EMA yetkilisi: AstraZeneca ile kan pıhtıları arasında bir bağlantı var

EMA yetkilisi: AstraZeneca ile kan pıhtıları arasında bir bağlantı var
TT

EMA yetkilisi: AstraZeneca ile kan pıhtıları arasında bir bağlantı var

EMA yetkilisi: AstraZeneca ile kan pıhtıları arasında bir bağlantı var

Avrupa İlaç Ajansı’ndan (EMA) bir yetkili, AstraZeneca aşısı ile aşının uygulanmasının ardından oluşan kan pıhtıları arasında bağlantı olduğunu belirtti.
EMA Aşı Stratejileri Sorumlusu Marco Cavalieri, dün (Salı) İtalyan Messaggero gazetesine verdiği röportajda şunları söyledi:
“Artık aşı ile kan pıhtıları arasında bir bağlantının bulunduğunun açık olduğunu söyleyebiliriz. Fakat bu reaksiyona neyin sebep olduğunu henüz bilmiyoruz. Özetle, birkaç saat içinde bir bağlantı olduğunu belirteceğiz ancak hala bunun nasıl olduğunu anlamamız gerekiyor.”
Fransız basın ajansı AFP’nin aktardığına göre, bazı ülkeler, AstraZeneca şirketinin Oxford Üniversitesi ile geliştirdiği aşıyı kullanan bazı kişilerde kan pıhtılarının görülmesinin ardından aşıya yönelik şüphelerini dile getirirken, bazıları aşının belli bir yaş altındaki gruplarda kullanımını durdurma kararı aldı.
Norveç ve Danimarka aşının kullanımını şimdilik tamamen askıya almaya karar verdi. Hollanda cuma günü, Almanya’da salı günü alınan karara benzer bir şekilde, 60 yaş altı kişiler için aşının kullanımının geçici olarak askıya alındığını duyurdu. Kanada ve Fransa 55 yaş, İsveç ve Finlandiya ise 65 yaş altı grup için benzer kararlar aldı.
İngiltere İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu (MHRA) cumartesi günü yaptığı açıklamada, aşı olmalarının ardından kan pıhtılaşması görülen 30 vakadan 7’sinin hayatını kaybettiğini duyurdu.
AstraZeneca ve Oxford Üniversitesi aşısının en belirgin özelliklerinden biri, bir dozunun yaklaşık 2,50 euro ile düşük bir maliyetinin olması. Ancak nadir olarak görülüyor olsa da yan etkilerin görülmesi aşıya yönelik hayal kırıklıklarının büyümesine neden oluyor.
Eksi 20 derece saklanması gereken Moderna ve eksi 70 derecede saklanması gereken Pfizer-BioNTech aşıları gibi çok düşük sıcaklıklar olmadan uzun süre saklanamayacak aşıların aksine, AstraZeneca aşısı, normal bir soğutucunun sağlayabileceği bir sıcaklık olan 2 ila 8 santigrat derecelik bir ısıda tutulmalarının yeterli olması aşıların saklanması için kolaylık sağlıyor.



Nijerya Savunma Bakanı, ülkedeki bazı kaçırma vakalarının ardından istifa etti

Nijerya askerleri (sosyal medya)
Nijerya askerleri (sosyal medya)
TT

Nijerya Savunma Bakanı, ülkedeki bazı kaçırma vakalarının ardından istifa etti

Nijerya askerleri (sosyal medya)
Nijerya askerleri (sosyal medya)

Nijerya Devlet Başkanlığı tarafından dün yapılan açıklamada Savunma Bakanı Muhammed Badaru Abubakar’ın istifa ettiği belirtildi. Ülke, Devlet Başkanı Bola Tinubu'nun ‘olağanüstü hal (OHAL)’ ilan etmesine neden olan toplu kaçırma vakalarıyla karşı karşıya.

Devlet Başkanı Tinubu'nun Sözcüsü Bayo Onanuga yaptığı açıklamada, Abubakar'ın (63) sağlık nedenleriyle istifasının derhal yürürlüğe girdiğini belirterek, “İstifası, Başkan Tinubu'nun güvenlik nedenleriyle OHAL ilan etmesiyle birlikte geldi. Tinubu, OHAL’in kapsamını zamanı geldiğinde açıklığa kavuşturacak” dedi.

Silahlı gruplar tarafından fidye için yapılan kaçırmalar, 2014 yılında ülkenin kuzeydoğundaki Chibok kasabasında, terör örgütü Boko Haram üyeleri tarafından 276 kız öğrencinin kaçırılmasından bu yana Nijerya'da sık sık görülmeye başlandı. Ancak, son iki hafta içinde çoğunluğu Nijer eyaletinde (orta-batı) olmak üzere 400'den fazla Nijeryalı'nın kaçırıldığı bu yeni kaçırma dalgası, Müslümanların çoğunlukta olduğu kuzey ile Hıristiyanların çoğunlukta olduğu güney arasında neredeyse eşit olarak dağıtılmış gibi görünürken Afrika'nın en kalabalık nüfusuna sahip (230 milyon) ülkesini sarstı.

Kaçırma vakalarının artmasıyla karşı karşıya kalan Tinubu, ek güvenlik güçlerinin işe alınması talimatı verdi. Son zamanlarda yaşanan toplu kaçırma olayları, ABD Başkanı Donald Trump'ın Nijerya'da ‘Hıristiyanların öldürüldüğünü’ öne sürdüğü olaylar nedeniyle askeri müdahale tehdidinde bulunmasının ardından meydana geldi. Nijerya ise bu suçlamaları reddetti.


İsrail medyası: Batı Şeria’da bıçaklı saldırıda iki kişi yaralandı

İsrail askeri aracı, işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinde dün düzenlediği baskın bir kare  (AFP)
İsrail askeri aracı, işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinde dün düzenlediği baskın bir kare  (AFP)
TT

İsrail medyası: Batı Şeria’da bıçaklı saldırıda iki kişi yaralandı

İsrail askeri aracı, işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinde dün düzenlediği baskın bir kare  (AFP)
İsrail askeri aracı, işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinde dün düzenlediği baskın bir kare  (AFP)

Batı Şeria’daki Atarot yerleşimi yakınında, 465 numaralı yol üzerinde bu sabah (Salı) bir bıçaklı saldırı meydana geldi. Saldırıda iki kişinin hafif yaralandığı belirtildi.

İsrail’in Yediot Aharonot gazetesine bağlı Ynet haber sitesinin bildirdiğine göre saldırgan olay yerinde öldürüldü.


Maduro ABD’nin tehditlerine yanıt verdi: Venezuela “kölelik barışı” istemiyor

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Karakas'ta binlerce destekçisinin katıldığı bir miting sırasında ülkesinin bayrağını öperken (Reuters)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Karakas'ta binlerce destekçisinin katıldığı bir miting sırasında ülkesinin bayrağını öperken (Reuters)
TT

Maduro ABD’nin tehditlerine yanıt verdi: Venezuela “kölelik barışı” istemiyor

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Karakas'ta binlerce destekçisinin katıldığı bir miting sırasında ülkesinin bayrağını öperken (Reuters)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Karakas'ta binlerce destekçisinin katıldığı bir miting sırasında ülkesinin bayrağını öperken (Reuters)

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, dün Karakas'ta binlerce destekçisinin katıldığı bir mitingde ‘köle barışını’ reddettiklerini söyledi. ABD'nin Karayipler'deki varlığının ülkeyi 22 haftadır ‘tehlikeye attığını’ vurgulayan Maduro, “Barış istiyoruz, ama egemenlik, eşitlik ve özgürlük içeren bir barış istiyoruz! Kölelerin barışını da, sömürgeciliğin barışını da istemiyoruz” diye devam etti.

Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump, dün Ulusal Güvenlik Konseyi ile bir toplantı düzenleyerek Venezuela'daki son durumu değerlendirdi.

Uyuşturucu çeteleriyle mücadele ettiğini söyleyen Washington, geçtiğimiz ağustos ayında Karayipler'e dünyanın en büyük uçak gemisi de dahil olmak üzere askeri güçler konuşlandırdı. Venezuela Devlet Başkanı Maduro, ABD’nin bu hamlelerine atıfla "Psikolojik terör olarak tanımlanabilecek 22 haftalık bir saldırganlık döneminden geçtik, 22 hafta boyunca bizi sınadılar. Venezüella halkı ülkesine olan sevgisini gösterdi" dedi.

Maduro’nun destekçileri, “Maduro, halk seninle!” ve “Hayır, hayır, hayır, Kuzey Amerika kolonisi olmak istemiyoruz. Evet, evet, evet, Latin Amerika gücü olmak istiyoruz” sloganları attılar.

Trump, geçtiğimiz pazar günü Beyaz Saray'ın ABD'de hızla büyüyen uyuşturucu ticaretinin arkasında olduğunu iddia ettiği Maduro ile bir telefon görüşmesi yaptığını açıkladı. Karakas ise bu iddiayı reddederek, Washington'ın Venezuela'daki rejimi değiştirmeye ve ülkenin petrol rezervlerini kontrol etmeye çalıştığını savundu.

ABD ordusu, eylül ayından bu yana Karayipler ve Doğu Pasifik'te uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığından şüphelenilen 20'den fazla tekneyi imha ederek 83'ten fazla kişiyi öldürdü.