ABD, Sudan - Etiyopya gerilimini yatıştırmak için devrede

Sudan'ın Gadarif eyaletindeki bir kampta sığınan Etiyopyalı mülteciler.  (AFP)
Sudan'ın Gadarif eyaletindeki bir kampta sığınan Etiyopyalı mülteciler. (AFP)
TT

ABD, Sudan - Etiyopya gerilimini yatıştırmak için devrede

Sudan'ın Gadarif eyaletindeki bir kampta sığınan Etiyopyalı mülteciler.  (AFP)
Sudan'ın Gadarif eyaletindeki bir kampta sığınan Etiyopyalı mülteciler. (AFP)

ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi üyesi Senatör Chris Coons ve Senatör Chris Van Hollen'den oluşan üst düzey bir ABD parlamento heyeti, Sudan-Etiyopya sınır gerilimi ve Nahda (Rönesans/Hedasi) Barajı krizine ilişkin gelişmelerle ilgili görüşmelerde bulunmak için bugün Hartum'a iki sürecek bir ziyarette bulunacaklar. 
Senatör Coons, 21 Aralık'ta kabul edilen ve Sudan'ın egemenliğinivurgulayan Sudan Talepleri Uzlaşma Yasası’na öncülük ederek ülkenin önde gelen destekçilerinden biri oldu. Sudan yasa kapsamında, devrik Devlet Başkanı Ömer el-Beşir rejiminin yargılandığı, Amerikan vatandaşlarına yönelik eylemler ve 11 Eylül terör saldırılarının kurbanları ile ilgili ABD mahkemelerinde açılan davalardan muaf tutuldu.
Sudan’daki Radyo Dabanga radyosuna göre ABD heyeti, Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan, Başbakan Abdullah Hamduk, Adalet Bakanı Nasruddin Abdulbari ve Sulama ve Su Bakanı Yasir Abbas ile Sudan-Etiyopya sınırlarındaki gelişmeler ve ABD ile Sudan arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesine ilişkin görüşmelerde bulunacak. 
Coons ve Hollen'ın Sudan ziyareti, Başkan Joe Biden'ın ABD'li emekli bürokrat Jeffrey D. Feltman’ı uluslararası çabalara liderlik etmesi, Etiyopya ile Sudan arasındaki krizi ve Nahda Barajı konusundaki çatışmayı ele alması için Afrika Boynuzu’na özel elçi olarak atamasından günler sonra geldi.
İki ülke arasındaki tansiyon, Sudan'ın Etiyopya güçleri tarafından çeyrek asırdan fazla bir süredir işgal edilmiş olan Faşaka sınır bölgesindeki toprakları geri alması ve bölgede oluşan çıkmaz nedeniyle geçen kasım ayından bu yana yükseliyor. Diğer yandan Nahda Barajı müzakereleri durumun daha da artırıyor.
Dışişleri Bakanı Meryem Sadık el-Mehdi bu durumu doğu sınırlarına yönelik ihlal olarak değerlendirdi. Ayrıca Etiyopya'nın tutumunu ve Addis Ababa'nın bağlayıcı bir yasal anlaşma imzalamadan aldığı temmuz ayında barajı doldurma kararına olan bağlılığını "kabul edilemez bir inatçılık ve uluslararası hukuka aykırı bir durum" olarak nitelendirdi.
Coons ve Hollen'ın Addis Ababa'nın Tigray Bölgesi’nde başlattığı savaştan kaçan Etiyopyalı mültecilerin kaldığı Gadarif eyaletindeki Umm Rakube ve Tondba kamplarını ziyaret etmeleri bekleniyor.
Eski ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo geçen yıl ağustos ayında Sudan'a yaptığı ziyarette, sivillerin başta olduğu bir geçiş hükümetine desteğini vurgulamıştı. Ancak bunun için Sudan'ın İsrail ile ilişkilerinin normalleşmesini şart koşmuştu.
Sudan 19 Nisan 2021’de, 1958'den bu yana yürürlükte olan ve Sudanlıların herhangi bir İsrail vatandaşı ve kuruluşu ile ya da yabancı şirketlerle anlaşma yapmasını yasaklayan İsrail'i boykot yasasını yürürlükten kaldırma kararı aldı.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.