Fransa Lübnan hükümetinin kurulması için baskı yapıyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn Hükümeti kurmakla görevli Saad Hariri’yi kabul etti. (Lübnan resmi ajansı NNA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn Hükümeti kurmakla görevli Saad Hariri’yi kabul etti. (Lübnan resmi ajansı NNA)
TT

Fransa Lübnan hükümetinin kurulması için baskı yapıyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn Hükümeti kurmakla görevli Saad Hariri’yi kabul etti. (Lübnan resmi ajansı NNA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn Hükümeti kurmakla görevli Saad Hariri’yi kabul etti. (Lübnan resmi ajansı NNA)

Paris, ABD Başkanı Joe Biden’in da katılımıyla video konferans aracılığıyla Avrupa Birliği (AB) devlet başkanlarıyla sanal bir zirve düzenlemek için yarışıyor. Ayrıca hükümeti kurmakla ilgilenen Lübnanlı üst düzey yetkililerle temaslarını yoğunlaştırdı. Bu kez ise temasları Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian yürüttü. Temaslar, geçmiş haftalarda Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un oluşturduğu bir ekiple sınırlıydı. Macron, Le Drian’ı Fransız girişiminin başarısının yolunu açarak, ‘önemli bir hükümet’ oluşumunu hızlandırmaya teşvik etmek için Lübnanlı liderlerle iletişim kurmak üzere görevlendirdi.
Şarku’l Avsat’ın önde gelen siyasi kaynaklardan aktardığına göre Le Drian, hükümeti kurma sürecini çevreleyen çıkmazdan kurtulmak için Paris’in rolüne güvenen Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri ile uzun bir görüşme gerçekleştirdi. İki yetkili, tüm ana güçlerin kuruluşu hızlandırmak için karşılıklı kolaylıklar sağlayarak Fransız girişiminin içeriğine yanıt vermesi gerektiği, çünkü durumun artık gecikmeye tahammül edemeyeceği üzerinde durdu. Aynı şekilde Lübnan’ın tam bir çöküşün ardından yok olmanın eşiğinde durduğu ifade edildi.
Kaynaklar, Le Drian’ın Avrupa zirvesi hazırlıklarıyla eş zamanlı ortaya koyulan temas hattına kişisel olarak dahil olmak için uygun zamanı seçtiğini belirtti. Kaynaklar, Fransız Bakanın, tüm siyasi liderleri sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdığını söyledi. Kaynaklar ayrıca, Macron’un oluşturduğu ekip üyelerinin, hükümetin kurulmasını geciktiren engellerin sorumluluğunu büyük ölçüde (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket (ÖYH) Başkanı Cibran Basil’e yüklediğini söyledi.
Le Drian’ın yürüttüğü temasların, çözüm koşullarını iyileştirmeye çalışan bazı liderlere baskı düzeyini artırmaktan da muaf olmadığına dikkati çekildi. Kaynaklar, “Eğer Avrupa zirvesine, uygun gördüğünü yapma izni verilirse o zaman Avrupa’nın tavrının, eskisinden farklı olacağı vaat ediliyor. Çünkü kaos Lübnan’ı tehdit edip bilinmeyene çekerken zaman faktörü, Fransız temaslarının boş yere uzatılmasına izin vermiyor” dedi.
Paris, hala Meclis Başkanı Berri’nin, hükümet kurma sürecinin karşılaştığı çıkmazda bir delik açma rolüne sahip olduğu iddiasına giriyor. Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve hükümeti kurmakla görevli yetkili Saad Hariri arasındaki temasların yeniden başlaması için baskı yapması gerekiyor. Ayrıca AB’nin, hükümetin kurulmasını engelleyenler olarak sınıflandırdığı taraflarla geçmişte olduğu gibi iyi şekilde ilgilenmeyeceği belirtildi.
Paris’te, Fransa Dışişleri Bakanlığı, Le Drian’ın Cumhurbaşkanı Avn, Meclis Başkanı Berri ve hükümeti kurmakla görevli yetkili Hariri ile temasa geçtiğini, onları hükümetin kurulmamasından sorumlu tuttuğunu belirten bir açıklama yaptı. Açıklamada ayrıca, ülkenin içinde bulunduğu zor koşullara rağmen devam eden koşullar da kınandı. Açıklamaya göre Fransız Bakan, bu kasıtlı engellemelerin derhal sonlanması gerektiğini söylerken, Avrupalı ​​mevkidaşlarına da çıkmazdan kurtulmak için baskıyı artırma zamanının geldiğini bildirdi.
Öte yandan bilgi sahibi kaynaklar, Meclis Başkanı Berri’nin Avn ve Hariri arasındaki temas hattına dahil olduğunu açıkladı. Kaynaklar, ancak Berri’nin Avn’ın ve onun aracılığıyla ‘bakanlıkların üçte birini almakta ısrar eden’ Basil’in koşullarıyla çakıştığını söyledi.
Kaynaklar, Berri’nin çabalarını sürdürmekte tereddüt etmeyeceğini ve Avn’ın Hariri’ye yeni bir program göndermek zorunda olmadığı gerekçesiyle, arabuluculuğunu yenilemeyi düşündüğünü ifade etti.
Kaynaklar, “Avn ‘bakanlıkların üçte birini almaya yönelik reddi’ ve (Ketaib ve Lübnan Kuvvetleri Partisi gibi Hristiyan partilerin hükümete katılmayacağı gerekçesiyle) ‘tüzüğe bağlı olarak Hristiyan bakanları isimlendirme ısrarı’ arasında nasıl uzlaşı sağlar? Onları nerede seçecek? Onları, Basil’in kontrol ettiği siyasi gezegenin dışından mı seçecek?” diye sordu.
Ayrıca kaynaklar, hükümetin kurulmasını mezhepleştirmenin ardındaki nedenleri de sorguladı?
Kaynaklara göre Avn, (Dürzi) İlerici Sosyalist Parti (İSP) Genel Başkanı Velid Canbolat’a çözüm çağrısını desteklediğini, 24 bakandan oluşan bir hükümetin kurulmasını desteklediğini ve ‘hiçbir tarafın bakanlıkların üçte birini alması’ yönünde ısrarcı olmadığını bildirdi. Kaynaklar, Canbolat’ın Hariri’yi Avn ile görüşme atmosferine sokmaları için Milletvekili Vail Ebu Faur ve eski Bakan Gazi el-Aridi’yi bir temsilci olarak gönderdiğini, Hariri’nin yanıtıınn da ‘bu fikri inceleyeceği’ yönünde olduğunu belirtti.
Kaynaklar, Ebu Faur ve Aridi’nin bu amaçla Berri ile görüştüğünü ve Berri’nin Canbolat ve Avn arasındaki uzlaşıdan memnun olduğunu belirttiğini söyledi. Ancak kaynaklara göre Berri, Hariri kendisiyle iletişimde esneklik gösterse de Cumhurbaşkanının sunacağı ve istişarelerin başa dönmesine neden olabilecek programa şaşırmamak için Avn ve Hariri arasında yapılacak olan görüşmeyi beklediğini aktardı.
Berri’nin oyalanmasının ardında yatan merhamet mermisini ateşleyen kişi Avn. Aynı şekilde (Şii) Hizbullah da beklemeyi tercih ediyor ve baskı yapmak amacıyla Avn’a doğru hareket etmiyor. Hizbullah, tıpkı daha sonra Lübnan’da nasıl hareket edeceğine karar vermek için ABD - İran müzakerelerinin yeniden canlanmasını beklerken, kendisini bekleme listesine dahil ederek gözlemci saflarına katılmaya karar vermiş gibi görünüyor.



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.