Tunus Cumhurbaşkanı, görevden alınması için kullanılmasından korktuğu ‘yasa değişikliğini’ veto etti

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu el-Gayt, bölgedeki sorunların ele alınacağı bir ziyaret için dün Tunus'a geldi

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Şarku’l Avsat)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Şarku’l Avsat)
TT

Tunus Cumhurbaşkanı, görevden alınması için kullanılmasından korktuğu ‘yasa değişikliğini’ veto etti

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Şarku’l Avsat)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Şarku’l Avsat)

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, Meclis tarafından kabul edilen Anayasa Mahkemesi yasası değişikliğini, kendisinin görevden alınması için kullanılacağı korkusuyla imzalamayı reddetmesinin ardından Tunus'ta aylardır devam eden siyasi krizde tansiyon yükseldi. Arkasında Nahda Hareketi tarafından desteklenen Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasında yaşanan gerginliğin yeni bir yasal ve anayasal mücadelenin kapısını araladı.
Cumhurbaşkanı Said, parlamentonun kabul ettiği Anayasa Mahkemesi yasa değişikliğini Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi'ye iade ederek, değişikliği reddetti. Bu durum, birçok anayasa hukuku uzmanının, Cumhurbaşkanının görevden alınması için Anayasa Mahkemesi yasasının kullanılması riskine dair ifade ettiği endişelerin dozunu da artırdı. Cumhurbaşkanı Kays, ‘hiçbir bilimsel ve hatta masum yorum yapılmaksızın’ anayasanın tüm hükümlerine saygı gösterilmesi çağrısında bulundu.
Tunus Meclisi, Meclis Başkanı Gannuşi’nin Anayasa Mahkemesi üyelerinin parlamentodaki mutlak çoğunluğu temsil eden 109 oyla seçilebilmesiyle ilgili önerisinin ardından seçiminde gereken sayının 145 milletvekilinden 131'e düşürülmesinin de yer aldığı yasadaki değişiklikleri onaylamıştı. Bazı gözlemciler, Nahda Hareketi’nin Anayasa Mahkemesi üyeleri arasında belirli isimlerin yer alması için bu oy oranını toplayabileceğine inanıyorlar.
Başbakan Hişam el-Meşişi tarafından yapılan ve milletvekilleri tarafından onaylanan kabine değişikliğinin reddeden cumhurbaşkanının yeni vetosu aylardır Tunus siyaset sahnesine hakim olan gerginliği ve üç başkanlık makamı (Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Meclis Başkanlığı) arasındaki gerilimi daha da kötüleştirdi.
Anayasa Mahkemesi’nin yetkileri arasında, Cumhurbaşkanını görevlerinden muaf tutmak, hastalık veya ölüm halinde makamın boşaldığını teyit etmek, Cumhurbaşkanının görev yeminini teyit etmek, istisnai durumu devam ettirmek ve Cumhurbaşkanının ile Başbakanın yetkilerine ilişkin uyuşmazlıkları ele almak bulunuyor.
Anayasa Mahkemesi, yasa değişikliklerinin ve sözleşmelerin yanı sıra Meclis iç sistemi ile ilgili kanun ve usul tasarılarının anayasaya uygunluğunun değerlendirilmesinde çok önemli bir rol oynar.
Diğer yandan Tunus Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu Başkanı İman Buharis, Tunus’taki nüfuz sahibi isimleri ilgilendiren büyük bir yolsuzluk dosyasının yakında açıklanacağını duyurdu. Buharis, soruşturmanın gizliliği nedeniyle tüm süreç tamamlanıncaya ve dosya yargıya intikal edilinceye kadar bu dosyayla ilgili başka hiçbir bilginin açıklanmaması gerektiğinin altını çizdi.
İman Buharis, 2022-2026 İyi Yönetişim ve Yolsuzlukla Mücadele Ulusal Stratejisi’nin duyurulduğu toplantının oturum aralarında yaptığı açıklamada, Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu’nun yakın bir tarihte bir takım meşru kanıtlar elde ettiğini ve dosyanın yakında yargıya sevk edileceğini söyledi.
Hükümet kaynakları, yolsuzlukla mücadelenin yetkililer, kurumlar ve tüm ilgili taraflar arasındaki etkili koordinasyona dayandığını belirttiler. Hükümet kaynakları ayrıca, yolsuzlukla mücadelede çeşitli tekliflerden veya bir yargı çatışmasından söz etmenin mümkün olmadığını vurguladılar.

Arap Birliği Genel Sekreteri Tunus’ta
Öte yandan Arap Birliği (AL) Genel Sekreteri Ahmed Ebu el-Gayt, otuzuncu olağan oturumunda Arap Birliği Zirvesi'nin mevcut başkanı sıfatıyla Tunus ile koordinasyon ve istişare çerçevesinde aldığı resmi bir davete cevaben dün Tunus’u ziyaret etti.
AL Genel Sekreterliğinden bir yetkili tarafından yapılan açıklamada, Ebu Gayt’ın Tunus ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Kays Said ile bir araya geldiği ve görüşmede, Libya'daki son durum, Filistin meselesi, Suriye ve Yemen gibi bölgede devam eden krizler başta olmak üzere çeşitli dosyalara ilişkin görüş alışverişinde bulunduğu belirtildi.
Yetkili, Tunuslu yetkililer ile AL Genel Sekreterliği arasındaki görüşmelerde, 2019 yılında Tunus'ta düzenlenen otuzuncu Arap Birliği Zirvesi’nde alınan kararlar ve bu kararların uygulanmasına ilişkin olarak özellikle yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının patlak vermesi nedeniyle Arap bölgesinin ve dünyanın tanık olduğu istisnai koşullar çerçevesinde kapsamlı bir değerlendirme süreci yürütülmesinin ele alındığını kaydetti.
AL Genel Sekreteri’nin ayrıca, Tunus ve AL arasındaki çıkarları ilgilendiren konuları görüşmek üzere Tunus Dışişleri Bakanı Osman el-Cerendi ile bir araya gelmesi bekleniyor.
AL Genel Sekreterlik yetkilisi, Genel Sekreter Ebu Gayt’ın Tunus'ta faaliyet gösteren alanlarında uzman Arap kuruluşlarının yöneticileriyle bir araya gelerek çeşitli konularda görüşmeler gerçekleştireceğini söyledi. Yetkili, bu konuların başında ise Kovid-19 salgının AL üyesi ülkeler üzerindeki etkilerinin hafifletmesine yardımcı olmak amacıyla tüm bileşenleri ile ortak Arap eylemi sisteminin rolünün geldiğini ifade etti.

 


Komutanı tarafından Gazze'ye girmeye zorlanan İsrail askeri intihar girişiminde bulundu

Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)
Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)
TT

Komutanı tarafından Gazze'ye girmeye zorlanan İsrail askeri intihar girişiminde bulundu

Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)
Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)

İsrail medyası, Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın zorlukları nedeniyle sadece bir hafta içinde dört İsrail askerinin intihar ettiğini bildirdi. İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN, komutanlarının sorumsuz davranışlarına karşı çıkan birlikteki arkadaşlarının uyanıklığı olmasaydı neredeyse listeye katılacak olan beşinci bir askerin hikayesini açıkladı.

Muhabir Carmela Menashe, askerlerden alıntı yaparak, arkadaşlarının ‘Gazze'ye girmeyi reddettiğini, ancak komutanının onu zorladığını, bunun üzerine askerin silahın namlusunu ağzına dayadığını ve kendini vurmakla tehdit ettiğini, bunun üzerine komutanın onu hafta sonu izninden men ederek cezalandırmaya karar verdiğini’ anlattı.

dfgthy
Meslektaşlarının cenaze töreni için mezarlığa giden yaralı İsrail askerleri, 8 Temmuz 2025 (AP)

İsrailli muhabire göre, ‘asker başlangıçta kabul etti ve Gazze'ye girdi. Ancak sonra geri döndü ve tekrar dışarı çıkmak istedi; komutana orada kalamayacağını açıklamaya çalıştı. Komutan onu hafife aldı ve onu başka cezalarla tehdit etti. Birlikteki arkadaşları son anda devreye girerek intihar etmesini engelledi ve onu psikolojik destek subayıyla görüşmeye zorladı.’

Psikolojik destek subayı, askerin durumunun Gazze Şeridi'ne girmesine izin vermediğine karar vererek onu birlik dışında tedavi görmesi için göndermiş; psikolojik durumunun ciddi olduğu teşhis edilmiş ve askerin ordudan tamamen terhis edilerek tedavi altına alınmasına karar verilmiş.

Muhabir, “Askerin durumu benzersiz değil; savaş binlerce askeri travmatize ediyor. Zamanında gerekli tedaviyi görmeyenler kendilerini ciddi bir depresyon içinde buluyor ve bu da aşırı durumlarda intihara yol açabiliyor” dedi.

4 asker intihar etti

Tel Aviv medyası sadece geçen hafta dört askerin intihar ettiğini ve savaşın başladığı 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana intihar eden asker sayısının 44'e yükseldiğini duyurdu.

İntihar eden askerlerin çoğunluğunun aktif görevdeki yedek askerler olduğunu belirten Haaretz gazetesi, İsrailli askeri kaynaklara dayandırdığı haberinde intihar eden askerlerin büyük bir kısmının savaş sırasında psikolojik durumlarını önemli ölçüde etkileyen durumlara maruz kaldıklarını aktardı.

xcvfgbh
Temmuz 2025'te Gazze Şeridi'nde öldürülen meslektaşlarının cenaze töreninde ağlayan İsrailli askerler (AFP)

Gazete, orduda aktif görevde olan İsrailli askerlerin intihar oranlarının önceki yıllara göre artış gösterdiğini doğruladı.

Kaynaklar, intiharların bazen iç raporlarda ‘çatışma dışı ölüm’ veya ‘soruşturma altındaki durumlar’ gibi muğlak etiketler altında kategorize edilmesi nedeniyle gerçek sayının daha yüksek olabileceğini tahmin ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Haaretz'den aktardığına göre İsrail ordusu, 2024 yılının başından bu yana yaklaşık bin 600 askerin travma sonrası stres semptomlarından mustarip olduğunu kabul ediyor ve bu da yaklaşık 250 askeri ruh sağlığı nedenleriyle terhis etmesine neden oldu.

Veriler intihar eden askerlerin çoğunun geçtiğimiz mart ayında yeniden başlayan savaştan bu yana çatışmaların devam ettiği Gazze'deki çatışmalara katıldığını gösteriyor.

cdfgthy
Temmuz ayında Gazze'de öldürülen bir İsrail askerinin cenaze töreninden (EPA)

Cepheden dönen askerlerin psikolojik olarak yalnızlaştığı ve özellikle muharebe tugaylarına yeni katılanlar ile dışlanmış sosyal sınıflara mensup askerlere yeterli psikolojik bakım sağlanmadığı belirtiliyor.

Ordu, sahadan dönen askerlerle ilgili sessiz bir iç krizle karşı karşıya; bu askerler fiziksel yaralanmaların ötesinde derin psikolojik yaralar da taşıyor ve bu da bazılarının son bir kaçış olarak intiharı seçmesine neden oluyor.

Gözlemciler Gazze savaşının sadece Filistinlileri tüketmekle kalmadığını, aynı zamanda İsrail'in iç cephesinde de giderek artan bir çatlağa neden olduğunu, askerlerin karada savaşırken psikolojik kaderlerinin havada asılı kaldığını düşünüyor.