Suriye’de eğitime 15 gün ara verildi

Şam’da bir okulda bir öğrencinin ateşi ölçüldüğü sırada. (EPA)
Şam’da bir okulda bir öğrencinin ateşi ölçüldüğü sırada. (EPA)
TT

Suriye’de eğitime 15 gün ara verildi

Şam’da bir okulda bir öğrencinin ateşi ölçüldüğü sırada. (EPA)
Şam’da bir okulda bir öğrencinin ateşi ölçüldüğü sırada. (EPA)

Suriye Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırmalar Bakanlığı, bugünden itibaren ayın 17’sinde sona erecek şekilde devlet, özel üniversiteler ve enstitülerdeki eğitimi 15 günlüğüne askıya aldı.
Suriye Sağlık Bakanlığı, artan Kovid-19 vakalarının ardından üç büyük kentte tam sokağa çıkma yasağı, diğer bölgelerde ise kısmi sokağa çıkma yasağı uygulaması olacağını açıkladı.
Suriye üniversitelerinde bu ay başında sınavların yapılması planlanırken, Yükseköğretim Bakanlığı sınavları, henüz tarihini açıklamadığı ileri bir tarihe erteledi. Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırmalar Bakanı Bassam İbrahim, yaptığı açıklamada, üniversitelerin askıya alınması kararının uzun incelemelerin ardından geldiğini ve söz konusu kayıpların,  dönem sonunun 2 hafta uzatılarak telafi edileceğini belirtti.
Suriye’de ilk günden bu yana en yüksek rakam kaydedildi
Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, 120 yeni kovid-19 vakası, 11 ölüm ve 113 iyileşen hasta olduğu kaydedildi. Toplam vaka sayısının 19 bin 284, ölüm sayısının ise bin 299 kişiye çıktığı belirtildi.
Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, geçtiğimiz Mart ayında resmi vaka sayıları 3 bin 321 olarak açıklanmıştı. Söz konusu rakamların, Suriye’de salgının ortaya çıkmasından bu yana kaydedilen en yüksek rakamlar olduğu belirtildi.
Kovid-19 vaka sayısı sıralamasında Şam bin 240 kişi ile ilk sırada yer alırken, onu 460 vaka ile Şam kırsalı takip etti. Ardından 459 vaka ile Lazkiye, 388 vaka ile Tartus, 239 vaka ile Halep, 216 vaka ile Humus, 996 vaka ile Süveyde, 86 vaka ile Kuneytire, 61 vaka ile Dera, 38 vaka ile Hama, 30 vaka ile Deyrizor ve 8 vaka ile Haseke şehirleri geliyor.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Kamışlı, Haseke ve Rakka şehirlerini kapsayacak şekilde, büyük şehirlerde tam ve diğer bölgelerde kısmi kapatma kararı aldıklarını duyurdu. Artan kovid-19 vakaları kapsamında, Salı gününden başlayıp ayın 12’sinde sona erecek 6 günlük kısmi bir sokağa çıkma yasağı uygulanacağı bildirildi.
Sağlık Bakanlığı, bölgede, 105 yeni kovid-19 vakası ve 3 yeni ölüm olduğunu açıklayarak, toplam ölüm sayısının 392’ye, vaka sayısının ise 10 bin 509 kişiye çıktığını belirtti. Ayrıca bin 329 kişinin  iyileştiği açıklandı.
Sağlık Dairesi Başkanı Dr. Civan Mustafa, kriz kurulunun artan vaka sayılarıyla mücadele noktasında bir dizi önlem aldığını söyledi. Bu kapsamda alınan en önemli tedbirler arasında, mahalle ve çarşılarda herkesin maske takma zorunluluğu bulunuyor. Bu tedbirleri ihlal eden kişilere para cezası uygulanacak. Ayrıca, bir sonraki açıklamaya kadar tüm toplantıların, kutlamaların ve düğünlerin yasak olduğu belirtildi.
Söz konusu bölgenin koronavirüsün üçüncü dalgasını yaşadığına dikkat çekildi.
Temel eğitim seviyeleri askıya alındı
Eğitim Bakanlığı artan vaka sayıları kapsamında öğrenciler arasında salgının yayılışını engelleme noktasında, anaokulları dahil olmak üzere,  ilkokullarda 4. sınıfa kadar olan sınıfların eğitimini durdurdu. Başarı veya başarısızlık ölçütü olarak ikinci yarıyıl notları ve sözlü sınav puanlarının değerlendirileceği bildirildi.
Bakanlık ayrıca sınavların içinde bulunduğumuz ayın 25 ila 29’u arasında yapılması şartıyla 5. sınıftan 8. sınıfa kadar olan temel eğitim seviyelerini askıya aldığını açıkladı. Eğitim planlamasına göre, sınavlarının bu ayın 25'i ila 29’u arasında yapılması şartıyla, 9. sınıfların ve lise öğrencilerinin tüm branşlarda eğitimlerine devam edileceği bilgisi aktarıldı.

 


Hamas, anarşi ve casuslukla suçlanan kişilerle savaşıyor

 Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
TT

Hamas, anarşi ve casuslukla suçlanan kişilerle savaşıyor

 Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)

Hamas, dün şafak vakti Gazze Şeridi'nin orta kesiminde büyük bir aşiretin üyelerini, diğer suçlamaların yanı sıra anarşi ve yardım tırlarının yağmalanması olaylarına karıştıkları iddiasıyla öldürdü. Olay, İsrail'in, Hamas ile El Fetih'e bağlı bazı aktivistler ya da bazı Filistinli aileler arasındaki farklılıkları istismar etmeye ve onları Gazze Şeridi'ndeki Hamas yönetimini zayıflatmak için ordusuyla koordineli çalışan silahlı milisler haline gelmiş gibi göstererek kendi çıkarlarına hizmet etmek için kullanmaya çalıştığı bir dönemde meydana geldi.

İsrail, Gazze Şeridi'nde 20 aydır sürdürdüğü savaşın başından bu yana, El Fetih aktivistlerinin ya da Gazze Şeridi'ndeki bazı aşiret üyelerinin Hamas'a yönelik düşmanlıklarını istismar ederek, Hamas'a karşı silahlı gruplar oluşturmaya çalıştı. Ekim 2023'ten bu yana savaşta yaşadığı gerilemelere rağmen Gazze Şeridi'ni yönetmeye devam eden Hamas ise bu yaklaşıma, İsrail'le bağlantısı olduğundan şüphelenilen bir dizi kişiyi infaz ederek karşılık verdi.

Hamas'ın son operasyonunda dün şafak vakti Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta büyük bir aşirete mensup yaklaşık 12 Filistinli öldürüldü. Söz konusu aşiretin üyeleri, Deyr el-Balah'ın doğusunda İsrail güçlerinin konuşlandığı bölgelerde ya da yakınlarında bulunuyordu.

Şarku’l Avsat'a konuşan saha kaynakları, öldürülenlerin bir kısmının son zamanlarda yaşanan anarşinin ve yardım tırlarını yağmalama girişimlerinin arkasında olduklarından şüphelenildiğini bildirdi. Bazılarının ise İsrail için casusluk faaliyeti yürüttüklerini iddia eden kaynaklar, bunun da Hamas kaynakları tarafından doğrulandığını söyledi.

İsrail'in Hamas'la mücadele etmek için desteklemeye çalıştığı, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın bazı bölgelerinde, İsrail'in tamamen işgal ettiği ve sakinlerini yerinden ettiği bölgelerde bulunan Yaser Ebu Şebab silahlı grubu gibi pek çok benzer vaka olduğu açık. Filistin Yönetimi, Ebu Şebab'ın kendisiyle olan ilişkisini reddetmiş olsa da Ebu Şebab, Filistin Yönetimi'ne atıfta bulunarak defalarca ‘Filistin meşruiyeti’ altında faaliyet gösterdiğini iddia etti.

Yedioth Ahronoth gazetesinde yayınlanan bir habere göre İsrail ordusu, Gazze ve Han Yunus'ta faaliyet gösteren ve üyeleri El Fetih üyesi ya da Filistin Yönetimi güvenlik servisleri mensubu olan iki silahlı grupla koordinasyon kurmaya başladı. Bu gruplar Gazze Şeridi'ndeki Hamas yönetimini zayıflatmak amacıyla mali destek alıyor.

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta yiyecek almaya çalışan Filistinli çocuklar, 30 Haziran (AFP)Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta yiyecek almaya çalışan Filistinli çocuklar, 30 Haziran (AFP)

Haberde Rami Halas adlı bir kişinin liderliğindeki silahlı grubun, Gazze şehrinin Şucaiye mahallesinde faaliyet gösterdiği ve mahalle içindeki Hamas mensuplarına karşı operasyonlar düzenlediği, ikinci grubun ise Yaser Hanidek tarafından yönetildiği ve Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta faaliyet gösterdiği belirtildi.

Haberde bu iki grubun İsrail'den silah ve insani yardım desteği aldığı, üyelerinin ise Filistin Yönetimi'nden maaş aldığı iddia edildi.

Söz konusu haber üzerine Yaser Hanidek bir video yayınlayarak, İsrail'in iddialarını yalanladı ve kendisine yöneltilen suçlamaları reddettiğini vurgulayarak halen Han Yunus'ta olduğunu, normal bir şekilde çalıştığını, anarşiyi reddettiğini, direnişin yanında yer aldığını ve direnişin sırtında bir hançer olmayacağını söyledi. Bununla birlikte, iki kardeşinin ölümüne neden olan ailevi anlaşmazlıkların kendisini silahlanmaya ittiğini belirterek, İsrail, El Fetih ya da Filistin Yönetimi'nin herhangi bir kurumuyla hiçbir bağı olmadığını açıkladı.

Öte yandan, tanınmış Halas ailesi vatanseverlik dışı her türlü eylemi reddeden bir açıklama yayınlayarak, Filistinlilerin genel tutumunun dışındaki her türlü davranışı reddettiklerini vurguladı.

Bu ailenin mensuplarınn çoğu El Fetih'e mensup, ancak aralarında Hamas ve İslami Cihad Hareketi üyeleri de var.

Gazze Şeridi’ndeki İçişleri ve Ulusal Güvenlik Bakanlığı Ebu Şebab'a teslim olması için 10 gün süre vermiş, ‘vatana ihanet’, ‘casusluk’, ‘silahlı hücre kurmak’ ve ‘silahlı isyan’ ile suçlamış, teslim olmaması halinde gıyabında yargılamakla tehdit etmişti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bir aydan uzun bir süre önce İsrail'in Hamas'a muhalif silahlı grupları desteklediğini itiraf etmişti.

Hamas sık sık kamuoyu önünde İsrail'i Gazze Şeridi'ndeki kaosun arkasında olmakla suçluyor ve daha önceki açıklamalarına göre ‘vatandaşların güvenliğine müdahale etmeye cesaret eden herkese karşı demir yumrukla saldıracağını’ vurguluyor.

Hamas, Gazze Şeridi'ndeki büyük kaos ortamında güvenlik durumunun kontrolünü yeniden ele geçirmek için ateşkesten faydalanıyor ki bunu, iki aydan fazla süren bir önceki ateşkes sırasında da yapmıştı. Hareket son zamanlarda silahlı adamlara, tüccarlara, çetelere, hırsızlara ve İsrail'le iş birliği yapanlara karşı daha kapsamlı güvenlik operasyonları düzenlemeye ve bu kişileri infaz etmeye ya da yaralamaya başladı.