Trump'ın avukatlarından azil yargılaması için 'siyasi tiyatro' benzetmesi

Trump'ın avukatlarından azil yargılaması için 'siyasi tiyatro' benzetmesi
TT

Trump'ın avukatlarından azil yargılaması için 'siyasi tiyatro' benzetmesi

Trump'ın avukatlarından azil yargılaması için 'siyasi tiyatro' benzetmesi

ABD'nin eski Başkanı Donald Trump’ın avukatları, Demokrat milletvekillerinin sözlerinin "anayasaya aykırı" olduğunu belirterek, azil yargılamasını "siyasi tiyatro" olarak nitelendirdi.
ABD'de 6 Ocak'ta yaşanan kanlı Kongre baskınından sorumlu tutulan ABD'nin eski Başkanı Donald Trump'ın azil yargılaması yarın Senato'da başlıyor. ABD tarihinde ikinci kez hakkında azil yargılaması yapılan ilk başkan olan Trump'ın yarından itibaren Senato Genel Kurulu'ndaki yargılamasına başlanacak. Azil davasına sayılı saatler kalırken, Trump'ın avukatları dava hakkında 75 sayfalık bir brifing yayınladı. Demokrat milletvekillerini eleştiren avukatlar, yayınladıkları brifingde Demokratların söylediklerinin "anayasaya aykırı" olduğunu ifade ederek, yargılamayı "siyasi tiyatro" olarak nitelendirdi. Avukatlar, Trump'ın azil davasının reddedilmesini talep ederek, "Son 4 yıl içinde ABD Temsilciler Meclisi'nin Demokrat üyeleri, Donald J. Trump'ı azil etmek için en az 9 adet karar sundular. Her biri diğerinden daha tuhaf suçlamalar içeriyor" dedi.

Trump Geçimsizlik Sendromu'nun' şimdiye kadar kırılması gerekirdi”
Trump'ın avukatları, "Demokratların Trump'a karşı ateşli bir nefreti olduğunu düşünmek mazur görülebilirdi ve artık başkan olmadığı göz önüne alındığında, 'Trump Geçimsizlik Sendromu'nun' şimdiye kadar kırılması gerekirdi. Yine de ABD Senatosu, bir yıldan biraz daha uzun bir süre içinde ikinci kez azil mahkemesi olarak oturmaya hazırlanıyor. Fakat bu sefer eski bir başkan olan sivil bir vatandaş için" ifadelerini kullandı.

"Trump'ın mitingi bir ayaklanmaya ve isyana teşvik içermiyor"
Demokratları 6 Ocak'ta yaşanan olaylar hakkındaki gerçekleri "saptırmakla" suçlayan brifingde, Trump'ın o gün başkent Washington DC'deki destekçilerinin önünde gerçekleştirdiği mitinginin "bir ayaklanmaya, isyana ve suç eylemine herhangi bir atıf veya teşvik içermediğini, herhangi bir fiziksel şiddet eylemi de içermediği" iddia edildi. Brifingde ayrıca Demokrat Meclis üyelerinin yaşanan isyanla ilgili herhangi bir soruşturmaya başlamadan önce Trump aleyhine azil kararını hazırladıkları ve bunu kamuoyuna açık olarak kabul ettikleri iddia edildi.



Trump'ın BM Daimi Temsilcisi adayı BM'yi önyargılı olmakla suçladı ve reform çağrısında bulundu

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
TT

Trump'ın BM Daimi Temsilcisi adayı BM'yi önyargılı olmakla suçladı ve reform çağrısında bulundu

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı ve eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, BM'nin muazzam potansiyelini överken reform yapılmasının önemini vurguladı.

Senato Dış İlişkiler Komitesi'ndeki onay oturumunda konuşan Waltz şunları söyledi: “Çin'den Rusya'ya, Avrupa'dan gelişmekte olan ülkelere kadar herkesin anlaşmazlıkları çözmek için bir araya gelebileceği bir yer olmalı. Ancak 80 yılın ardından BM, temel misyonu olan barışı sağlama görevinden uzaklaştı. BM Şartı’na ve onun temel ilkelerine geri dönmeliyiz. ‘Barışı koruma’ amacı halen önemli bir role sahip, ancak reforma da ihtiyaç var.”

Waltz, ABD'nin BM operasyonlarının yüzde 25'ini finanse ettiğini, Afrika'daki misyonların ‘milyarlarca dolara mal olduğunu ve on binlerce askeri içerdiğini’ kaydetti. Waltz, “1940'lardan bu yana var olan, yenilenmiş bir yetkisi olmayan ve görünürde bir sonu olmayan iki misyonumuz var. BM Güvenlik Konseyi'ne misyonların süresini ve maliyetlerini sınırlandırması, hedeflerini netleştirmesi ve ulus inşasına değil barışı korumaya odaklanması için baskı yapmalıyız” ifadelerini kullandı.

Waltz, Çin'le yüzleşmenin kendisi için ‘mutlak bir öncelik’ olduğunu vurguladı ve Pekin'in etkisine karşı koymak için ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile birlikte çalışma sözü verdi.

BM'de ‘antisemitizmle’ yüzleşmek

Öte yandan Waltz, BM Genel Kurulu'nun 2015-2023 yılları arasında İsrail aleyhinde 154 karar kabul ederken, diğer tüm ülkeler aleyhinde sadece 71 karar kabul ettiğine dikkat çekerek, ‘yaygın antisemitizmle’ yüzleşilmesi gerektiği çağrısında bulundu. Waltz, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) çalışanlarını 7 Ekim olaylarına karışmakla ve okullarını da ‘Yahudi karşıtı nefreti öğretmekle’ suçlayarak, ‘UNRWA'nın dağıtılması’ gerektiğini bildirdi.

Waltz, ‘İsrail ile iş yapan ABD şirketlerinin boykot edilmesi çağrısında bulunan BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese'nin yeniden atanmasının bu önyargının bir tezahürü olduğunu’ söyledi.

Suriye ‘değerlendirilmesi gereken bir fırsat’

Suriye konusunda ise Waltz, ABD için büyük bir fırsat olduğunu belirterek, önceliklerinin BM'deki müttefik ve ortaklarıyla birlikte çalışarak ‘Esed rejimini hedef alan ve İran'ın etkisini sınırlayan yaptırımları’ kaldırmak olacağını vurguladı.

Waltz, “Önümüzde değerlendirilmesi gereken bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Ancak kritik bir dönemden geçiyoruz. Bu bana Libya’yı hatırlatıyor, bir seçim yapmamız gerekiyor: Ya bu fırsatı değerlendiririz ya da Suriye kaosa sürüklenir ve bu da tüm bölgeyi beraberinde sürükleyebilir. Şu anda bu fırsat değerlendirilebilir” şeklinde konuştu.

Suriye konusunda ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve diğer yetkililerle birlikte çalışmayı dört gözle beklediğini ifade eden Waltz, “Suriye'de Libya'da yaptığımızdan daha iyisini yapmayı umuyoruz” dedi.

Waltz sözlerini şöyle tamamladı: “ABD Başkanı'nın liderliğinde barış ve refahı yaymaya devam edebileceğimize ve ‘BM'yi yeniden büyük yapabileceğimize’ inanıyorum.”