John Kerry, Zarif’in İsrail saldırılarıyla ilgili ifadelerinin ardından ‘vatana ihanet’ suçlamasıyla karşı karşıya

ABD Başkanı Joe Biden’ın İklim Değişikliğiyle Mücadele Özel Temsilcisi John Kerry ve Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki geçen hafta basın toplantısı düzenlerken (EPA)
ABD Başkanı Joe Biden’ın İklim Değişikliğiyle Mücadele Özel Temsilcisi John Kerry ve Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki geçen hafta basın toplantısı düzenlerken (EPA)
TT

John Kerry, Zarif’in İsrail saldırılarıyla ilgili ifadelerinin ardından ‘vatana ihanet’ suçlamasıyla karşı karşıya

ABD Başkanı Joe Biden’ın İklim Değişikliğiyle Mücadele Özel Temsilcisi John Kerry ve Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki geçen hafta basın toplantısı düzenlerken (EPA)
ABD Başkanı Joe Biden’ın İklim Değişikliğiyle Mücadele Özel Temsilcisi John Kerry ve Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki geçen hafta basın toplantısı düzenlerken (EPA)

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in sızdırılan ses kaydında İsrail’in Suriye’de İran hedeflerine düzenlediği saldırılar hakkında ABD Başkanı Joe Biden’ın İklim Değişikliğiyle Mücadele Özel Temsilcisi ve Eski Dışişleri Bakanı John Kerry’den bilgi aldığı yönündeki ifadeleri nedeniyle Kerry bir dizi suçlamayla karşı karşıya.
ABD’deki Cumhuriyetçi senatörler, bu olanların “vatana ihanet” niteliği taşıdığını belirterek, Kerry’ye derhal istifa etmesi için çağrıda bulundular. Cumhuriyet Partisi Senatörü Dan Sullivan, “Birçok kişi ihanetten söz ediyor. Ben bu kelimenin değerini hafifletmeyi sevmiyorum. Kerry, tahammül edemeyeceğim birçok iş yaptı. Fakat bu kez bana göre bu bardağı taşıran son damla oldu” ifadesini kullandı.
Cumhuriyetçi Senatör Marsha Blackburn, Fox News televizyon kanalında yaptığı açıklamada, Kongre’nin Kerry’nin açıklamaları hakkında bir an önce soruşturma açması gerektiğini vurgulayarak, “Bu, Senato’nun soruşturmasını gerektiren bir durum. Açıklamalar doğrulanırsa John Kerry istifa etmelidir” dedi.
Kerry’yi, ABD güçlerinin hayatını tehlikeye atmakla suçlayan Blackburn, “Bu ciddi bir konu. O, ABD’ye en yüksek makamlarda hizmet etmiş bir şahıs. Senato üyesi ve Dışişleri Bakanı iken hassas bilgilere sahipti. O, askeri ve diplomasi alanlarında olup bitenler hakkında bilgi sahibi. Bu bilgileri bizim düşmanımıza vermişse bu bana göre son derece endişe verici bir durum” diye konuştu.

Joe Biden'a Kerry’nin güvenlik izninin dondurulması çağrısı
Bu bağlamda bazı senatörler, ABD Başkanı Joe Biden’a yaptığı çağrıda, Kerry’nin İklim Değişikliğiyle Mücadele Özel Temsilcisi sıfatıyla faydalandığı güvenlik izninin iddialar doğrulanana kadar dondurulması talebinde bulundu. Cumhuriyetçi Senatör Mitt Romney İddiaları son derece endişe verici bulduğunu belirterek, “Olanları, bunu kimin yaptığını ve bunun arkasındaki amacı anlamak ve ardından yargılama için tam şeffaflık olmalı. Elimizde İranlı yetkiliye ait bir ses kaydı bulunuyor. Buna bakılması ve doğruluğunun araştırılması gerekiyor” dedi.
Cumhuriyetçi Senatör Mike Gallagher, Kerry’yi hassas bilgileri sızdırmakla suçladığı açıklamada, “Mevcut veya eski herhangi bir ABD’li diplomatın, en yakın müttefiklerimizden birinin aleyhine teröre sponsorluk eden bir ülkeye hassas istihbarat bilgilerini vermesi öfke verici” ifadesini kullandı. Cumhuriyetçi Senatör Todd Young, müttefik ülkeyle ilgili noktaya vurgu yaparak, “Bölgedeki en yakın müttefikimizin çıkarını tehdit eden bir ABD’li İklim Temsilcisi istemiyoruz” ifadesini kullandı. Young, Kerry’ye olanları bir an önce açıklığa kavuşturma çağrısında bulundu.

Kerry, Twitter hesabı üzerinden haberleri yalanladı
Kerry, tepkiler üzerine Twitter hesabı üzerinden haberleri kesin bir dille yalanladığı mesajında, “Şunu ifade edebilirim ki, bu haber ve tüm bu iddialar kesin surette yanlıştır. Ne bakanken ne de ondan sonra böyle bir şey oldu” diye yazdı. Kerry bu açıklamayla birlikte, İran ile nükleer anlaşmaya varma konusunda başmüzakereci rolü üstlendiği sırada veya ABD’nin eski Başkanı Donald Trump döneminde Zarif ile yaptığı şahsi görüşmeler esnasında hassas bilgileri Zarif’le paylaştığı iddiasını yalanladı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, söz konusu iddialara dolaylı yoldan değinerek, “İsrail saldırılarıyla ilgili dolaşan bilgiler sır değildi. Bu sır değildi. Adı geçen hükümetler bu durumu açık bir şekilde dile getirdi” ifadelerini kullandı. Price, açıklamasında, İsrail’in daha önce Suriye’de İran’a ait hedefleri en az 200 kez vurduğunu duyurduğu açıklamaya işaret ediyor.
Kerry hakkındaki iddialar, Cumhuriyetçi senatörlere Tahran üzerindeki ABD yaptırımlarının korunması gerektiği yönünde söylem oluşturma fırsatı verdi. ABD Senatosu Azınlık Lideri Cumhuriyetçi Mitch McConnell, “İran’a verilen ön tavizlerin daha iyi bir anlaşma sağlamayacağını ve ABD ile müttefiklerini daha güvenli hale getirmeyeceğini biliyoruz” ifadesini kullandı.
Cumhuriyetçi senatörler genel olarak Kerry’yi doğrudan eleştirerek onu istifa etmeye çağırırken, bazı şahin politikacılardan da dikkatli olmalarını ve iddiaların doğruluğunu araştırmasını talep ettiler. Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, “Sızdırılana güvenip güvenemeyeceğimi bilmiyorum. Eğer doğruysa bu son derece zararlı. Ben, John Kerry’i severim. Fakat eğer olup bitenler doğruysa bu ona (Kerry’e) hiçbir şekilde yardımcı olmaz ve ona büyük bir sorun oluşturacak. Sızıntıların ne derece doğru olduğunu bekleyip görelim” dedi.

ABD’nin eski Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, konuyla ilgili daha önce Twitter hesabından paylaştığı mesajda şunları kaydetmişti:
“Sızıntılar yıllardır söylediğimi doğruladı; Zarif, Kerry ile hem dışişleri bakanlığı döneminde hem de bakanlığı bittikten sonra siyasi meseleleri görüşmeye devam ediyor. Zarif’e göre Kerry İran’ı İsrail operasyonları konusunda bilgilendirmiş. ABD’nin güvenliğini zayıflatacak yeni bir anlaşma yapmadan önce Kerry ve Zarif arasındaki temasların niteliğini bilmemiz iyi olacak.”



Washington ve Tahran arasında gizli mesajlar ve tehditler

Tahran'ın merkezinde, son savaşta İsrail tarafından öldürülen İranlı komutan ve bilim adamlarının fotoğraflarının yer aldığı bir poster (AP)
Tahran'ın merkezinde, son savaşta İsrail tarafından öldürülen İranlı komutan ve bilim adamlarının fotoğraflarının yer aldığı bir poster (AP)
TT

Washington ve Tahran arasında gizli mesajlar ve tehditler

Tahran'ın merkezinde, son savaşta İsrail tarafından öldürülen İranlı komutan ve bilim adamlarının fotoğraflarının yer aldığı bir poster (AP)
Tahran'ın merkezinde, son savaşta İsrail tarafından öldürülen İranlı komutan ve bilim adamlarının fotoğraflarının yer aldığı bir poster (AP)

Gerilimin ve spekülasyonların arttığı bir ortamda ABD ve İran, İsrail-ABD saldırılarının ardından Tahran'ın nükleer yapısında meydana gelen hasarın boyutuna ilişkin farklı değerlendirmeler ve İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun (DMO) henüz açıklanmayan füze cephaneliğinin kullanımına ilişkin artan uyarıları arasında, İran'ın nükleer programı konusunda müzakere masasına dönme olasılığına ilişkin üstü kapalı mesajlar vermeye devam ediyor.

ABD Başkanı Donald Trump dün gece Iowa'da yaptığı açıklamada, “İran askeri saldırılardan büyük zarar gördü ve sanırım şimdi gerçekten müzakere etmek istiyorlar. Belki bir toplantı yapmak istiyorlar. Bence çok hevesliler. Neler olacağını göreceğiz” ifadelerini kullandı.

İran'ın nükleer programının ‘tamamen yok edildiğini’ iddia eden Trump, “Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) da bunu teyit etti” dedi. Tahran'ın Washington ve İsrail'e karşı tutumunda bir değişiklik olduğunu belirten Trump, “İran eskiden ABD hakkında en kötü şeylerin söylendiği yerlerden biriydi. Şimdi artık o kadar kötü konuşmuyorlar” şeklinde konuştu.

ABD Başkanı görüşmelere doğrudan müdahale etme olasılığı konusunda ise şunları söyledi: “Gerekirse müdahale ederim. Biz gerilimi artırmak istemiyoruz, İran'a normal bir ülke muamelesi görmesi için yeni bir şans vermek istiyoruz.”

ABD Başkanı Donald Trump, Iowa'daki bir mitinge gitmeden önce gazetecilere açıklamalarda bulundu. (AP)ABD Başkanı Donald Trump, Iowa'daki bir mitinge gitmeden önce gazetecilere açıklamalarda bulundu. (AP)

‘Zaman kaybı’

Washington'daki bu iyimserlik ne önceki yönetim ne de muhafazakâr siyasi çevreler tarafından paylaşılıyor. Beyaz Saray eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, İran'ın ‘nükleer programını yeniden inşa etmek için halen bilgi ve niyete sahip olduğu’ uyarısında bulundu. New York Times'taki yazısında Bolton, Fordo ve diğer İran nükleer tesislerine yönelik saldırıların ‘muazzam hasar verdiğini’, ancak ‘yetersiz’ olduğunu savundu.

“Saldırıların erken durdurulması İran'a yeniden toparlanma şansı verdi” diyen Bolton sözlerini şöyle sürdürdü:

“İran'ın nükleer programının kökü kazınmadı ve nükleer bilgi birikimi halen Tahran'daki rejimin elinde. İran rejiminin nükleer hayallerinden vazgeçmeye hazır olduğuna dair bir işaret yok ve şu an yeni bir nükleer anlaşma için doğru zaman değil. Sürekli izleme ve gerekirse ilave saldırılara hazır olmak gerekiyor. Bir nükleer anlaşma ve UAEA ile teknik bir taahhüt olmadan nükleer faaliyetleri izlemek zor olacak. İdeal bir dünyada tüm İran uranyumu çıkarılmalı ve Libya gibi güvenli bir yerde depolanmalı. Ancak Tahran'da bir şeyler değişmedikçe kapsamlı bir anlaşmaya varmak imkânsız.”

Trump karşıtı Bolton’un yazısının devamında şu ifadeler yer aldı: “Bazıları halen İran'la yeni bir nükleer anlaşmanın ‘kutsal kasesini’ arıyor. Ancak bu çabalar zaman ve nefes kaybından başka bir şey değil. Çünkü İran anlaşmanın etrafından dolanıyor, sonra da geri adım atıyor.”

İran, bir gün evvel UAEA ile iş birliğini askıya alma kararını onaylamasına rağmen, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'na bağlılığını ifade etti.

İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed İslami ile Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi arasında Tahran'da yapılan görüşmedenİran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed İslami ile Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi arasında Tahran'da yapılan görüşmeden

‘Füze kabiliyetleri’

Öte yandan Tahran askeri gücünü göstermeye devam ediyor. DMO yetkilisi Ali Fazli, İran'ın ‘henüz ortaya çıkmamış birçok füze kabiliyetine’ sahip olduğunu söyledi ve ‘düşmanların herhangi bir çılgınlığına daha şiddetli ve yıkıcı bir yanıtla karşılık verileceği’ uyarısında bulundu.

Şarku'l Avsat'ın İran devlet televizyonundan aktardığına göre Fazli yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Şu ana kadar kullanılan füze kabiliyetlerimiz potansiyelimizin yalnızca yüzde 25 ila 30'unu temsil ediyor. Siccil füzesi yörüngesi itibariyle beklenmedik ve düşman için alışılmadık bir füze. Henüz füze şehirlerinin kapılarını açmadık. Stratejik kabiliyetlerimiz halen korunuyor.”

Fazli, benzeri görülmemiş bir askeri hazırlıktan söz etmesine rağmen, İran'ın nükleer silah peşinde olmadığını vurgulayarak, “Nükleer bomba yapmak istemiyoruz… Bu ideolojik ilkelerimizden kaynaklanıyor” dedi.

İsrail planı

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz bugün yaptığı açıklamada, iki ülkenin haziran ayında 12 gün boyunca karşı karşıya geldiği savaşın ardından ordunun, İran'ın İsrail'i bir daha tehdit etmemesini sağlayacağını söyledi.

Katz yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun ‘İran'ın İsrail'i bir daha tehdit etmemesini sağlayacak bir plan’ geliştireceğini vurgulayarak, ordunun ‘Tahran üzerinde hava kuvvetlerinin hava üstünlüğünü sağlamak için istihbarat ve operasyonel düzeyde hazır olması’ gerektiğini bildirdi.

Katz'ın açıklamaları haziran ayında iki taraf arasında yaşanan 12 günlük savaşın ardından geldi. Söz konusu savaşta İsrail, İran'ın nükleer tesislerine saldırmış ve savaşın amacının Tahran'ın nükleer silah geliştirmesini engellemek olduğunu iddia etmişti.

İsrail saldırıları sonucu çok sayıda üst düzey askeri yetkili ve nükleer bilimci öldü.

İran da İsrail'e roket ve füze atarak misilleme yaptı; yetkililere göre İsrail’de 28 kişi öldü.

İsrail ve İran, ABD arabuluculuğunda bir ateşkes üzerinde anlaşarak 24 Haziran'da çatışmalara son verdi.

 İsrail saldırılarında öldürülen Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) komutanlarının ve bilim adamlarının yasını tutan İranlılar (İran Dini Lideri Ali Hamaney’in internet sitesi)İsrail saldırılarında öldürülen Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) komutanlarının ve bilim adamlarının yasını tutan İranlılar (İran Dini Lideri Ali Hamaney’in internet sitesi)

Saldırının etkinliği

ABD ve İsrail'in İran'ın Fordo ve Natanz gibi kilit tesislerine düzenlediği saldırı, Washington'daki siyasi ve istihbarat çevrelerinde yoğun tartışmalara yol açmaya devam ediyor. Trump saldırıyı ‘tam bir başarı’ olarak nitelendirirken, ABD raporlarına göre istihbarat kaynakları, nükleer program üzerindeki potansiyel etkinin sadece birkaç aylık bir gecikme olduğunu söyledi.

Saldırıdan bir gün sonra ABD Genelkurmay Başkanı Dan Caine, “Nihai bir değerlendirme yapmak için henüz çok erken” dedi. Analistler, gerçek hasarın boyutunun ancak haftalar sürecek saha ve teknik gözlemlerden sonra netleşeceğine inanıyor.

Bu ayrışmanın ortasında, diplomatik iletişim kanallarını yeniden canlandırmak için üst düzey bir ABD elçisi ile İranlı yetkililer arasında olası yeni bir görüşme turu için hazırlıkların yapıldığına dair haberler geliyor.

Trump, Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un ‘harika bir insan ve harika bir müzakereci’ olduğunu belirterek şöyle dedi: “Şu ana kadar harika bir iş çıkardı ve daha fazlasını da yapacak.”

Ancak analistler, İranlıların 2015 anlaşması öncesinde yaptıkları gibi, ABD'deki siyasi ortamın değişmesini bekleyerek müzakerelerde oyalama taktiğine geri dönebilecekleri konusunda uyarıyor.

Trump, müzakerelere dönüş olasılığı konusunda ihtiyatlı bir iyimserlik sergilerken, İranlı eski danışmanlar ve askeri komutanlar daha sert tutumlar sergiliyor. Kuşkusuz bu da iki taraf arasında devam eden çekişmeyi yansıtıyor.