Myanmar’da 628 kişi serbest bırakıldı

Dün serbest bırakılan Associated Press muhabiri (AFP)
Dün serbest bırakılan Associated Press muhabiri (AFP)
TT

Myanmar’da 628 kişi serbest bırakıldı

Dün serbest bırakılan Associated Press muhabiri (AFP)
Dün serbest bırakılan Associated Press muhabiri (AFP)

Myanmar’da yönetime el koyan askeri cunta, 1 Şubat darbesinden bu yana güvenlik güçleri tarafından gözaltına alınanlar arasından 628 kişiyi serbest bırakmaya karar verdi.
Şubat ayında Myanmar’daki protestoları haberleştirdiği sırada Yangon’da gözaltına alınan Associated Press (AP) muhabiri Thein Zaw da serbest bırakılanlar arasında yer aldı.
Yalan haber yaymakla suçlanan Zaw AFP’ye yaptığı açıklamada, “Hakkımdaki suçlamalar düşürüldü. Sağlığım iyi” dedi.
Görgü tanıklarına göre, dün sabah Yangon’daki Insein Hapishanesi’nin önünde serbest bırakılanları bekleyen 15 otobüs görüldü.
Siyasi Mahkumlara Yardım Derneği, ordunun 1 Şubat darbesine karşı çıkan protestolarda yaklaşık 2 bin kişinin gözaltına alındığını bildirdi.
Bir cenaze hizmeti şirketi çalışanlarının Reuters’a bildirdiğine göre, protestocuları gözaltına almak için baskın düzenleyen güvenlik güçleri, bir eve yaptıkları baskında 7 yaşındaki kız çocuğunu babasının kucağında öldürdü. Bu olay ülkede infiale neden oldu.
Siyasi Mahkumlara Yardım Derneği, söz konusu kız çocuğunun kanlı baskılarda öldürülen 275 kişi arasındaki en genç kurban olduğunu açıkladı.
Kız çocuğunun öldürülmesinin ardından, demokrasi yanlısı aktivistler sessiz grev çağrısı yaptı ve Yangon’da birçok kurum kapılarını kapattı.
Nobel Aung adlı bir aktivist Reuters’a şunları söyledi; “Evden çıkmak yok, dükkanları açmak yok, işe gitmek yok. Hepsi sadece bir günlüğüne kapalı.”
Mayangon şehri sakinlerinden biri ise, “Sokaklarda kasap ve manavlar kapılarını açmadı. Araba gürültüsü yok, sadece kuş sesleri” dedi.

Myanmarlı askeri liderler, uluslararası kınamalarla karşı karşıya kaldı
Myanmarlı askeri liderler, ülkenin demokrasiye geçişini sekteye uğratan darbe ve darbeyi izleyen protestolara yönelik ölümcül baskılar nedeniyle uluslararası kınamalarla karşı karşıya kaldı.
ABD ve Avrupa Birliği’nin (AB) darbeyle bağlantılı kişilere yaptırım uygulama kararından bir gün sonra Myanmar ordu sözcüsü Tuğgeneral Zaw Min Tun açıklama yaptı.
Sözcü protestolarda 164 kişinin öldüğünü söyleyerek, can kayıplarından dolayı üzgün olduklarını belirtti.
Zaw Min Tun, kan dökülmesinden protestocuları sorumlu tuttu ve şiddet olayları sırasında 9 güvenlik unsurunun öldürüldüğünü söyledi.
Sözcü, grevlerin ve hastanelerin tam kapasite çalışamamasının bir kısmının yeni tip koronavirüs (Kovid-19) kaynaklı ölümlere yol açtığına dikkat çekerek, bu durumu ‘ahlaksızlık’ olarak nitelendirdi.
Zaw Min Tun ayrıca, “Öldürülen şiddet yanlısı teröristlerin vatandaşlarımız olduğu için üzgünüm” ifadelerini de kullandı.
Diğer yandan, ordunun yönetime el koymasının ardından gözaltına alınan, ülkenin eski fiili lideri Aung San Suu Çii’nin avukatı Khin Maung Zaw, müvekkilinin yargılandığı duruşmanın 1 Nisan’a ertelendiğini açıkladı.
Avukat, Suu Çii ile henüz özel olarak konuşamadığını da sözlerine ekledi.
Şu ana kadar iki kez mahkemeye çıkarılan Suu Çii’ye, halkı infiale sevk edecek bilgiler paylaşma, yasa dışı telsiz cihazları bulundurma ve Kovid-19 kısıtlamalarını ihlal etme suçlamaları yöneltildi.
Askeri mahkeme, Yangon’daki bir yetkilinin Suu Çii’ye 11 kg altına ek olarak 600 bin dolar nakit verdiğini itiraf ettiğini bildirdi.

 


Gazze'nin yeni haritası: Daha küçük ve daha izole

Gazze'nin yeni haritası: Daha küçük ve daha izole
TT

Gazze'nin yeni haritası: Daha küçük ve daha izole

Gazze'nin yeni haritası: Daha küçük ve daha izole

İzzeddin Ebu Ayşe

İsrail, Refah'ı tampon bölge haline getirdi, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki güvenlik bölgesini genişletti, Gazze Şeridi'nin doğusunda yeni sınırlar çizdi ve Netzarim'de kontrolü yeniden sağladı

İsrail'in Gazze haritasını yeniden çizme planının bir parçası olarak Tel Aviv ordusu, kuvvetlerinin bölgede hem saha hem de askeri kontrol sahibi olmasını sağlamak amacıyla coğrafi değişiklikler dayattı. Ancak bu topografik değişiklikler Gazzelileri topraklarından ediyor ve Gazze Şeridi'nin yüzölçümünü küçültüyor.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısının başlangıcında, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas veya Filistin Ulusal Otoritesi'nin Gazze Şeridi'nin sivil veya askeri yönetimini üstlenmesinin önlenmesi gerektiğini vurgulamıştı. “Gazze'de güvenlik konusunda ordunun mutlak kontrolü olacak, sivil yönetime gelince uluslararası kuruluşlar tek çözümdür” demişti.

Birinci Adım: Refah'ın işgali

Askeri çatışmaların yaklaşık 16 ay süren ilk turunda İsrail, Hamas'ın hükümet olarak gücünü ve askeri olarak kapasitesini yok etmeye odaklandı. Ateşkes anlaşmasının ilk aşamasının ardından ordunun yeniden savaşa dönmesiyle Gazze'de sahada coğrafi değişiklikler uygulamaya başladı ve Gazze’nin coğrafyasını, yüzölçümünü değiştirdi.

İsrail ordusunun bu bağlamda attığı ilk adım, Gazze Şeridi'nin en güney ucundaki Refah şehrini tümüyle işgal edip, kuşatıp, burayı Gazze'deki diğer şehirlerden tecrit etmek oldu. Morag Ekseni’ni kurarak bölgenin tamamını güvenli tampon bölgesine dahil etti.

İsrailli Haaretz gazetesinin haberine göre, Tel Aviv artık Gazzelilerin Refah'a girişine izin vermeyecek. Şehrin tamamı Filistinlilerin yaklaşmasının yasak olduğu bir tampon bölgeye dönüştürülmüş durumda. İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, “Güvenli tampon bölgenin genişletilmesi ve Gazze Şeridi yakınındaki İbrani beldelerin korunması kapsamında Morag Ekseni’nin kontrolünü ele geçirdik. Gazze daha da küçülecek ve daha da izole olacak, sakinlerinin giderek daha fazlası kaçmak ve evlerini terk etmek zorunda kalacaklar” diyerek bunu doğruladı.

efrty6u7ı8
İsrail artık Gazzelilerin Refah'a girişine izin vermeyecek (Independent Arabia - Meryem Ebu Dakka)

Yaklaşık 75 kilometrekarelik bir alanı kaplayan Refah şehri, İsrail'in kontrolündeki Philadelphia Koridoru ile  Gazze için çizmeyi planladığı yeni harita dahilinde ordunun nihayet kontrol altına alarak Gazze Şeridi'nin yeni sınırları haline getirdiği Morag Koridoru arasında yer alıyor.

Şarku'l Avsat'ın Independent Arabia'dan aktardığı habere göre Refah'ta yaklaşık 300 bin kişi yaşıyordu ve hepsi yaşadıkları yerlerden daha da güvenli olmayan diğer bölgelere iltica ettiler. Ancak İsrail'in belki daha sonra topraklarına katacağı şehirlerini tamamen kendi kontrolünde bir güvenlik bölgesi haline getirmesi sonrasında, bu kişiler ne topraklarına geri dönebilecekler ne de evlerini yeniden inşa edebilecekler.

Gazze'den koparılan Refah, Gazze Şeridi'nin topraklarının beşte birini oluşturuyor. Arap Araştırmaları Derneği'nde harita ve coğrafi bilgi sistemleri profesörü olan Halil el-Tüfekçi, “İsrail ordusunun silahının gücüyle, Refah şehri yutulup Gazze sakinleri zorla yerinden edilerek yeni bir coğrafi gerçeklik dayatıldı. Hepsi bu kadar da değil, Tel Aviv artık Gazze Şeridi topraklarının yüzde 40'ını kontrol ediyor” dedi.

Bu bağlamda, hükümetin Medya Ofisi Müdürü İsmail es-Savabta, “Refah'ın işgali ve zorla yerinden etme, Gazze Şeridi'nin coğrafyasını ve demografisini değiştirmeye dayalı bir İsrail projesinin parçasıdır” dedi.

Savabta, “Refah'ı bir tampon bölgeye dönüştürmek, Gazze'yi yalnızca küçültmekle kalmıyor, aynı zamanda Gazze Şeridi'ni coğrafi derinliğinden ayırıyor, Mısır ile coğrafi bağlantısını koparıyor, onu sürekli bir kuşatma altında tutuyor” diye ekledi.

Savabta, Refah kara sınır kapısını kontrol edip, Gazze'nin dış dünyayla kara bağlantısını keserek, Refah'ı bir tampon bölge haline getirmenin, onu tamamen boğduğunu açıkladı. Malzeme ve insani yardım geçişinin kontrolünün, Kerem Şalom Sınır Kapısı artık tek ticari sınır kapısı olduğundan Tel Aviv'in elinde olduğunu belirtti.

İkinci adım: Kuzeye doğru genişlemek

Gazze coğrafyasını değiştirme bağlamında İsrail ordusu ikinci adımını da attı. Bakan Katz, bu adım hakkında; “Refah'ı bir tampon bölgeye dönüştürdükten sonra, şimdi Gazze'nin kuzeyindeki tampon bölgeyi genişletmeye çalışıyoruz. Daha önce Gazze'nin giderek küçüleceğini ve daha izole olacağını söylemiştim” şeklinde açıklama yaptı.

Haritada Gazze Şeridi’nin en kuzeyinde yer alan ve Beyt Hanun, Beyt Lahiya, Cebaliye beldelerini ve bazı küçük köyleri kapsayan Beyt Hanun şehrinde, İsrail ordusu, çatışmaların ilk turunda yerle bir edilen bölgelerde yaşayan halka tahliye emri verdi. Askeri araçlar hızla kuzeydeki Beyt Hanun ve Beyt Lahiye'ye girerken, tankların durduğu her yerin arkası tampon bölge haline geldi. Coğrafi tahminlere göre, İsrail ordusu, Gazze'nin yeni coğrafi haritasını çizme kapsamında Gazze'nin kuzeyinde yaklaşık 20 kilometrekarelik bir alanı ilhak etti.

Üçüncü adım: Doğuya doğru yeni sınırlar

İsrail ordusunun bu kapsamda attığı üçüncü adım ise Gazze'nin doğusunda, özellikle Şucaiyye, Tuffah ve Cebaliye mahallelerinde yoğunlaştı. Tel Aviv, bölgeyi boşaltırken, araçlar da bölgeye girerek yeni sınırlar çizdi.

Gazze'nin doğusunda esasen bir tampon bölge bulunuyordu, ancak İsrail bunu daha da genişletti ve Gazze Şeridi'nin sınırları boyunca doğu bölgesinin toplam yüzölçümünden yaklaşık 18 kilometrekarelik bir alanı daha tampon bölgeye ekledi. Savunma Bakanı Katz da bunu reddetmedi, aksine Gazze Şeridi'nde geniş alanları İsrail kontrolünde güvenlik ve tampon bölgelere dönüştürmeye çalıştığını vurguladı.

Son adım: Netzarim'i geri almak

Gazze Şeridi haritasındaki son coğrafi değişiklik, yaklaşık 18 kilometrekarelik bir alanı kapsadığı tahmin edilen Gazze'nin merkezindeki Netzarim Ekseni’nin yeniden ele geçirilmesiydi. Bu, Gazze Şeridi'ni kuzey ve güney olmak üzere ikiye bölen stratejik bir eksen olup, İsrail güçlerinin Gazze içindeki operasyonları için askeri ve stratejik bir koridor olarak kullanılıyor.

Katz, bu coğrafi değişimleri, kendisine bağlı güçlerin Gazze Şeridi topraklarının yaklaşık yüzde 40'ını, yani yaklaşık 142 kilometrekarelik bir alanı kontrol ettiğini açıklayarak özetledi. Bu, Gazze Şeridi'nin daha önce 356 kilometrekare olan alanının, şu anda 2,3 milyon insanın evsiz, gıdasız, hastanesiz, hatta su ve elektriksiz yaşadığı 214 kilometrekarelik bir alana gerilediği anlamına geliyor.

rgthyu7ı8o9
İsrail, Gazze Şeridi topraklarının yaklaşık yüzde 40'ını ele geçirdi (Independent Arabia - Meryem Ebu Dakka)

Harita ve coğrafi bilgi sistemleri Profesörü Halil Tüfekçi, “İsrail, Gazze Şeridi’nin coğrafi gerçekliğinde, kendi güvenlik ve siyasi çıkarlarıyla uyumlu bir şekilde radikal bir değişim yaratmaya çalıştı. Şimdi de coğrafi yapıyı coğrafi eksenlere bölerek parçalamaya çalışıyor. Bu davranış büyük demografik değişimler yaratmayı amaçlıyor” dedi.

“Gazze Şeridi, İsrail'in kara operasyonlarının orada yaşayan 2 milyondan fazla Filistinlinin hayatını yeniden şekillendirmesiyle coğrafyasında köklü bir dönüşüme tanık oldu. Özellikle İsrail ordusunun mühendislik birimlerinin çalışmalarını tamamlamasının ardından şehrin yeni şekli ortaya çıkmaya başladı” diye ekledi.

Hamas: Geçici tedbirler

İsrail Ordusu Sözcüsü Nadav Şoşani, “Bunlar operasyonel amaçlı tedbirlerdir. Güvenlik bölgelerini genişletmek amacıyla bazı binalar yıkıldı. İsrail, Gazze'de uzun süre kalmaya hazırlanıyor ve kaosun yayılmasını önleyecek şekilde bölgedeki kontrolünü sıkılaştırmaya çalışıyor” dedi.

Hamas ise bu değişimleri geçici olarak görüyor. Hareketin Sözcüsü Sami Ebu Zühri, “Şu anda savaşı durdurmaya yönelik önerileri inceliyoruz ve iki talepte diretiyoruz; Gazze Şeridi'nden tam çekilme ve savaşın sona erdiğinin resmen deklare edilmesi. Gazze coğrafyasında yaşanan değişimlere gelince, geçici olup, ateşkesin deklare edilmesiyle sona erecektir” dedi.