Hindistan’daki koronavirüs tablosu petrol fiyatlarına olumsuz yansıdı

Bir benzin istasyonundaki benzin pompası (Reuters)
Bir benzin istasyonundaki benzin pompası (Reuters)
TT

Hindistan’daki koronavirüs tablosu petrol fiyatlarına olumsuz yansıdı

Bir benzin istasyonundaki benzin pompası (Reuters)
Bir benzin istasyonundaki benzin pompası (Reuters)

Hindistan’da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının felaketle sonuçlanan ikinci dalgası, petrol talebindeki toparlanmayı kısa keserek, yılın ikinci yarısında gelişmiş ülkeler ve Çin’de akaryakıt talebindeki güçlü toparlanma konusundaki iyimserliği gölgede bıraktı.
Bu durum, bugün petrol fiyatlarının gerilemesine neden oldu.
Brent ham petrol Temmuz teslimi vadeli işlemleri, yüzde 0,7’ye denk gelen 48 sent düşüşle varil başına 66,28 dolara geriledi.
ABD West Texas Intermediate ham petrol ise, Haziran tesliminde 47 sent veya yüzde 0.7 düşüşle 63.11 dolara düştü.
Hindistan’daki vaka sayısı 20 milyona yaklaşırken, analistler ülkedeki kısıtlamalarla bağlantılı olarak dünyanın en büyük üçüncü tüketicisinin yakıt satışlarının Mayıs ayında keskin bir şekilde düşmesini bekliyor.
Bunun yanı sıra küresel olarak, aşılama programlarının yaygınlaşmasının, özellikle üçüncü çeyrekteki yoğun seyahat sezonunda petrol talebini artırması bekleniyor. Bu da analistleri, Brent petrol fiyatları için üst üste beşinci ayda tahminlerini artırmaya teşvik ediyor.



Ortadoğu’daki kaos Çin’i endişelendiriyor: Rusya’yla boru hattı tekrar gündemde

Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
TT

Ortadoğu’daki kaos Çin’i endişelendiriyor: Rusya’yla boru hattı tekrar gündemde

Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)

İsrail-İran çatışmaları, Çin’in uzun süredir duraklamış olan Sibirya’nın Gücü 2 boru hattı projesini yeniden gündeme almasına yol açtı.

Wall Street Journal’ın haberinde, Çin’in doğalgazının yüzde 30’unu Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Ortadoğu ülkelerinden sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) halinde ithal ettiği belirtiliyor.

Çin’in özellikle İran’dan gönderilen düşük maliyetli ham petrole büyük ölçüde bağımlı hale geldiği aktarılıyor. İran’ın petrol ihracatının yüzde 90’ından fazlasının Çin’e gittiğine işaret ediliyor.

Ancak son gelişmelerle bölgede artan öngörülemezdik, Çin’i Hürmüz Boğazı üzerinden sevkıyatlara alternatif arayışına soktu. İsrail’le 12 gün süren çatışmalara ABD’nin de dahil olmasıyla Tahran yönetiminin boğazı kapatma tehlikesi doğmuştu. İran henüz bu yönde bir adım atmadı.

Berlin merkezli düşünce kurulu Carnegie Rusya Avrasya Merkezi’nden Alexander Gabuev, “Ortadoğu’daki askeri durumun öngörülemezliği, Çin liderliğine karasal boru hattı arzının jeopolitik faydalarını gösterdi” diyor.

Pekin yönetiminin, uzun süredir askıya alınmış Sibirya’nın Gücü 2 doğalgaz boru hattını yeniden değerlendirdiği belirtiliyor.

Çin’e yılda 50 milyar metreküp doğalgaz taşıma kapasitesine sahip olacak boru hattı projesi, fiyat anlaşmazlıkları başta olmak üzere bazı sorunlar nedeniyle ilerlememişti.

Pekin’in politikası kapsamında tek bir ülkeden yapılan petrol ve doğalgaz ithalatı yüzde 20’yle sınırlandırılıyor ancak Moskova bu oranın üstüne çıkılmasını talep ediyor.

İki ülke arasında kurulan Sibirya’nın Gücü hattı 2019’da devreye alınmıştı. İkinci hattın inşasının yaklaşık 5 yıl sürmesi öngörülüyor.

WSJ, Çin lideri Şi Cinping’in eylülde Rusya’yı ziyaret etmeyi planladığını, boru hattı projesinin detaylarının da gündeme geleceğini yazıyor.  

Diğer yandan Washington’ın, Pekin’le Moskova’nın yakınlaşmasını engellemek isteyeceğine dikkat çekiliyor. Ancak Trump dünkü açıklamasında Çin’in Amerikan ambargosuna rağmen İran’dan petrol almaya devam edebileceğini söyleyerek kafa karışıklığı yaratmıştı. Cumhuriyetçi lider, Pekin yönetimine ABD’den petrol alma çağrısında da bulunmuştu.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Reuters