Suriye lirası değer kaybetmeye devam ediyor

Suriye lirası değer kaybetmeye devam ediyor
TT

Suriye lirası değer kaybetmeye devam ediyor

Suriye lirası değer kaybetmeye devam ediyor

Suriye lirasının değer kaybetmesi nedeniyle ülkenin farklı bölgelerinde yaşayan sivillerin alım gücü düşüyor. Azez ilçesindeki Suriyeliler günlük alışverişinde zorlanıyor.
Suriye’de 2011 yılında iç savaş başlamadan önce 1 dolar 47 Suriye lirası olurken, bugün 1 dolar en az 3 bin 450 Suriye lirasına denk geliyor. Suriye lirasının istikrarsız seyretmesi nedeniyle Suriyelilerin alım gücü de düşüyor. Suriye’nin kuzeyinde bulunan Azez ilçesinde yaşayan halk, bütün ürünlerin pahalı olmasından şikayetçi. Azez halkı, günlük alışveriş yapmakta zorlanıldıklarını vurguladı. Ekonomik krizle mücadele eden Suriyeliler yaşam mücadelesi verirken diğer yandan da hayata tutunmaya çalışıyor. Esad rejiminin gerçekleştirdiği saldırılar nedeniyle defalarca yer değiştiren siviller, biriktirdiği paraları kaybederken siviller temel gıda maddeleri almakta zorluk çekiyor.
Azez’de esnaflık yapan Muhammed El-Ali, “Suriye Lirası'nın döviz ve diğer para birimlere göre düşüş yaşaması para hareketini olumsuz etkiledi. Suriye parasının çöküşü devam ederken tüketici yüksek fiyatlar ile temel ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kalıyor. Ülke dışında gelen ürünler de vergiler nedeniyle çok yüksek fiyatlarla satılıyor” ifadelerini kullandı.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz