Cezayir’deki Hirak protestolarına büyük katılım

Cezayir başkentinde dün yapılan Hirak protestolarında önümüzdeki ay yapılması planlanan seçimleri reddeden pankartlar (AFP)
Cezayir başkentinde dün yapılan Hirak protestolarında önümüzdeki ay yapılması planlanan seçimleri reddeden pankartlar (AFP)
TT

Cezayir’deki Hirak protestolarına büyük katılım

Cezayir başkentinde dün yapılan Hirak protestolarında önümüzdeki ay yapılması planlanan seçimleri reddeden pankartlar (AFP)
Cezayir başkentinde dün yapılan Hirak protestolarında önümüzdeki ay yapılması planlanan seçimleri reddeden pankartlar (AFP)

Dün, muhaliflerin önde gelen isimlerinden birinin adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasından bir gün sonra Cezayir'in başkentinde ve bazı illerde Hirak göstericilerinin tekrar sokaklara döküldüğü bildirildi.
Özellikle Cuma namazından sonra protestolara büyük bir katılımın olduğu kaydedildi. Protestocular sivil bir devlete bağlı kalmak ve yetkililerin önümüzdeki haziran ayında yapılması için çağrıda bulundukları parlamento seçimlerini reddetmek gibi önceki taleplerini tekrarladılar. Aynı zamanda tutukluların serbest bırakılmasını da talep ettiler.
Dünkü protestolar, Cezayir yargısının demokrasi çağrısında bulunan Hirak hareketinin önemli yüzlerinden biri olan muhalif Kerim Tabu’nun Perşembe günü adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar vermesinden bir gün sonra geldi. Böylece bir insan hakları kuruluşuna göre Tabu, Ulusal İnsan Hakları Konseyi Başkanı tarafından aleyhinde verilen bir şikayet dilekçesinin akabinde tutuklandıktan yaklaşık 24 saat sonra serbest bırakılmış oldu.
AFP’nin haberine göre, Tutukluların Serbest Bırakılması Ulusal Komitesi’nin yaptığı açıklamada “Bir Murad Rais (başkentte) Mahkemesi’ndeki soruşturma yargıcı, Kerim Tabu’nun adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verdi” ifadeleri yer aldı.

Tabu’ya sekiz suçlama yöneltildi
Komite yargıcın Tabu’ya “halkı galeyana getirme, toplanma, iftira, hakaret, küfür, görev başındaki memura saygısızlık, kabirlerdeki ölülere saygısızlık ve sahibinin izni olmadan fotoğraflarının çekilmesine izin verme ve vatanın birliğini bozma” şeklinde sekiz suçlama yönelttiğini açıkladı.
Aynı suçlamalar önceden tutuklanmış olan aktivist Süleyman Hamitoş’a da yöneltildi ve yargıç, Süleyman’ın da duruşma tarihi belirlenene kadar adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verdi.
47 yaşındaki Tabu, devletin bir kurumu olan Ulusal İnsan Hakları Konseyi Başkanı Buzeyd Lazhari’nin kendisinden şikayetçi olması üzerine Çarşamba akşamı polis merkezine çağrılmasının akabinde tutuklanmıştı.
Lazhari, Pazartesi günü başkentteki bir mezarlıkta sivil toplum kuruluşu Cezayir İnsan Hakları Birliği Onursal Başkanı Ali Yahya Abdunnur’un cenaze töreni sırasında Tabu’nun kendisine sözlü bir şekilde saldırdığını söyleyerek aleyhinde “saygısızlık, hakaret ve küfür” iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuştu.
AFP Eylül 2019’dan Temmuz 2020’ye kadar tutuklu kalan Kerim Tabu’nun, iki yıldan fazla bir süre önce Hirak hareketinin başladığından beri rejim karşıtı protestolarda tanınmış yüzlerden biri olduğunu belirtti.
AFP’nin haberine göre, Tabu ve Hamitoş’un yeni davası “parlamento seçimlerinden önce aktivistlere, siyasi muhaliflere ve gazetecilere yönelik baskının artması” ışığında geliyor. Nitekim Salı günü polis, Hirak protestolarının Şubat ayı sonlarında yeniden başlamasından bu yana ilk kez Cezayir’de öğrencilerin her hafta yaptıkları gösteriyi yapmasına izin vermedi. Siyasi suçlulara yardım sağlayan Tutukluların Serbest Bırakılması Ulusal Komitesi’ne göre polis onlarca kişiyi gözaltına aldı ve bazı merkezlere baskın düzenledi. Gözaltına alınanların neredeyse tamamı daha sonra serbest bırakıldı.
Perşembe akşamı Vahran Mahkemesi’nden bir yargıç, Vahran’da bulunan Cezayir İnsan Hakları Birliği temsilcisi ünlü aktivist Kaddour Chouicha ile gazeteci ve aktivist eşi Jamila Loulik’in geçici olarak serbest bırakılmasına karar verdi.
Çift, 2020 yılına dayanan eski bir dava ile ilgili duruşmalarının Çarşamba günü temyiz mahkemesinde ertelenmesinin ardından mahkeme çıkışı polis tarafından tutuklanmıştı.
Soruşturma hakimi çifte “devlet güvenliğine karşı suç niteliğinde komplo kurma ve yurtdışında faaliyet gösteren yıkıcı bir örgüte mensup olma” da dahil olmak üzere üç suç yöneltti.
Siyasi tutuklulara destek sağlayan Cezayir dernekleri, şu anda Hirak hareketi veya bireysel özgürlüklerle ilgili davalarda yargılanan yaklaşık 65 kişinin cezaevinde tutulduğunu bildirdi.
Hirak hareketi, Abdulaziz Buteflika’nın beşinci dönem cumhurbaşkanlığı adaylığının reddedilmesi ve 1962’deki bağımsızlıktan bu yana değişmeyen siyasi sistemde köklü bir değişiklik yapılmasına ilişkin çağrıların akabinde 2019 yılının Şubat ayında başlamıştı.

 


Mısır İçişleri Bakanlığı: Suç mahallerine düzenlenen baskınlarda aranan bir suçlu çıkan çatışmada öldürüldü

Mısırlı bir polis memuru (Arşiv- AFP)
Mısırlı bir polis memuru (Arşiv- AFP)
TT

Mısır İçişleri Bakanlığı: Suç mahallerine düzenlenen baskınlarda aranan bir suçlu çıkan çatışmada öldürüldü

Mısırlı bir polis memuru (Arşiv- AFP)
Mısırlı bir polis memuru (Arşiv- AFP)

Mısır İçişleri Bakanlığı, suç odaklarına yönelik düzenlenen baskınlarda “çok tehlikeli” bir suçlunun etkisiz hâle getirildiğini açıkladı.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, gerekli hukuki işlemlerin tamamlanmasının ardından Merkez Güvenlik Güçleri’nin de katılımıyla operasyon düzenlendiği belirtilerek, “Sohac vilayetinde gerçekleştirilen operasyonda, daha önce uyuşturucu, cinayet, silahlı gasp ve ruhsatsız silah bulundurma gibi suçlardan müebbet hapis cezasına çarptırılan çok tehlikeli bir suçlu, güvenlik güçleriyle yaşanan çatışmada öldürüldü” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada ayrıca, söz konusu bölgelerdeki diğer şüphelilerin de yakalandığı, onların yanında 651 kilogramdan fazla çeşitli uyuşturucu madde ile 41 adet silahın ele geçirildiği aktarıldı.

İçişleri Bakanlığı, ele geçirilen uyuşturucu maddelerin toplam değerinin 77 milyon Mısır lirası olarak tahmin edildiğini bildirdi.


Orgeneral Burhan: HDK'nın lağvedilmediği hiçbir çözümü kabul etmeyeceğiz

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (Arşiv-Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (Arşiv-Reuters)
TT

Orgeneral Burhan: HDK'nın lağvedilmediği hiçbir çözümü kabul etmeyeceğiz

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (Arşiv-Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (Arşiv-Reuters)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan dün yaptığı açıklamada, Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) lağvedilmesini ve silahlarının elinden alınmasını öngörmeyen hiçbir çözümü kabul etmeyeceklerini söyledi. Öte yandan HDK, Batı Kordofan eyaletinde, Sudan ordusunun son kalesi olan Babnusa kentindeki 22. Piyade Tümeni'nin kontrolünü ele geçirdiğini iddia ettiği videolar yayınladı.

Darfur Valisi Minni Arko Minnawi liderliğindeki Sudan Kurtuluş Ordusu üyelerinden hayatını kaybedenler için düzenlenen anma töreninde bir konuşma yapan Orgeneral Burhan, savaşta, özellikle Darfur'un Faşir kentinde Sudan halkının kanının dökülmesinin kendilerine tek bir seçenek bıraktığını, onun da HDK'nın ortadan kaldırılması olduğunu söyledi. Orgeneral Burhan, “HDK’nın lağvedilmesini ve silahlarının elinden alınmasını öngörmeyen hiçbir çözümü kabul etmeyeceğiz” dedi. “HDK'dan intikam almalıyız” diye devam eden Orgeneral Burhan, HDK üyelerinin ‘Sudan'da yaşamayı hak etmediklerini’ belirtti.

dfvbg
Darfur Valisi ve Sudan Kurtuluş Hareketi lideri Minni Arko Minnawi, Sudan'ın kuzeyindeki bir mülteci kampını ziyaret ederken, 26 Kasım 2025 (AFP)

Orgeneral Burhan, ABD Başkanı Donald Trump’ın Afrika ve Arap meseleleri konusunda üst düzey danışmanlığını yapan Massad Fares Boulos ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri António Guterres’in Özel Temsilcisi Ramtane Lamamra başta olmak üzere Sudan'ı ziyaret eden bazı uluslararası temsilcilere tutumunu bildirdiğini ifade etti.

Malik Akkar’ın konuşması

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Malik Akkar, Sudan'ın ulusal birliği gerektiren ‘büyük zorluklarla’ karşı karşıya olduğunu belirterek, geçiş dönemi adaletinin gerçek ulusal uzlaşmayı sağlamanın tek yolu olduğunu belirtti.

Egemenlik Konseyi Basın Ofisi, Akkar'ın Darfur'da ‘barış ve barış içinde  bir arada yaşama’ konulu bir etkinlikte yaptığı konuşmada, sosyal barış ve barış içinde bir arada yaşamanın gerçek siyasi dönüşümün temeli olduğunu ve başkalarını kabul etmek, çeşitliliğe saygı duymak, nefret söylemini ve bölgeselciliği reddetmek ve Sudan'ın herkes için olduğu inancına dayanmadıkça hiçbir ulusal projenin başarılı olamayacağını söylediğini bildirdi. Konuşmasında ayrıca, “Geçiş dönemi adaleti, gerçek ulusal uzlaşmayı sağlamak ve vatandaşlar ile devlet arasındaki güveni yeniden tesis etmek için tek yoldur” diyen Akkar, hükümetin ‘hesap verebilirlik ve telafiyi sağlayan, çatışmaların etkilerini ele alan, trajedilerin tekrarlanmamasını sağlayan ve daha istikrarlı gelecek için sağlam bir temel oluşturan’ adil ve şeffaf bir sürece bağlı olduğunu vurguladı.

HDK’nın suçlamaları

Diğer yandan HDK, 22. Piyade Tümeni karargahını almayı başardığını ve Batı Kordofan eyaletindeki Babnusa şehrinin kontrolünü tamamen ele geçirdiğini duyurdu.

HDK tarafından dün yapılan açıklamada, ilan edilen ‘insani ateşkes’ taahhüdü bir kez daha vurgulanırken, ordunun ve müttefik grupların bunu Kuzey ve Batı Kordofan'daki bazı kasaba ve köylere ‘tekrar tekrar saldırılar düzenlemek’ için kullandığı öne sürüldü. Açıklamada, ‘Uluslararası Dörtlü’ ülkeleri ile bölgesel ve uluslararası kuruluşlara ‘bu saldırıları kınamaları’ çağrısı yapıldı.

dfgt
Darfur'dan Çad'ın doğusunda yerinden edilmiş kişiler için kurulan çadırların önünde oynayan çocuklar, 29 Kasım 2025 (Reuters)

Başkent Hartum’dan yaklaşık 700 kilometre uzaklıkta yer alan Babnusa, ülkenin batı, orta ve kuzey eyaletlerini birbirine bağlayan en büyük demiryolu merkezlerinden biri.

Çatışmalar ve saldırılar

Öte yandan Sudan ordusu, Abdülaziz el-Hilu liderliğindeki Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey (SPLM-N) güçleriyle yaşanan çatışmaların ardından Güney Kordofan eyaletindeki bir dizi kasabaya ilerlerken, bölgenin batısında Babnusa kentindeki ordu üssü çevresinde şiddetli çatışmalar yeniden başladı.

Ordu tarafından resmi bir açıklama yapılmazken, orduya yakın platformlar pazar günü, SPLM-N güçlerinin Nuba Dağları bölgesindeki dar bir şeritte bulunan Sanadra, Damra ve Tabsa beldelerine konuşlandırıldıkları görüntüleri yayınladı.

Bu yeni ilerleme, Sudan ordusunun Hilu'nun kontrolündeki bir kale olan Kauda şehrini hedef alan insansız hava araçlarıyla (İHA) hava saldırısı düzenlemesinden birkaç saat sonra gerçekleşti. Saldırıda 46'dan fazla kişi öldü, onlarca kişi yaralandı.

Güney Kordofan

SPLM-N'nin HDK ve Sudan Kurucu İttifakı'ndaki diğer askeri gruplarla güçlerini birleştirmesinin ardından, son aylarda Güney Kordofan eyaletinin geniş bir bölgesinde şiddetli çatışmalar yeniden başladı.

Sudan Kurucu İttifakı güçleri, Güney Kordofan şehirlerinin çevresindeki tüm bölgeleri etkin bir şekilde kontrol ederken, ticarete sıkı kontroller uyguluyor ve bölgesel başkent Kadugli'de kuşatma altında bulunan Sudan ordusu ve müttefik silahlı gruplara giden yolları ve ikmal hatlarını kesiyor.

SPLM-N daha önce eyaletin ikinci büyük şehri Dilling'e giden ana yolda bulunan Karkal ve Daşul bölgelerinin kontrolünü ele geçirmişti.

Sudan'daki temas hatları, sınırlı topçu bombardımanı ve orduya ait İHA’ların HDK mevzilerine düzenlediği saldırılar dışında geçtiğimiz hafta nispeten sakin geçerken, kuzey ve batı Kordofan'daki ana çatışma noktaları sakinliğini korudu.


İsrail, Lübnan'a yönelik tehditlerini artırıyor

Papa 14. Leo, Beyrut şehir merkezinde Lübnanlı dini toplulukların liderlerinin arasında konuşmasını yapıyor (Reuters)
Papa 14. Leo, Beyrut şehir merkezinde Lübnanlı dini toplulukların liderlerinin arasında konuşmasını yapıyor (Reuters)
TT

İsrail, Lübnan'a yönelik tehditlerini artırıyor

Papa 14. Leo, Beyrut şehir merkezinde Lübnanlı dini toplulukların liderlerinin arasında konuşmasını yapıyor (Reuters)
Papa 14. Leo, Beyrut şehir merkezinde Lübnanlı dini toplulukların liderlerinin arasında konuşmasını yapıyor (Reuters)

İsrail, Lübnan'a yönelik tehditlerini artırdı. İsrail ordusu, kuzeyde konuşlandırılan kuvvetlerinin "yüksek düzeyde savunma ve operasyonel hazırlık" içinde olduğunu duyurdu. İsrail ordusunun Kuzey Komutanlığı Komutanı Rafi Milo, "Düşmanın ilk saldırmasını bekleyemeyiz; inisiyatifi ele alıp herhangi bir tehdide karşı ilk savunma hattını oluşturmalıyız" dedi.

İsrail tehditleri karşısında, Lübnan'daki İslam ve Hristiyan mezheplerinin liderleri ülkelerinin davasını Papa 14. Leo'ya emanet ettiler. Onunla yaptıkları diyalogda, bir arada yaşama, siyasi istikrar ve barış vurgusu yaptılar. Yüksek İslam Şii Konseyi Başkan Yardımcısı Şeyh Ali el-Hatib, "Lübnan meselesini sizin ellerinize bırakıyoruz ki dünya, ülkemizin başta İsrail saldırganlığı olmak üzere biriken krizlerden kurtulmasına yardımcı olsun" ifadesini kullandı.

Papa, onlara "barışçıl" olmaları, hoşgörüsüzlüğe karşı çıkmaları, şiddeti yenmeleri ve dışlanmayı reddetmeleri çağrısında bulundu.