İştiyye’den Gazze’deki 85 tutuklunun serbest bırakılması için Hamas’a çağrı

Filistinli grupların 8 Şubat’ta Kahire’deki toplantısından. (EPA)
Filistinli grupların 8 Şubat’ta Kahire’deki toplantısından. (EPA)
TT

İştiyye’den Gazze’deki 85 tutuklunun serbest bırakılması için Hamas’a çağrı

Filistinli grupların 8 Şubat’ta Kahire’deki toplantısından. (EPA)
Filistinli grupların 8 Şubat’ta Kahire’deki toplantısından. (EPA)

Filistin Başbakanı Muhammed İştiyye, Hamas’tan Gazze Şeridi’ndeki siyasi tutukluların serbest bırakılmasını talep ederek Batı Şeria’da benzer bir tutuklama olayının bulunmadığına dikkat çekti.
İştiyye dün Bakanlar Kurulu toplantısının açılış oturumunda, “Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın kamu özgürlüklerini genişletme noktasında çıkardığı, görüşleri ve siyasi bağlantıları nedeniyle mahkum edilenlerin serbest bırakılmasını içeren kararname kapsamında, Hamas’ı Gazze Şeridi’ndeki 85 siyasi tutukluyu serbest bırakmaya çağırıyoruz” dedi. İştiyye ayrıca, “Güvenlik servislerimizin herhangi bir siyasi tutukluyla bağlantısı yoktur. Özgürlükler, Filistin yönetiminin temel yasasına göre korunmaktadır” ifadelerini kullandı.
Abbas cumartesi günü, Filistin Devleti toprakları üzerinde yaşan herkes için bağlayıcı olması koşuluyla, kamu özgürlüklerinin genişletileceğini vurguladığı ve her kesim tarafından büyük memnuniyetle karşılanan “Kamu Özgürlükleri Kararnamesi’ni” yayınladı. Söz konusu kararname Filistinli grupların Mısır gözetiminde Kahire’de yapılan toplantılarında vardıkları uzlaşmalara dayanarak çıkarıldı.
Abbas, Temel Yasa ve ilgili kanunlara uygun olarak siyasi ve ulusal eylem özgürlüğü dahil olmak üzere Filistin devletinin tüm bölgelerinde kamusal özgürlük ortamının güçlendirilmesi yönünde talimat verdi. Abbas, görüşleri ve siyasi bağlantıları ile ilişkili olarak bireylerin aleyhinde kanunlara aykırı bir şekilde her türlü soruşturma, gözaltı, tutuklama ve mahkum etme kararı alınmasının yasaklandığını vurguladı. Ayrıca Abbas tüm Filistin topraklarında görüşleri, siyasi bağlantıları ya da parti veya herhangi bir gruba mesubiyetleri sebebiyle tutuklanan, gözaltına alınan ve mahkum edilenlerin serbest bırakılması yönünde talimat verdi.
Kararnamede tüm geleneksel ve elektronik biçimlerde seçim propagandasına tam bir özgürlük sağlanması, siyasi ve seçim toplantılarının yayınlanması, basılması, organize edilmesi ve kanun hükümlerine uygun olarak finanse edilmesi, tüm seçim listelerine yasalara uygun bir şekilde ayrım gözetmeksizin resmi medyada eşit fırsat verilmesi gerektiği ifade ediliyor.
Özgürlüklerin genişletilmesi noktasında çıkarılan kararname, özellikle Batı Şeria’daki Hamas ve Gazze’deki Fetih Hareketi’nin tutuklama olmaksızın siyasi çalışmalar yürütmesi kapsamının bir parçası niteliğinde geldi. Geçtiğimiz yıl her iki taraftan da birçok siyasi tutuklamalar olmuştu.
İştiyye, özgürlük, siyasi çoğulculuk ve ulusal ortaklık temelleri üzerinde gerçekleşecek demokratik bir düğün yapma noktasında hükümetinin tüm imkanlarını kullanacağını söyledi.
Hamas, İştiyye’nin talebine yönelik hemen bir açıklama yapmazken, Pazartesi günü İsrail tarafından Batı Şeria’da gerçekleştirilen 19 tutuklama olayını eleştirdi. Söz konusu tutuklamalar editör, akademisyen ve aktivistleri de kapsamakta.
Öte yandan Hamas’ın yönetiminde bulunan Gazze Şeridi’ndeki İçişleri Bakanlığı, bölgede siyasi tutuklu bulunmadığını belirterek, tüm tutuklamaların ceza davalarıyla veya Filistin yargısında incelenmekte olan direnişine zarar verme noktasındaki güvenlik davalarıyla bağlantılı olduğunu ifade etti.
Bakanlık, Şubat 2021’de Kahire diyaloglarında kararlaştırılan karara uygun bir şekilde kamu özgürlükleri atmosferini güçlendirmeye bir katkı olarak, söz konusu konuların bir kısmının yasal olarak da ele alınmakta olduğunu söyledi. Gazze Şeridi’ndeki kamusal özgürlüklerin Filistin Anayasası’na göre, tüm Filistin oluşumları tarafından “korunduğunu ve pratikte uygulandığını” belirtti.
Ayrıca, “22 Mayıs’ta gerçekleştirilmesi beklenen demokratik sürecin başarısı noktasında, özgürlüklerin genişletildiği kararnamede belirtilenlerin dürüst bir şekilde uygulanması ve bu atmosfer ikliminin hem Batı Şeria hem de Gazze‘de yayılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.