Draco Malfoy'un yancısı, Ölüm Yadigarları'nda neden yoktu?

Vincent Crabbe'in yer almadığı Ölüm Yadigarları filmleri sırasıyla 2010 ve 2011'de gösterime girmişti (Kolaj: Screenrant)
Vincent Crabbe'in yer almadığı Ölüm Yadigarları filmleri sırasıyla 2010 ve 2011'de gösterime girmişti (Kolaj: Screenrant)
TT

Draco Malfoy'un yancısı, Ölüm Yadigarları'nda neden yoktu?

Vincent Crabbe'in yer almadığı Ölüm Yadigarları filmleri sırasıyla 2010 ve 2011'de gösterime girmişti (Kolaj: Screenrant)
Vincent Crabbe'in yer almadığı Ölüm Yadigarları filmleri sırasıyla 2010 ve 2011'de gösterime girmişti (Kolaj: Screenrant)

Harry Potter serisinin son iki filminde Draco Malfoy'un grubundan bir karakter eksikti: Vincent Crabbe, Ölüm Yadigarları Bölüm 1 ve Bölüm 2'de yer almıyordu. Screen Rant muhabiri Adrienne Tyler, oyuncunun film serisini neden tamamlayamadığını açıklığa kavuşturdu.
J.K. Rowling, okurları büyücülerin dünyasıyla 1997'de, 7 kitaplık serinin ilk kitabı Harry Potter ve Felsefe Taşı'nda (Harry Potter and the Philosopher's Stone) tanıştırmıştı. Kitapların başarısı, 2001 ve 2011 arasında vizyona giren film serisiyle beyazperdeye de sıçramıştı. Senaristler, serinin yedinci ve son kitabı Harry Potter ve Ölüm Yadigarları'nı (Harry Potter and the Deathly Hallows) iki filme ayırmayı tercih etmişti.
Senaristler film serisinde büyük ölçüde kitaplara bağlı kalsa da bazı olaylar ve karakterlere müdahale etmişti. Göze çarpan müdahalelerden biri de Draco Malfoy'un iki arkadaşından Vincent Crabbe, Ölüm Yadigarları'nda yoktu. Ancak bu durum, senaristlerin veya yönetmenin tercihleriyle ilgili değil, tamamen oyuncunun özel yaşamıyla ilgiliydi.
2009'da, Harry Potter ve Melez Prens'in (Harry Potter and the Half-Blood Prince) vizyona girmesinden sadece birkaç ay önce Crabbe'i canlandıran aktör Jamie Waylett, uyuşturucu madde bulundurduğu gerekçesiyle tutuklanmıştı.
Britanya polisi, Waylett ve bir arkadaşının bindiği arabada bir bıçak ve 8 torba esrar bulmuş, aktörün ailesinin evini aramış, burada da kenevir bitkisi ele geçirmişti. Waylett daha sonra kendisine yöneltilen suçlamayı kabul etmiş ve 120 saatlik kamu hizmeti cezası almıştı.
Film serisinin yapım şirketi Warner Bros. bunun üzerine aktörü son iki filme dahil etmeme kararı almış ve Crabbe yerine bir başka Slytherin öğrencisi geçmişti. Bu kişi de Britanyalı aktör Louis Cordice'in canlandırdığı Blaise Zabini karakteriydi.
Ünlü film serisi, kısa süre önce yine Draco Malfoy'la bağlantılı olarak gündeme gelmişti. Malfoy'u canlandıran Britanyalı aktör Tom Felton, Harry Potter ve Felsefe Taşı'nda dedesinin de oynadığını açıklamıştı.
Felton, filmin Quidditch maçı sahnesinde spiker Lee Jordan'ın yanında oturan Hogwarts profesörünün aslında dedesi Nigel Anstey olduğunu söylemişti.
 
Independent Türkçe, Screenrant



Deniz kabuğuna üflemenin uyku apnesine iyi geldiği tespit edildi

Spiral şeklindeki bir deniz kabuğuna üflemek, uyku apnesine çare olabilir (Eduardo Verdugo/AP)
Spiral şeklindeki bir deniz kabuğuna üflemek, uyku apnesine çare olabilir (Eduardo Verdugo/AP)
TT

Deniz kabuğuna üflemenin uyku apnesine iyi geldiği tespit edildi

Spiral şeklindeki bir deniz kabuğuna üflemek, uyku apnesine çare olabilir (Eduardo Verdugo/AP)
Spiral şeklindeki bir deniz kabuğuna üflemek, uyku apnesine çare olabilir (Eduardo Verdugo/AP)

Deniz kabuğuna üflemenin uyku apnesine iyi geldiği ortaya çıktı. 

Yaygın bir uyku rahatsızlığı olan obstrüktif uyku apnesi (OUA), hastanın solumunun gece boyunca sık sık durmasına yol açıyor. Yeterli uyku alamamaya veya horlamaya yol açan bu rahatsızlık, yüksek tansiyon, kalp hastalığı ve felç riskini de artırıyor. 

En yaygın tedavi yöntemi hastanın uykusunda, sürekli pozitif hava yolu basıncı (CPAP) cihazını takmasını içeriyor. Ancak burun ve boğaza basınçlı hava üfleyen bu cihaz, hem rahatsız edici olabiliyor hem de herkesin karşılayabileceği bir maliyete sahip değil.

Hindistan'dan bir araştırma ekibi, buna alternatif olarak deniz kabuğuna üflemenin OUA semptomlarını azaltabileceğini tespit etti. 

Binlerce yıldır Hint kültürünün parçası olan bu ritüel, derin nefes alındıktan sonra spiral biçimli bir deniz kabuğuna üflenerek yapılıyor.

Bulguları hakemli dergi ERJ Open Research'te yayımlanan araştırmada 19 ila 65 yaşındaki 30 OUA hastasının uyku kalitesi bir gece boyunca takip edildi. Hastalara ayrıca gün içinde ne kadar uykulu hissettikleri hakkında sorular soruldu.

Daha sonra katılımcılar rasgele bir şekilde deniz kabuğuna üfleme veya derin nefes alma egzersizi yapma grubuna atandı. Eğitim alan katılımcılar haftada 5 gün, en az 15 dakika boyunca bu tedavi yöntemlerini uyguladı. 6 ayın ardından tekrar değerlendirmeye alındılar.

Deniz kabuğuna üfleyenlerin, diğer gruba kıyasla gündüzleri yüzde 34 daha az uykulu hissettiği saptandı. 

Araştırmacılar ayrıca bu kişilerin saatte ortalama 4-5 daha az apne (uyku sırasında solunumun durması) yaşadığını ortaya koydu. Gece boyunca kandaki oksijen seviyeleri de daha yüksek çıktı. 

Çalışmaya liderlik eden Dr. Krishna K. Sharma, "Deniz kabuğuna üfleme, makinelere veya ilaçlara ihtiyaç duymadan uykuyu iyileştirmeyi ve semptomları azaltmayı sağlayabilecek basit ve düşük maliyetli bir nefes alma tekniği" diyerek ekliyor:

Deniz kabuğuna üfleme şekli epey farklı. Bu eylem güçlü titreşimler ve hava akımı direnci yaratıyor, bu da muhtemelen boğaz ve yumuşak damak da dahil, üst hava yolundaki kasları güçlendiriyor. Bunlar OUA hastalarında uyku sırasında sıklıkla çöken bölgeler.

Yeni araştırma CPAP cihazına alternatif sunması nedeniyle önem taşısa da çalışmanın az katılımcıyla yapılmış olması gibi sınırlılıkları var. Ekip birkaç hastaneyi kapsayan daha büyük bir çalışma yürütmeyi planlıyor.

Bu sayede deniz kabuğuna üflemenin neden uyku apnesine iyi geldiği de daha net bir şekilde anlaşılabilir. 

Astım gibi solunum hastalıkları alanında çalışan, Birleşik Krallık merkezli yardım kuruluşu Asthma + Lung UK'den Dr. Erika Kennington "Deniz kabuğu üfleme yaklaşımının daha büyük ölçekte test edilmesi ve alkolü azaltma, egzersiz yapma ve düzgün uyku alışkanlıklarını sürdürme gibi kanıtlanmış diğer stratejilerle karşılaştırılması iyi olur" diyerek ekliyor:

OUA uzun vadeli bir rahatsızlık ancak doğru tedaviler ve yaşam tarzı değişiklikleriyle semptomlarda gerçek bir fark yaratılabilir.

Independent Türkçe, Guardian, MedicalXpress, ERJ Open Research