Suudi Arabistan iklim ve çevre değişiklerinde öncü adımlar atıyor

Suudi Arabistan iklim ve çevre değişiklerinde öncü adımlar atıyor
TT

Suudi Arabistan iklim ve çevre değişiklerinde öncü adımlar atıyor

Suudi Arabistan iklim ve çevre değişiklerinde öncü adımlar atıyor

Ortak uluslararası sorunlara yönelik öncü rolünü güçlendiren ve gezegenin korunmasına katkıda bulunmayı amaçlayan Suudi Arabistan, G20 Zirvesinde konu hakkında bir bildiri sunarak ‘döngüsel karbon ekonomisi’ kavramını benimsediğini belirtti ve çevresel sorunları ele alan ilk özel çalışma grubunu kuran ülke oldu.
Riyad’ın G20 zirvesindeki çabaları, toprak bozulumuyla mücadele etmek ve mercan resiflerini korumak için iki uluslararası girişimin başlatılmasıyla sonuçlandı. Söz konusu girişimler, iklim değişikliğinin etkilerini azaltmaya yönelik uluslararası çabaların güçlendirilmesinde önemli bir etkiye sahip olacak.
Bu çerçevede Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, en büyük yeniden ağaçlandırma programı kapsamında 50 milyar ağaç dikerek Krallığın toprağı ve doğayı korumayı amaçladığı ‘Yeşil Suudi Arabistan Girişimi’ ve ‘Yeşil Ortadoğu Girişimi’ni duyurdu.
Yeşil Suudi Arabistan Girişimi, 130 milyon tondan fazla karbon emisyonunu ortadan kaldırarak temiz hidrokarbon teknolojilerindeki projeler yardımıyla karbon emisyonlarını küresel katkıların yüzde 4'ünden fazla azaltacak. Böylece korunan alanların oranı, her ülkenin kendi topraklarının yüzde 17'sini koruma yönündeki küresel hedefi de aşarak, Krallığın 600 bin kilometrekareye eşdeğer kara alanının yüzde 30'undan fazlasına çıkarılmış olacak.
Yeşil Suudi Arabistan Girişimi, temiz hidrokarbon teknolojilerindeki projeler yardımıyla karbon emisyonlarını 130 milyon tondan fazla azaltarak küresel standartların yüzde 4’ünden fazla azaltmış olacak. Böylece korunan alanların oranı, her ülkenin kendi topraklarının yüzde 17’sini koruma yönündeki küresel hedefi de aşarak, Krallığın 600 bin kilometrekareye eşdeğer kara alanının yüzde 30’unu kapsamış olacak.
Ulusal Çevre Stratejisi, çevrenin tüm yönlerini ele alan ve toplam maliyeti 50 milyar riyali aşan 60’dan fazla girişim başlatarak en iyi uluslararası standartlara ve uygulamalara uygun yeni bir çevre sistemi benimsemiştir.
Suudi Arabistan enerji sektörü, karbonun çıkarılması ve depolanması için pratik bilimsel çözüm yöntemlerini takip ederek karbon emisyonlarını azaltma alanındaki çabalarını sürdürmeye devam etmektedir. ‘Aramco’ ve ‘SABIC’ şirketleri, mevcut teknolojiyi kullanarak, iklim ve çevre koruma alanlarında yaptığı çalışmalara uygun olarak güvenilir sonuçlar ve temiz ürünler elde ediyor.



Katar ile dayanışma içerisinde olduğunu belirten KİK Bakanlar Konseyi, Doha’nın İran ile İsrail arasındaki çatışmaların durdurulmasında oynadığı rolü takdir etti

KİK Dışişleri Bakanları ve KİK Genel Sekreteri hatıra fotoğrafı çektirdi. (KİK)
KİK Dışişleri Bakanları ve KİK Genel Sekreteri hatıra fotoğrafı çektirdi. (KİK)
TT

Katar ile dayanışma içerisinde olduğunu belirten KİK Bakanlar Konseyi, Doha’nın İran ile İsrail arasındaki çatışmaların durdurulmasında oynadığı rolü takdir etti

KİK Dışişleri Bakanları ve KİK Genel Sekreteri hatıra fotoğrafı çektirdi. (KİK)
KİK Dışişleri Bakanları ve KİK Genel Sekreteri hatıra fotoğrafı çektirdi. (KİK)

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) dün Katar devletinin egemenliğine yönelik her türlü ihlali ya da güvenlik ve istikrarına yönelik her türlü tehdidi kategorik olarak reddettiğini yineleyerek, Katar'ın güvenlik ve istikrarının tüm KİK ülkelerinin güvenlik ve istikrarının ayrılmaz bir parçası olduğunu ve herhangi bir üye ülkeye yönelik tehdidin tüm KİK ülkelerine yönelik doğrudan bir tehdit olduğunu vurguladı.

İran'ın Katar'daki el-Udeyd Hava Üssü’ne yönelik füze saldırılarını görüşmek üzere dün Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen olağanüstü toplantının ardından KİK Bakanlar Konseyi, ABD Başkanı Donald Trump'ın ateşkes ilanını memnuniyetle karşılayarak, tüm askeri eylemlerin derhal durdurulması gerektiğini vurguladı ve Katar'ın bölgenin güvenlik ve istikrarını korumak için arabuluculuk yapma ve ateşkes sağlama çabalarını övdü. Konsey tüm tarafları, anlaşmazlıkları çözmenin etkili bir yolu olarak diplomatik yaklaşımı benimsemek için ortak çaba sarf etmeye, azami itidal göstermeye, bölgeyi ve halkını savaşın tehlikelerinden korumaya ve bölgede olumlu bir geleceğe doğru yeni bir yol çizmek için bir fırsat teşkil eden sürdürülebilir çözümlere yol açacak müzakerelere dönüş için baskı yapmaya çağırdı.

KİK Bakanlar Konseyi, bu yöndeki tüm çabaları desteklemeye hazır olduğunu vurguladı, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran ile İsrail arasında ateşkes sağlanması konusundaki başarısını takdir etti ve ABD Başkanı’nı Gazze Şeridi'nde kalıcı bir ateşkes sağlanması için çaba göstermeye davet etti.

Katar ile dayanışma

KİK’in Katar’ın başkenti Doha'da düzenlenen 49. olağanüstü toplantısında yayımlanan bildiride, İran'ın Katar'daki bir askeri üsse yönelik füze saldırılarından duyulan derin üzüntü ve güçlü kınama ifade edildi. Açıklamada bu durum, ‘İran'ın Katar'ın egemenliğini, hava sahasını ve iyi komşuluk ilkelerini açık, kabul edilemez ve tehlikeli bir şekilde ihlal etmesi ve bahaneler ve gerekçeler ne olursa olsun uluslararası hukukun ve Birleşmiş Milletler (BM) Şartı’nın açık bir ihlali’ olarak nitelendirildi.

Bakanlar Konseyi, Katar ile tam dayanışma içinde olduğunu ve güvenlik ve istikrarını korumak için aldığı tedbirlere tam destek verdiğini ifade ederek, Katar Silahlı Kuvvetleri’nin İran tarafından başlatılan saldırıya karşı koyma kabiliyetlerini övdü.

BM Şartı ve uluslararası hukuk sözleşmeleri, iyi komşuluk ilkeleri, devletlerin egemenliğine saygı, içişlerine karışmama, anlaşmazlıkları barışçıl yollarla çözme, güç kullanmama ve güç tehdidinde bulunmama gibi temellere ve ilkelere bağlı kalınması gerektiğini vurguladı.

Diyalog ve diplomasinin önceliği

KİK Bakanlar Konseyi, Mart 2024'te açıklanan KİK Bölgesel Güvenlik Vizyonu'nun ülkeler arasındaki ilişkilerde diyalog ve diplomasi yolunun önceliğine ilişkin içeriğini ve bu yolun mevcut krizlerin üstesinden gelmenin ve bölgenin güvenliği ile halklarının huzurunu korumanın tek yolu olduğunu kaydetti. Herhangi bir gerilimin bölgesel güvenliğe zarar vereceğini ve bölgeyi uluslararası barış ve güvenlik üzerinde yıkıcı etkileri olacak tehlikeli yollara sürükleyeceğini kaydetti.

Bakanlar Konseyi, Umman Sultanlığı'nın nükleer dosyaya ilişkin ABD-İran müzakerelerindeki rolünü övdü ve Katar, ABD ve diğer ülkelerin sükûnete katkıda bulunan rolünü takdir ederek etkili arabuluculuk çabalarının sürdürülmesinin önemini vurguladı.

Hava ve deniz güvenliğine vurgu

KİK Bakanlar Konseyi, bölgedeki hava ve deniz güvenliği ile su yollarının korunmasının ve ticari gemilerin hedef alınması ve deniz nakliyat hatlarının, uluslararası ticaretin ve KİK ülkelerindeki petrol tesislerinin tehdit edilmesi de dâhil olmak üzere bölgenin ve dünyanın güvenlik ve istikrarını tehdit eden faaliyetlere karşı koymanın önemini vurguladı. Bakanlar Konseyi ayrıca, KİK ülkelerinin küresel enerji piyasalarının istikrarı konusundaki kararlılığını ve istekliliğini yineledi.

Bakanlar Konseyi'nin olağanüstü toplantısına Kuveyt Dışişleri Bakanı Abdullah el-Yahya başkanlık ederken, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed Al Nahyan, Bahreyn Dışişleri Bakanı Dr. Abdullatif ez-Zeyani, Umman Dışişleri Bakanı Bedr el-Busaidi, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman bin Casim Al Sani ve KİK Genel Sekreteri Casim el-Budeyvi katıldı.