Cezayir’de parlamento seçimlerinde kıyasıya rekabet yaşanıyor

Halk hareketi, Buteflika döneminde, rejim destekçisi olan tüm partiler ve şahısları siyasetten uzaklaşmaya çağırıyor (AP)
Halk hareketi, Buteflika döneminde, rejim destekçisi olan tüm partiler ve şahısları siyasetten uzaklaşmaya çağırıyor (AP)
TT

Cezayir’de parlamento seçimlerinde kıyasıya rekabet yaşanıyor

Halk hareketi, Buteflika döneminde, rejim destekçisi olan tüm partiler ve şahısları siyasetten uzaklaşmaya çağırıyor (AP)
Halk hareketi, Buteflika döneminde, rejim destekçisi olan tüm partiler ve şahısları siyasetten uzaklaşmaya çağırıyor (AP)

Cezayir’de önümüzdeki 12 Haziran'da yapılması planlanan parlamento seçimleri için bağımsız aday listeleri arasında rekabet kızışıyor.
Partilerde, önceki seçim dönemlerinden farklı olarak bu seçimlerde kayda değer bir isteksizlik görülüyor. Eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika'ya sadık olan partiler ise, siyasi arenaya dönmek için büyük çaba sarf ediyorlar. Halk hareketi daha önce bu partilerin yasaklanmasını talep etmişti.
İsmini açıklamak istemeyen Cezayir Yüksek Seçim Kurulu’ndan bir kaynak Şarku’l Avsat’a şunları söyledi:
“Milletvekili olmak isteyenlerin bağımsız aday listelerinden seçimlere katılma konusunda ciddi bir arzusu var. Bunun nedeni, siyasetçilerin, partiler, seçmenler ve hatta Cumhurbaşkanı Buteflika'dan sonra göreve gelen yönetim tarafından dışlandığına dair var olan inanç. Dolayısıyla partilerden adaylığını koyanların seçimlerde şansı zayıf olacak. Diğer yandan başkentte yüzlerce kişi bağımsız aday olarak seçimlere katılacak. Diğer şehirlerde de bağımsızlar arasında aday olmak için kıyasıya bir yarış hakim.”
Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun tarafından Şubat ayı başlarında feshedilen Parlamento'daki çoğunluk partilerin liderlerinin büyük bir kısmı yolsuzluk suçlamaları nedeniyle şu anda cezaevinde bulunuyorlar. Bu partiler Ulusal Kurtuluş Cephesi ve Demokratik Halk Kurtuluş cephesi.

Seçmenlerin "Twitter" ve "Facebook" hesaplarından kullandıkları oylar dikkate alındı
Cezayirlilerin televizyon kanallarında izlemeye alışkın oldukları üniversite profesörleri, güvenlik uzmanı ve ekonomistler liyakat esas alınarak geniş çapta aday gösterilmişlerdir. Aday gösterilecek isimler belirlenirken seçmenlerin "Twitter" ve "Facebook" hesaplarından kullandıkları oylar dikkate alınmıştır. Bu aday kategorisi, televizyon programlarına katılarak siyasi parti çatısında aday olan rakiplerinden daha fazla şanslı olacağını düşünüyor.
Ulusal Kurtuluş Cephesi (Cumhurbaşkanı Tebbun’a sadık) lideri Cemal bin Abdüsselam, dün, Tipaza şehrinde (başkentin 70 km batısında) düzenlediği bir basın toplantısında şunları söyledi: “Parti, adayların yararına imza toplamakta büyük sorunlar yaşıyor. Bu, adaylık dosyasının "seçim kuruluna" sunulmasının şartı. Rüşvetle imza satın alma girişimleri var.”
Tipaza’da parti çatısı altında aday olanlara imza verecek kişileri bulmanın zor olmasının nedeni siyasi oluşumların kent sakinleri nezdinde kötü şöhrete sahip olması.
Bağımsız adaylık listelerine hücum edilmesinin bir başka nedeni de Cumhurbaşkanının şahsen iki büyük sivil toplum örgütüne sponsor olması ve binlerce aktivistini bağımsız sıfatıyla seçim savaşına girmeye teşvik etmesidir. Birçoğu bu siyasi destek sayesinde milletvekili olmak için yeri doldurulamaz bir fırsat buldu. Çoğu aday adayı, yetkili makamın parlamento içindeki kotaları belirlediğine ve bunları sadakat ve tabiiyet standardına göre dolduracağına dair yaygın bir kanaate sahip.
Bloklardan biri Cumhurbaşkanının sivil toplum işleri danışmanı ve eskiden Buteflika yanlısı bir partide milletvekilliği görevi yapmış Nezih Bin Ramazan liderliğindeki Nida el-Vatan'dır. Diğer blok ise, Munther Buathin liderliğindeki Yeni Yol’dur. Buathin Buteflika’nın beşinci dönem seçim kampanyasında liderlik yaptı. Yaklaşan yeni parlamentoda Tebbun destekçisi bir çoğunluk oluşturmak amacıyla sahada her iki taraf da Tebbun yararına büyük bir kampanya yürütüyor.
Ancak bazı gözlemciler sahada gerçekleşen bu uygulamaların Tebbun'un ortaya attığı "Yeni Cezayir" sloganıyla çeliştiğine inanıyor. Bu arada, seçimlere katıldıklarını açıklayan hükümete yakın İslami partiler, parlamento seçimlerinde en zayıf halka gibi görünüyor. Ayrıca, iktidarın emirlerine tabi olan bu partiler parlamento çalışmasında kötü bir deneyim oluşturacak. Yüksek oranda oylar almaları da beklenmiyor.

 


Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.