Harry Potter: Ron, gizli bir ölüm yiyen miydi?

Ron karakterini canlandıran Rupert Grint ilk üç filmden sonra Harry Potter filmlerini izlemeyi bıraktığını söylemişti (Warner Bros)
Ron karakterini canlandıran Rupert Grint ilk üç filmden sonra Harry Potter filmlerini izlemeyi bıraktığını söylemişti (Warner Bros)
TT

Harry Potter: Ron, gizli bir ölüm yiyen miydi?

Ron karakterini canlandıran Rupert Grint ilk üç filmden sonra Harry Potter filmlerini izlemeyi bıraktığını söylemişti (Warner Bros)
Ron karakterini canlandıran Rupert Grint ilk üç filmden sonra Harry Potter filmlerini izlemeyi bıraktığını söylemişti (Warner Bros)

Harry Potter dizisinin hazırlıklarının başladığına dair haberler pek çok hayranı heyecanlandırdı ve büyücülük evrenine dair süregelen tartışmalar yeniden gündem oldu. 
Bir hayran Harry Potter serisinin en sevilen karakterlerinden biri olan Ron Weasley'nin gizli bir ölüm yiyen olduğunu öne sürdü. 
Serinin en önemli üç karakteri Ron, Hermione ve Harry ilk olarak Hogwarts Ekspresi'nde tanışmış ve daha sonra üçü de Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu'nun 4 ana binasından biri olan Gryffindor'a seçilerek arkadaşlıklarını perçinlemişti. Ve okuldaki serüvenleri boyunca neredeyse tüm zorlukları birlikte atlatmışlardı. Peki Harry'nin hemen yanı başında bir ölüm yiyen olması mümkün mü?
Screen Rant'in haberine göre düşüncelerini Reddit'te açıklayan hayran Ron'un kasıtlı olarak kendisini Harry'nin yakın arkadaşı ve Karanlık Lord'un müttefiki olarak her iki tarafla da çalışacak şekilde konumlandırdığını öne sürüyor. 
Lord Voldemort'un sadık takipçileri, Harry Potter evreninde ölüm yiyenler olarak biliniyor ve karanlık sanatları kullanıyorlar. Bahsi geçen teori Ron'un küçük yaşlardan itibaren giderek radikalleştiğini ve ikili Hogwarts'a ilk girdiğinde Harry'e neredeyse yapıştığını söylüyor. 
Hayran, teorisini destekleyebilmek için birkaç özel noktaya dikkat çekiyor. Eğer Ron bir ölüm yiyense Harry'nin geçmişine dair bilgi edinmek için fırsat kollayacaktı. Yeterince ilginç biçimde Ron, buluşmalarının hemen ardından Harry'e yara izini sormuştu.
Daha sonra Harry'le arkadaşlığını geliştirmek için çabalamış ve daha fazla bilgi edinmek için kendisine alan açmıştı. Ayrıca Ron'un faresi Scabbers, Voldemort'un sağ kolu Peter Pettigrew'un biçim değiştirmiş haliydi. 
Peter'ın kimliği açığa çıktığında Ron da herkes kadar şaşırmış görünüyordu. Hayran ayrıca Ron'un çataldili konuşabildiğine de işaret ediyor. 
Ancak bazıları açısından teoride ciddi boşluklar görünüyor. Örneğin Ron'un her iki tarafın da etkisi altında kalmasından ötürü içsel bir mücadele yaşadığına tanık olunmaz. Ayırca Ron, Harry'yi birçok kez teslim edebilecekken böyle bir hamlede bulunmaz.
Teorinin doğru veya yanlış olmasından bağımsız olarak görünüşe göre büyücülük evrenine dair çok daha fazla tartışma günyüzüne çıkacak ve farklı fikirleri karşı karşıya getirecek. 
 
Independent Türkçe, Screen Rant



Uçaklar için "köpekbalığı derisi" geliştirildi

MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
TT

Uçaklar için "köpekbalığı derisi" geliştirildi

MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)

Köpekbalığı derisinden ilhamla uçaklara film kaplama geliştiren Avustralyalı bilim insanları, sürükleme kuvvetini azaltabileceklerini ve havayolu endüstrisinde milyarlarca dolarlık yakıt tasarrufu sağlayabileceklerini iddia ediyor.

Delta Air Lines, Avustralya merkezli havacılık şirketi MicroTau'yla işbirliği yaparak yakıt verimliliğini artırmak üzere uçaklara uygulanabilecek özel bir filmin kullanımını araştırdı.

Avustralya Ulusal İmalat Tesisi'yle (ANFF) birlikte geliştirilen teknoloji, köpekbalıklarının suda sorunsuzca süzülmesini sağlayan, üst üste binmiş binlerce küçük pula sahip derisini taklit ediyor.

Araştırmacılar yapay film kaplamanın da benzer şekilde uçakların türbülansı azaltmasına, uçuş hızını artırmasına ve yakıt maliyetlerini düşürmesine katkı sağladığını söylüyor.

Bir uçağın içinde ilerlediği hava, uçağın yüzeyini ovalayıp direnç yaratan, saç tokası girdabı (hairpin vortex) adlı küçük girdaplar oluşturur.

Yeni film kaplamasının üzerinde, bu girdaplardan daha dar olan ve girdapların uçak yüzeyinin yakınında oluşmasını engelleyen küçük oluklar var.

İşin zor kısmı filmi sürtünmeye dirençli hale getiren bu tür minik olukların olduğu bölümler oluşturmaktı.

Özel lazer üretim teknolojisini kullanan MicroTau, köpekbalığı derisi benzeri deseni hafif bir malzemeyle hızla üretip bunları kendinden yapışkanlı yamalar haline getirerek bu engeli aştı.

Şirket film kaplamanın, mevcut ulaşım araçlarına uyarlanabilen ölçeklenebilir bir çözüm sunarak taşımacılık endüstrilerinin karbon ayak izini en aza indirebileceğini belirtiyor.

Firma bu teknoloji sayesinde ticari havacılık ve nakliye şirketlerinin yakıt maliyetlerinde 34 milyar doların üzerinde tasarruf sağlayabileceğini ve yüzlerce milyon ton civarında karbondioksit emisyonunu azaltabileceğini iddia ediyor.

MicroTau, örneğin filmin Airbus A380 gibi bir uçağa uygulanması halinde, Sidney'den Los Angeles'a uçuş başına 5 bin dolardan fazla yakıt ve 18 tondan fazla karbondioksit emisyonu tasarrufu sağlanabileceğini ifade ediyor.

Şirket, bu rakamın bir uçağın ömrü boyunca milyonları bulabileceğini dile getiriyor.

MicroTau, kaplamayı Lockheed Martin'in devasa C-130J nakliye uçakları ve Boom Supersonic'in şık XB-1 prototipi de dahil bir dizi hava aracında halihazırda test ediyor.

New Scientist'e konuşan Boom Supersonic sözcüsü "Yamalar gözle görülür bir bozulma olmadan bu koşullara rahatlıkla dayandı" diyor.

Delta'nın Sürdürülebilir Gökyüzü Laboratuvarı Direktörü Sangita Sharma ise CBC News'a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanıyor:

Köpekbalığı derisini taklit eden teknoloji, bu mikro oluklardan yararlanarak yüzeydeki bir tür sürükleme kuvvetini azaltıyor. Yüzeydeki bu sürükleme kuvveti yüzde 4'e varan bir yakıt avantajı sağlayabilir.

Sharma'ya göre havayolu şirketleri bu sayede yılda 15 milyar litre yakıt tasarrufu yapabilir. 

Avustralya merkezli şirket, teknolojinin daha da geliştirilmesiyle havayolu şirketlerinin verimliliği yüzde 10'a kadar artırmasını sağlamayı umuyor.

Independent Türkçe