Doğal limon suyunun vücut için en önemli faydaları

Doğal limon suyunun vücut için en önemli faydaları
TT

Doğal limon suyunun vücut için en önemli faydaları

Doğal limon suyunun vücut için en önemli faydaları

İngiltere merkezli Express internet sitesi, doğal limon suyunun sağlığa faydaları ile C vitamini, potasyum ve folat içerdiği için yüzlerce yıldır doğal bir ilaç olarak kullanıldığını vurgulayan bir haber yayınladı.
Habere göre, limon suyu, sindirime önemli ölçüde fayda sağladığından dolayı sindirim sürecini iyileştirmek için tüketilebilir. Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne (UPMC) göre, limon suyu vücuttaki istenmeyen atıklardan kurtulmak için enzim üretimini teşvik eden bir tür lif içerir. Limon özü ve kabuğun birleştirilmesi kabızlık riskini azaltabilir.
Diyete daha fazla limon suyu eklemek böbrek taşı riskini azaltmanın yanı sıra, böbrek taşlarına yol açabilecek kalsiyum birikimini de engeller. Ayrıca UPMC'ye göre, idrardaki sitrik asit (sitrik asit) seviyelerini yükselterek bunların önlenmesine ve sitrat kalsiyuma bağlanarak böbrek taşlarını önlemeye yardımcı olur.
Limon suyunun en önemli faydalarından biri de pektin içerdiği için kilo verdirmesidir, bu da daha uzun süre tokluk hissini arttırır ve günün ilerleyen saatlerinde atıştırma istediğini azaltarak diyette daha fazla kalori yakar. Limonun yüksek lif içeriği, kilo vermeye ve yağın azalmasına da neden olur.
Cildin pul pul dökülmesine ve siyah noktalardan kurtulmaya yardımcı olan anti bakteriyel olması da bu limon suyunun faydaları arasında. Limon suyu, C vitamini açısından zengin kolajen sentezini artırarak cilde yeni bir koruma katmanı sağlıyor.
Bununla birlikte, doğal limon suyunun en önemli faydası, kan şekeri seviyelerini kontrol etmeye yardımcı olan lif bakımından zengin olduğu için diyabet olasılığını azaltmaktır.



T-rex'in atalarının nereden geldiği bulundu

Kuzey Amerika'da yaşayan T-rex'in soyu, diğer uçamayan dinozorlarla birlikte yaklaşık 66 milyon yıl önce tükendi (Pedro Salas/Sergey Krasovskiy)
Kuzey Amerika'da yaşayan T-rex'in soyu, diğer uçamayan dinozorlarla birlikte yaklaşık 66 milyon yıl önce tükendi (Pedro Salas/Sergey Krasovskiy)
TT

T-rex'in atalarının nereden geldiği bulundu

Kuzey Amerika'da yaşayan T-rex'in soyu, diğer uçamayan dinozorlarla birlikte yaklaşık 66 milyon yıl önce tükendi (Pedro Salas/Sergey Krasovskiy)
Kuzey Amerika'da yaşayan T-rex'in soyu, diğer uçamayan dinozorlarla birlikte yaklaşık 66 milyon yıl önce tükendi (Pedro Salas/Sergey Krasovskiy)

Bilim insanları, Tyrannosaurus rex'in (T-rex) atalarının 70 milyon yıl önce Asya'dan Kuzey Amerika'ya göç ettiğini buldu. 

66 milyon ila 68 milyon yıl önce yaşayan T-rex yaklaşık 4 metre boya ve 12 metre uzunluğa ulaşabilen devasa bir dinozordu. 

Bu türün fosilleri genellikle Kuzey Amerika'da ortaya çıkarken, atalarının nereden geldiği bir süredir tartışma konusuydu. T-rex'in, ait olduğu tyrannosaurid grubunun Asya'daki üyelerine daha çok benzemesi bu belirsizliğin temel nedeni. 

Bazı bilim insanları bu nedenle T-rex'in atalarının Asya'da ortaya çıkıp Kuzey Amerika'ya gittiğini düşünüyordu. 

Bulguları hakemli dergi Royal Society Open Science'ta dün (7 Mayıs) yayımlanan çalışma, bu teoriyi destekleyen sonuçlara ulaştı. 

Araştırmacılar çeşitli tyrannosaurid türlerinin nerede ve ne zaman keşfedildiğine, evrimsel ağaçlarına ve bölgenin çevresel koşullarına dair verileri kullanarak bir bilgisayar modeli oluşturdu. 

Modelde fosil kayıtlarındaki boşlukları da hesaba katan ekip, T-rex'in atalarının Asya'da keşfedilmeyi bekleyen kalıntıları olduğunu düşünüyor. 

T-rex'in atalarının hem Kuzey Amerika hem de Asya'da fosilleri varken T-rex'in kalıntılarına sadece Kuzey Amerika'da rastlandığını saptadılar. 

Bilim insanları bu nedenle T-rex'in atalarının, deniz seviyelerinin düşmesi sonucu bir kara yolu açılmasıyla, yaklaşık 70 milyon yıl önce Asya'dan Kuzey Amerika'ya gittiğini söylüyor.

University College London'dan makalenin başyazarı Cassius Morrison "T-rex'in coğrafi kökeni hararetli tartışmalara konu oldu" diyerek ekliyor:

Modellememiz, T-rex'in atalarının muhtemelen Asya'dan Kuzey Amerika'ya gittiğini ve bugünkü Sibirya'yla Alaska arasındaki Bering Boğazı'nı geçtiğini gösteriyor.

Yeni çalışma tyrannosaurid ve kuzenleri megaraptorların nasıl devasa boyutlara ulaştığına da ışık tuttu. 

Araştırmacılar, her iki grubun da 92 milyon yıl önceki sıcaklık artışının ardından atalarına göre çok daha büyük vücut boyutlarına ulaştığını tahmin ediyor. Bu küresel ısınmanın ardından sıcaklıklar düşmüş ve daha soğuk bir iklim görülmüştü. 

Bilim insanları bu ortamda diğer büyük dinozor türlerinin yok olması ve bu iki grubun soğuk havalara daha iyi adapte olması sayesinde büyüyüp geliştiğini düşünüyor.

Çalışmanın ortak yazarı Charlie Scherer "Muhtemelen yaklaşık 90 milyon yıl önce nesli tükenen, eşit derecede büyük teropodların yerini almak için bu kadar devasa boyutlara ulaştılar" diyerek ekliyor:

Bu yok oluş, muhtemelen tiranozorların bu boyutlara ulaşmasını engelleyen ekolojik bariyeri ortadan kaldırdı.

Independent Türkçe, CNN, Live Science, Cosmos Magazine, Royal Society Open Science