Lübnan Maruni Patriği Rai: Tek çözüm yolu ‘Teknokrat Hükümet’

Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai Pazar vaazında (NNA)
Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai Pazar vaazında (NNA)
TT

Lübnan Maruni Patriği Rai: Tek çözüm yolu ‘Teknokrat Hükümet’

Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai Pazar vaazında (NNA)
Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai Pazar vaazında (NNA)

Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve Lübnan Başbakan adayı Said Hariri arasındaki siyasi anlaşmazlıklar ve görüş ayrılıkları nedeniyle aylardır yeni hükümeti kurulamadığına işaret ederek, dini kimlikleri esas almayacak bir “teknokratlar hükümeti” kurulmadan reform ve kurtuluşun mümkün olamayacağını duyurdu. Rai, tüm Lübnanlılar için birlik hükümeti istediklerini ifade ederek, bir arada yaşamak için mezhepsel ve dini çatışmaların önlenmesi gerektiğini kaydetti.
Rai açıklamasında, dünyanın Lübnan’a karşı olumlu girişimlerde bulunmak için bir hükümet kurulmasını beklediğini belirterek, yabancı delegelerin, kişisel farklılıklar ve ilgi alanlarını bir kenara bırakarak kendilerini ülkeyi kurtarmaya adamaları adına yetkililere yalvardığını söyledi. Hiçbir partinin olmadığı teknokrat bir hükümetin kurulmaması halinde reform, yolsuzlukla mücadele, cezai işlemler, savunma stratejisi ve ulusal uzlaşma hakkında sorumlu yetkililerin boşuna nefes tükettiğini belirten Patrik, tüm bu konulara yönelik talebin ciddiyetinin bir hükümet kurmak olduğunu bildirdi.
Yeni hükümetin etkili olması, reformları hayata geçirebilmesi ve ulusal birlik bağlarını sıkılaştırabilmesi için, hesap verilebilirliğin olduğu bir parlamento olmasını umduklarını belirten Rai, işleyişi ve iç anlaşmazlıklarını önlemek adına mezhepsel hükümetin hariç tutulması gerektiğini dile getirdi. Patrik açıklamasında, devlet işlerinde ve yaşamın çeşitli alanlarında tecrübeli uzmanlardan oluşan bir hükümet kurulması konusundaki anlaşmaya atıfta bulundu.
Bu bağlamda siyasi güçlerin, Lübnan’ı kurtarma görevlerini üstlenecek bir hükümet oluşumunu hızlandırmaya yönelik talepleri görmezden gelmeye devam ettiğini söyleyen Beyrut Rum Ortodoks Başpiskoposu Elias Audi ulus, devlet ve toplum pahasına bazı bireylerin çıkarlarının artması ile mezheplerin büyüdüğünü söyledi. Audi haftalık vaazında, iktidar arzusunun zihinleri kontrol ederek kısıtladığını, böylece Lübnanlıları uçuruma sürükleyecek bir intihar politikası izlendiğini vurguladı. Başpiskopos açıklamasında, “Biz utanıyoruz, onlar utanmıyorlar. Bilakis kaderimizi seçimlerle şekillendirecek yıkıcı yaklaşımlarını sürdürerek konuşuyorlar” şeklinde konuşarak, bugün sorumluluğu kabul etmek ve sorumlu olmak için cesaretten başka hiçbir şeye ihtiyaçları olamadığını belirtti.
Diğer yandan Lübnan Şii Caferi Müftüsü Ahmed Kablan dün yaptığı açıklamada, Lübnan’da hüküm verecek bir hükümet olmadığını ve neredeyse harabeler dışında devletten geriye hiçbir şey kalmadığını belirterek, ülkenin hali hazırda kağıt üzerindeki mürekkep gibi olduğu benzetmesini yaptı. Kaplan açıklamasında, gerekli olan şeyin ülkeyi satmak değil kurtarmak olduğunu çünkü özellikle bazı uluslararası delegelerin arka planda önce Tel Aviv’in güvenliği politikasıyla Lübnan’ı boğma konuşunda ısrar ettiğine değinerek,  ‘bugün yurt, yarın doğalgaz’ denklemini hatırlattı.



Lübnan muhalefeti: Beşli Komite’nin açıklaması Fransa’nın girişimini etkisizleştirdi

Milletvekili Kerami, Müftü Deryan ile görüştü (NNA)
Milletvekili Kerami, Müftü Deryan ile görüştü (NNA)
TT

Lübnan muhalefeti: Beşli Komite’nin açıklaması Fransa’nın girişimini etkisizleştirdi

Milletvekili Kerami, Müftü Deryan ile görüştü (NNA)
Milletvekili Kerami, Müftü Deryan ile görüştü (NNA)

Beşli komite ülkeleri, Lübnan'da cumhurbaşkanı seçilmesini engelleyenlere karşı ‘önlem’ almakla tehdit ederken, Lübnanlı milletvekillerinden anayasal sorumluluklarını yerine getirmelerini ve ülke için bir cumhurbaşkanı seçmeye devam etmelerini talep etti.

Açıklama, Mısır, Fransa, Katar, Suudi Arabistan ve ABD temsilcilerinin katıldığı Doha'da yapılan toplantı sonrası yapıldı. Fransa'nın Lübnan Özel Temsilcisi Jean-Yves Le Drian’ın katıldığı toplantıda Lübnan liderliğinin, vatandaşlarına karşı sorumluluklarını yerine getirmek için cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılmasını hızlandırmaya ve gerekli ekonomik reformları uygulamaya yönelik acil ihtiyacı tartışıldı.

Toplantıda, ‘ekonomiyi kurtarmak ve Lübnan halkı için daha müreffeh bir geleceği güvence altına almanın Lübnan liderliğinin ne yapacağına bağlı olduğu’ belirtildi. Toplantıya katılanlar, Lübnanlı milletvekillerinin anayasal sorumluluklarını yerine getirmelerinin ve ülke için bir cumhurbaşkanı seçmeye devam etmelerinin önemini vurguladı.

Lübnan’daki siyasi güçler ise Beşli Komite tarafından yayınlanan nihai bildiriyi yorumlama konusunda farklılık gösteriyor. Muhalefet, diyalog konuşmalarını görmezden gelerek, dolaylı da olsa, Cihad Azur’u desteklemeye devam ederken iktidar kanadı ise Marada Hareketi lideri Süleyman Fraciyye’ye destek veren Fransız girişimine bel bağlıyor.

(Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket (ÖYH) kaynakları, komite tarafından yayınlanan açıklama hakkında yorum yapmaktan kaçınırken, daha sonra içerik hakkında bir açıklama yapılacağına dikkat çekti. (Maruni Hristiyan) Lübnan Kuvvetleri Partisi (LKP) Milletvekili Giyas Yazbek, nihai açıklamayı ‘muhalefetin yürüttüğü siyasi mücadeleye öncelik, hak ve meşruiyet veren iyi bir adım’ olarak nitelendirdi. Şarku’l Avsat’a konuşan Yazbek, “Açıklama, talep ettiğimiz anayasal çözümü krizden çıkış için bir yol haritası olarak ortaya koydu ve bu ülkelerin gerçek duruşunu gösterdi. Ayrıca karşı taraf her şeyi bir bütün olarak kendi çıkarına göre değerlendiriyor” dedi.

Yazbek, açıklamasında (Şii) Hizbullah ve müttefikleri tarafından gündeme getirilen diyalog konusunu göz ardı ederken, “Genel olarak muhalefet ve özel olarak LKP olarak, uluslararası hareketten duyduğumuz ve okuduğumuz her şeyin haklı olduğumuzu teyit ettiğini vurguluyoruz. Ayrıca bu koşullar, devrimci normlar kategorisine giren her şey ve devleti devlet üzerinde kontrol altına alma girişimleri karşısında anayasaya bağlılığımızı desteklemektedir” ifadelerini kullandı.

(Dürzi) İlerici Sosyalist Parti (İSP), Beşli Komite’nin açıklamasının Fransız girişimini desteklemediğine inanıyor. Dolayısıyla İSP’de Milletvekili Bilal Abdullah’a göre cumhurbaşkanının belirlenmesinde dış taraflar yer almıyor. Abdullah’ın ifadelerinden, Fransız girişiminin feshedildiği anlaşılırken, Şarku’l Avsat’a konuşan Bilal Abdullah, “Açıklamada, Fransız girişiminin bir nevi düzeltme ve tasfiyesi yer almış, liyakatin içeride elde edilmesinin önemi üzerinde durulmuştur. Açıklama, rejim değişikliği ile ilgili diğer konulardan uzakta cumhurbaşkanlığı seçimlerine odaklandı ve böylece Taif Anlaşması’na bağlılığını ortaya koydu” ifadelerini kullandı.

Marada lideri Süleyman Franciyye’nin adaylığını destekleyen Hizbullah ve müttefiklerine ilişkin olarak ise bu kanat, öyle görünüyor ki açıklamadan sonra atılacak pratik adımları sabırsızlıkla bekliyor. Öyle ki Meclis Başkanı Nebih Berri başkanlığındaki meclisteki Kalkınma ve Kurtuluş bloğundaki parlamenter kaynaklar, açıklamadaki mesajı kendi siyasi gruplarına yönelik veya aleyhte değerlendirmeyi reddetti. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, “Açıklama neleri içerirse içersin ve diyalog çağrısını alt üst eden yorumlar ne olursa olsun kesin olan şu ki, Lübnan’daki ilgili tüm güçlere yetkinin Lübnan’ın olması gerektiğine dair bir mesajdır. Bu nedenle eğer samimi niyet ve irade varsa, Lübnanlıların çözüm üretmesi için bir teşvik olmalıdır” şeklinde konuştu. Kaynaklar ayrıca, bu açıklamayı takip edecek pratik adımların beklenmesi çağrısında bulundu.

Berri’nin dış hareketten ne sonuç çıkacağını bekleme çağrısı yapması sonrasında yakın zamanda bir oturum çağrısı yapıp yapmayacağına ilişkin bir soruya yanıt olarak ise kaynaklar, gelecek hafta beklenen bir hareketten bahsederken, bunu cumhurbaşkanı seçmek için bir oturum çağrısının izleyebileceğine dikkati çekti.

Öte yandan Marada Hareketi liderlerinden Kerim er-Rasi, Fransız girişiminin sona erdiğini söylemekten kaçınıyor. Şarku’l Avsat’a konuşan Rasi, “Açıkçası, açıklama iki şeyi gösterdi; Fransız girişiminin devrilmedi, ancak öte yandan diyalog çağrısında bulunulmayacak” dedi. Kerim er-Rasi, “Paris, başladığı yoldan geri adım atmayacak. Ama iç ve dış engellerle çözüm çok uzakta olabilir” ifadelerini kullandı.

Milletvekili Faysal Kerami ise Başmüftü Şeyh Abdullatif Deryan ile görüşmelerinin ardından yaptığı açıklamada, “Doha toplantısının hepsi mantıklı olan, devlete başvurma ve cumhurbaşkanı seçimini hızlandırma çağrısı yapan tavsiyelerini okudum. Ancak her şeyden önce karar, Lübnanlıların ve Temsilciler Meclisinin elinde. Lübnanlı politikacılar ve parlamenterlerin bir cumhurbaşkanı seçmek için bir araya gelmeleri gerekiyor. Bu mümkün değilse, kamu işlerinde ve kurumlarda düzeni yeniden sağlayabileceğimiz bir çözüm üretmek için diyaloga geçelim” açıklamasında bulundu.