İranlı vekiller, devlet sırlarını ifşa ettiği için Zarif’in cezalandırılmasını istiyor

İran Meclis Başkanı Galibaf, Zarif’i siyasi hedeflerinin arkasından gitmekle suçladı.

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Ocak ayında Moskova’daki temasları sırasında Rus mevkidaşı Sergey Lavrov’u dinliyor (AP)
İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Ocak ayında Moskova’daki temasları sırasında Rus mevkidaşı Sergey Lavrov’u dinliyor (AP)
TT

İranlı vekiller, devlet sırlarını ifşa ettiği için Zarif’in cezalandırılmasını istiyor

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Ocak ayında Moskova’daki temasları sırasında Rus mevkidaşı Sergey Lavrov’u dinliyor (AP)
İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Ocak ayında Moskova’daki temasları sırasında Rus mevkidaşı Sergey Lavrov’u dinliyor (AP)

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in Derim Muhafızları’nın diplomasiyi baltalayan faaliyetlerini eleştirmesi İran Meclisi’ndeki vekillerin tepkisiyle karşılaştı. Bu tepkilerden bazıları da Zarif’in ‘devlet sırlarını ifşa etme’ suçlamasıyla mahkemede yargılanması yönünde.
İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Galibaf, Eski Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin “çatışma sahaları ve diplomasi koridorlarını açmadaki” rolünü savunarak, “Siyasi oyunlar ve acemilik dışında hiçbir şey apaçık gerçeği gizleyemez” ifadesini kullandı. Galibaf, Twitter hesabından, “Birilerinin siyasi hedeflerine ulaşmak için fırsatçılık yapmasına ve ona (Süleymani) zulmetmesine izin vermeyeceğiz.  Onun tarihi rolünü tersyüz edemezler” diye yazdı.
Galibaf’ın eski Uluslararası ve Diplomatik İlişkilerden Sorumlu Yardımcısı Emir Abdullahiyan, Twitter hesabından, “İran’ın sahadaki başarıları, nükleer anlaşmayla sonuçlanan müzakereler ve diğer önemli uluslararası müzakerelerde diplomasi için büyük bir servetti. General Süleymani asla insanları harcamadı. O, çatışma ve diplomasi sahasını, halkın ve ulusal güvenliğin korunmasının iki temel direği olarak niteliyordu” ifadelerini kullandı.
İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Siyaset Komisyonu Başkanvekili Mansur Hakikatpur, Devrim Muhafızları’na ait Fars haber ajansına verdiği demeçte Bakan Zarif’i sert sözlerle eleştirdi. Zarif’in rejime ait kırmızı çizgileri aştığını ve cezalandırılması gerektiğini belirten Hakikatpur, “Bu hata kırmızı kart göstermeyi ve kovmayı gerektiriyor. Zarif gibi kişilerin bu bireysel hataları asla kabul edilemez” dedi. Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi’nin Zarif’i cezalandırmasını isteyen Hakikatpur, “Zarif bu alanda çalışmanın koşullarını biliyor ve açıklamalarının kaynağı bilgisizlik veya hata değil. Bu da cezalandırılmasını gerektiriyor. Orada hata yok, bilinçli bir şekilde o açıklamaları yaptı” diye konuştu. Hakikatpur, Zarif ve dış politika alanında çalışan meslektaşlarının Süleymani’nin açtığı sahada ilerlediklerini dile getirdi.
Milletvekili ve Ulusal Güvenlik Komisyonu üyesi Zühre İlahiyan, Zarif hakkında “adli ve hukuki işlem başlatma” sinyali verdi. İlahiyan, “Zarif’in açıklamaları Süleymani’nin popülaritesini düşürmedi ve düşürmeyecek” dedi.
Meclis Ulusal Güvenlik Komisyonu üyesi Celil Rahimi Cihanabadi, Twitter hesabından paylaştığı mesajda, “Zarif birçok kez açıkça cumhurbaşkanı aday olmayacağını ilan etti. Ses kaydının yayınlanmasının seçimlerle bir ilişkisi yok. Bu sadece Viyana’daki müzakerelere zarar vermeyi ve diplomasi organının başkanına (Zarif) olan güveni kırmayı hedefliyor. Natanz’daki son sabotajın ve ulusal çıkarlara verilen diğer zararların bir devamı olarak dikkatli olmalıyız” diye yazdı. Meclis Başkanlığı Heyet üyesi Ahmed Emir Abadi Ferahani, gizli ve bazen oldukça gizli bilgilerin dış medya organlarına sızdırılmasıyla ilgili sorular sorarak, diplomasi servisinin baş yetkilisine ait röportajın sızdırılması hakkında soruşturma açma ve “ülke ile halka ihanet edenleri adalete teslime etme” talebinde bulundu. Isfahan Milletvekili Muhammed Taki Nakd Ali, Zarif’i Süleymani’ye “hakaret etmekle” suçladı ve açıklamalarından ötürü özür dilemeye çağırdı.



Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
TT

Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)

Sudanlı üst düzey istihbarat yetkilisi Ahmed Hasan Muhammed, ülkesinin İran’ın Kızıldeniz kıyısında bir deniz üssü kurma talebini reddettiğini söyledi.

İran’ın bu talebi kabul edilseydi, söz konusu üs, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından birinde deniz trafiğini izlemesine olanak tanıyacaktı.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal gazetesinden aktardığına göre Muhammed konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi;

“İran, Sudan ordusuna isyancılara karşı mücadelede kullanılmak üzere silahlı insansız hava araçları (SİHA) sağladı. Tahran, üssü inşa etme izni karşılığında, Sudan’a helikopter taşıyan bir savaş gemisi de dahil olmak üzere gelişmiş silahlar teklif etti. İranlılar üssü istihbarat toplamak için kullanmak istediklerini söyledi. Oraya savaş gemileri de yerleştirmek istediler. Ancak Hartum, İran’ın bu teklifini reddetti.”

Muhammed gazeteye yaptığı açıklamada, “Sudan İran’dan SİHA satın aldı. Çünkü insan kaybını azaltmak ve uluslararası insancıl hukuka saygı göstermek için daha isabetli silahlara ihtiyacımız vardı” diye ekledi.

Kızıldeniz’deki bir deniz üssü, Yemen’deki Husilerin ticari gemilere saldırı başlatmasına yardımcı olurken, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından biri üzerindeki hakimiyetini artırmasına olanak tanıyabilir.

İran destekli Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Gazze’de savaşan İsrail ve müttefiklerini cezalandırma amacıyla gerçekleştirdiklerini ifade ediyor.

sddeb
Yemen televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntüde, Husi saldırısından sonra batan bir İngiliz kargo gemisi görülüyor (EPA)

Sudan’ın, devrilen eski Devlet Başkanı Ömer El Beşir döneminde, İran ve Filistin’deki müttefiki Hamas ile yakın ilişkileri vardı.

Beşir'in 2019 darbesiyle devrilmesinin ardından, ülkenin askeri cuntasının başı olan Orgeneral Abdulfettah el Burhan, uluslararası yaptırımları sona erdirmek amacıyla ABD ile yakınlaşma başlattı.

Ayrıca İsrail ile ilişkileri normalleştirmek için harekete geçti.

İran’ın deniz üssünü inşa etme talebi, bölge ülkelerinin Sudan’da 10 aydır devam eden iç savaştan faydalanarak, Ortadoğu ile Sahra Altı Afrika ülkeleri arasında stratejik bir kavşak noktası olan ülkede yer edinmeye çalıştıklarını gösteriyor.

Burhan liderliğindeki Sudan ordusu, Nisan ortasından bu yana Orgeneral Muhamed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri ile savaşıyor.

Çatışma on binlerce insanın ölümüne, milyonlarca Sudanlının yerinden edilmesine ve dünyanın en kötü insani krizlerinden birine neden oldu.

Çatışmaları takip eden bölge yetkilileri ve analistlere göre, Sudan’ın İran’dan aldığı SİHA’lar, Hızlı Destek Kuvvetleri nedeniyle ordunun uğradığı kayıpların ardından, Burhan’ın bir miktar başarı elde etmesine yardımcı oldu.

Son haftalarda hükümet, Hartum ve Omdurman’daki önemli bölgelerin kontrolünü yeniden ele geçirdi.

ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, hem Sudan ordusunu, hem de Hızlı Destek Kuvvetleri’ni savaş suçu işlemekle suçladı.

Washington ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Sudan’ın batısındaki Darfur bölgesinde cinayet, tecavüz ve etnik temizlik de dahil olmak üzere insanlığa karşı suçlar işlemekle itham etti.

Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri, Sudan ordusunu, sivillerin yerleşimleri havadan hedef almak ve Sudanlı sivilleri çaresizce ihtiyaç duydukları insani yardımdan mahrum bırakmakla eleştirdi.

BM kuruluşları ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Darfur’da etnik amaçlı saldırılar da dahil olmak üzere zulüm yapmakla suçladı.

Çatışmanın tarafları olan Sudan ordusu ve Hızlı Destek Kuvvetleri, ABD ve BM’nin suçlamalarını reddetti.

ABD Şubat ayında yaptığı açıklamada, İran’ın Sudan ordusuna silah sevkiyatıyla ilgili endişelerini dile getirdi.

ABD’nin Hartum Büyükelçisi John Godfrey, İran’ın Hartum’a yardım ettiğine ilişkin haberlerin ‘son derece rahatsız edici’ olduğunu söyledi.