‘Engelli’ bir İsrail askeri kendini ateşe verdi

Engelli İsrail askeri, talepleri yetkililer tarafından yıllarca görmezden gelindiği için kendini ateşe verdi

Salı günü ölen ordu ve güvenlik güçlerini anan İsrailli kadın askerler (AFP)
Salı günü ölen ordu ve güvenlik güçlerini anan İsrailli kadın askerler (AFP)
TT

‘Engelli’ bir İsrail askeri kendini ateşe verdi

Salı günü ölen ordu ve güvenlik güçlerini anan İsrailli kadın askerler (AFP)
Salı günü ölen ordu ve güvenlik güçlerini anan İsrailli kadın askerler (AFP)

İsrail dün, ölen ordu ve güvenlik birimleri unsurlarını anmak için düzenlenecek büyük etkinliklere hazırlanırken, er Itzik Saidian, mali destek taleplerine yanıt verilmemesini protesto etmek amacıyla kendini ateşe verdi. Olay, İsraillileri derinden etkilerken Başbakan, bakanlar ve ordu komutanları Saidian ve ailesine geç de olsa ilgi gösterdiler. Savunma Bakanı Benny Gantz, sorumluların cezalandırılması için özel bir soruşturma komisyonu kurulması talimatı verdi.
Batı Kudüs’te yaşayan 26 yaşındaki er Sadian, 2014 yılındaki İsrail-Gazze çatışması sırasında Gazze Şeridi'ndeki Şecaiye mahallesinde şiddetli bir çatışmaya girdi. Yanındaki Golani Tugayı’ndan gelen altı askerin öldüğü çatışmada Şaol Aron adlı asker Hamas tarafından esir alındı. İsrail, er Şaol’un çatışmada öldürüldüğünü duyursa da Hamas, Şaol Aron’u esir aldıkları konusunda ısrar ediyor ve mahkum takas anlaşması konusunda anlaşmaya varılmadığı sürece Aron’un durumu hakkında bilgi vermeyi reddediyor.
Saidian, çatışmalar sırasında fiziki olarak yaralanmış olmasına rağmen çatışmanın psikolojik etkilerini üzerinden atamadı. Çatışmadan sağ kurtulan diğer askerler de aynı tramvayı yaşadı. Bunlardan biri olan Yaron Porter, ABD’nin Miami kentine göç etmek zorunda kaldı.
Saidian’a, yüzde 25 oranında kısmen zihinsel engelli raporu verildi. Ancak yetersiz olan engelli maaşıyla yarı zamanlı bir işte çalışmak zorunda kaldı. Ancak çalıştığı iş yeri, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını döneminde onu işten uzaklaştırdı. Ordu ise maaşını artırmayı reddetti. Saidian, bu durumu protesto etti ve kendisine yardım edilmesi için birçok kuruma başvurdu, ama sonuç alamadı. Pazartesi akşamı, Tel Aviv'in doğusundaki Petah Tikva'da Savunma Bakanlığı'na bağlı Rehabilitasyon Departmanı’na içinde yanıcı bir madde bulunan plastik bir şişeyle geldi. Bu yanıcı maddeyi üzerine döken Saidian, böylece kendini ateşe verdi. Askerler derhal yangına müdahale etti. Saidian, durumu kritik halde hastaneye kaldırıldı. Saidian’ın hayati tehlikesi halen devam ediyor.
Saidian’ın Miami’ye göç eden arkadaşı Porter, dün yaptığı açıklamada, “Yetkililer, Saidian’ın tarifi imkansız bir umutsuzluğa kapılmasına neden oldular” dedi. Saidian'ın Hamas'ın gücünün yetmeyeceği güçlü bir adam olduğunu söyleyen Porter, ancak onu savaşa gönderen yetkililerin onun kalbini kırdığını söyledi. Porter, “Ben de acımasız yetkililerle karşlaştım. Bu yüzden Miami'ye göç ettim. Ama Saidian, bir gün durumunu anlayacaklarına inanıyordu, bu yüzden İsrail'de kaldı. Şimdi ölüm-kalım savaşı verirken onu bağırlarına basmak için bir birleriyle yarışıyorlar. Artık bunun ona ne faydası var?” ifadelerini kullandı.
Resmi olarak kendileri için anma töreni düzenlenen İsrail ordusu ve güvenlik birimleri unsurlarının sayısının 23 bin 928 olduğu ve İsrail’de engeli yüzde 19’un üzerinde olan yaklaşık 54 bin engelli asker ve subayın yaşadığı biliniyor. Savunma Bakanı ve eski Genelkurmay Başkanı Benny Gantz'a göre İsrail’de yeterli bakım hizmetinden yararlanamayan binlerce zihinsel engelli eski ordu mensubu var. Saidian'ın intihar teşebbüsünü, ‘kurumların kendilerini ciddi bir şekilde gözden geçirmelerine ihtiyaç duyan trajik bir olay’ olarak niteleyen Gantz, iki gün içinde ön bilgiler sunacak bir soruşturma komisyonu kurulması talimatı verdi.
Öte yandan Başbakan Binyamin Netanyahu, olayın kendisini sarstığını söyledi.
Savunma Bakanı Gantz, Genelkurmay Başkanı Aviv Kochavi hastanede tedavi altındaki Saidian’ı ziyaret ettiler. Burada insanların, ‘ordunun, önemsiz yerlere büyük miktarlarda paralar harcarken hayatlarını feda eden askerleri hor gördüğü’ şeklindeki eleştirilerini dinlediler.



ABD Başkanı Trump’tan Kiev’e uyarı: Barış planı için perşembe son gün

Trump ve Zelenskiy, Şubat 2025'te Beyaz Saray'daki görüşmelerinden bir kare (Arşiv - Reuters)
Trump ve Zelenskiy, Şubat 2025'te Beyaz Saray'daki görüşmelerinden bir kare (Arşiv - Reuters)
TT

ABD Başkanı Trump’tan Kiev’e uyarı: Barış planı için perşembe son gün

Trump ve Zelenskiy, Şubat 2025'te Beyaz Saray'daki görüşmelerinden bir kare (Arşiv - Reuters)
Trump ve Zelenskiy, Şubat 2025'te Beyaz Saray'daki görüşmelerinden bir kare (Arşiv - Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna’nın, Washington’un desteklediği barış planını Perşembe gününe kadar kabul etmesi gerektiğini söyledi. Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığı habere göre Trump, Cuma günü bir radyo röportajında, “Birçok son tarihim var. İşler yolunda giderse uzatılabilir, ancak Perşembe günü uygun bir zaman” ifadelerini kullandı.

Beyaz Saray’dan bir yetkili ise, Trump’ın hem Ukrayna hem de Rusya ile “savaşı mümkün olan en kısa sürede bitirmek için” çalıştığını belirtti. ABD’nin sunduğu barış planı, Kiev ve Avrupa müttefiklerini şaşırttı. Yetkili, “Bu savaş gereğinden uzun sürdü ve çok sayıda can kaybına yol açtı. Başkan Trump, tarafları masaya döndürmek için yoğun şekilde çalışıyor” dedi.

Planın öne çıkan maddeleri

Donetsk ve Luhansk bölgeleri ile 2014’te Rusya tarafından ilhak edilen Kırım, “fiilen Rusya toprağı” olarak tanınacak.

Ukrayna’nın güneyindeki Herson ve Zaporijya bölgeleri iki taraf arasında paylaşılacak.

Kiev, planı kabul ederse NATO’ya katılma hedefinden vazgeçmek ve bunu anayasa ile güvence altına almak zorunda olacak.

Ukrayna ordusunun büyüklüğü 600 bin askerle sınırlandırılacak, NATO ise ülkeye asker konuşlandırmayacak. Ancak Avrupa savaş uçakları Polonya’da konuşlanarak Kiev’e hava desteği sağlayacak.


Putin: ABD’nin Ukrayna planı nihai çözüm için zemin oluşturabilir

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (EPA)
TT

Putin: ABD’nin Ukrayna planı nihai çözüm için zemin oluşturabilir

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (EPA)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD’nin Ukrayna konusunda hazırladığı planın, şartların oluşması hâlinde çatışmanın “nihai bir çözümü” için temel teşkil edebileceğini söyledi. Putin, Kiev yönetiminin öneriyi reddetmesi durumunda Rusya’nın sahadaki ilerleyişini sürdüreceği uyarısında bulundu.

Cuma günü gerçekleştirilen ve devlet kanallarından yayımlanan hükümet toplantısında konuşan Putin, Washington tarafından sunulan planın “ilkesel olarak uygulanabilir” olduğunu ancak Moskova ile detaylı biçimde müzakere edilmediğini belirtti. 

Trump ile Alaska görüşmesi

Putin, Ağustos ayında Alaska’da ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmede, Rusya’nın “zorluklara rağmen” Amerikan tarafının uzlaşma önerilerini kabul ettiğini söyledi. Planın görüşmeden önce her iki taraf arasında değerlendirilmiş olduğunu aktaran Putin, kamuoyunda yalnızca genel hatlarıyla gündeme getirildiğini ifade etti.

“Güncellenmiş plan elimizde”

Rus lider, ABD’nin güncellenmiş plan metninin Moskova’nın elinde bulunduğunu ve yeni taslağın Ukrayna’da kalıcı bir çözümün temelini oluşturabileceğini dile getirdi. Görüşmede ABD’nin Rusya’dan bazı tavizler talep ettiğini, Moskova’nın ise sürecin ilerlemesi adına esneklik göstermeye hazır olduğunu aktardı.

Kiev’in itirazı

Putin, Ukrayna’nın plana karşı çıktığını hatırlatarak Kiev ve bazı Avrupa ülkelerinin “sahadaki gerçekleri görmediğini” ileri sürdü. Rus güçlerinin Ukrayna’da ilerleyişini sürdürdüğünü belirten Putin, “Barış sağlanmadığı sürece bu ilerleyiş devam edecek” dedi.


Ben-Gvir, itfaiye aracı bağışı ve 17 gencin eğitimiyle Suveyda sakinlerinin gönlünü kazanmaya çalışıyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, çarşamba günü üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (İsrail Hükümeti Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, çarşamba günü üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (İsrail Hükümeti Basın Ofisi)
TT

Ben-Gvir, itfaiye aracı bağışı ve 17 gencin eğitimiyle Suveyda sakinlerinin gönlünü kazanmaya çalışıyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, çarşamba günü üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (İsrail Hükümeti Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, çarşamba günü üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (İsrail Hükümeti Basın Ofisi)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun yaklaşık bir yıldır İsrail’in işgali altında bulunan Suriye’nin güney bölgelerine yaptığı provokatif turdan ve aynı anda Suriye’den yürütülen silah kaçakçılığı ağının ortaya çıkarılmasından bir gün sonra, İsrail makamları dikkat çeken bir açıklama yaptı. Açıklamaya göre İsrail, Suveyda’dan 17 Dürzi gencine profesyonel yangın söndürme eğitimi vermeyi ve vilayete bir itfaiye aracı hediye etmeyi planlıyor.

Bu açıklama, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Paylaşımların çoğunda, İsrail’in niyetlerine yönelik eleştiriler ve uyarılar öne çıktı. Sosyal medya kullanıcıları, Beşşar Esed rejiminin devrilmesinden bu yana İsrail’in 450 kilometrekareyi aşan Suriye toprağını işgal ettiğine (1967’den beri işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri’ne ek olarak) ve Şam’dan ülkenin güney ve güneybatı sınırlarına uzanan bölgede güvenlik kontrolünü dayattığına dikkat çekti.

İsrail güçlerinin Suriye topraklarına ilk adım attığı günden bu yana bölgede gerilim yarattığı, toplumsal çatışmaları körüklemeye çalıştığı, hava saldırıları ve topçu bombardımanları düzenlediği, hatta Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı hedef aldığı belirtildi. Bu adımların, Şam yönetimine baskı kurmak ve onu güvenlik anlaşmalarına zorlamak amacı taşıdığı ifade edildi.

Gelen son bilgilere göre, Arap karşıtı söylemleri, aşırı sağcı tutumu ve ırkçı görüşleriyle bilinen İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir bakanlığına bağlı İtfaiye Kurumu’na Suveyda’ya bir itfaiye aracı gönderilmesi yönünde talimat verdi. Ben-Gvir bu adımı ‘üst düzey insani bir girişim’ olarak tanımladı. Ancak bölge kamuoyu, özellikle Araplarla ilgili politikaları göz önüne alındığında, Ben-Gvir’in bu girişiminin insani amaçlar taşıdığına pek ihtimal vermiyor. Bu nedenle söz konusu adımın gerçekten Suveyda’da çıkabilecek yangınlara destek olmayı mı hedeflediği, yoksa bölgede yeni fitneler ve çatışma alanları yaratmayı mı amaçladığı yönünde soru işaretleri doğmuş durumda.

cdft
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 28 Ocak 2024 tarihinde Gazze Şeridi ve Batı Şeria'nın kuzeyinde yerleşim yerlerinin yeniden inşası için çağrıda bulunan bir konferansta konuşuyor. (Reuters)

Gelen bilgiler, söz konusu girişimin İsrail’in güney Suriye’deki nüfuzunu ‘insani yardım’ görünümü altında genişletmeyi hedefleyen daha kapsamlı bir planın parçası olabileceği yönünde. Bu çerçevede İsrail’in, Suriye toplumunda ayrışma yaratmak amacıyla Dürzi topluluğu ile ‘özel bağlara’ sahip olduğu iddiasını öne çıkardığı değerlendiriliyor.

Şarku’l Avsat’ın Yediot Aharonot’tan aktardığına göre Dürzi topluluğundan 17 genç, üç hafta sürecek yoğun bir itfaiyeci eğitimine tabi tutulacak. Programın ardından her bir katılımcı, tam teçhizatlı şekilde Suriye’ye dönecek. Ayrıca Suveyda’da yeni bir itfaiye istasyonu kurulacağı ve bölgeye bir itfaiye aracı gönderileceği bildirildi.

Haberde, Ben-Gvir’in “Suriye’deki itfaiye istasyonu acil durumlarda kurtarma kapasitesi sağlayacak” dediği aktarıldı. Haberin devamında, İsrail’in, güney Suriye’deki Dürzilerle ilişkisini ‘derin bir stratejik bağ’ olarak nitelendirdiği ve sınırın ötesinde yaşayan Dürzi aileleri de bu çerçevede değerlendirdiği ifade edildi.

Ben-Gvir’in ayrıca şu sözlerine yer verildi: “İsrail’deki Dürzi topluluğuyla ilişkileri güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Bunu hem ulusal güvenlik kurumlarında Dürzi subayların üst görevlere getirilmesiyle hem de ihtiyaç duyulan her alanda destek ve yardım sağlayarak yapacağız.”

xsd
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nden İsrail ile Suriye sınırında kaçakçılık faaliyetlerinin artması, bu bölgeyi ‘Ekim 2023'ten bu yana silah ve uyuşturucu kaçakçılığının aktif bir merkezi’ haline getirdi. (İsrail Ordusu)

Söz konusu haber, çarşamba günü ortaya çıkarılan Suriye kaynaklı silah kaçakçılığı ağına ilişkin polis tarafından yayımlanan yeni detaylarla aynı dönemde gündeme geldi. Tel Aviv tarafından ‘Dürzi ağı’ olarak adlandırılan yapılanmanın tüm üyelerinin (18 kişi) Dürzi kökenli olduğu açıklandı.

Ağda yer aldığı belirtilen bazı isimler kamuoyuyla paylaşıldı. Buna göre Şefa Amr kentinde yaşayan 49 yaşındaki Rami Ebu Şah, yapılanmanın lideri olarak gösteriliyor. Diğer üyeler arasında Suriye’nin Hadr köyünden Yaser Burcas (29), Revad el-Bassar (25) ve Selman Ebu Kays (51) bulunuyor.

İsrail tarafında gözaltına alınanlar arasında ise Rami Ebu Şah’ın yanı sıra Yarka köyünden Emir Selman (25) ve Munir Ebu Davud (26) yer alıyor. Ayrıca İsrail ordusuna mensup askerler arasında İyad Halebi (45), Emel Selim (26), Suheyl Meadi (21) ve Şefa Amr’dan Salih Hanayfis’in (23) tutuklandığı bildirildi. Kimliklerinin açıklanmasına izin verilmeyen sekiz kişinin daha gözaltında olduğu ifade edildi.

xsdf
Suriye'den İsrail'e silah kaçakçılığı… Tel Aviv, düzenli ve yedek askerler dahil olmak üzere beş kişinin olayla ilgisi olduğunu açıkladı. (Polis Sözcüsü)

İsrail basınında yer alan sızıntılara göre, silah kaçakçılığında kullanılan araçların orduya ait kamyon ve askeri taşıtlar olduğu iddia edildi. Silahları ülkeye getirenlerin ise Bedevi aşiretlerin saldırısı sırasında Suveyda’yı savunmak için Suriye’ye geçtiklerini öne süren İsrailli Dürziler olduğu belirtildi. Bu kişilerin bölgede çok büyük miktarda silah buldukları ve bunları son derece düşük fiyatlara satın aldıkları ifade edildi. Aktarılan bilgilere göre bir tabanca bin şekel (yaklaşık 300 dolar), bir makineli tüfek 3 bin şekel, bir RPG roketatar ise 4 bin şekele alınmış; bu silahların İsrail’de beş ila on katı fiyatlarla satıldığı kaydedildi. Ayrıca, Suveyda’ya gönderileceği duyurulan itfaiye aracına ilişkin haberin, silah ticareti skandalının üzerini örtmeye yönelik bir girişim olabileceği ihtimali de gündeme geldi.