İsrail: Güney Afrika varyantı Pfizer/BioNTech aşısına nüfuz edebiliyor

İsrail: Güney Afrika varyantı Pfizer/BioNTech aşısına nüfuz edebiliyor
TT

İsrail: Güney Afrika varyantı Pfizer/BioNTech aşısına nüfuz edebiliyor

İsrail: Güney Afrika varyantı Pfizer/BioNTech aşısına nüfuz edebiliyor

İsrail tarafından yapılan bir araştırma, Güney Afrika’da ortaya çıkan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) mutant varyantının, Pfizer/BioNTech tarafından üretilen aşıya bir dereceye kadar ‘nüfuz edebildiğini’ ortaya çıkardı.
Sonuçları dün yayınlanan çalışmada, koronavirüse yakalanan yaklaşık 400 kişi, bir veya iki doz aşı aldıktan 14 veya daha fazla gün sonra, hastalığa aşılanmamış aynı sayıda hasta ile karşılaştırıldı.
Tel Aviv Üniversitesi’nin, İsrail’in en büyük sağlık kurumu Clalit ile işbirliği içerisinde yürüttüğü çalışmada, Güney Afrika varyantı incelenen tüm vakaların yaklaşık yüzde birinde tespit edildi.
İki doz aşı alan hastalar arasında varyantın yaygınlığının, aşılanmamış hastalara göre sekiz kat daha yüksek olduğu görüldü.
Araştırmacılara göre bu durum, aşının orijinal koronavirüs ve İngiltere varyantına kıyasla Güney Afrika varyantına karşı daha az etkili olduğunu gösterdi.
Tel Aviv Üniversitesi’nden Adi Stern, “Aşılanmamış kişilere kıyasla, ikinci aşı dozunu alan enfekte kişiler arasında Güney Afrika varyantının orantısız bir şekilde daha yüksek olduğunu keşfettik. Bu, Güney Afrika varyantının aşı korumasına bir dereceye kadar nüfuz edebileceği anlamına geliyor” dedi.
Ancak araştırmacılar, İsrail’de Güney Afrika varyantının nadir görülmesi nedeniyle çalışmanın küçük bir grup üzerinde yürütüldüğü konusunda uyardı.



Güvenlik Konseyi'nden önce Lübnan, iletişim cihazı patlamaları nedeniyle İsrail'i 'terörizmle' suçladı

 Lübnan'daki durumu görüşmek üzere toplanan BM Güvenlik Konseyi oturumu (EPA)
Lübnan'daki durumu görüşmek üzere toplanan BM Güvenlik Konseyi oturumu (EPA)
TT

Güvenlik Konseyi'nden önce Lübnan, iletişim cihazı patlamaları nedeniyle İsrail'i 'terörizmle' suçladı

 Lübnan'daki durumu görüşmek üzere toplanan BM Güvenlik Konseyi oturumu (EPA)
Lübnan'daki durumu görüşmek üzere toplanan BM Güvenlik Konseyi oturumu (EPA)

Lübnan Dışişleri Bakanı dün (Cuma) yaptığı açıklamada, bu hafta ülkesinde binlerce iletişim aracının patlatılmasını “terörist” bir saldırı olarak nitelendirdi ve İsrail'i suçladı.

AFP'nin haberine göre Abdullah Buhabib, BM Güvenlik Konseyi'ne yaptığı açıklamada, iki gün boyunca Lübnan genelinde onlarca kişinin ölümüne neden olan patlamaların “vahşet ve terörizm açısından eşi benzeri görülmemiş bir savaş yöntemi” olduğunu söyledi.

Buhabib, “Evlerinde, sokaklarda, işlerinde, alışveriş merkezlerinde işlerine giden her yaştan binlerce insanı hedef almak tek kelimeyle terörizmdir” dedi.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, dün Güvenlik Konseyi'nde, uluslararası hukukun sivil cihazlara “bubi tuzağı” kurulmasını yasakladığını vurguladı.

Bu hafta Lübnan'da Hizbullah iletişim cihazlarının eş zamanlı olarak patlatılmasının ardından Cezayir tarafından talep edilen bir toplantı sırasında yaptığı açıklamada Türk, “Siviller arasında terör yaymayı amaçlayan şiddet eylemlerinde bulunmak bir savaş suçudur” ifadesini kullandı.

Volker Türk, “Savaşın kuralları vardır,” diyerek ‘bağımsız, kapsamlı ve şeffaf’ bir soruşturma yapılması çağrısını yineledi. Türk, “İster sivil ister silahlı grup üyesi olsun binlerce kişinin, ilgili teçhizatı kimin taşıdığı, bulundukları yer ve saldırı anındaki ortamları bilinmeden eş zamanlı olarak hedef alınması, uluslararası insancıl hukuku ve uygulanabildiği yerlerde uluslararası hukuku ihlal etmektedir” dedi.

“Bu koşullar altında, bu tür saldırıların ayrımcılık, orantılılık ve ihtiyatlılık temel ilkeleriyle nasıl tutarlı olabileceğini görmek zordur” diyen BM Komiseri sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu saldırılar savaşta iletişim araçlarının silaha dönüştüğü yeni bir gelişmeyi temsil ediyor (...) Bu yeni normal olamaz.”

Hizbullah üyeleri tarafından kullanılan binlerce iletişim cihazının salı ve çarşamba günleri patlatılması sonucu 37 kişinin öldüğü ve 2,931 kişinin yaralandığı operasyonun ardından, İsrail ordusu ile İran destekli Hizbullah arasındaki saldırılar perşembe gününden bu yana yoğunlaştı.