Suudi Arabistan’da günlük vaka sayısı üçüncü günde de 500’ü aştı

Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad (Reuters)
Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad (Reuters)
TT

Suudi Arabistan’da günlük vaka sayısı üçüncü günde de 500’ü aştı

Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad (Reuters)
Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad (Reuters)

Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı, günlük yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vaka sayısının üçüncü günde de 500’ün üzerine çıktığını bildirdi.
Sağlık Bakanlığı tarafından bugün yapılan açıklamada, son 24 saatte 541 kişide daha koronavirüs tespit edildiği ve ülkedeki toplam vaka sayısının 388 bin 866’ya çıktığı bildirildi.
Bakanlık, 674’ü ağır hasta olmak üzere ülkedeki aktif vaka sayısının 4 bin 906 olduğunu belirtti.
Açıklamada, 357’si son bir günde olmak üzere şu ana kadar 377 bin 304 kişinin iyileştiği de ifade edildi.
Bakanlık, son 24 saatte 6 kişinin hayatını kaybetmesiyle toplam can kaybının 6 bin 656’ya yükseldiği bilgisini de verdi.

5 bölgede 14 cami geçici olarak kapatıldı
Suudi Arabistan İslami İşler, Davet ve Rehberlik Bakanlığı, cemaat arasında koronavirüse yakalanan kişilerin olmasının ardından bugün 5 bölgede yer alan 14 camiyi geçici olarak kapattı.
Toplamda 50 günde geçici olarak kapatılan cami sayısı 396’ya ulaştı. Sterilizasyon işlemlerinin ardından bunlardan 381’i ise açıldı.
Bakanlık, herkesi ihtiyati tedbirlerle ilgili tüm talimatlara uymaya ve camilere gelenlerin güvenliği ve sağlığı için bu konuda işbirliği yapmaya çağırdı.

 


Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Ferhan, BM üye ülkelerini New York Konferansı'nın nihai belgesini desteklemeye çağırdı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
TT

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Ferhan, BM üye ülkelerini New York Konferansı'nın nihai belgesini desteklemeye çağırdı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Filistin sorununun barışçıl çözümü ve iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin üst düzey uluslararası konferansın nihai belgesinin kabul edildiğini duyurdu. Bu karar, Suudi Arabistan ve Fransa'nın eş başkanlığında New York'taki Birleşmiş Milletler genel merkezinde düzenlenen konferansın ikinci gününün sonunda alındı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 79. oturumunun kapanışından önce, Suudi Arabistan ve Fransa delegasyonlarına bildirimde bulunarak nihai belgenin onaylanmasını istedi.

Bin Ferhan, bu vesileyle yaptığı konuşmada, “Bu sonuçlar, siyasi, insani, güvenlik, ekonomik ve hukuki eksenler ile stratejik anlatı üzerinden kapsamlı önerileri yansıtmakta ve iki devletli çözümün uygulanması ve herkes için barış ve güvenliğin sağlanması konusunda entegre ve uygulanabilir bir çerçeve oluşturmaktadır” dedi. Tüm BM üye devletlerini, eylül ayında yapılacak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun bir sonraki oturumu sona ermeden önce sonuç belgesini desteklemeye çağırdı.

Prens Faysal bin Ferhan, sivillere yönelik ayrım gözetmeyen saldırılar, sivil hedeflere yönelik her türlü saldırı ve kışkırtma, tahrik ve yıkım eylemleri de dahil olmak üzere, her türlü saldırıyı kınadığını yineledi.

Belge, Gazze'deki savaşı sona erdirmek ve iki devletli çözümün etkili bir şekilde uygulanmasına dayalı olarak İsrail-Filistin çatışmasına adil, barışçıl ve kalıcı bir çözüm bulmak ve Filistinliler, İsrailliler ve bölgedeki tüm halklar için daha iyi bir gelecek inşa etmek için ortak çalışma yapma konusunda mutabakatı içeriyor.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre üç gün süren iki devletli çözüm konferansı, Filistin sorununun barışçıl çözümüne yönelik somut, zamanla sınırlı ve geri dönüşü olmayan adımlar atmayı, iki devletli çözümün hayata geçirilmesini ilerletmeyi ve mümkün olan en kısa sürede somut eylemlerle bağımsız bir Filistin devletini hayata geçirmeyi, Filistin halkının topraklarında onurlu bir şekilde yaşama hakkını güvence altına almayı amaçlıyor.