Yeni keşfedilen çıyan türüne Zeus'un lanetlediği kadının adı verildi

Yeni keşif, hem karada hem suda yaşadığı bilinen üçüncü çıyan türü oldu (Tokyo Metropolitan Üniversitesi)
Yeni keşif, hem karada hem suda yaşadığı bilinen üçüncü çıyan türü oldu (Tokyo Metropolitan Üniversitesi)
TT

Yeni keşfedilen çıyan türüne Zeus'un lanetlediği kadının adı verildi

Yeni keşif, hem karada hem suda yaşadığı bilinen üçüncü çıyan türü oldu (Tokyo Metropolitan Üniversitesi)
Yeni keşif, hem karada hem suda yaşadığı bilinen üçüncü çıyan türü oldu (Tokyo Metropolitan Üniversitesi)

Bilim insanları, Japonya'da dev bir çıyan türü keşfetti. Hayvana Yunan mitolojisinden bir figürün adı verildi.
Japonya'daki Tokyo Metropolitan Üniversitesi ve Hosei Üniversitesi'nden araştırmacılar, çalışmalarını hakemli bilim dergisi Zootaxa'da yayımladı. Hayvanın 20 santimetre uzunluğa ulaştığı ve yaklaşık 2 santimetre kalınlığında olduğu ortaya kondu.
Yirmi çift ayağa sahip çıyana Scolopendra alcyona (S. Alcyona) adı verildi. Alcyona, kendisini Hera adlı tanrıçayla karşılaştırdığı için Zeus tarafından yalıçapkınına dönüştürülen kadının adı.
Toplanan S. Alcyona örneklerinden birinin ayaklarının rengi, yalıçapkınının bacaklarının rengine benzediği için bu karar alındı.
Öte yandan hayvana Japonca'da Ryûjin-ômukade ismi verildi. Bu, çıyanın bulunduğu Ryukyu Adaları'ndaki bir efsaneden geliyor.
Anlatılanlara göre, Ryujin adlı bir ejderha tanrı, kulağına çıyan girdiği için acı çekiyordu. Bir tavuğun çıyan yediğini görünce de her ikisinden korkmaya başladı.
Bu yüzden yüzlerce yıl önce bölgede yaşayan kişiler, ejderha tanrıyı korkutmak ve denizi güvenle geçmek için teknelerine tavuk çizdi ve bayraklarında çıyan kullandı.

Yeni keşfedilen çıyan hem suda hem de karada yaşayabiliyor
Bilim insanları, birbirine çok benzeyen türleri bazı fiziksel farklılıklara göre ayırt edebiliyor. Ancak araştırmanın yazarlarından Katsuyuki Eguchi'ye göre bu, Scolopendra cinsi çıyanlarda yanıltıcı olabilir.
Tokyo Metropolitan Üniversitesi'nde akademisyen olan Eguchi şöyle konuştu:
"Scolopendra üyelerinin vücutları büyük olmasına rağmen yakından akraba olduğu türlerle arasında yalnızca birkaç fiziksel fark var."
Bu cinsin üyesi türler ayrıca kendi içinde vücut renginde büyük farklılıklar gösteriyor. Bu da türleri birbirinden ayırmayı zorlaştırıyor.
Eguchi, S. alcyona türünden 7 örnek topladıklarını kaydetti. Yapılan incelemeler sonucunda, hayvanın 20. sıradaki ayaklarında bir çıkıntı olduğu ve diğer türlerde görülen dişilere sperm aktarımı için özel bacakların bulunmadığı görüldü. Böylece bu hayvanın daha önce bilinmeyen bir tür olduğu sonucuna varıldı.
Bilim insanları ayrıca bu hayvanların bazılarının nehir yataklarındaki kayaların altında bulunduğunu, bazılarınınsa kendilerini yakalayan kişilerden kaçarken sulara daldığını bildirdi. Araştırmaya göre bu, hayvanların hem suda hem de karada yaşadığını (amfibi) gösteriyor.
 
Independent Türkçe, LiveScience, Phys.org



3 milimetrelik sanat eseri: Yeni keşfedilen salyangoza Picasso adı verildi

Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)
Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)
TT

3 milimetrelik sanat eseri: Yeni keşfedilen salyangoza Picasso adı verildi

Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)
Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Tayland'da keşfedilen yeni ve küçük bir salyangoz türüne, kabuğunda görülen tuhaf ve karmaşık geometrik desenler nedeniyle efsanevi ressam Pablo Picasso'nun adı verildi.

Sadece 3 milimetre büyüklüğündeki türe, kabuğundaki dikdörtgen açılı kıvrımlar nedeniyle Anauchen picasso adı verildi.

"'Normal' kabuk şekillerine sahip diğer salyangozların kübist bir yorumuna benzeyen" bu kıvrım örüntüleri, araştırmacıları salyangoza Picasso'nun adını vermeye sevk etti.

ZooKeys adlı akademik dergide yayımlanan çalışmada bilim insanları, "Bu tür, Kübizm diye bilinen sanat akımını andıran, Pablo Picasso tarzında boyanmış yuvarlak kıvrımlara sahip bir Anauchen'e benziyor" diye yazdı.

Bilim insanları, kahverengi, konik kabuğunun derin bir birleşme noktasıyla ayrılmış 4,5-5 kıvrımdan oluştuğunu söylüyor.

Kabuğun spiralini kesen birkaç düzensiz aralıklı beyazımsı çizgi var.

Araştırmada Kamboçya, Myanmar, Laos, Tayland ve Vietnam'dan 46 yeni mikro salyangoz türünü tanımlanıyor.

Bunlar, kabuk boyutları 5 mm'den küçük olan ve çoğunlukla Güneydoğu Asya'da, eski Hindiçin, Endonezya ve Filipinler'in yanı sıra Çin'in bazı bölgelerinde bulunan küçük kara salyangozları.

Dağılımları daha batıya, Hindistan üzerinden Pakistan'a kadar uzanıyor ve çeşitlilikleri önemli ölçüde azalmış durumda.

Araştırmacılar ayrıca salyangozları genel kabuk şekli, kabuk yüzey dokusu ve duvar aralıklarının düzenine göre benzer gruplara ayırarak sınıflandırmak için yeni bir yöntem öneriyor.

Yeni türlerin birçoğu yakın zamanda toplanırken, diğerleri 1980'lerde biriktirilmiş olan Florida Doğa Tarihi Müzesi koleksiyonunda keşfedildi.

Bilim insanları, "Kabuklarının boyu 5 mm'den küçük olsa da bu salyangozlar gerçek birer güzellik! Kabukları olağanüstü bir karmaşıklık sergiliyor" diyor.

"Örneğin, açıklığı (kabuğun "açıklığı"), büyük olasılıkla yırtıcılara karşı yararlı olan çok sayıda diş benzeri bariyerle donatılmış" diye açıkladılar.

Yeni türlerin birçoğunun yukarı veya aşağı doğru dönen bir açıklığa sahip olduğu bulundu, bu da bazı türlerin kabuklarını ters taşıdığı anlamına geliyor.

Araştırmacılar, farklı salyangozları duvar açıklıkarına ve kabuktaki son kıvrımın yönüne göre ayırt edebildi.

Bilim insanları, 1980'lerde bazı salyangozların bulunduğu yerlerin ormansızlaşma ve kireçtaşı ocakları nedeniyle çoktan tahrip edilmiş olabileceği uyarısını yapıyor.

Çalışma, Güneydoğu Asya'da yerel olarak endemik kara salyangozlarının karşı karşıya kaldığı bu büyük tehditlerin altını çiziyor.

Independent Türkçe,independent.co.uk/news/science