İranlı kadın Etiler'de kayıplara karıştı: 'Kızımın canından şüphe ediyorum'

İranlı kadın Etiler'de kayıplara karıştı: 'Kızımın canından şüphe ediyorum'
TT

İranlı kadın Etiler'de kayıplara karıştı: 'Kızımın canından şüphe ediyorum'

İranlı kadın Etiler'de kayıplara karıştı: 'Kızımın canından şüphe ediyorum'

İranlı 30 yaşındaki Marjan Ahadi 4 gün önce Etiler’de kayboldu. Kızının kaçırıldığını iddia eden anne Maryam Ahadi, “Bir kadın ile erkek kızımı zorla bindirmişler. Bir de arabanın şoförü varmış. Kızımın canından şüphe ediyorum” dedi.
3 buçuk yıldan beri İstanbul'da yaşayan İran uyruklu Marjan Ahadi (30), 12 Şubat Cuma günü kayıplara karıştı. İddiaya göre, emlak danışmanı olarak çalıştığı iş yerinden çıkan Ahadi, Etiler’de arkadaşının arabasından inerek sevgilisi ile buluşacağını söyledi. Arabadan indikten sonra sevgilisine mesaj attığı tespit edilen Ahadi’den bir daha haber alınamadı. Kayıp olan kızının 1’i kadın 3 kişi tarafından kaçırıldığını iddia eden anne Maryam Ahadi, polis ekiplerine kayıp başvurusunda bulundu. Gözyaşı dökerek kızına seslenen anne Maryam Ahadi, çok sevdiğini ve kızı olmadan yaşayamadığını söyledi.

“Akşam sevgilisinin yanına gidecekti”
Kızının kaybolduğu gün hakkında konuşan annesi Maryam Ahadi, “En son Cuma günü saat 18.00’de kızımla konuştum. Bana iş yerinde olduğunu söyledi. Gece arkadaşına gidecekti. Emlak satış danışmanlığı yapıyordu. Aslında ressamdı. Kızım 3 buçuk yıldır buradaydı. Ben 6 aydır buradayım. Akşam sevgilisinin yanına gidecekti. İş yerinden bir arkadaşı vardı. Onu alıp getirirdi. Etiler’de kızımı indirdiğini söyledi. 6 dakika sonra erkek arkadaşı Serkan’a mesaj atmış. ‘Etiler’deyim. Araba yok’ demiş. Sonra telefonları kapandı. Hiç haber almadık” diye konuştu.

“Bir kadın ile erkek kızımı zorla bindirmişler”
Kamera görüntüleriyle ilgili konuşan anne Ahadi, “Kaçırıldığı belli oldu. Kameralarda görüntüleri çıktı. Birkaç insandan şüphem var. Kimdir, bilmiyorum. Düşünüyorum. Biri olabilir, kızımı tanıyanlardır. Bu programlı bir kaçırmadır. Arabada bir kadın ile erkek kızımı zorla bindirmişler. Bir de arabanın şoförü varmış. Üç kişi. Gri bir arabaymış. Gören de var. Zaten orada insanlar görmüşler” dedi.

“Kızımın canından şüphe ediyorum”
Çok kötü olduğunu söyleyen anne Ahadi, “Nefes alamıyorum. Kızım yok. Yaşam gücümü yitirmişim. Normal hayatım bitmiş. Çok kötü durumdayım. Burada da yalnızım. Akrabam da yok. Kızımın canından şüphe ediyorum. Eminim onları tutuklarlar. İnşallah kızıma sağ salim kavuşurum” ifadelerini kullandı.

“Allah sizi bildiği gibi yapsın”
Kızını kaçırdığını düşündüğü kişilere seslenen Ahadi, “Sizin vicdanınız, aileniz yok mu? Sizde akraba, anne, kardeş yok mu? Nasıl böyle bir şey yapabiliyorsunuz? Nasıl insanlarsınız? Anneniz size süt vermemiş mi? Anne kucağında uyumadınız mı? Allah sizi bildiği gibi yapsın. Sizi bulacağım. İnşallah adalet, Türkiye’nin emniyeti sizi bulacak. Sizin cezanızı verecek” şeklinde konuştu.
Kızının çok güçlü biri olduğunu söyleyen Ahadi hiçbir kötü alışkanlığı olmadığını ifadelerine ekledi.



Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Şam’a SDG dosyasının kapatılması için doğrudan destek

Fotoğraf: TCCB
Fotoğraf: TCCB
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Şam’a SDG dosyasının kapatılması için doğrudan destek

Fotoğraf: TCCB
Fotoğraf: TCCB

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) dosyası, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'nın cumartesi günü başlayan Türkiye ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştüğü en önemli dosyalardan biri olarak öne çıktı.

Basında yer alan haberlere göre Şara, Suriye'nin kuzeyindeki ve kuzeydoğusundaki Arap aşiretlerinin Şam'dan Haseke, Rakka ve Deyrizor gibi vilayetlerin kontrolünü devralmasını talep ederken SDG dosyasını devlet kurumları dışında silahlı bir grup olarak sonlandırmak için Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan doğrudan destek aldı.

Şam hükümetinden bir heyet ile DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) ve Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi Bölgesi (KDSÖY) temsilcileri bir araya geldi. Binlerce DEAŞ’lı tutuklunun kaldığı El Hol Kampı’nın yönetiminin SDG'den Suriye hükümetine devredilmesi amacıyla bir toplantı gerçekleştirildi. Şam'daki kaynaklar, geçiş hükümeti heyetinin iktidara geldiğinden bu yana ilk kez El Hol Kampı’nı ziyaret etmesini, SDG'nin DMUK’un desteğiyle DEAŞ'la mücadeledeki rolünü azaltmaya yönelik bir adım olarak değerlendirdi.

Kaynaklar, Şam'ın Arap ülkelerinin ve uluslararası toplumun desteğini aldıktan sonra SDG dahil Savunma Bakanlığına katılmayan silahlı gruplara silahlarını teslim edip bakanlık bünyesine katılmaları için on gün süre verdiğini aktardılar. Bu arada Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, Kürtlerin haklarının tek devlet çatısı altında garanti altına alındığını vurguladı. Şeybani, SDG ile varılan anlaşma hayata geçirilmesindeki bir gecikmenin kaosu uzatacağını söyledi.

Kaynaklar, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyiyle olan güney sınırındaki ‘güvenlik tehditlerini’ sona erdirme konusunda ‘ısrarcı’ olduğunu, Şam'ın ise bu konuyu ele alma ve SDG'yi Suriye devletine entegre olmaya ve Suriye topraklarının bütünlüğünü korumaya teşvik ederek bir çatışma ve askeri müdahaleden kaçınma konusunda halen isteksiz olduğunu kaydettiler. Cumhurbaşkanı Şara ve SDG lideri Mazlum Abdi arasında geçtiğimiz mart ayında imzalanan anlaşmaya göre SDG'nin askeri ve güvenlik kurumları devlet kurumlarına entegre edilecek, petrol sahaları, sınır kapıları ve DEAŞ üyelerinin tutulduğu gözaltı merkezleri Şam'a devredilecek ve hükümetin Suriye’nin kuzeyindeki ve doğusundaki bölgelerin kontrolünü kademeli olarak geri alması için hazırlık yapılacak.

cdfrgt
Haseke’nin kuzeydoğusunda yer alan Kamışlı’da sokaklar Şam yönetimi ile SDG arasında geçtiğimiz mart ayında varılan anlaşmayı kutlamak için süslendi (Reuters)

Suriye hükümeti heyetinin El Hol Kampı ile ilgili toplantısında, kampın yerinden edilmiş Suriyelilerden güvenli ve gönüllü bir şekilde tahliye edilmesine yönelik aşamalı bir planın yanı sıra, özellikle ülkelerinin geri dönmelerine izin vermediği yabancı uyruklu DEAŞ üyelerinin ve ailelerinin akıbeti ele alındı.

Suriye Cumhurbaşkanlığı tarafından dün yapılan açıklamada Cumhurbaşkanı Şara’nın Ankara'da Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile bir araya geldiği belirtildi. Açıklamaya göre toplantıya Suriye tarafından Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani ve Savunma Bakanı Murhaf Ebu Kasra, Türkiye tarafından ise Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan ve Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün katıldı.

Açıklamada ayrıca toplantıda ilişkileri ortak hedeflere hizmet edecek şekilde geliştirme arzusu çerçevesinde, iki ülke arasında çeşitli alanlarda ikili iş birliğini arttırmanın yolları ele alındığı belirtildi.

Beşşar Esed rejiminin düşmesinden bu yana Türkiye'nin Şara'nın liderliği için stratejik bir müttefik rolü oynadığını belirten Şam'daki kaynaklar, Şara'nın Ankara ziyaretini ‘önemli’ olarak nitelendirdi. Kaynaklar ziyaretin geçiş aşamasını geçmesini sağlamak ve Suriye ile bölgede istikrarı pekiştirmek amacıyla ABD'nin Suriye'ye uyguladığı yaptırımların kaldırılması konusunda Suudi Arabistan başta olmak üzere bazı ülkelerin öncülük ettiği bir dizi hızlandırılmış gelişmenin ardından gerçekleştiğine dikkati çekti.