Lübnan'da siyasi partiler bakanlıkları paylaşamıyor

Hükümet istişareleri, başlangıç noktasına geri döndü. Hizbullah, müttefiki üzerinde baskı uygulamıyor

Hariri ve Lavrov, geçen hafta bir araya geldi (Twitter)
Hariri ve Lavrov, geçen hafta bir araya geldi (Twitter)
TT

Lübnan'da siyasi partiler bakanlıkları paylaşamıyor

Hariri ve Lavrov, geçen hafta bir araya geldi (Twitter)
Hariri ve Lavrov, geçen hafta bir araya geldi (Twitter)

(Şii) Hizbullah, müttefiki (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket Genel Başkanı Cibran Basil’i, Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri’ye bir şans verme hususunda ikna edemedi. Berri, yeni hükümetin doğumunu geciktiren engelleri aşma umuduyla, çıkmaza giren hükümeti kurma istişareleri hattına dahil olmuştu. Basil’in İçişleri Bakanlığı’nın Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın payına verilmesi şartıyla, ‘yeni hükümetteki bakanlıkların üçte birini alma’ ısrarı devam ederken süreç başlangıç noktasına geri döndü.
Şarku’l Avsat’ın ilgili siyasi kaynaklardan edindiği bilgilere göre Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın siyasi danışmanı Hüseyin Halil, geçen cumartesi günü Basil ile bir araya geldi. Kaynaklar, görüşmede Halil’in Basil’i Temsilciler Meclisi Başkanı Berri’nin ortaya koymaya hazırlandığı girişime destek vermesi için ikna etmeye çalıştığını açıkladı. Ancak kaynaklara göre 18 bakandan oluşacak hükümette İçişleri Bakanlığı’na ilişkin anlaşmazlığa yönelik çözümün kendisine bırakılmasına rağmen, Berri’nin girişiminde ‘bakanlıkların üçte birinin’ partisine verilmemesi nedeniyle Halil, Basil’i yumuşatmayı başaramadı.
Kaynaklara göre Halil, Başkan Berri’ye ‘başlatmayı düşündüğü girişim hakkında’ Basil’den onay alamadığı bilgisi verdi. Hükümeti kurmakla yetkili Saad Hariri ise Nebih Berri’nin söz konusu girişimi karşısında ‘Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Lübnan’ı kurtarmak üzere önerdiği girişime’ engel teşkil etmediği sürece esneklik gösteriyor.
Hizbullah’ın, müttefiki Basil’e baskı yapma niyetinde olmadığını belirten kaynaklar, Berri’nin ortaya koymaya hazırlandığı girişimle sürece dahil olmasından da memnun olduğunu ifade etti. Kaynaklar, Hizbullah’ın, müttefikinin tepkisinden rahatsız olduğunu, ancak bunu dile getirmekten kaçındığını söylerken, “Hizbullah, Hristiyan sokaklarında siyasi bir örtüyü güvence altına alacak bir alternatifin olmaması nedeniyle Özgür Yurtsever ile ilişkilerini tehlikeye atmak istemiyor” dedi.
Aynı kaynaklar Hizbullah’ın, Basil’in görüşünde en üst düzeyde ısrar ettiğini belirtirken, “Berri’nin girişimini destekleyerek Basil’den ayrılmak sadece, müttefiki kendisini terk ettiği için ÖYH’de bir sıçrayışa neden olacak” dedi. Bu terk edilişin, başkanlık süresi biter bitmez Avn’ın yerine aday olma ümidi tıkanana kadar cumhurbaşkanlık yarışına uzayabileceği ifade edildi. Basil’in, Hariri’nin bir hükümet kurmasına karşı olduğunu söyleyen kaynaklar, hükümet istişarelerinde bir taraf olmaktan uzak dursa bile Avn ile aynı tavrı paylaştığını vurguladı.
Kaynaklara göre Basil, hükümeti krizden kurtarma kapısını açacak tüm siyasi pencereleri kapatıyor. Cibran Basil’in Hariri karşısında tırmanışını sürdürdüğünü söyleyen kaynaklar, Hristiyan sokaklarında kaybetmeye başladığı şeyi geri kazanacağına dair bahis oynadığını ifade etti.
Kaynaklar, Avn için önemli olan durumun ise cumhurbaşkanlığı döneminde geriye kalanları kurtarmak olduğunu belirtirken, Cumhurbaşkanının şu anda müzakerelerde kendi adına hareket eden siyasi varisi Basil’i genelleştirmeye çalıştığını vurguladı. Aynı kaynaklar, Kamu Güvenliği Genel Müdürü Tümgeneral Abbas İbrahim’in üstlendiği arabuluculuğa da dikkati çekerek, İbrahim’in Avn’ın ilk onayını aldıktan sonra bir dizi fikir önerdiğini söyledi.
Kaynaklar, Hariri ile İbrahim arasında bir sorun olmadığını, ancak uzlaşılarının da yeterli olmadığını belirtirken, Avn’ın da daha önce hükümetin 18 bakandan oluşması ve ‘hiçbir tarafın bakanlıkların üçte birini alması’ yönünde ısrarcı olmadığı konularında uzlaşı sağladığını hatırlattı. Aynı şekilde kaynaklar, Avn’ın daha sonra ise tavrından geri adım attığını ve hükümetin 20 bakandan oluşmasında ısrar ettiğini vurguladı. Kaynaklar ayrıca, Abbas İbrahim’in görüşmelerinde Avn’dan herhangi bir resmi öneri taşımadığını ve bu durumun, arabuluculuğuna engel koyduğunu vurguladı.
Öte yandan Müstakbel Hareket içerisinden kaynaklar, Hariri’nin İbrahim’den herhangi bir girişim hakkında bir bilgi almadığını belirtti. Saad Hariri’nin İbrahim ile iki haftadan uzun bir süredir görüşmediğini söyleyen kaynaklar, “Öncelikle, bize sunulmamış bir öneriyi nasıl reddedelim? Hükümet düğümünün Basil’in ‘yeni hükümetteki bakanlıkların üçte birini alma’ ısrarından kaynaklandığını ve Avn’ın da onu tüm önerilerinde selamladığını görüyorsunuz” şeklinde konuştu.
Siyasi kaynaklar, sorunun İçişleri Bakanlığının kendi belirlediği bir isme verilmesinde ısrar eden Avn ve ‘bakanlıkların üçte birinin’ kendisine verilmemesi halinde hükümete güven vermeyi reddeden Basil arasında rol dağılımı olduğunu vurguladı.
Aynı şekilde ülkede siyasi sınıf bataklığa gömülürken siyasi kriz ise tırmanıyor. Ülkede yaşamsal ve toplumsal koşulların bozulmasını protesto etmek için sokaklara dökülen vatandaşların çığlıkları göz ardı edilerek hükümeti kurma süreci karşısındaki engeller de devam ediyor.
Bu bağlamda Hizbullah, Basil’in şartlarına teslim olmaya karar verdi. Hizbullah heyetinin bugün Moskova’ya yapmayı planladığı ziyareti, onu müttefikine dair konumunu yeniden gözden geçirmeye itecek herhangi bir etki sağlamayacak. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov başkanlığındaki Rus isimlerden, Fransız girişimini ve Hariri’nin bakış açısını destekleyen sözler duyacak olmasına rağmen ziyareti, Suriye’de Moskova ile güvenlik ve askeri işbirliğinin siyasi bir uzantısı olarak gelişti.
Öte yandan geçen cumartesi günü (Dürzi) Lübnan Demokrat Partisi (LDP) Genel Başkanı Talal Arslan ile bir araya gelen (Dürzi) İlerici Sosyalist Parti (İSP) Genel Başkanı Velid Canbolat, ülkenin bir boşluğa sürüklendiğine karşı uyardı. Canbolat, Dürzilerin bir anlaşmazlığa düşmemesi için hükümetin 20 bakandan oluşmasına itiraz etmiyor.



Fransa’nın Lübnan Özel Temsilcisi Le Drian Beyrut ziyaretini erteledi

Doha'da düzenlenen beşli komite ülkeleri toplantısından bir kare (Katar Dışişleri Bakanlığı)
Doha'da düzenlenen beşli komite ülkeleri toplantısından bir kare (Katar Dışişleri Bakanlığı)
TT

Fransa’nın Lübnan Özel Temsilcisi Le Drian Beyrut ziyaretini erteledi

Doha'da düzenlenen beşli komite ülkeleri toplantısından bir kare (Katar Dışişleri Bakanlığı)
Doha'da düzenlenen beşli komite ülkeleri toplantısından bir kare (Katar Dışişleri Bakanlığı)

Batılı diplomatik kaynaklar Şarku'l Avsat'a, Suudi Arabistan, Katar, Mısır, Fransa ve ABD'yi içeren beşli komite ülkelerinin, “Ülke liderlerinin tepkisini ve herkesi tatmin edecek bir çözüm bulma konusunda net bir iradenin ortaya çıkmasını bekleyen cumhurbaşkanlığı seçim krizini çözmek için hiçbir yol haritası çizilmediğini” bildirdi.

Doha toplantısına katılan komite üyelerinin çoğu, “Cumhurbaşkanlığı ile hükümet arasında, her birinin farklı bir gruptan olması için mübadele” fikrinden uzak bir şekilde ülkeyi içinde bulunduğu siyasi krizden çıkaracak bir yol haritası olması için cumhurbaşkanlığı sonrası aşamaya odaklanmayı tercih etti. Kaynaklara göre, Le Drian'ın Franciyye'nin adından bahsetmesi dışında cumhurbaşkanı adaylığı için herhangi bir isim üzerinde durulmadı.

Toplantı, Fransızların ‘Lübnan diyaloğunu’ yürütme stratejisini sınırlarken aynı zamanda Fransa’nın Lübnan Özel Temsilcisi Jean-Yves Le Drian'ın Lübnan ziyaretinin ertelenmesine yol açtı. Fransız kaynaklar Şarku’l Avsat'a, Le Drian'ın Beyrut'a dönmeden önce beşli komiteyi oluşturan taraflarla istişarelerde bulunacağını aktardı.

Kaynaklar, Şarku'l Avsat'ın önümüzdeki Eylül ayında Fransa'da yapılacağını öğrendiği komitenin bir sonraki toplantısında ‘süreci engellemeye çalışanlara karşı keskin tedbirleri tartışma eğilimi’ olduğunu ortaya koydu. Kaynaklar ayrıca “beşli komite tarafından icrai adımlar ve belirleyici kararlar alınabileceğini” belirtti.

Öte yandan, mevduat sahiplerinin hesaplarındaki bakiyelerin ödenmesi dosyasını izleyen derneklerin bankalar için ‘cehennem’ gibi olacağını söyledikleri bir ‘ayaklanma’ vaat etmesiyle, son günlerde bir dizi mevduat sahibinin paralarını almak amacıyla bankalara yaptığı baskınların sıklığı arttı.

Mevduat sahiplerinin dosyasını takip eden birleşik koalisyon, “mevduat sahipleri tarafından, banka sahiplerinin ve ailelerinin evlerinin basılmasının meşru olduğunu” duyurdu. Mevduatçıların Çığlığı Derneği Başkanı Ala Huriid, Şarku’l Avsat'a “Kıvılcım bir günde yeniden alevlenmedi, ancak kriz zaman geçtikçe büyüyor ve mevduat sahiplerinin trajedisi artıyor” dedi.