Japonya, Tokyo Yaz Olimpiyatları’nın yaklaşmasıyla beraber tedbirleri artırıyorhttps://turkish.aawsat.com/home/article/2910526/japonya-tokyo-yaz-olimpiyatlar%C4%B1%E2%80%99n%C4%B1n-yakla%C5%9Fmas%C4%B1yla-beraber-tedbirleri-art%C4%B1r%C4%B1yor
Japonya, Tokyo Yaz Olimpiyatları’nın yaklaşmasıyla beraber tedbirleri artırıyor
Vaka sayılarındaki artış Tokyo’daki yetkilileri endişelendiriyor. (EPA)
Tokyo/ Şarku’l Avsat
TT
TT
Japonya, Tokyo Yaz Olimpiyatları’nın yaklaşmasıyla beraber tedbirleri artırıyor
Vaka sayılarındaki artış Tokyo’daki yetkilileri endişelendiriyor. (EPA)
Japonya, Tokyo’da düzenlenecek Yaz Olimpiyatları’nın başlamasından üç buçuk ay önce başkentte artan vaka sayıları ışığında, Kovid-19 salgınını kontrol altına almak için ihtiyati tedbirleri artırmaya karar verdi.
DPA’nın haberine göre, Japonya Ekonomi Bakanı Yasutoshi Nishimura dün (Cuma) yaptığı açıklamada, Pazartesi günü itibariyle Kyoto ve Okinawa bölgelerinde bir ay boyunca daha sıkı tedbirlerin uygulanmaya başlayacağını söyledi. Söz konusu kısıtlamalar dahilinde, restoranların ve barların akşam saat 20.00’den önce kapatılması ile büyük etkinliklerin 5 bin katılım sınırı ile düzenlenmesi yer alıyor.
Japon hükümeti Tokyo ve diğer 3 komşu şehirde Ocak ayının başından itibaren uygulanan OHAL uygulamasını 3 hafta önce kaldırmıştı.
Ancak ülkedeki vaka sayıları yeniden artış gösterdi. Başkent, Çarşamba ve Perşembe günleri Şubat ayından bu yana en yüksek vaka sayısı oranlarına tanık oldu. Her iki günde 500’den fazla vaka kaydedildi. Hükümet salgının yeni dalgasından duyulan endişeler sebebiyle, geçtiğimiz Pazartesi günü Osaka ve diğer iki bölgede yarı OHAL tedbirlerini uygulamaya başlamıştı.
Osaka Çarşamba günü, artan vaka sayılarının hastane kapasitelerini doldurması sebebiyle tıbbi acil durum ilan etti. Ayrıca artan vaka sayıları sebebiyle Tokyo Olimpiyatları meşale turunun Osaka gezisinin iptal edildiğini bildirdi.
Osaka Valisi Yoşimura Hirofumi, vaka sayılarındaki artışın Kovid-19’un mutasyonlu türleri sebebiyle olabileceğini belirtti.
Vali, düzenlediği basın toplantısında, salgın sebebiyle olimpiyat meşalesinin Osaka gezisini gerçekleştiremeyeceğini açıkladıktan bir gün sonra meşalenin Osaka’nın hiç bir yolundan geçmeyeceğini bildirdi.
Salgın sebebiyle geçtiğimiz yıldan bu yıla ertelenen 2020 Tokyo Yaz Olimpiyatları için olimpiyat meşalesi turu 25 Mart’ta Fukuşima’dan başlatılmıştı. Meşalenin yaklaşık 10 bin kişinin katılımıyla Japonya’nın 47 eyaletini dolaşmasının ardından, 23 Temmuz’da Tokyo’ya ulaşması planlanıyor.
İsrail, Filistin Yönetimi liderlerinin hareketlerine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırıyorhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5134335-i%CC%87srail-filistin-y%C3%B6netimi-liderlerinin-hareketlerine-y%C3%B6nelik-k%C4%B1s%C4%B1tlamalar%C4%B1
İsrail, Filistin Yönetimi liderlerinin hareketlerine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırıyor
Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
İsrail, sahada gerilimin arttığı ya da Filistin Yönetimi'nin çeşitli siyasi kazanımlar elde etmeye çalıştığı dönemlerde yıllardır sürdürdüğü bir politikanın parçası olarak Filistinli yetkililerin iç ve dış hareketlerini kısıtlamaya geri döndü.
Gazze savaşının başlamasından bu yana İsrail bu yaklaşımını yoğunlaştırdı. İsrail makamları dün Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Batı Şeria'daki Ramallah ve Nablus vilayetlerinde bir dizi kasaba ve köyü ziyaret etmesini engelledi.
Duvar ve Yerleşim Direniş Komisyonu’nun Facebook sayfası üzerinden yapılan paylaşımda, “İsrail işgal yetkilileri, önceden uyarıda bulunmaksızın, Başbakan Muhammed Mustafa'nın Nablus vilayetindeki Duma ve Kusra kasabalarını, Ramallah vilayetindeki Berka ve Deyr Dibvan kasabalarını ziyaret etmesini engelledi” denildi.
Paylaşımın devamında, “Bu keyfi adım, işgal makamları tarafından Filistin hükümetine karşı alınan bir dizi ırkçı tedbirin devamı niteliğinde olup, hükümet ile Filistin vatandaşları arasındaki güveni sarsmaya yönelik umutsuz bir girişimdir” ifadesi yer aldı.
Abbas'ın seyahatinin engellenmesi
Geçtiğimiz günlerde İsrail, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Suriye'ye yapacağı ziyarete hazırlık amacıyla Ürdün'e gitmesini de engellemeye çalıştı. Ancak yoğun çabaların ve çeşitli tarafların temaslarının ardından Abbas, İsrail'in oyalamasının ardından Ürdün'e karayoluyla gitmek zorunda kaldı.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Reuters)
Filistin Yönetimi bu konuda resmi bir açıklama yapmadı. Bazı yetkililer son dakikaya kadar ve birden fazla kez Abbas'ın hava yoluyla seyahat edeceğini teyit etmeye çalıştı, ancak sonunda yıllardır nadiren gerçekleşen bir şey olarak Abbas karayoluyla gitti.
İsrail'in bu kısıtlamasının, Filistin Devlet Başkanı'nın Suriye'yi ziyaret etme ve İsrail'in halen ‘terörist’ olarak tanımladığı ve ülkesinin topraklarına saldırdığı Suriyeli mevkidaşı Ahmed eş-Şera ile görüşme niyetinden mi yoksa Filistin'in ‘iki devletli çözüm’ çerçevesinde bir Filistin devletinin uluslararası alanda tanınması için başta Fransa olmak üzere Avrupa ülkeleriyle ve Suudi Arabistan'la koordinasyon içinde hareket etmesinden mi kaynaklandığı bilinmiyor.
Elbette bu tutum İsrail hükümetini ve Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu kızdırdı ve Fransa'nın çabalarına ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un açıklamalarına saldıran açıklamalar yapmasına neden oldu.
Sessiz kalmak
Filistin hükümeti Mustafa'nın Batı Şeria'daki bazı kasabaları ziyaret etmesinin engellenmesi konusunda sessiz kalırken, Filistin Devlet Başkanlığı da Suriye ziyareti öncesinde Başkan Abbas'a karşı İsrail tarafından yapılan girişimler konusunda sessiz kaldı.
İsrail askerleri askeri operasyonlar sırasında Batı Şeria sokaklarında (İsrail ordusu)
İsrail'de hiçbir resmi kurum İsrail'in attığı bu adımlar hakkında yorum yapmazken, bazı medya kuruluşları Netanyahu hükümetinden resmi bir yorum almaksızın Filistin Devlet Başkanı'nın Suriye ziyaretini engelleme girişimlerini haber yaptı.
Gözlemciler, Filistinli yetkililerin hareketlerine getirilen bu kısıtlamanın, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria şehirlerine uyguladığı siyasi ve fiziki kuşatma çerçevesinde gerçekleştiğini düşünüyor.
Geçtiğimiz birkaç ay içinde Batı Şeria bir dizi yoğun askeri operasyona maruz kaldı. İsrail ordusu gece gündüz baskınlar düzenliyor, daha fazla kontrol noktası kuruyor, bölge sakinlerine yaptırımlar uyguluyor ve bir bölgeden diğerine veya bir vilayetten diğerine hareketlerini kısıtlıyor. İsrail polisi çeşitli yollarda konuşlanmış durumda ve Filistinlilere hiç de azımsanmayacak miktarlarda trafik cezaları uyguluyor.
Batı Şeria'nın coğrafi yapısının değiştirilmesi
İsrail askeri operasyonları üç aydır ağırlıklı olarak Cenin Mülteci Kampı’nda, aynı süre zarfında Tulkerim Mülteci Kampı’nda ve yaklaşık 70 gündür Tulkerim vilayetindeki Nur Şems Mülteci Kampı’nda yoğunlaştı. Bu operasyonlar, ‘silahlı terörizmin yuvası’ olarak tanımlanan bu kampların coğrafi yapısını değiştirmeye yönelik olarak evleri buldozerle yıkmayı ve yeni yollar inşa etmeyi içeriyor.
Söz konusu operasyonlar, yaklaşık 18 aydır acımasız bir savaşa maruz kalan Gazze Şeridi'nde yaşananların bir tekrarı olarak on binlerce Filistinlinin bu kamplardan göç etmesine neden oldu. Diğer vilayetlerdeki köyler, kasabalar ve kamplar da her gün daha fazla yerleşim karakolu kuran, yerleşim yolları inşa eden, Filistinli çiftçilere ait ekipmanlara el koyan ve onlara saldırarak aralarında çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olan yerleşimcilerin saldırılarına maruz kalıyor.
Batı Şeria'nın El Halil kentinde Yahudi yerleşimine bakan bir tepede yürüyen Filistinli adam, 3 Nisan 2025. (AFP)
İsrailli yerleşimciler dün sabah Nablus'un doğusundaki Beyt Decen köyünde bir elektrik hattını uzatmak için çalışırken Filistinlilerin ekipmanlarına ve üç kamyona el koydu. Başka bir grup yerleşimci de Ürdün Vadisi'nin kuzeyinde mahsulleri sulamak için kullanılan su pompalarını çaldı.
Filistinlilere göre yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen bu saldırıların çoğu İsrail ordusunun koruması altında gerçekleştiriliyor. Bu durum, Tel Aviv'de yerleşimi ve yerleşimcileri teşvik eden Bezalel Smotrich ve Itamar Ben-Gvir gibi aşırılık yanlısı bakanların yer aldığı aşırı sağcı hükümet altında bu tür saldırıları meşrulaştırarak İsrail'de açık ve net bir yaklaşım değişikliğine işaret ediyor.