Cezayir’deki gösterilere malul askerler de katıldı

Başkent Cezayir 19 Mart’ta gösterilere sahne oldu. (Reuters)
Başkent Cezayir 19 Mart’ta gösterilere sahne oldu. (Reuters)
TT

Cezayir’deki gösterilere malul askerler de katıldı

Başkent Cezayir 19 Mart’ta gösterilere sahne oldu. (Reuters)
Başkent Cezayir 19 Mart’ta gösterilere sahne oldu. (Reuters)

Cezayir ordusunda güvenlik operasyonları sırasında yaralanmaları sonucu sakat kalan askerlerden bir kısmı, 19 Mart’ta başkentteki haftalık halk hareketi gösterilerine katıldı. Gösterilerde, ‘rejim değişikliği’ çağrısı yapan sloganlar atıldı ve ‘iktidarın ele geçirilmesi’ kınandı. Geçen perşembe günü Becaye’de meydana gelen deprem de halkın sokaklara dökülmesini engellemedi. Her cuma günü düzenli olarak gerçekleştirilen eylemlerde  yetkililere sorunları çözemedikleri gerekçesiyle istifa çağrısı yapılıyor.
İki yıldan uzun bir süre önce eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflka’nın dördüncü dönem adaylığına karşı patlak veren halk hareketiyle birlikte yüzlerce eylemci sokaklara akın etti. Eylemciler, başta genç bir Fransız komünistin ismini taşıyan Maurice Audin Meydanı’nda gösteri düzenledi. Maurice Audin, Haziran 1957’de sömürge ordusu istihbaratı tarafından kaçırılmış, henüz 25 yaşındayken Cezayir’in bağımsızlığı için verdiği mücadele nedeniyle sömürgeciler tarafından öldürülmüştü.
Terörle kanlı mücadele sırasında malul olan askerlerin göstericiler arasında bulunması ise dikkat çekiciydi. Söz konusu askerler, uzun yıllardır cumhuriyeti korumak için yaptıkları fedakarlıklara rağmen aldıkları düşük gelirlerin artması için Savunma Bakanlığı ile mücadele ediyorlar.
Audin Meydanı’nın yakınındaki Diduş Murad Caddesi’nde de yüzlerce kişi yürüyüş gerçekleştirdi. Güvenlik güçleri, eylemcilerin Addis Ababa Meydanı’na, ardından da Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Dışişleri Bakanlığı binasına ulaşmaması için bariyerler kurdu. Eylemciler tarafından hedef alınmamaması için Hükümet Sarayı’na yönelik bir eylem de durduruldu.
22 Şubat 2019 tarihinde patlak veren gösterilerin ön saflarında yer alan Baraki, Baş Cerah ve Cebel mahallesi sakinleri hükümet tarafından saatli bomba olarak kabul ediliyorlar.
Eylemciler, askeri bir devleti reddettiklerini ve sivil bir devlet istediklerini haykırdı. Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun da suçlamalardan nasibini aldı. Öyle ki atılan bir sloganda, 2019 yılı sonunda kendisini cumhurbaşkanlığa getiren seçimlerin ‘hileli’ olduğu belirtildi. Aynı şekilde sloganlarda, 12 Haziran’da yapılması planlanan parlamento seçimlerinin, ‘2017’de olduğu gibi sonuçlarının belli’ olduğu gerekçesiyle kabul edilmediği haykırıldı. 2017’deki yasama seçimlerinde açıkça hile olduğu, eski cumhurbaşkanına sadık bir çoğunluğun projelerini yürürlüğe geçirdiği ve benzeri görülmemiş bir yolsuzluk dalgasına neden olan politikaların onaylandığı savunuluyor. Ülkenin eski lideri Buteflika’ya sadık iki başbakan, onlarca bakan ve önde gelen iş adamlarının hapis cezaları almaları da bu durumu kanıtlar nitelikte.
Başkent Cezayir’in 250 km doğusundaki Becaye sakinleri, ana caddelere akın etti ve ‘yolsuzluk yapan generalleri’ kınadı. Perşembe günü sabah saatlerinde Becaye’yi vuran deprem, hükümete yönelik gerginliği daha da artırdı. Komşu Herata şehrinden İngilizce öğretmeni Ali Buşerit açıklamasında şunları söyledi:
“Sabah şehrimizden Becaye’nin merkezine doğru yola çıktık. Gösterilere katıldığımızda yaklaşık 20 kişiydik. Bu, iki yıldır yaptığımız bir şey. Gösteriler koronavirüs nedeniyle askıya alındığında bile hareketin geleceğini tartışmak ve popülerliğini sürdürmek için sosyal platformlarda özgürlük savaşçıları olarak buluşurduk. Yönetim, bu popülerliği azalttığına dair bahis oynadı. Bu kadar güçlü bir şekilde geri dönmemizi beklemiyordu.”
Richter ölçeğine göre 5,9 şiddetindeki deprem, az sayıda Becaye sakininin yaralanmasına ve sömürge döneminden kalma binaların yıkılmasına neden oldu. Amerikan Sismoloji Derneği, sarsıntının Becaye şehrinin 20 km kuzeydoğusunda, 10 km derinlikte meydana geldiğini açıkladı.
Cezayir Sivil Savunma tarafından yapılan açıklamada, depremin 12 şehirde hissedildiği belirtildi. Ayrıca İtalya, İspanya ve Tunus gibi komşu ülkelerin de depremi hissettiği aktarıldı. Aynı şekilde 4,5 şiddetinde bir diğer deprem de perşembe gecesi (Cezayir’in 500 km kuzeydoğusunda) Skikda şehrini vurdu.
İçişleri, İskan ve Dayanışma Bakanları, perşembe günü Becaye’ye yaptıkları ziyaretleri sırasında depremden korkan vatandaşların şikayetleri ile karşılaştı. Vatandaşlar, iktidardan bağımsız hareket eden iş adamlarına ait bölgelerdeki ‘idari yolsuzluğun yayılmasına’ ve ekonomi projelerinin aksamasına yönelik öfkelerini de dile getirdiler.



Husi medyası: ABD'nin Saada'daki göçmen gözaltı merkezini bombaladığı saldırıda 68 kişi öldü

Bir Yemenli, ABD'nin Sanaa'ya düzenlediği saldırının ardından oluşan yıkımın izlerini inceliyor, Yemen, 27 Nisan 2025 (AFP)
Bir Yemenli, ABD'nin Sanaa'ya düzenlediği saldırının ardından oluşan yıkımın izlerini inceliyor, Yemen, 27 Nisan 2025 (AFP)
TT

Husi medyası: ABD'nin Saada'daki göçmen gözaltı merkezini bombaladığı saldırıda 68 kişi öldü

Bir Yemenli, ABD'nin Sanaa'ya düzenlediği saldırının ardından oluşan yıkımın izlerini inceliyor, Yemen, 27 Nisan 2025 (AFP)
Bir Yemenli, ABD'nin Sanaa'ya düzenlediği saldırının ardından oluşan yıkımın izlerini inceliyor, Yemen, 27 Nisan 2025 (AFP)

Husi medyasına göre Yemen sivil savunması Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Saada kentinde yasadışı göçmenlerin barındığı bir sığınağı hedef alan ABD bombardımanında 68 Afrikalı göçmenin öldüğünü ve 47'sinin de yaralandığını duyurdu.

Husilere bağlı Al- Masirah TV daha önce yaptığı açıklamada çoğu ağır olmak üzere 50'den fazla yaralının Cumhuriyet Hastanesine kaldırıldığını duyurdu.

Televizyon, enkaz altında kaybolan yaklaşık 30 kişiyi arama çalışmalarının sürdüğünü ve bölgede patlamamış bir füzenin bulunması nedeniyle ilgili makamların son derece dikkatli davrandığını da belirtti.

Husilere bağlı İçişleri Bakanlığı ise “Dün gece ABD bombardımanı, tamamı Afrika uyruklu 115 göçmenin barındığı bir merkezi hedef aldı ve çok sayıda kişinin ölümüne ve onlarcasının da yaralanmasına neden oldu” açıklamasını yaptı.

Saldırı Yemen'de Husilerin kalesi olan Saada vilayetinde gerçekleşti. Al-Masirah TV tarafından yayınlanan görüntülerde olay yerinde meydana gelen bir patlama sonucunda ölü ve yaralıların cesetlerinin olduğu görülüyor.

15 Mart'ta ABD Başkanı Donald Trump, Washington'un grubun Kızıldeniz ve Aden Körfezi'nde seyrüsefere yönelik tehditlerini durdurma ve İsrail'i hedef alan tekrarlanan saldırıları caydırma çabalarının bir parçası olarak, Husi grubuna karşı askeri bir operasyon başlatılması emrini verdi ve grubu “ölümcül güç” ve yeteneklerinin “tamamen ortadan kaldırılması” ile tehdit etti.

ABD Merkez Komutanlığı dün yaptığı açıklamada 15 Mart'tan bu yana Yemen vilayetlerinde 800'den fazla Husi hedefini bombalayarak yüzlerce Husi savaşçısını ve liderlerinin çoğunu öldürdüğünü duyurdu.

Komutanlıktan yapılan açıklamada, ABD saldırılarının Yemen'in Ras İsa limanının yakıt alma kabiliyetini yok ettiği, bunun da Husilerin saldırı düzenleme ve para kazanma kabiliyetini etkilediği belirtildi. Komutanlık, güçlerinin Husilere yönelik operasyonlarının balistik füze fırlatma sıklığını yüzde 69, insansız hava aracı saldırılarını ise yüzde 55 oranında azalttığını da sözlerine ekledi.

İran'la müttefik olan ve Yemen'in büyük bölümünü kontrol eden Husi grubu Kasım 2023'ten bu yana Gazze'deki Filistinlilere destek amacıyla Kızıldeniz'deki gemilere saldırılar düzenliyor.