Ürdün Başbakanı: Prens Hamza yargılanmayacak

Ürdün Kralı 2. Abdullah, amcası Prens Hasan ve Prens Hamza krizin ardından ilk kez birlikte ortaya çıktı (Şarku’l Avsat)
Ürdün Kralı 2. Abdullah, amcası Prens Hasan ve Prens Hamza krizin ardından ilk kez birlikte ortaya çıktı (Şarku’l Avsat)
TT

Ürdün Başbakanı: Prens Hamza yargılanmayacak

Ürdün Kralı 2. Abdullah, amcası Prens Hasan ve Prens Hamza krizin ardından ilk kez birlikte ortaya çıktı (Şarku’l Avsat)
Ürdün Kralı 2. Abdullah, amcası Prens Hasan ve Prens Hamza krizin ardından ilk kez birlikte ortaya çıktı (Şarku’l Avsat)

Ürdün Başbakanı Beşir el-Hasavne, dün Temsilciler Meclisi ve Senato’da düzenlenen iki ayrı toplantıda, eski Veliaht Prens Hamza, Kraliyet ailesi üyelerinden Şerif Hasan bin Zeyd ve eski Kraliyet Divanı Başkanı Basım İbrahim Avadallah arasındaki ilişkiye dair daha fazla ayrıntıyı dile getirdi.
Şarku’l Avsat’a konuşan milletvekillerine göre Hasavne, Temsilciler Meclisi’nde yaptığı konuşmada, Prens Hamza’nın davasının Kraliyet ailesine bırakılacağını, davanın geri kalan unsurlarının ise ön soruşturmaların tamamlanmasının ardından yargıya sevk edileceğini söyledi.
Başbakan, Şerif Hasan’ın arabuluculuğunda, çeşitli ortamlarda Kral 2. Abdullah ve Veliaht Prens’i eleştiren Prens Hamza ile Basım Avdallah arasındaki ilişkiye değindi.
Aralarındaki konuşmanın güvenlik ve istikrarı bozma planlarını uygulamaya başlamak için varsayılan tarihlere kadar ulaştığını bildirdi.
Hasavne, bazı milletvekillerinin ‘Basım nerede?’ şeklindeki sorusuna, “Basım Avadallah gözaltına alındı. O soruşturma altında. Dava dosyası, soruşturmalar tamamlanır tamamlanmaz dava prosedürlerini başlatması için Başsavcıya sevk edilecek” diyerek yanıt verdi.
Başbakan, gözaltına alınan kişilere yönelik suçlamaların kanıtlarından bahsederek, Avadallah’ın iç ve dış iletişim ağı olduğunu bildirdi.
Bunun yanı sıra, Başbakan, Avadallah hakkında, Kudüs’teki gayrimenkullerin şehrin kimliğini etkileyecek şekilde Yahudilere yönlendirilmesi ve Kudüs’ün İsrail çıkarlarının hizmetinde Yahudileştirilmesi politikalarına hizmet edecek bilgiler vermesine yönelik soruşturulacak başka bir dava olduğunu da söyledi.
Ürdün güvenlik yetkilileri, Kraliyet ailesi üyelerinden Şerif Hasan bin Zeyd ve eski Kraliyet Divanı Başkanı Basım İbrahim Avadallah’ın da aralarında bulunduğu 16 kişiyi ‘güvenlik’ gerekçesiyle gözaltına almıştı.
Ürdün Kralı 2. Abdullah, “Müsterih olun, ülkedeki fitne sona ermiştir. Ürdün’ümüz güvenli ve istikrarlıdır. Allah’ın izniyle de böyle kalmaya devam edecektir” diyerek, Prens Hamza’nın ailesi ile birlikte sarayında, kendi gözetimi altında olduğunu bildirmişti.
Ürdün’ün 100. kuruluş yıldönümünde, Kral 2. Abdullah, darbe girişimiyle suçlanmasının ardından kendisine bağlılık yemini eden üvey kardeşi Prens Hamza, Prens Ali ve amcaları Prens Hasan ile Haşimi Kraliyet ailesi anıt mezarında Kral Hüseyin’in ruhuna Fatiha okumuştu.



İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
TT

İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)

İsrail yetkilileri bugün, kuzey İsrail'de bir Filistinli tarafından gerçekleştirilen bıçaklı ve araçla saldırıda iki kişinin öldüğünü açıkladı.

 İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)

İsrail acil servisleri, yaklaşık 68 yaşında bir adamın araç çarpması sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

İsrail kamu yayın kuruluşu Kan ise yaklaşık 20 yaşında bir kadının bıçaklanarak öldürüldüğünü duyurdu.

 Ayrıca, iki kişinin de hafif yaralandığı belirtildi.

İsrail polisi, şüpheli saldırganın işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan bir Filistinli olduğunu açıkladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, orduya saldırganın memleketi olan Batı Şeria'daki Kabatiye kasabasında operasyon başlatma emri verdi.

Ofisinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Savunma Bakanı Yisrael Katz, cani teröristin geldiği Kabatiye’ye karşı İsrail ordusuna güçlü ve derhal harekete geçme talimatı verdi. Amaç, tüm teröristleri tespit edip etkisiz hale getirmek ve kasabadaki terörist altyapıyı çökertmektir."


Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
TT

Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan görüşmelerin henüz somut sonuç vermediğini belirterek, ülkenin kuzeydoğusundaki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesi konusundaki söylemlerin, icraat adımları atılmadan teorik ifadelerden ibaret kaldığını kaydetti.

Suriye Haber Ajansı'na (SANA) konuşan kaynak, Suriye'nin birliğine yapılan tekrarlanan vurgunun, ülkenin kuzeydoğusundaki gerçeklikle çeliştiğini, burada devlet çerçevesinin dışında ayrı ayrı yönetilen idari, güvenlik ve askeri kurumların bulunduğunu ve bunun da sorunu çözmek yerine "bölünmeyi sürdürdüğünü" söyledi.

 SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)

Sözlerine şöyle devam etti: "SDG liderliğinin Suriye devletiyle diyaloğun devam edeceğine dair sürekli işaretlerine rağmen, bu görüşmeler somut sonuçlar vermedi. Bu söylemin, gerçek bir durgunluk ve uygulamaya geçme konusunda gerçek bir irade eksikliği ışığında, medya amaçlı ve siyasi baskıları absorbe etmek için kullanıldığı görülüyor."

Sözlerine şöyle sürdürdü: “Kuzeydoğu Suriye'deki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesiyle ilgili konuşmalar, somut adımlar veya net zaman çizelgelerinden yoksun, teorik ifadeler alanında kalmıştır. Bu durum, SDG ile imzalanan 10 Mart anlaşmasına olan bağlılığın ciddiyeti konusunda şüpheler uyandırıyor.”

Petrol dosyasına gelince, Dışişleri Bakanlığı'ndaki resmi kaynak, SDG liderliğinin petrolün tüm Suriyelilere ait olduğu yönündeki tekrarlanan iddialarının, “devlet kurumları içinde yönetilmediği ve gelirleri genel bütçeye dahil edilmediği sürece” güvenilirliğini kaybettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre kaynak, görüşlerin yakınlaşmasından bahsetmenin, “zaman sınırlı uygulama mekanizmalarına sahip net, resmi anlaşmalara dönüştürülmedikçe anlamsız kaldığını” vurguladı.

Ayrıca, askeri dosyadaki anlaşmalardan bahsetmenin, "Suriye ordusu çerçevesinin dışında, bağımsız liderliğe ve yabancı bağlara sahip silahlı grupların varlığının devam etmesiyle bağdaşmadığını, bunun egemenliği zayıflattığını ve istikrarı engellediğini" ifade etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı kaynağı, aynı durumun "sınır geçişlerinin tek taraflı kontrolü ve bunların pazarlık kozu olarak kullanılması için de geçerli olduğunu, bunun da ulusal egemenlik ilkelerine aykırı olduğunu" belirtti.


Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)
TT

Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)

Reuters'ın haberine göre, yerel bir yetkili, Suriye'nin Humus vilayetindeki Alevi mahallesinde bulunan bir camide bugün meydana gelen patlamada altı kişinin öldüğünü ve 20 kişinin yaralandığını açıkladı.

Devlet medyası, güvenlik güçlerinin bölgeyi kordon altına aldığını ve soruşturma başlattığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre yerel yetkililer, patlamanın intihar saldırısı veya bölgeye yerleştirilen patlayıcılar nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini söyledi.