Sloganların çoğunda da belirtildiği üzere dün (Cuma) binlerce Cezayirli, “çete rejiminin gitmesi” için başkent ve büyük şehirlerin meydanlarına döküldü. Göstericiler, halk hareketine katılmaları sebebiyle birçok eylemciyi hapse atan yargıyı protesto etti.
Güvenlik güçleri, göstericilerin protesto yürüyüşünü engelleyemedi. Oruç tutmanın zorluğuna rağmen mitinglerin 114’üncüsü yüzlerce kişinin katılımıyla devam etti.
Eş-Şelef (başkentin 200 km batısı) şehrinden geldiğini ifade eden 20’li yaşlardaki gösterici İsam Kermiş, Şarku’l Avsat’a şunları söyledi:
“Barış, özgürlüklere boyun eğdiren bir otorite karşısında bizim gücümüzdür. İki yıldan fazla bir zamandır hiç bir şiddet eğilimi göstermeden sokakta gösteri yapan bu insanlar, iktidarın değişmesini hak etmiyor mu?”
Göstericiler, sivil bir devlet istediklerine dair sloganlar attılar
Ülkenin doğu ve batı banliyöleri ile aşiret vilayetlerindeki Berberice konuşan göstericiler, parlamento seçimlerini protesto ederek, ülkeyi yöneten kimselerin ordu mensubu olması sebebiyle, sivil bir devlet istediklerine dair sloganlar attılar.
Cumhurbaşkanlığı tarafından Perşembe günü yapılan açıklamada, 12 Haziran’da yapılması planlanan parlamento seçimleri için sunulacak olan aday listelerinin sürelerinin aynı ayın 22’sinden 27’sine uzatıldığı bildirildi. Cumhurbaşkanlığı, aday listelerinin sunulması süresinin, seçmenlerin imza atma konusundaki isteksizliği nedeniyle uzatıldığını duyurdu.
Cumhurbaşkanlığı yaptığı açıklamada, bunun Cezayir Yüksek Seçim Kurulu’nun talebi üzerine yapıldığını vurguladı. Aynı bağlamda Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’un, seçim yasasında ilan tarihinden itibaren kırk gün içerisinde belirlenen sürelerin değiştirilmesine izin veren bir cumhurbaşkanlık emri çıkardığı vurgulandı. Kararın alınmasında Cumhurbaşkanlığı’nın Danıştay ve Anayasa Konseyi ile birlikte hareket ettiği belirtildi.
Eski Adalet Bakanı Muhammed Şurfi başkanlığındaki Yüksek Seçim Kurulu, liste sayılarının beklentilere göre az olduğuna işaret etti. Bunun sebebi, seçimlere katılmak isteyen partilerin ve bağımsız adayların adaylık dosyalarının kabul edilmesinin bir şartı olarak yeterli seçmen imzasını toplamaları noktasında karşılaştıkları büyük zorluklar olarak bildirildi.
Seçmenlerin büyük bir kısmı seçimleri kabul etmiyor
Seçim Kurulu’nun imza sürecini uzatmasından, seçmenlerin büyük bir kesiminin seçimleri kabul etmediği anlaşılıyor.
Şurfi, seçim sürecinin geçtiğimiz haftalardaki ilerleyişinden büyük memnuniyet duyduğunu söyledi. Şurfi, 2019’un sonundaki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra 1 Kasım’da anayasa değişikliği kapsamında yapılan referandum seçimlerine yönelik protestoların aksine, parlamento seçimlerine geniş bir katılımın olmasını beklediğini ifade etti.
Avukat Fatih Karad, imza toplanma süresinin uzatılmasını şu şekilde değerlendirdi:
“Değişikliğin yapılması son tarihlere ilişkin kanun hükümlerine aykırı olmasından dolayı yasa dışı bir eylem. Garip olan şey ise söz konusu eyleme kanunu ve anayasayı korumakla görevli iki organın yani Danıştay ve Anayasa Konseyi’nin karışmış olması.”
Barış Toplumu Hareketi’nin eski milletvekili Avukat Fatih, “Cumhurbaşkanının yasama yetkisine sahip olarak seçim sistemindeki yasayı değiştiren bir cumhurbaşkanlığı emri çıkardığını varsaysak bile, bu Bakanlar Kurulu’nda emir alınmasını öngören anayasa hükümlerine aykırı bir durum” dedi.
Ayrıca avukat, “Seçim süreci daha ilk aşamada anayasa ve yasaya aykırı bir şekilde bozulursa, bu durum yasal hükümlere saygı gösterme endişesinin bulunmadığını gösterir. Özellikle de talep, seçim yasasına en çok saygı duyan kanat olması beklenen Yüksek Seçim Kurulundan geliyorsa...” açıklamalarını yaptı.