı Salma Hayek: Sözleşmeyi imzalayana kadar senaryoyu göstermediler

Eternals’ın 5 Kasım 2021'de vizyona girmesi planlanıyor (IMDb)
Eternals’ın 5 Kasım 2021'de vizyona girmesi planlanıyor (IMDb)
    İstanbul/Şarkul Avsat
TT
TT

Eternals’ın yıldızı Salma Hayek: Sözleşmeyi imzalayana kadar senaryoyu göstermediler

Eternals’ın 5 Kasım 2021'de vizyona girmesi planlanıyor (IMDb)
Eternals’ın 5 Kasım 2021'de vizyona girmesi planlanıyor (IMDb)

Marvel Sinematik Evreni'nin (MSE) 4. Faz yapımlarından Eternals'ın yıldızı Salma Hayek, filme dair açıklamalar yaptı. Ajak adlı karakteri canlandıran Hayek, Marvel'la sözleşmeyi imzalayana kadar senaryoyu okumasına izin verilmediğini söyledi. Eternals'da, MSE'deki diğer filmlere göre daha fazla stüdyo dışı çekimler yapıldığını da belirtti.
Comic Book'un aktardığına göre, Hayek, oynayacağı karakter ve Eternals hakkında film teklifinden önce ne bildiği sorusunu "Hiçbir şey. Hiçbir şey bilmiyordum" diye yanıtladı. Kadroya katılan ilk oyunculardan biri olduğunu ve bu yüzden gizlilik yemini ettiğini ekledi.
Sözleşme için stüdyoyla görüştüğünde Eternals ve Ajak hakkında hiçbir şey bilmediğini itiraf ettiğini söyleyen 54 yaşındaki oyuncu şöyle konuştu:
"Bana her şeyi açıkladılar. Bana senaryoyu açıkladılar. (Fakat) bana senaryoyu vermediler. Senaryoyu okumadan sözleşmeyi imzalamak zorunda kaldım. İmzalayana kadar görmeme izin yoktu. Bu çok rahatsız ediciydi."
Hayek senaryoyu beğenmemekten korktuğunu ancak yönetmeni ve Eternals'ın lideri Ajak'i sevdiğini söyledi. Ardından, kendisiyle ilgili ilginç bir anekdot paylaştı:
"Kostümden korkmuştum. Klostrofobim var. Hareket edemiyormuş gibi hissetmekten çok korkmuştum."
Filmin diğer Marvel yapımlarından farkına dair de açıklamalar yapan ünlü oyuncu "(Eternals'ın) Marvel evreni içinde kesinlikle kendi DNA'sına sahip olduğunu düşünüyorum. Bu farklı. Bir kadın (Chloe Zhao) yönetti ve çoğu şeyi stüdyoda yapmadık. Gerçek mekanlar Marvel için alışılmadık" dedi. Ekibin mekanlar için "dünya dışı görünen çılgın yerler" ayarladığını vurgulayan Hayek sözlerine şöyle devam etti:
"Film için heyecanlıyım. Kesinlikle kendine has bir havası var. Gerçekten heyecanlıyım. Karakterimi ve oyuncu kadrosunu seviyorum."
Kovid-19 kısıtlamalarından hemen önce çekimleri tamamlanan Eternals'ın vizyon tarihi defalarca ertelenmişti. Film, Celestial'ların yarattığı ve insanlığı Deviant'lardan korumak için güçlerini birleştiren ölümsüzlere odaklanıyor.
Film oyuncu kadrosunda Hayek'in yanı sıra Angelina Jolie, Kit Harington, Richard Madden, Kumail Nanjianji ve Brian Tyree Henry bulunuyor.
 
Independent Türkçe, Screen Rant, Comic Book, Variety

Daha fazlasını oku

 
 
YAŞAM

Etiyopya'da bulunan dişler yeni insan türünü ortaya çıkardı

Etiyopya'da fosilleşmiş dişler keşfedildi (Amy Rector/Virginia Commonwealth Üniversitesi)
Etiyopya'da fosilleşmiş dişler keşfedildi (Amy Rector/Virginia Commonwealth Üniversitesi)
TT
TT

Etiyopya'da bulunan dişler yeni insan türünü ortaya çıkardı

Etiyopya'da fosilleşmiş dişler keşfedildi (Amy Rector/Virginia Commonwealth Üniversitesi)
Etiyopya'da fosilleşmiş dişler keşfedildi (Amy Rector/Virginia Commonwealth Üniversitesi)

Etiyopya'da keşfedilen diş fosilleri, insanların atası iki farklı türün 2,6 ila 2,8 milyon yıl önce bir arada yaşadığını göstererek evrimimiz hakkında bilinenleri yeniden şekillendiriyor.

13 diş, Etiyopya'nın Afar bölgesinde aynı dönemde yaşamış hominin atası Australopithecus ve bir Homo türünden geliyor.

Ledi-Geraru arkeolojik kazı alanında bulunan dişler, Homo cinsinin en eski üyelerinin Australopithecus'la bir arada yaşadığını ortaya koyuyor.

Araştırmacılar, "Bu örnekler, Australopithecus ve erken dönem Homo'nun 2,5 milyon yıl önce Afar bölgesinde iki zayıf soy olarak bir arada yaşadığını ve hominin fosil kayıtlarının daha önce bilinenlerden daha çeşitli olduğunu gösteriyor" diyor.

Çalışmanın ortak yazarı Kaye Reed'e göre bu keşif insan evrimine ilişkin algımızı değiştiriyor.

Dr. Reed "Karşımızda birlikte yaşamış iki hominin türü var. İnsan evrimi doğrusal değildir, dallı budaklı bir ağaçtır ve nesli tükenen yaşam formları vardır" diye açıklıyor.

Bu yeni araştırma, birçoğumuzun zihnindeki maymundan Neandertal'e, oradan da modern [insana] geçiş imgesinin doğru olmadığını gösteriyor. Evrim bu şekilde işlemez.

Dişlerin, hakemli dergi Nature'da yayımlanan analizi, bunların en son 2,95 milyon yıl önce görülen ve ünlü "Lucy" örneğiyle temsil edilen Australopithecus afarensis yerine yeni bir Australopithecus türüne ait olduğunu gösteriyor.

Araştırmanın başyazarı Brian Villmoare, "2,6 ila 2,8 milyon yıllık tortullarda bulunan yeni Homo dişleri, soyumuzun ne kadar eski olduğunu doğruluyor" diyor.

Soyun atası olan bu yeni keşfedilen türün henüz bir adı yok. Bunun gerçekleşmesi için daha fazla fosile ihtiyaç var.

Araştırmacılar numunenin yaşını, fosilin bulunduğu alanın volkanik ve tektonik aktivitesine dayanarak belirledi.

Bölgedeki çok sayıda yanardağ, feldspat adı verilen kristaller içeren kül püskürtüyor.

Çalışmanın bir başka yazarı Christopher Campisano, feldspatlar için "Bunların biriktiği tarihte bölgede meydana gelen patlamaları tarihlendirebiliyoruz" diyor. 

Bu fosillerin bu patlamalar arasında kaldığını biliyoruz ve bu sayede fosillerin üstündeki ve altındaki katmanları tarihlendirebiliyoruz. Fosillerin arazide bulunduğu dönemde meydana gelen volkanik patlamaların volkanik küllerini tarihlendiriyoruz.

dcfgth
Ledi-Geraru Araştırma Alanından toplanan diş fosilleri (Brian Villmoare, Nevada Üniversitesi Las Vegas kampüsü)

Araştırmacılar fosilleri ve araziyi birlikte inceleyerek milyonlarca yıl önceki ortamı yeniden canlandırmayı başardı.

Bu eski insan atalarının 2,6 ila 2,8 milyon yıl önce geçtiği araziyle, günümüzdeki arasında çarpıcı bir fark olduğunu saptadılar.

O zamanlar nehirler, bitki örtüsüyle kaplı bir araziden akarak zamanla genişleyip daralan sığ göllere dökülüyordu.

Çalışmanın bir diğer yazarı Ramon Arrowsmith “Jeoloji, fosilleri içeren tortul birikintilerin yaşını ve özelliklerini gösteriyor" ifadelerini kullanıyor. 

Bu, yaş kontrolü için çok önemli.

Lucy türüyle Australopithecus türünün aynı şeyleri yiyip yemediği ve yiyecek için birbirleriyle rekabet edip etmediği belirsizliğini koruyor.

Araştırmacılar, daha sonraki çalışmalarda bu türlerin diş minelerini inceleyerek ne yediklerini bulmayı umuyor.

Independent Türkçe