Suriye'nin kuzeybatısında rejim bölgelerine geçiş noktalarının açılmasına karşı gösteriler düzenlendi

Moskova’nın, Ankara ile İdlib ve Halep’teki insani koridorlar oluşturulması üzerinde mutabakata varıldığını açıklamasının ardından Suriye’nin kuzeybatısında gösteriler düzenlendi

İdlib'de rejim bölgelerine geçiş noktalarının açılmasına karşı protesto gösterileri düzenlendi (Şarku’l Avsat)
İdlib'de rejim bölgelerine geçiş noktalarının açılmasına karşı protesto gösterileri düzenlendi (Şarku’l Avsat)
TT

Suriye'nin kuzeybatısında rejim bölgelerine geçiş noktalarının açılmasına karşı gösteriler düzenlendi

İdlib'de rejim bölgelerine geçiş noktalarının açılmasına karşı protesto gösterileri düzenlendi (Şarku’l Avsat)
İdlib'de rejim bölgelerine geçiş noktalarının açılmasına karşı protesto gösterileri düzenlendi (Şarku’l Avsat)

Suriye'nin kuzeybatısında, Suriye hükümeti tarafından kontrol edilen bölgelerine geçiş noktalarının açılmasına karşı protesto gösterileri düzenlendi.
Halep'in kuzey kırsalında muhaliflerin önde gelen isimlerinden Muhammed Hassan, Suriye’nin kuzeyinde ve batısında, Halep ve İdlib kırsalındaki birçok şehir ve kasabada Suriye hükümet güçleri tarafından kontrol edilen bölgelerle geçiş noktalarının açılmasına karşı protesto gösterileri düzenlendiğini söyledi. Alman Haber Ajansı’na (DPA) konuşan Hassan, Halep kentine bağlı Azez ilçesinde düzenlenen protesto gösterilerine yüzlerce kişinin katıldığını, tüm muhalefeti ve muhalif grup liderlerini, rejimin kontrolündeki bölgelerle geçiş noktalarının açılmasına karşı çıkmaya çağıran sloganlar attıklarını belirtti.
Suriye ve Rusya basın kaynakları birkaç gün önce, İdlib'in doğusundaki Serakib bölgesindeki Ternebe geçiş noktasının ve Halep'in kuzeydoğusundaki Tadif şehrindeki Ebu Zindeyn geçiş noktasının açıldığını duyurdular.
Afrin’de düzenlenen protesto gösterilerine katılanlar, rejimin kontrolü altındaki bölgelerle geçiş noktalarının açılmasının top mermileriyle ve Rus savaş uçaklarının bombardımanıyla boğmaya ve öldürmeye çalıştığı kurtarılmış bölgelere yardım etmek değil, rejimi kurtarmak için atılan bir adım olduğunu söylediler. Göstericiler ayrıca, “Rejim, kurtarılan bölgelerdeki emtia fiyatları ve ekonomi üzerindeki baskıyı artırmak için çoğu Türkiye'den gelen malzemeleri geri çekmek istiyor” dediler.
Protestocular, tüm muhalif grupları ve sivil toplum kuruluşlarını, Suriye hükümeti tarafından kontrol edilen bölgelerle geçiş noktalarını açmayı reddetmeye çağıran pankartlar taşıdılar. Pankartlarda ‘geçiş noktalarının açılması rejimi kurtarır’ ve ‘geçiş noktalarının kapatılmasını istiyoruz’ gibi ifadeler yer aldı.
Göstericilerden Muhammed el-Esmer, muhaliflerin kontrolündeki birçok bölgede Rusya'nın rejimin kontrolündeki bölgelere geçiş noktalarını açma talebine karşı günlük olarak protesto gösterileri düzenlendiğini ve sokakta bir öfke halinin hüküm sürdüğünü söyledi. Hama kırsalından gösterilere katılan Ammar Hamidi ise, Suriye rejiminin kontrolü altındaki herhangi bir geçiş noktasının açılmasının muhalefetin kontrolündeki bölgelerin mevcut hayat şartlarını ve ekonomisini olumsuz yönde etkileyeceğini belirtti. Hamidi, “Bu geçiş noktaları aynı zamanda, rejimin kontrolü altındaki bölgelerde boğucu bir ekonomik krizin yaşandığı ve çekilen sıkıntı nedeniyle rejim yanlılarının dahi seslerini yükseltmeye başladıkları bir dönemde rejim için ekonomik ve siyasi bir çıkış noktası olacaktır” dedi.
Geçiş noktalarının açılmasının rejimin, muhalefetin kontrolündeki bölgelerde güvenlik ortamını bozmak amacıyla terör eylemleri ve bombalamalar düzenlemek üzere ajanlar göndermesini de kolaylaştıracağını söyleyen Hamidi, rejimin ayrıca ajanları aracılığıyla uyuşturucu ticaretini artırmaya ve kurtarılan bölgelerde yaymaya çalışacağını belirti. Hamidi, “Eğer geçiş noktaları açılırsa rejim, ticari takas işlemleri sırasında muhalefet bölgelerinden döviz çekip bunun yerine değeri olmayan yerel para birimini kullanacaktır” şeklinde konuştu. Hamidi, Rusya ve rejimin bu tür talepleri karşısında durulması ve protestoların sürdürülmesi gerektiğinin altını çizdi.
İdlib'deki Heyet el-Hirak es-Sevra (Devrimci Konsey Heyeti) üyesi Me’mun el-Atraş, Türk kaynaklardan, Rusların rejimin kontrolündeki bölgeler ile İdlib'de iki ve Halep kırsalında ise bir geçiş noktasının açılmasına ilişkin yaptıkları teklifle ilgili olarak Türkiye ile Rusya arasındaki görüşmelerin devam ettiğini öğrendiklerini söyledi. Bunlar ikisinin İdlib’in doğusunda Serakib ve Miznas ile birinin Halep’in kuzeyindeki Ebu Zeydin geçiş noktaları olduklarını belirten Atraş, Suriyeliler olarak söz konusu geçiş noktalarının açılmasına karşı olduklarını ifade etti. Atraş, “Rusya, bu talebi yerine getirerek, limanlar ve geçiş noktaları aracılığıyla rejimi ekonomik olarak canlandırmaya ve tamamen rejimin çıkarına olan siyasi bir kazanım elde etmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Türk kaynaklarına göre Rusya ile geçiş noktalarının açılması konusunda herhangi bir anlaşmaya varılmadı.
Rusya, birkaç gün önce aynı durum sebebiyle Türkiye sınırındaki Bab el-Hava Sınır Kapısı bölgesindeki insani yardım depoları ve bir gaz deposu da dahil olmak üzere hayati tesisleri ve Halep'in batısındaki el-Atarib bölgesindeki el-Mağara Hastanesi'ni hedef aldı. Bombardımanlar sonucu aralarında kadınların ve çocukların da olduğu 10 sivil öldü. Bombardımanlar, Rusya’nın Türkiye ve muhaliflere yönelik, geçiş noktalarının açılması talebini kabul etmeleri için askeri güç kullanma tehdidinde bulunma girişimi olarak görüldü. Kaynaklar, bölge sakinlerinin, müzakerelerin sonuçlarını dikkatle beklediğini ve bedeli ne olursa olsun gerçekleşmesini engellemeye tamamen hazır oldukların vurguladılar.
İdlib’teki göstericilerden Münir el-Kasım, geçiş noktalarının sivillerin geçişi için sonuncusu 21 Şubat’ta olmak üzere birçok kez açılmasına rağmen rejimin Suriye'nin kuzeyindeki ve batısındaki kurtarılmış bölgelerdeki vatandaşları kendi bölgelerine çekmeyi başaramadığını söyledi. Kasım, rejimin, İdlib'in doğusundaki Serakib’te bulunan Ternebe geçiş noktasını açıp, İdlib'den rejimin kontrolü altındaki bölgelere dönmek isteyen sivilleri kabul etmeye hazır olunduğunu açıklamasına ve sınır bölgesinde çok sayıda otobüs, ambulans ve personel bulundurmasına rağmen kimsenin geri dönmediğini hatırlattı.



Ankara’dan Suriyeli mültecilerin dönüşlerini hızlandırmak için “Halep'i kalkındırma” adımı

Suriye'nin kuzeybatısındaki Zerdana köyündeki bir mülteci kampında pazartesi günü yüksek sıcaklıklar nedeniyle serinlemeleri için çocukların üzerine su serpildi (AFP)
Suriye'nin kuzeybatısındaki Zerdana köyündeki bir mülteci kampında pazartesi günü yüksek sıcaklıklar nedeniyle serinlemeleri için çocukların üzerine su serpildi (AFP)
TT

Ankara’dan Suriyeli mültecilerin dönüşlerini hızlandırmak için “Halep'i kalkındırma” adımı

Suriye'nin kuzeybatısındaki Zerdana köyündeki bir mülteci kampında pazartesi günü yüksek sıcaklıklar nedeniyle serinlemeleri için çocukların üzerine su serpildi (AFP)
Suriye'nin kuzeybatısındaki Zerdana köyündeki bir mülteci kampında pazartesi günü yüksek sıcaklıklar nedeniyle serinlemeleri için çocukların üzerine su serpildi (AFP)

Türk basınında yer alan bazı haberlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla hükümetin, Suriyeli mültecilerin ülkelerine gönüllü olarak dönmelerine yönelik çabaları hızlandıracak bir adımla Suriye'nin kuzeybatısındaki Halep ilinde ekonomik ve sosyal kalkınmayı sağlamak amacıyla üçlü bir mekanizma kurduğu bildirildi.

Hükümete yakınlığıyla bilinen Sabah gazetesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Suriyelileri mültecilerin Suriye’nin kuzeyinde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve onunla birlikte hareket eden Suriye Milli Ordusu (SMO) tarafından güvenliğin sağlandığı yerlere gönüllü olarak dönmelerini teşvik etmek amacıyla İçişleri Bakanlığı, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) ve AK Partili milletvekillerinden oluşan üçlü bir mekanizma oluşturulması talimatı verdiğini aktardı.

hty
Suriye-Türkiye sınırında Halep’e açılan Bab es-Selame (Öncüpınar) Sınır Kapısı (Reuters)

Gazete, üçlü mekanizmanın Suriye’nin kuzeyinde güvenliğin sağlandığı bölgelerde ekonomik ve ticari hayatı canlandırmayı ve aralarında Türklerin de olduğu iş insanlarını, geri dönen mültecilerin istihdam edilmesi için bölgede proje uygulamaya, fabrika ve tesis kurmaya teşvik etmeyi amaçladığını kaydetti.

Halep’in canlandırılması

Gazete, üçlü mekanizmanın üzerinde çalıştığı yol haritasının en önemli ve öne çıkan yönlerinden birinin Suriye'nin ekonomi başkenti olan Halep’i ekonomik ve sosyal yönden canlandırmak olduğunu bildirdi.

Ankara, ülkelerine gönüllü olarak dönmeye teşvik edilecek yüzbinlerce Suriyeli mülteciye iş imkanı sağlamak amacıyla Halep'in yol haritasına dahil edilmesi için Şam ve Moskova ile görüşmelerini sürdürüyor.

Hürriyet gazetesinin hükümete yakınlığıyla bilinen yazarı Abdülkadir Selvi, geçtiğimiz hafta, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bu ay olası Türkiye’ye ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yapacağı görüşmede, masada Suriye ile ilgili iki konunun olacağını, bunlardan birinin mültecilerin gönüllü olarak ülkelerine dönmeleri, ikincisi ise Ankara ile Şam arasındaki normalleşme ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed arasında bir görüşme yapılması olduğunu yazdı.

Erdoğan ile Esed görüşmesinin önemine dikkati çeken Selvi, çünkü Türkiye'nin önceliğinin Suriyelilerin güvenli bir şekilde evlerine dönmesini sağlamak olduğunu belirtti. Türkiye'deki Suriyelilerin önemli bölümünü Halep’ten gelenlerin oluşturduğuna dikkati çeken Selvi, onların Halep’e güvenli bir şekilde dönüşünün sağlanması gerektiğini vurguladı.

Selvi, bu yüzden Ankara’nın Türk ve Suriye askerinin koordinasyon içinde olacağı güvenlik noktaları oluşturulması gerektiğini düşündüğünü de sözlerine ekledi.

Ankara, geçtiğimiz mayıs ayında Suriye ile ilişkileri normalleştirme müzakereleri kapsamında Rusya'nın himayesinde ve İran'ın da katılımıyla Suriye'de dört ülkenin temsilcilerinin yer aldığı bir askeri koordinasyon merkezi kurulması için anlaşmaya varıldığını açıklamıştı.

Türk askerinin Suriye'nin kuzeyindeki varlığı meselesi, Ankara ile Şam arasındaki ilişkilerin normalleşmesi sürecinde ilerlemenin önünde engel teşkil ediyor. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalarda, ‘Türkiye’nin Suriye topraklarını işgali’ dediği durum sona ermeden ilişkilerin normalleşmesinden ya da Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüşmekten bahsedilmesinin mümkün olmadığını vurguladı.

Öte yandan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, geçtiğimiz cumartesi günü yaptığı bir açıklamada, TSK’nın Türkiye sınırlarının ve Türk halkının güvenliğini sağlamadan geri çekilmesinin düşünülemeyeceğini ve Esed'in ‘bu konuda daha aklıselimle hareket edeceğine inandığını’ söyledi.

Türkiye'de geçtiğimiz mayıs ayında yapılan cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri sırasında en sıcak dosyalardan biri olan Suriyeli mülteciler dosyası 31 Mart'ta yapılması planlanan yerel seçimlere aylar kala yeniden gündeme geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükümetinin Suriye'nin kuzeyinde TSK tarafından oluşturulan güvenli bölgelerde bir milyondan fazla Suriyeli mülteciyi güvenli ve insana yakışır bir yaşam sağlayacak koşullarda barındırmayı amaçlayan projeler üzerinde çalıştığını ve yaklaşık 553 bin Suriyelinin Suriye’nin kuzeyinde TSK ve SMO tarafından kontrol edilen bölgelere geri döndüğünü çok kez vurguladı.

ascd
Rusya'nın BMGK’nın Türkiye ile Suriye arasındaki Bab el-Hava Sınır Kapısı üzerinden yapılan insani yardımların süresini uzatma kararını reddetmesi üzerine 17 Temmuz’da Suriye'de düzenlenen bir protesto sırasında yere çizilen Rusya bayrağı ve üzerindeki veto yazısı (EPA)

Bunun yanında Ankara, Suriyeli mültecilerin ilerleyen süreçte sadece bahsi geçen güvenli bölgelere değil, Suriye ordusunun kontrolündeki yerlere de dönmelerini sağlamak istiyor.

3 milyon 321 bin Suriyeli mülteci

İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı, Türkiye'deki Suriyeli mültecilere ilişkin son verilerinde geçici koruma sağlanan Suriyelilerin sayısının 3 milyon 321 bin 72 olduğunu açıkladı.

Geçtiğimiz mayıs ayında yapılan cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinden sonra hükümet, ülkedeki yabancılar dosyasında katı bir politika izlemeye başladı. Başta İstanbul olmak üzere çeşitli illerde, Suriyeliler de dahil olmak üzere çeşitli milletlerden yasadışı göçmenleri ve ikamet koşullarını ihlal edenlere karşı üç aydır aralıksız devam eden bir güvenlik operasyonu sürdürülüyor.

Türkiye'de Suriyeli mültecilerin bazılarının zorla sınır dışı edildiğine dair haberler sık ​​sık basında yer alsa da İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Türkiye'de geçici sığınmacı statüsüne sahip Suriyelilerin sınır dışı edilmediklerini açıkladı. Göç İdaresi Başkanlığı, kayıtlı olmadıkları illerde ikamet eden Suriyelilere 24 Eylül'e kadar kayıtlı oldukları illere dönmeleri için süre tanıdı. Türkiye’de 6 Şubat meydana gelen depremden etkilenen 11 ilden İstanbul'a taşınan mültecilerin ise bir sonraki duyuruya kadar İstanbul’da kalmalarına izin verildi.