Kovid-19 tedavisinde önemli bir silah: Nano antikorlar

Kovid-19 tedavisinde önemli bir silah: Nano antikorlar
TT

Kovid-19 tedavisinde önemli bir silah: Nano antikorlar

Kovid-19 tedavisinde önemli bir silah: Nano antikorlar

Avustralyalı araştırmacılar Çarşamba günü PNAS dergisinde yayımlanan bir çalışmada, Kovid-19 virüsünün klinik öncesi modellerde hücrelere girişini engelleyen nanobodiler (nano antikorlar) buldu. Söz konusu durumun, nanobodilere dayalı Kovid-19 tedavisinin önünü açabileceğine işaret edildi.
Antikorlar bağışıklık sisteminin enfeksiyonlara karşı savunulmasında önemli bir silahtır. Bakteri veya virüslerin yüzeylerine yapışarak üremelerini engeller. Bu yüzden etkili antikorların büyük miktarlarda üretilerek hastalara enjeksiyon edilmesi, hastalıkla mücadele stratejilerinden biridir.
Bağışıklık siteminin neredeyse sonsuz sayıda farklı antikor ürettiği bilinmekte. Bunlardan sadece bir kaç tanesi Kovid-19’un tedavisinde kullanılabiliyor. Tedavi de kullanılabilecek antikorları tespit etmek samanlıkta iğne aramaktan farksız.
Alpaka hayvanı, bağışıklık sisteminin esas olarak bu virüse yönelik antikor üretmesi ile karakterize ediliyor. Üretilen antikorlar nano ölçekli boyutta olduğundan dolayı bu durum antikorların dokulara daha iyi nüfuz etmelerine imkan veriyor.
Araştırma sırasında bir grup alpakanın, virüse karşı nanobodiler üretmeleri için Kovid-19’un sentetik spike proteininin bulaşıcı olmayan bir kısmı ile aşılandığı bildirildi.

Sentetik spike proteini bulaşıcı mı?
Sentetik spike proteini bulaşıcı değildir. Alpakalarda herhangi bir hastalığa neden olmaz yalnızca alpakaların nano ölçekli cisimler geliştirmesine izin verir.
Melbourne Üniversitesi Biyokimya ve Farmakoloji Bölümü’nden çalışmayı yürüten Wai Hong Tham, çalışmada bulunan Walter ve Eliza Hall Enstitüsü’nün web sitesinde Çarşamba günü yayımlanan bir raporda şunları söyledi:
“Nanobodileri kodlayan gen dizisini çıkarabilir ve bunu laboratuvarlarda milyonlarca antikor üretmek için kullanabiliriz. Spike proteinine en iyi şekilde bağlananları seçip ardından bunları nanobodi kokteyli içine dahil edebiliriz.”
Tham sözlerini şöyle sürdürdü: “Nanobodi kokteylindeki öncü nanobodilerden ikisini birleştirerek, virüsün hücrelere girişini önleme ve klinik öncesi modellerdeki viral yükleri azaltma noktasındaki etkinliğini test edebildik.”
Elektron mikroskopisini tespit etmede Avustralya Nükleer Bilim ve Teknoloji Vakfı ile Monash Ramaciotti şirketine bağlı olarak senkrotron kullanılması, söz konusu kokteylin bileşimine ulaşılmasına yardımcı oldu.  Bu durum araştırma ekibinin nanobodilerin spike proteinine nasıl bağlandığına ve insan vücudundaki reseptörlere bağlanmasını nasıl etkilediğine dair bir harita çizmelerine imkan verdi.

 


Wednesday'den yeni fragman geldi: Hayranlar endişeli

Wednesday'den yeni fragman geldi: Hayranlar endişeli
TT

Wednesday'den yeni fragman geldi: Hayranlar endişeli

Wednesday'den yeni fragman geldi: Hayranlar endişeli

Netflix'in sevilen dizisi Wednesday ikinci sezonuyla geri dönüyor. Jenna Ortega'nın Wednesday Addams'a bir kez daha hayat verdiği yapım, bu kez iki parça halinde izleyiciyle buluşacak. Sezonun ilk yarısı 6 Ağustos'ta, ikinci yarısı ise 3 Eylül'de platformda yayımlanacak.

Yayın devinin payaştığı yeni fragman, dizinin hayranlarını heyecanlandırırken bazılarını da endişelendirdi. Yeni sezonda Wednesday kendini yeni bir gizemin içinde bulurken, ailesi de hikayeye yeniden dahil oluyor. 

Steve Buscemi'nin Nevermore Akademisi'nin yeni müdürü Barry Dort'u, Thandiwe Newton'ın ise Willow Hill Psikiyatri Merkezi'nin baş psikiyatrı Dr. Rachael Fairburn'ü canlandırdığı sezon, birçok yeni karaktere de ev sahipliği yapacak.

"Senin yüzünden öldüm"

Fragmanın en dikkat çeken anlarından biri ise Enid Sinclair'in akıbetine dair sahne oldu. Wednesday'in "Enid ölüyor, suçlusu da benim" sözlerinin ardından Enid'ın "Senin yüzünden öldüm" demesi, karakterin kaderi hakkında soru işaretleri yarattı. Sosyal medyada birçok izleyici, "Neden bu sezon Enid'ın hayatı tehlikede olmak zorunda?" diyerek endişelerini dile getirdi.

Wednesday'in ortak yaratıcısı, yapımcısı ve dizi sorumlusu Miles Millar, Netflix'in Tudum platformuna verdiği röportajda, "Wednesday için yeni engeller yaratmak istedik. Her şeyi kontrol ettiğini düşünse de insan ilişkilerinin göründüğü kadar kolay olmadığını fark ediyor" ifadelerini kullandı.

Yeni sezonda hikayenin daha karanlık ve yoğun bir tona sahip olacağı belirtiliyor. Platformdan yapılan açıklamada, "Bu sezon Wednesday, ailesi, arkadaşları ve eski düşmanlarıyla yüzleşirken, onu daha da kasvetli ve eğlenceli bir yıl bekliyor" dendi.

İlk sezonun yaratıcıları Alfred Gough ve Miles Millar'la yönetmen ve yapımcı Tim Burton da ikinci sezonda projeye geri döndü. Yapımcı ekip, Wednesday'in bu sezon çok daha karmaşık bir yolculuğa çıkacağını ve Nevermore'da yeni gizemlerin onu beklediğini vurguladı.

Ancak dizinin ikiye bölünerek yayımlanması, izleyicilerin tepkisini çekti. Sosyal medyada birçok kullanıcı, bu modelin Stranger Things ve Squid Game gibi dizilerde de uygulanmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. 

Bir kullanıcı, "Neden tüm sezonu bir arada veremiyorsunuz?" derken, bir diğeri bu stratejiyi "diziyi sömürmek" diye nitelendirdi.

Tüm eleştirilere rağmen dizinin yeni fragmanı sosyal medyada büyük ilgi gördü. Bir izleyici, "Wednesday bir ikon ve bir efsane" yorumunu yaptı.

Independent Türkçe, Express, Metro, Tudum