Netanyahu’nun BAE ziyareti dördüncü kez ertelendi

Tel Aviv’de Netanyahu’ya ait seçim pankartı (AFP)
Tel Aviv’de Netanyahu’ya ait seçim pankartı (AFP)
TT

Netanyahu’nun BAE ziyareti dördüncü kez ertelendi

Tel Aviv’de Netanyahu’ya ait seçim pankartı (AFP)
Tel Aviv’de Netanyahu’ya ait seçim pankartı (AFP)

Seçim propagandası konusundaki çekinceler ve Ürdün ile anlaşmazlıkların ardından İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun Birleşik Arap Emirlikleri'ne (BAE) gerçekleştireceği ziyaret dördüncü kez ertelendi. Dün öğleden sonra Netanyahu Sözcüsü tarafından yapılan açıklamada, ziyaretin iptal edilmesine gerekçe olarak Netanyahu'yu taşıyacak uçağın Ürdün hava sahasını kullanması konusunda yaşanan koordinasyon güçlüğü gösterildi.  Görünüşe göre bu zorluklar, Ürdün Veliaht Prensi’nin  Mescid-i Aksa'ya yapacağı ziyaretin güvenlik önlemleri konusunda yaşanan anlaşmazlık üzerine iptal edilmesinden kaynaklanıyor. Ürdün yaklaşık bir saat içerisinde Netanyahu’nun uçağının Ürdün hava sahasından geçebileceğini açıklarken, yaşanan gecikme nedeniyle BAE Veliaht Prensi Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın görüşme için yeni bir tarih belirleme konusunda anlaştığı ifade edildi.
Ziyaret medyada ve İsrail siyasi arenasında yaygın bir eleştiri dalgasına yol açtı. Netanyahu'ya muhalifler olanlar, yaşana durum iki ülke arasındaki stratejik ilişkileri değerini azaltacak bir şekilde BAE ile İsrail seçim savaşına Netanyahu lehine barış getirme girişimi olarak değerlendirdi.
Tel Aviv'deki siyasi çevreler, Netanyahu'nun bu ziyareti seçimlerden önce tamamlayarak muhalifleriyle gerçekleştirdiği mücadelede onun için bir kaldıraç görevi gördüğünü bildirdi. Netanyahu mahkeme veya yeni tip koronavirüs (Kovid-19) gibi sorunlar yerine kendisini rakiplerinden daha rütbeli bir politikacı olarak göstermeye çalışırken, az bir deneyime sahip rakiplerine karşı büyük lider olduğunu göstermek adına Abu Dabi’deki imajıyla da kendini rakiplerinden ayırmak istiyor.
Analistler, Abu Dabi ziyaretinin önemli bir örüntü oluşturacağı görüşünde. Rafif Drucker İsrailli Kanal 13’e yaptığı açıklamada, İsrail televizyon kanallarının akşam bültenlerini Netanyahu’nun ziyaretinin imajıyla açacağını, Likud partisinin seçim kampanyası video ve seçim pankartlarında kullanacağını belirtti. Drucker ayrıca, İsrail’in bölge ülkeleriyle güçlü ir müttefik olduğu politikasına ilişkin Netanyahu’nun destekçileriyle uçaktan canlı yayın yapmasının pek olası olmadığını da vurguladı.
Netanyahu bu ziyaret için İsrail istihbarat servisinin başındaki Yossi Cohen’i liderlerini ikna etmek için özel olarak BAE’ye gönderdi. İsrail Başbakanı,  ABD’li müttefiklerinden BAE’li liderleri ziyarete  ikna etmeye katkı sağlamalarını, hatta ziyaretin Abu Dabi havalimanında yer alan bir kabinde yapılacak toplantıyla sınırlandırmayı kabul etti. Ancak sonunda pes etmek zorunda kaldı.
Diğer yandan Ürdün Veliaht Prensi Hüseyin bin Abdullah'ın dün işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'yı ziyaret etmesi bekleniyordu. Ancak İsrail güvenlik makamlarıyla yaşanan anlaşmazlık üzerine ziyareti iptal etti. Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen Safedi, Fransa'nın başkenti Paris'te düzenlediği bazın açıklamasında, Veliaht Prens Bin Abdullah'ın Miraç gecesinde işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'da namaz kılmak istediğini söyledi. Ziyaretle ilgili düzenlemeler konusunda İsrail'le anlaştıklarını aktaran Safedi, “Ancak Miraç gecesinde son anda İsrail'in ziyaretle ilgili yeni düzenlemeler getirmesi ve Kudüs'te yaşayan Filistinlilere uyguladığı baskıya şaşırdık” ifadelerini kullandı.
Ürdün İsrail’in eylemine Netanyahu'nun hava sahası üzerinde uçan uçağının onayını geciktirerek yanıt verdi. Daha sonra izin çıktı Ancak Netayahu’nun gündeminde karışlık oldu. Çünkü İsrail, Çekya ve Macaristan'ın Kovid-19 aşısı araştırmaları ve üretiminde iş birliği yapacağı toplantı saati yaklaştı.
Ürdünlü Bakan, Veliaht Prens’in Miraç gecesinde Mescid-i Aksa’da namaz kılmak için yapacağı ziyareti iptal ettiğini duyurdu.
Safedi açıklamasında, düzenlemeler ile ilgili İsrail ile anlaştıklarını ancak dini bir gecede Filistinlilere yeni düzenlemeler getirilmesiyle şaşkınlık yaşadıklarını bildirdi. Bakan, Veliaht Prens’in Müslümanların taciz edilmesine izin vermemek ve gecenin huzurunu bozmamak adına ziyaretini iptal ettiğini bildirdi.
Mescid-i Aksa’nın tüm alanlarıyla birlikte İsrail’in egemen olmadığı Müslümanlar için bir ibadet yeri olduğunu ve bu sebeple müdahalenin kabul edilemez olduğuna dikkati çeken Safedi, İsrail’in varılan anlaşmaya uymayarak ziyaretin iptal edilmesine yol açan düzenlemeler getirdiğini kaydetti. Ayrıca Netanyahu'nun eşi Sara Netanyahu, dün gece yarısı kötüleştikten sonra apandis enfeksiyonu nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Bu gelişmenin ardından Netanyahu'nun BAE ziyaretini iptal ettiği bilgisi paylaşıldı.



Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
TT

Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)

Tibet Budizmi'nin ruhani lideri 14. Dalay Lama Tenzin Gyatso cumartesi günü sürgündeki binlerce Tibetli'yle buluştu. 

Dünyanın dört bir köşesinden gelen takipçileri, 14. Dalay Lama'nın onlarca senedir yaşadığı Dharamshala yakınlarındaki büyük tapınakta bir tören düzenledi.  

6 Temmuz'da 90 yaşına girecek 14. Dalay Lama'nın çok uzun bir yaşam sürmesi için duacı oldular. 

Tenzin Gyatso törende yaptığı ve eş zamanlı olarak farklı dillere çevrilen konuşmasında Budistlerin ruhani koruyucularından birine işaret ederek şu ifadeleri kullandı:

Şu ana kadar elimden gelenin en iyisini yaptım. Avalokiteśvara'nın da desteğiyle 30-40 yıl daha yaşayıp duyarlı varlıklara ve Budizm öğretilerine hizmetimi sürdürmeyi umut ediyorum.

14. Dalay Lama, aralıkta Reuters'a yaptığı açıklamada 110 yaşına kadar yaşayacağını öngörmüştü. 

Tenzin Gyatso, ölümünden sonra Tibet'teki Budizm geleneğinin süreceğini belirterek, bu unvanı taşıyan son kişi olmayacağını önceki günlerde söylemişti.

Ruhani lider, 1587'de oluşturulan Dalay Lama unvanının yeni bir reenkarnasyonla süreceğini ifade etmişti.

Halefinin belirlenmesinde tek yetkinin kendi kurduğu Gaden Phodrang Vakfı'na ait olacağını söyleyen Tenzin Gyatso, 15. Dalay Lama'nın Çin sınırları dışında "özgür dünyada" doğacağını da yinelemişti. 

Gyatso'nun "Çin dahil herhangi bir ülke tarafından siyasi amaçlarla seçilen bir adayın tanınmaması gerektiğini" vurgulamasına Pekin'den tepki gelmişti. 

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mao Ning, yeni Dalay Lama'nın Pekin yönetimi tarafından onaylanması gerekeceğini savunmuştu.

Tibet Budizmi'ne göre Dalay Lama, reenkarne olacağı bedeni kendisi seçebiliyor. 

Tenzin Gyatso, 1940'ta Dalay Lama’nın 14. reenkarnasyonu olarak Tibet Budizmi'nin ruhani liderliğini yapmaya başlamıştı.

Gyatso, Çin birliklerinin Tibet'in başkenti Lhasa'da 1959'da patlak veren bağımsızlık yanlısı ayaklanmayı bastırmasının ardından bölgeyi terk etmiş ve Hindistan'ın kuzeyindeki Dharamshala kentine yerleşmişti. Burada sürgündeki Tibet meclisi ve hükümetini kurmuştu.

Himalaya Dağları'nın kuzeyinde yer alan 2,5 milyon kilometre genişliğindeki Tibet Platosu, deniz seviyesinden ortalama 4 bin 380 metre yüksekliğiyle "dünyanın çatısı" diye biliniyor.

Tarih boyunca yarı göçebe Tibet halkının yurdu olan bölge, 1951'de imzalanan 17 Nokta Anlaşması'yla Çin'in egemenliğine girmişti. Pekin yönetimi, bunu "Tibet'in barışçıl özgürleşmesi" diye adlandırmıştı.

Independent Türkçe, AFP, Reuters