Kafes dövüşünde sıradışı anons: "Kopan parmağı bulan getirsin"

Pliev, 2012'de güreş klasmanında Kanada'yı temsil etmişti (Instagram / khetag_pliev)
Pliev, 2012'de güreş klasmanında Kanada'yı temsil etmişti (Instagram / khetag_pliev)
TT

Kafes dövüşünde sıradışı anons: "Kopan parmağı bulan getirsin"

Pliev, 2012'de güreş klasmanında Kanada'yı temsil etmişti (Instagram / khetag_pliev)
Pliev, 2012'de güreş klasmanında Kanada'yı temsil etmişti (Instagram / khetag_pliev)

Karma dövüş sanatçısı 37 yaşındaki Khetag Pliev'in sol yüzük parmağı müsabaka sırasında koptu.
ABD'nin Pensilvanya eyaletinde yer alan Philadelphia şehrinde düzenlenen maçta, Rus dövüşçü Pliev'le ABD'li Devin Goodale karşı karşıya geldi.
Kafes dövüşü müsabakasında ikinci rauntta Rus boksörün feci şekilde sakatlanması üzerine hakem karşılaşmayı durdurdu.
Maçta sol yüzük parmağı kopan Pliev, o anları şöyle anlattı:
"İkinci rauntta Goodale, bir eliyle eldivenimi yakaladı ve sıkıca tutmaya başladı. Parmağımın yerinden çıktığını hissettim. Eldivenimi sürekli çekti ve parmağım yerinden çıktı."
Buna rağmen dövüşmeye devam ettiklerini belirten Pliev, "İkinci raunt bittiğinde parmak kemiğimin açıkta olduğunu gördüm. Dövüşmeye devam etmek istedim çünkü rakibimi hakladığımı düşünüyordum" diye ekledi.
Ancak doktor, dövüşçünün parmağının koptuğunu görünce hakeme işaret ederek maçı durdurdu.
Bunun üzerine ring etrafındaki yetkililer Pliev'in parmağını aramaya başladı. İlk etapta bulunamayan parmağı aramaları için seyircilere de anons geçildi.
Fakat bir süre sonra kopuk parmağın Pliev'in eldiveninin içinde sıkışıp kaldığı ortaya çıktı.
Dövüşçü hastaneye kaldırıldı ve kopuk parmağı ameliyatla yeniden dikildi. Doktorlar, Pliev'in parmağındaki tendonların yarısını yırttığını ve bir ameliyat daha geçirmesi gerekebileceğini söyledi.

Independent Türkçe, ABC, ESPN



Sihirli mantarların ömrü uzatabileceği keşfedildi

Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)
Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)
TT

Sihirli mantarların ömrü uzatabileceği keşfedildi

Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)
Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)

Emory Üniversitesi'nde yapılan yeni bir çalışma, sihirli mantarların aktif bileşeni psilosibinin yaşam süresini uzatabileceğini öne sürüyor.

Üniversitenin Atlanta'daki tıp fakültesinden bilim insanları, psilosibinin hücrelerin ömrünü uzattığını ve yaşlı farelerin hayatta kalma oranlarını yükselttiğini keşfetti.

Geçen hafta hakemli dergi Nature'da yayımlanan çalışmada psilosibin "halüsinojenik mantarların ürettiği, doğal yolla oluşan psikedelik bileşik" diye tanımlanıyor.

Araştırmacılar psikiyatrik ve nörodejeneratif rahatsızlıkların tedavisinde psilosibine yönelik ilginin arttığına dikkat çekse de bu çalışma, bileşiğin aktif formu psilosinin yaşlı farelerde yaşam süresini uzattığına dair ilk deneysel kanıtı sunuyor.

Psilosibinin oksidatif stresi azalttığını, DNA hasarını önlediğini ve telomer uzunluğunu korumaya katkı sağladığını gösteren veriler sunan çalışma, bileşiğin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini öne sürüyor. Bütün bunlar yaşlanma sürecini yavaşlatmaya yardımcı oluyor.

Hatta beyaz tüylü yaşlı fareler tedaviden sonra daha genç görünüme kavuştu ve siyah tüyleri yeniden çıktı.

Emory Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Louise Hecker, Fox News Digital'a yaptığı açıklamada, "Psilosibin yaşlanmaya eşlik eden 'yıpranmayı' yavaşlatıyor gibi görünüyor" diyor.

 Fareler ve hücreler hem daha sağlıklı hem de belirgin biçimde daha uzun yaşıyor.

Çalışma bunun insanlarda da işe yarayabileceğini öne sürse de çok daha fazla teste ihtiyaç var. Yayın kuruluşuna konuşan Hecker, araştırmacıların "İnsanlar için en uygun doz protokolleri neler? Optimum fayda için tedaviye başlamanın en uygun yaşı ne?" gibi soruları yanıtlaması gerektiğini söylüyor.

Hecker "Tedavinin artık istenen etkiyi yaratmayacağı belirli bir yaş var mı?" diye devam ediyor.

Uzun süreli tedaviyle ilişkili potansiyel zararlar veya yan etkiler var mı? Etki mekanizmaları neler? Tüm bu soruların titizlikle araştırılması gerekiyor.

Oregon'da ABD'nin ilk yasal psilosibin inziva merkezinin kurucusu Gabe Charambides, bulguları "ikna edici" diye nitelendirse de insan kullanımının, farelerdekinden daha sıkı bir tarama, hazırlık ve güvenlik gerektirdiğini vurguluyor.

Psilosibin terapisinden en fazla fayda sağlayabilecek kişilerin çocukluk travması, boşanma, işini kaybetme veya yas gibi büyük yaşam olaylarından sonra "sıkışmış" hisseden veya ruh sağlığını iyileştirmek isteyen kişiler olduğunu da ekliyor.

Charambides, inzivaya katılan misafirlerinin kronik ağrı ve migren gibi fiziksel şikayetlerde rahatlama bildirdiğini ancak biyolojik test yapılmadığını söylüyor.

Klinik aşama için doğal psikedelik ilaç geliştiren Kanada merkezli Filament Health şirketinden Ryan Moss, daha önce Fox News Digital'a yaptığı açıklamada psikedeliklerin güvenli ve kontrollü bir ortamda uygulanması gerektiğini vurgulamıştı.

Moss, "Psikedelik deneyimler bazen anksiyete, halüsinasyon ve paranoyaya yol açabilir" demişti. 

Geleneksel psikedelikleri kullanan bazı hastalar klinik deneyler sırasında olumsuz kardiyovasküler olaylar yaşadıklarını bildiriyor.

Klinik deneylere katılanların iyi hazırlanmasını ve eğitimli profesyoneller tarafından yakından izlenmesini tavsiye ediyor.

Independent Türkçe için çeviren: Büşra Ağaç