Arkeologlar Al Capone'un kaçak içki damıtma cihazını buldu

Son günlerinde akli dengesi kısmen bozulan Capone 1947'de öldü (Wikimedia Commons)
Son günlerinde akli dengesi kısmen bozulan Capone 1947'de öldü (Wikimedia Commons)
TT

Arkeologlar Al Capone'un kaçak içki damıtma cihazını buldu

Son günlerinde akli dengesi kısmen bozulan Capone 1947'de öldü (Wikimedia Commons)
Son günlerinde akli dengesi kısmen bozulan Capone 1947'de öldü (Wikimedia Commons)

Arkeologlar ABD'nin Güney Karolina bölgesinde 1920'lerden kalma kaçak alkol damıtma cihazı buldu. Cihazın İtalyan asıllı ABD'li mafya lideri Al Capone'un suç ortağı tarafından kullanıldığı düşünülüyor.
Francis Marion Ulusal Ormanı'ndaki "Cehennem Deliği Bataklığı" diye bilinen alanda kazı yapan araştırmacılar bir metal varil, yeşil bir bahçe hortumu, beton bloklar ve çeşitli hurda metal parçalar keşfetti.

Keşif gezisine liderlik eden, Tennessee Üniversitesi'nden yüksek lisans öğrencisi Katherine Parker, söz konusu buluntuların muhtemelen Capone'un suç ortaklarından Benjamin Villeponteaux'nun yürüttüğü kaçak içki operasyonlarından kaldığını ifade etti.
"Arkeolojik alanlarda bulunsa da bu tür nesneler genelde günümüzde kullanılan düzeneklerle karıştırılıyor. Ama bunları ayırt etmemizi sağlayan birkaç önemli işaret var."
Araştırmacıya göre beton tuğlalar, söz konusu işaretlerden biri. Zira Parker, blokların boyutunu ve yapıldığı malzemeyi analiz etmesi için mimari tarihçilerden yardım istedi ve bunların 1920'lerden kaldığını öğrendi.
Parker bu tuğlaların, içinde onlarca kiloluk çavdar, arpa ve şeker gibi malzemelerin ısıtıldığı damıtma cihazını desteklemek için kullanıldığını düşünüyor.
Öte yandan yeni keşfedilen bu cihaz, kazıların sürdürüldüğü bölgede bulunan ve Villeponteaux'yla ilişkilendirilen cihazlardan yalnızca biri. Parker, Villeponteaux'nun bölgede bir mülkü olduğuna ve ABD'deki alkol yasakları sırasında Capone'a kaçak içki üretiminde yardım ettiğine inandıklarını söyledi.
Ünlü mafya lideri Capone, ABD'de 1920 ve 1933 arasında uygulanan alkol yasağından yararlanarak güçlenmişti. 1929'da dünya genelinde büyük bir ekonomik krizin yaşandığı Büyük Bunalım döneminde gücünü artırmıştı.
Mafya liderinin hayatı birçok kez beyazperdeye de uyarlanmıştı. Josh Trank'in yazıp yönettiği 2020 yapımı son uyarlamada Capone'u ünlü oyuncu Tom Hardy canlandırmıştı.
 
Independent Türkçe, Livescience, IMDB 



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news