Marvel'ın yeni Kaptan Amerika'sı kendisini Steve Rogers'tan ayıran özellikleri anlattı

Steve Rogers'ın ardından hayranlardan bazıları yeni Kaptan Amerika'yı severken bazıları da Marvel'ı topa tuttu (Marvel/Disney+)
Steve Rogers'ın ardından hayranlardan bazıları yeni Kaptan Amerika'yı severken bazıları da Marvel'ı topa tuttu (Marvel/Disney+)
TT

Marvel'ın yeni Kaptan Amerika'sı kendisini Steve Rogers'tan ayıran özellikleri anlattı

Steve Rogers'ın ardından hayranlardan bazıları yeni Kaptan Amerika'yı severken bazıları da Marvel'ı topa tuttu (Marvel/Disney+)
Steve Rogers'ın ardından hayranlardan bazıları yeni Kaptan Amerika'yı severken bazıları da Marvel'ı topa tuttu (Marvel/Disney+)

Disney+'ta yayımlanan The Falcon and the Winter Soldier dizisinde yeni Kaptan Amerika'yı canlandıran aktör Wyatt Russell, karakterini Steve Rogers'tan (Chris Evans) farklı kılan özellikleri anlattı.
Screen Rant'in haberine göre Russell verdiği yeni röportajda John Walker ve Rogers arasındaki en önemli farkın ikisinin farklı askeri dönemleri simgelemesi olduğunu belirtti. Oyuncu ayrıca iki karakterin ahlaki değerlerine dair önemli bir ayrımı da dile getirdi. 
Rogers kesin doğruların üstünde temellenen savaşlara girerken Walker savaşın gri alanlarında hareket eden bir karakter. 
Oyuncu söz konusu röportajda şu ifadeleri kullandı:
"John'a dair ilginç olduğunu düşündüğüm şey Steve'inkinden farklı bir dönemin askeri olması. İkisi de farklı dönemlerin askerleri ve John'un dönemi Steve'in döneminden çok farklı. Irak ve Afganistan'a giden asker tipi farklıydı çünkü zaman farklıydı ve gri alandaki şeyleri görüyorsunuz. Her şey filme alındı. Artık savaşın çok farklı bir yöntemi söz konusu. Önce patlayan silahların içinden geçersiniz sonra soru sorarsınız. John, 'Bu işi benim yapmamı mı istiyorsun? Bu işi senin için bitireceğim' diyen tarzda biri. Bazen bu gri alanlarda sana rahatsız hissettiren şeylerin yapılmasını gerektirebilir ama ben rahatım ve işimi yapabilmem gerekiyor."
Marvel hayranları uzun süre Chris Evans'ın Avengers: Endgame'de sona eren rolünü tekrarlayabileceğini düşünmüştü. Ancak Marvel izleyenleri ters köşe yapmış görünüyor. The Falcon and the Winter Soldier'da hikaye ilerledikçe Rogers ve Walker'ın birbirleriyle çok daha fazla kıyaslanacağı anlaşılıyor.
 
Independent Türkçe, Screen Rant



Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
TT

Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)

Yeni araştırmaya göre, haftada iki tavuk göğsü filetosundan daha azına denk gelen et tüketimi gezegen için sürdürülebilir kabul edilebiliyor.

Hayvancılığın küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 15'inden sorumlu olduğu tahmin edildiğinden, araştırmacılar yıllardır protein ihtiyacını karşılamak için et tüketiminin azaltılıp baklagil alımının artırılması çağrısında bulunuyor.

İnsanları, etin haftada bir kereden daha az yendiği bitki temelli "fleksitaryen" bir diyet benimsemeye çağırıyorlar.

Ancak haftada tam olarak ne kadar et tüketilmesinin tavsiye edildiği belirsizliğini koruyor. Danimarka Teknik Üniversitesi'nden sürdürülebilir kalkınma uzmanı Caroline Gebara, "Artık çoğu kişi hem çevrenin korunması hem de sağlıkla ilgili nedenlerle daha az et yememiz gerektiğinin farkında. Ancak 'daha az'ın ne kadar olduğunu ve büyük resimde gerçekten fark yaratıp yaratmadığını anlamak zor" diyor

Nature Food adlı akademik dergide yayımlanan bu son çalışma, bu miktarı haftada yaklaşık 255 gram olarak belirledi.

Dr. Gebara, "Süpermarketteyken gözünüzde canlandırabileceğiniz ve düşünebileceğiniz somut bir rakam hesapladık, haftada 255 gram kümes hayvanı veya domuz eti" dedi.

Bu, yaklaşık iki tavuk göğsü filetosuna eşdeğer ve bir kişinin gezegene zarar vermeden haftada tüketebileceği et sınırı.

Bu rakam sadece kümes hayvanları ve domuz eti için geçerli. Çalışma, "mütevazı bir sığır eti tüketiminin" bile gezegenin kaldırabileceği sınırı aştığı uyarısını yapıyor.

Dr. Gebara, "Hesaplamalarımız, bir kişinin diyetindeki mütevazı miktarda kırmızı etin bile, çalışmada incelediğimiz çevresel faktörlere dayanarak gezegenin kaynakları yeniden üretebileceği miktarla uyumsuz olduğunu gösteriyor" dedi.

Ancak et içeren diyetler de dahil hem sağlıklı hem de sürdürülebilir olan pek çok başka beslenme şekli var.

Çalışma, sürdürülebilir gıda tercihlerini desteklemek için daha iyi siyasi rehberlik ve kamusal çerçeveler oluşturulması çağrısında bulunuyor.

Araştırma, karbondioksit emisyonları, su ve arazi kullanımı gibi çevresel faktörlerin yanı sıra farklı diyetlerin sağlık üzerindeki etkilerini de göz önünde bulunduruyor.

11 çeşit diyetin 100 binden fazla varyasyonunun incelendiği çalışmada, bunların çevre ve sağlık üzerindeki etkileri hesaplandı. Orta düzeyde kırmızı et tüketiminin bile gezegenin sürdürülebilirlik sınırlarını aştığı sonucuna varıldı.

Öte yandan, pesketaryen, vejetaryen ya da vegan bir diyetin, gezegenin destekleyebileceği sınırlar içinde olma ihtimalinin çok daha yüksek olduğu belirtiliyor.

Süt ürünleri veya yumurta ilaveli vejetaryenlik gibi karışık diyetler de sürdürülebilir olabilir. Dr. Gebara, "Örneğin hesaplamalarımız, sizin için önemliyse, peynir yemenin ve aynı zamanda sağlıklı ve iklim dostu bir diyet benimsemenin mümkün olduğunu gösteriyor" dedi.

Aynı durum yumurta, balık ve beyaz et için de geçerli ancak tabii ki diyetinizin geri kalanının nispeten sağlıklı ve sürdürülebilir olması gerek. Fakat ya hep ya hiç olmak zorunda değil.

Independent Türkçe