Irak’taki 14 Hristiyan mezhebi

Papa Francis, Irak’a dört günlük tarihi bir ziyaret gerçekleştirecek (Getty)
Papa Francis, Irak’a dört günlük tarihi bir ziyaret gerçekleştirecek (Getty)
TT

Irak’taki 14 Hristiyan mezhebi

Papa Francis, Irak’a dört günlük tarihi bir ziyaret gerçekleştirecek (Getty)
Papa Francis, Irak’a dört günlük tarihi bir ziyaret gerçekleştirecek (Getty)

Katolik dünyasının ruhani lideri Papa Francis’in, 5 Mart’tan itibaren Irak’a dört gün sürmesi planlanan tarihi bir ziyaret gerçekleştirmesi bekleniyor. Papa Francis’in çeşitli din mensuplarının bir arada yaşaması hakkında konuşması ve yüzyıllardır devam eden çatışmalar nedeniyle kitlesel halde Irak ve Ortadoğu’dan kaçan Hristiyanları desteklemeye çalışması planlanıyor.
Irak nüfusunun ezici çoğunluğunu Müslümanlar oluşturuyor. Bununla birlikte üyeleri 200 bin ila 300 bin arasında değişen birkaç eski Hristiyan mezhebi bulunuyor. 2003'te Başkan Saddam Hüseyin'i deviren ABD önderliğindeki işgalden önce bu sayının 1 buçuk milyon olduğu tahmin ediliyor.
Irak'ta, çoğunluğu Bağdat'ta olmak üzere Ninova ve özerk Kürdistan Bölgesi'nde yaşayan ve resmi olarak tanınan 14 Hıristiyan topluluk var. Irak'taki en önde gelen Hıristiyan mezhepleri aşağıdaki gibidir:

Keldaniler
Keldaniler, Irak’taki en büyük Hıristiyan mezhebini oluşturuyor. Toplam Hristiyanların yüzde 80’inin oluşturuyor. Keldani kilisesi doğu mezhebi olan Katolik mezhebine mensup bulunuyor. Ancak ritüelleri ve sloganlarını korumaya devam ediyor. Milattan sonra 1’inci yüzyılda Mezopotamya’da kurulan bu mezhep varlığını günümüze kadar devam ettirmeyi başardı.
Bağdat’ta yer alan kiliseye Kardinal Louis Raphael Sako başkanlık ediyor. Keldanilerin çoğu Irak, İran ve Lübnan'da yaşıyor. Mesih zamanında kullanılan bir Sami dili olan Aramice'den türetilmiş bir lehçeyle konuşuyorlar. Irak genelinde 110 Keldani kilisesi bulunuyor.

Süryaniler
Süryaniler, çoğunluk olan Katolikler ve Ortodokslarla birlikte Iraklı Hristiyanların yaklaşık yüzde 10'unu oluşturuyor. Süryaniler çoğunlukla; Karakuş, Başika, Bartella’da yaşıyor. 
Ana Süryani Katolik Kilisesi Lübnan'da, Ortodoks Kilisesi Suriye'de yer alıyor. Irak'ta Katolik ve Ortodoks arasında değişen 82 Süryani kilisesi bulunuyor.

Asuriler
Asuriler, Asuri Katolikler de dahil olmak üzere Irak’taki Hristiyanların yaklaşık yüzde beşini oluşturuyor. Çoğunun kökleri İran ve Türkiye’ye uzanıyor. Birçoğu Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı topraklarından kaçıp Irak’a sığındı. Asuriler, 1915’te Ermeni katliamı sırasında insanların öldürülmesini bir soykırım olarak nitelendiriyorlar. Irak’ta 17’si Bağdat’a olmak üzere 21 Süryani kilisesi bulunuyor.

Ermeniler
Ermeniler, Irak’taki Hristiyanların yaklaşık yüzde üçünü oluşturuyor. Osmanlı topraklarında yaşayan Ermenilerin, büyük çoğunluğu 1915 olaylarından 1923'e kadar ki süreçte  Irak'a kaçtı.
Ermenice konuşan Ermenilerin, Irak’ta Ortodoks ve Katolik olmak üzere 19 kilisesi bulunuyor.

Araplar ve daha küçük gruplar
Araplar Irak'taki Hristiyanların yaklaşık yüzde ikisini temsil ediyor. Bağdat'ta ayrıca üç Rum Ortodoks kilisesi ve dört Kıpti Ortodoks kilisesi bulunmaktadır. Bunun yanısıra ülke genelinde az sayıda Protestan kilisesi bulunmakla beraber, 57 Rum Katolik kilisesi bulunuyor.



Sudan BAE ile diplomatik ilişkileri kesme kararı alırken HDK’nın dron saldırıları Port Sudan'daki hayati tesislerin çalışmalarını aksattı

Sudan BAE ile diplomatik ilişkileri kesme kararı alırken HDK’nın dron saldırıları Port Sudan'daki hayati tesislerin çalışmalarını aksattı
TT

Sudan BAE ile diplomatik ilişkileri kesme kararı alırken HDK’nın dron saldırıları Port Sudan'daki hayati tesislerin çalışmalarını aksattı

Sudan BAE ile diplomatik ilişkileri kesme kararı alırken HDK’nın dron saldırıları Port Sudan'daki hayati tesislerin çalışmalarını aksattı

Sudan Güvenlik ve Savunma Konseyi tarafından dün yapılan açıklamada, (BAE) Sudan ordusuna karşı savaşan paramiliter grup Hızlı Destek Kuvvetleri’ni (HDK) finanse etmekle suçlanan Birleşik Arap Emirlikleri ile diplomatik ilişkileri kesme kararı alındığı bildirildi.

Sudan Savunma Bakanı İbrahim Yasin, Güvenlik ve Savunma Konseyi’nin kararlarını içeren bildiriyi okudu. Kararlar arasında BAE’nin ‘saldırgan devlet’ ilan edilmesi, Sudan’ın BAE ile ‘diplomatik ilişkilerinin kesilmesi, Sudan’ın BAE’deki büyükelçiliği ve başkonsolosluğunun geri çekilmesi yer aldı. Bildiride HDK’nın son günlerde Port Sudan'ı hedef alan saldırılarında BAE tarafından temin edilen silahların kullanıldığı kaydedildi.

Sonuncusu dün olmak üzere son üç gündür Sudan'ın ordu yanlısı hükümetinin geçici merkezi olan Port Sudan'daki havalimanı, bir askeri üs ve bir elektrik santrali dronlarla hedef alındı.

Dün sabaha karşı şehrin havaalanı ve askeri üssünün bombalanmasının ardından dronlar, ana elektrik santralini de hedef alarak elektrik kesintisine neden oldu.

Saldırılardan bir gün önce, bundan kısa bir süre öncesine kadar iki yıldır süren savaştan kaçan yüz binlerce yerinden edilmiş insan için güvenli bir sığınak olan Port Sudan’ın güneyinde ana yakıt deposu vurulmuş, saldırı büyük bir yangının çıkmasına yol açmıştı.

Sudan’ın elektrik dağıtım şirketi, Port Sudan’daki elektrik santraline saldırılar düzenlendiğini ve ekiplerinin hasar tespit çalışmalarına başladığını açıkladı. Şirket tarafından yapılan açıklamada, dün Port Sudan'daki ana elektrik santralinin dronlarla vurulduğu ve ordu yanlısı hükümetin geçici merkezi haline gelen ülkenin doğu kentinde elektriğin tamamen kesildiği belirtildi.

Açıklamada, ekiplerin hasarı değerlendirmek üzere Port Sudan elektrik santrali sahasına konuşlandığı ve dronların Kızıldeniz’e kıyısı olan bu liman kentini üç gündür hedef aldığı vurgulandı.

Fransız Haber Ajansı (AFP) muhabiri, sabaha karşı patlama sesleri duyduğunu ve liman ile güneydeki bir yakıt deposundan şehrin üzerine duman bulutlarının yükseldiğini bildirdi. AFP’nin objektifine yansıyan görüntüler, saldırının ne denli büyük olduğunu gösterdi.

İngiltere merkezli deniz güvenlik şirketi Ambrey dün yaptığı açıklamada, Sudan'ın başlıca liman kentinin adını taşıyan Port Sudan Limanı’nda meydana gelen bir olaydan haberdar olduğunu belirterek, olayı araştırdığını ve daha fazla bilgi edindikçe duyuracağını ifade etti.

Savaş nedeniyle El-Cezira eyaletinde yerinden edilenlerden biri olan Hüseyin İbrahim (64), sokak durup yangının neden olduğu yoğun dumanı izlerken “Dün ve bugün yaşananlar bize bu savaşın her yere ulaşacağını gösterdi” dedi.

Port Sudan’daki havaalanı yetkililerinden biri, askeri üssün ilk kez hedef alınmasından iki gün sonra Port Sudan Havaalanı’nın sivil bölümünün dronla hedef alındığını söyledi.

Sudan ordusundan bir kaynak başka bir dronun ordunun şehir merkezindeki ana üssünü hedef aldığını söylerken, görgü tanıkları da dronun bir otelin yakınlarına düştüğünü bildirdi.

Askeri üs ve otel, 2023 nisanından bu yana eski yardımcısı Orgeneral Muhammed Hamdan Dagalu liderliğindeki HDK'ya karşı iktidar mücadelesi veren Ordu Komutanı Abdulfettah el-Burhan'ın karargahına yakın bir konumda bulunuyor.

Üçüncü bir saldırı ise Birleşmiş Milletler’in (BM), insani yardım kuruluşlarının ve yüz binlerce insanın başkent Hartum'dan ayrıldıktan sonra yerleştiği şehrin kalabalık merkezindeki Port Sudan limanının güney kısmına yakın bir yakıt deposunu vurdu. Şehrin kuzeyindeki görgü tanıkları bir askeri üsten uçaksavar ateşi duyulduğunu bildirdi.

HDK, Hartum'un neredeyse tamamı dahil olmak üzere toprak kaybettiğinden beri dronları kullanarak ordunun kontrolündeki bölgelerin derinliklerindeki mevzilere saldırılar düzenliyor.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres pazartesi günü yaptığı açıklamada, Port Sudan’a yönelik saldırının ‘sivillerin korunmasını ve insani yardım faaliyetlerini tehdit eden endişe verici bir gelişme’ olarak nitelendirdi.

Kıtlık ilan edilen ve yaklaşık 25 milyon kişinin ciddi gıda güvensizliği yaşadığı Sudan'a yapılan insani yardımların büyük çoğunluğu Port Sudan üzerinden dağıtılıyor.

Port Sudan Havaalanı’ndaki bir yolcuya göre bombalamanın ardından havaalanındaki bazı kısımlarda yangın çıktı. Ordu kaynağı ise saldırının Port Sudan Havaalanı’ndaki yakıt tanklarını hedef aldığını söyledi.

HDK, son birkaç hafta içinde ülkenin kuzeydoğusunda ordunun kontrolündeki çeşitli bölgelerde sivil altyapıyı bombalayarak milyonlarca insanın elektriksiz kalmasına neden oldu.

BM’ye göre Sudan'daki savaş on binlerce kişinin ölümüne, 13 milyon kişinin yerinden edilmesine ve bazı bölgelerde kıtlık yaşanmasına yol açarak dünyanın ‘en kötü insani krizine’ dönüştü.

Müttefikleriyle birlikte batıdaki Darfur bölgesinin çoğunu ve güneydeki bölgeleri kontrol eden HDK, Hartum ve Sudan'ın orta kesimlerindeki askeri mevzilerini kaybettikten sonra son zamanlarda dronlar ve uzun menzilli toplarla saldırılarını yoğunlaştırdı.

HDK, Sudan ordusunun BAE'yi tedarik etmekle suçladığı hem doğaçlama hem de gelişmiş dronlar kullanıyor. Sudan Enformasyon Bakanı Halid el-İsa bir kez daha BAE'yi HDK'ya saldırılarda kullanılan dronları tedarik etmekle suçladı.

Sudanlı Bakan, yaptığı açıklamada, “Bugün erken saatlerde, BAE tarafından vekili olan terör örgütü HDK'ya sağlanan dronlar kullanılarak gerçekleştirilen bir suç ve terör saldırısına maruz kalan Port Sudan'ın güney limanındaki yakıt depolarını ziyaret ettim” dedi.

Öte yandan Uluslararası Adalet Divanı (UAD) pazartesi günü Sudan'ın ‘HDK’yı destekleyerek soykırıma suç ortaklığı yaptığı’ gerekçesiyle BAE aleyhine açtığı davayı reddetti. Sudan Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, bu kararın BAE'nin 2005 yılında BM Soykırım Sözleşmesi'ne yaptığı çekince nedeniyle alındığını belirterek karara saygı duydukları belirtildi.