Irak’ta seçimin arifesinde Meclis’i feshetme çağrıları

Irak Meclisi’nde geçen yıl düzenlenen bir oturum (Getty Images)
Irak Meclisi’nde geçen yıl düzenlenen bir oturum (Getty Images)
TT

Irak’ta seçimin arifesinde Meclis’i feshetme çağrıları

Irak Meclisi’nde geçen yıl düzenlenen bir oturum (Getty Images)
Irak Meclisi’nde geçen yıl düzenlenen bir oturum (Getty Images)

Irak’ta erken seçimlerin planlanan tarihte yani 10 Ekim’de yapılmasının önünü açan Federal Mahkeme Yasası üzerinde yapılan değişikliklerin oylamaya sunulmasından birkaç günün ardından milletvekilleri Meclis’i feshetme mekanizmasıyla ilgili seslerini yükseltmeye başladı. Irak Anayasası’nın 64’üncü maddesine göre, Cumhurbaşkanı 4 yıllık yasama döneminin sona ermesinden sonraki 60 gün içerisinde seçimlerin yapılması için kararname yayınlar yani Meclis anayasal olarak seçimlerden 2 ay önce kendini fesheder.
Ekim 2019 ayaklanması, eski hükümetin (Adil Abdülmehdi hükümeti) düşmesi, 2006 yasama döneminden 2018’deki son yasama dönemine kadar geçmiş dönemlerde uygulanan Seçim Yasası’nın değiştirilmesi, Bağımsız Yüksek Seçim Komiserliği’nde değişiklikler yapılması ve kendisine erken seçimi düzenleme görevi verilen yeni hükümetin (Mustafa el-Kazimi hükümeti) kurulması gibi yeni kazanımlar getirdi. Kazimi hükümeti erken seçim tarihini 6 Haziran olarak ilan etmişti ancak siyasi ihtilafların sürmesi ve partilerin seçim hazırlıklarıyla ilgili yaşadığı sorunlar sebebiyle seçimler Ekim ayına ertelendi. Seçimlerin belirlenen yeni tarihte yapılmasını engelleyecek ve yasama döneminin gelecek yıla (Nisan 2022) kadar sürmesine neden olabilecek düğüm, Federal Mahkeme Yasası’nın hukukçular nedeniyle birçok siyasi grubun itirazlarına rağmen çoğunluk oylarıyla kabul edilmesiyle birlikte çözüldü. Yeni gerekçe ise Meclis’in feshedilme tarihi.
Farklı siyasi gruplara mensup birçok milletvekili, Meclis’i feshetme yetkisinin bizzat Meclis’te ve mutlak çoğunluğun sağlanmasına bağlı olduğu görüşünü dile getirirken, hukuk uzmanları seçim tarihini belirleme yetkisinin sadece Cumhurbaşkanı’na ait olduğunu dile getiriyorlar. Bu tartışma bağlamında bazı çevreler, Meclis’i seçimlerden bir gün önce feshetme yolundaki özel girişimlerin sadece Cumhurbaşkanı’nın yetkisini gasp etme değil aynı zamanda seçimleri düzenleme çabalarını atlatma ve seçimleri gelecek yıl normal zamanında yapılmasını hedeflediği görüşünde. Bu durum, Meclis ile hükümet arasındaki güven krizinin sonucu olarak Meclis’i seçimlerden bir gün önce mi yoksa 60 gün önce mi feshedileceği sorununu ortaya çıkarıyor.

Hükümetin statüsü, ‘geçici hükümet’ statüsüne dönüşüyor
Meclis’in feshedilmesinin ardından hükümetin statüsü, yeni seçimler yapılıncaya kadar ‘geçici hükümet’ statüsüne dönüşüyor. Buna itiraz eden milletvekilleri, Meclis’in feshedilmesi halinde hükümeti denetleyecek kimsenin kalmayacağı ve dolayısıyla hükümetin herhangi bir gerekçe sunarak seçimleri erteleme ve Meclis olmaksızın görevine devam etme yoluna başvurma ihtimalini dile getiriyor.
Eski Başbakan Baha el-Araci, Twitter hesabından paylaştığı mesajda, seçim arifesinde yapılan Meclis’i feshetme çağrılarının “hak sözle batılın murat edilmesinden başka bir şey olmadığını” söyledi. Araci, “(Meclis’in feshiyle ilgili) talepte kullanılan kelimeler, terimler ve tarihlerle yapılan entrikalar, sorunu, bizi meçhule götürecek bir krize dönüştürecek.
Milletvekili Basim Haşşan, yaptığı açıklamada, “Siyasi grupların Meclis’in feshiyle ilgili sözleri seçim propagandasından başka bir şey değil. Doğrusunu isterseniz onlar (siyasi gruplar) Meclis’in feshedilmesini değil bilakis nüfuzlarının daha uzun kalması için mevcut yasama döneminin tamamlanmasını istiyorlar. Hiçbir siyasi grup - çoğunluk değil- erken seçimlerin yapılmasını istemiyor. Erken seçimleri destekleme yolundaki sözleri, (parti) tabanları ve öfkeli Irak sokağı önünde yaptıkları bir seçim propagandasıdır. Bu nedenle de erken seçimlerin olmasını beklemiyoruz. Mevcut yasama dönemi bitmeden de Meclis’in feshedildiğini görmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Meclis’in feshedilmesi halinde, Cumhurbaşkanı fesih tarihinden itibaren en geç 60 gün içerisinde ülkede genel seçim çağrısı yapacak, Bakanlar Kurulu bu durumda istifa etmiş kabul edilecek ve seçimler yapılana dek ülkedeki günlük işleri yürütmeye devam edecek.
Irak İstişare Konseyi Başkanı Ferhad Alaaddin, konuyla ilgili Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti:
“Irak Anayasası’nın bizzat 64’üncü maddesine göre seçim tarihini belirleme hakkı cumhurbaşkanına aittir. Bu, hiç kimsenin üzerinde tartışamayacağı (cumhurbaşkanına) özgü bir haktır. Cumhurbaşkanı’nın Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayınlayacağı çağrı, Meclis’in kendisini feshetmesinden bir gün sonra en geç 60 gün içerisinde ülkedeki genel seçimlerin tarihini belirlemektir. Bu çağrı uyarınca Bakanlar Kurulu istifa etmiş kabul edilir ve sadece günlük işleri yürütmeye devam eder. Anayasa’nın belirlediği mutlak sürede seçim çağrısı ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayınlanır. Bunun önünde bir şart veya iptal bulunmuyor. Cumhurbaşkanı, Meclis’in kendini feshetmesi şartı gerçekleşmediği sürece seçi tarihini belirleme kararnamesi yayınlayamaz. Meclis’in seçimlerin yapılması için şartlı karar çıkarması, mevcut siyasi gerçekliğin parçalanmasından ve siyasi aktörler arasındaki güvensizlikten kaynaklanıyor. Fırsat olması halinde Meclis’in bu kararından geri adım atılabilir. Ayrıca karar kesinleşmeyecek ve hiçbir taraf için bağlayıcı olmayacak. Seçimlerin yapılmaması yönündeki beklenti, Ekim 2021’deki siyasi duruma bağlıdır.”



İran ABD'nin Husilere yönelik saldırılarını kınarken Hamas “acımasız bir saldırı” olarak nitelendirdi

ABD'nin Yemen'deki Ras İsa petrol limanına düzenlediği saldırının ardından kömürleşmiş araçların yanında yangınlar artıyor (Reuters)
ABD'nin Yemen'deki Ras İsa petrol limanına düzenlediği saldırının ardından kömürleşmiş araçların yanında yangınlar artıyor (Reuters)
TT

İran ABD'nin Husilere yönelik saldırılarını kınarken Hamas “acımasız bir saldırı” olarak nitelendirdi

ABD'nin Yemen'deki Ras İsa petrol limanına düzenlediği saldırının ardından kömürleşmiş araçların yanında yangınlar artıyor (Reuters)
ABD'nin Yemen'deki Ras İsa petrol limanına düzenlediği saldırının ardından kömürleşmiş araçların yanında yangınlar artıyor (Reuters)

Tahran destekli Husilere göre İran bugün ABD'nin Yemen'deki petrol limanına düzenlediği ve en az 58 kişinin ölümüne yol açan “barbarca” saldırıyı kınadı.

İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü İsmail Bekayi konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “ABD'nin Yemen'in Ras İsa limanına düzenlediği hava saldırısını en güçlü ifadelerle kınıyoruz” dedi. Bekayi, bunun ‘saldırgan suçların kanıtı ve BM Sözleşmesinin temel ilkelerinin bariz bir ihlali’ olduğunu” ifade etti.

Filistinli Hamas hareketi bugün, ABD'nin Yemen'deki petrol limanını gece boyunca vurmasının ardından yaşanan “acımasız saldırganlığı” kınadı.

Hamas tarafından yapılan açıklamada, “Bu acımasız saldırı Yemen'in egemenliğinin açık bir ihlalidir, tam teşekküllü bir savaş suçudur ve bölgede Siyonist ve Amerikan hegemonyasını reddeden özgür halkları hedef alan saldırgan ABD politikalarının devam ettiğini teyit etmektedir” denildi.

ABD'nin Yemen'deki Ras İsa limanına düzenlediği saldırıda yanan yakıt tankları (Reuters)ABD'nin Yemen'deki Ras İsa limanına düzenlediği saldırıda yanan yakıt tankları (Reuters)

Şarku’l Avsat’ın Husilere bağlı Al-Masirah TV’den aktardığına göre kanalı tarafından bugün yayınlanan ve “ABD'nin petrol limanına yönelik saldırısının ilk görüntüleri” olarak sunulan görüntülerde, gemilerin bulunduğu alanı bir ateş topu aydınlatırken, yangın mahalinden kalın dumanların yükseldiği görüldü. Husiler bugün ABD saldırılarına karşı ve Gazze'deki Filistinlilere destek amacıyla gösteriler düzenleyeceklerini duyurdu.

Bu arada ABD ordusu, Husilere yönelik ikmal ve finansmanı kesmenin bir parçası olarak güçlerinin dün Yemen'deki Ras İsa petrol limanını imha ettiğini duyurdu. ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) tarafından “X” platformunda yapılan açıklamada, “ABD kuvvetleri, İran destekli Husi teröristlerin yakıt kaynağı olan bu (tesisi) ortadan kaldırmak için harekete geçti ve onları, 10 yıldan fazla bir süredir tüm bölgeyi terörize etme çabalarını finanse eden yasadışı gelirden mahrum bıraktı” ifadeleri yer aldı.