Cezayirli gazeteciler dün, Dünya Basın Özgürlüğü Günü vesilesiyle başkentte düzenledikleri gösteride tutuklu meslektaşlarının serbest bırakılmasını, yazıları ve siyasi tutumları nedeniyle birçok gazeteciye yönelik uygulanan adli takibin durdurulmasını talep ettiler. Protestocular hükümet baskısını, güvenlik kovuşturmasını, medyanın susturulmasını ve hükümetin kendisine karşı olduğunu savunduğu özel medyadaki reklamların engellenmesini kınadılar.
Güvenlik görevlileri, göstericilerin ana caddeye çıkmalarını önlemek için protestoların düzenlendiği Başkent Cezayir'deki Basın Özgürlüğü Meydanı'nın etrafında sıkı önlemler aldılar. Göstericiler, ‘Basını özgürleştirin’, ‘Medya suç değildir’ ve ‘Basın özgürlüğü gazetecilerin bir ayrıcalığı değil, vatandaşların hakkıdır’ yazılı pankartlar açtılar.
Gösterilerde ayrıca kaleme aldığı bir yazı nedeniyle 19 Nisan'da tutuklanan Cezayir’in Liberte gazetesi muhabiri Rabah Karaş’ın serbest bırakılması talep edildi. Ancak yetkililer Karaş’a nefreti ve halk arasında ayrımcılığı yayma suçlaması yönelttiler. Göstericiler arasında, ulusal birliğe zarar verme suçlamasıyla 11 ay tutuklu kaldıktan sonra geçen şubat ayında serbest bırakılan Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) Muhabiri Halid Dararni de vardı. Halen takip altında olan Dararni, Yüksek Mahkeme’de yeniden yargılanmayı bekliyor.
Liberte gazetesi Yayın Yönetmeni Hasan Vaili basına şu açıklamayı yaptı:
"Rabah Karaş'ı hapse atmanın hiçbir gerekçesi yok. Yıllarca yaptığı tek şey gazetecilik mesleğini yerine getirmekti. Yalan veya uydurma bilgi yayınlamadı. Bu yüzden derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Hapishanede geçirdiği her gün gazetecilere ve basın özgürlüğüne saldırıdır. Karaş son aylarda çalışmaları sırasında birçok baskıya maruz kaldı. Kendisi birçok kez çalışmaları ve bilgi kaynakları hakkında soruşturmaya çağrıldı. Bunun sebebinin, yetkilileri kızdıran ve adli takibini hızlandıran Tamanrasset sakinlerinin yeni idari bölünmeye karşı protestosuyla ilgili son yazısı olduğu açık.”
Ulusal Gazeteciler Sendikası Başkanı Kemal Amarni de basın özgürlüğünde önemli bir düşüşe tanık olunduğunu ve anayasanın bir gazetecinin yazıları nedeniyle hapis cezası verilmesini yasakladığı halde Rabah Karaş'ın makaleleri nedeniyle şu an hapishanede olmasının da bunun kanıtı olduğunu vurguladı. Ayrıca yetkililerin basınla ilişkilerinde vatandaşlara kamu hizmeti sağlayan bir otorite olarak ilgilenmesi gerektiğine dikkat çekti.
Cezayir’de hükümet son iki yıl içinde başbakanı ve güvenlik hizmetlerini eleştiren makaleler nedeniyle bazı haber sitelerine yayın yasağı getirdi. Söz konusu haber sitelerinin başında Maghreb Emergent (Gelişen Mağrib), Interlinie ve Cezayir merkezli TSA var. Gazeteci Necib Belhimer'e göre hükümeti eleştiren haber sitelerinin sürekli engellenmesi, Cezayir makamlarının medyada çıkan eleştiriler nedeniyle duyduğu sıkıntıdan kaynaklanıyor. Bu da hükümeti, medyanın denetimini kolaylaştırmak için söz konusu haber sitelerini ulusallaştırmaya zorluyor. Ayrıca bu durum medya kuruluşlarının gerekli görülmesi halinde kapatılmasını kolaylaştırıyor.
Resmi açıklamalarda Cezayir'deki basın özgürlüğü konusunda pembe bir tablo çizildiğini belirten Belhimer ancak diğer yandan gazetecileri ve blog yazarlarını hedef alan yeni yasama metinleri ile medya üzerindeki kontrolün sıkılaştırılmaya çalışıldığını vurguladı. Yürütülen kovuşturmaların da bu durumu kanıtladığını belirtti.
Dİğer yandan Cezayir Enformasyon Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Ammar Belhimer yerel bir gazeteye yaptığı açıklamada, ulusal medyanın özgür ve adil olarak kalmasının istendiğini dile getirdi. Bazı medya kurumlarında bozulmalar olduğuna dikkat çeken Belhimer, Eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika döneminde medya kuruluşlarında görülen yolsuzlukla ilgili derinlemesine soruşturmalar yapılması gerektiğini vurguladı. Hükümet reklamlarından büyük fonlar elde edildiğine ancak bunların yurt dışına kaçırıldığına dikkat çeken Belhimer "Devlet, yasanın öngördüğü haklara ve görevlere tam olarak saygı göstererek medya sektörünü ‘davetsiz misafirlerden’ temizlemek istiyor” ifadesini kullandı.
Cezayir’deki son gösteriler, Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun'un önceki gün ülkedeki yaşam koşullarının bozulması nedeniyle yükselen tansiyonu düşürmek için yaptığı konuşmadan saatler sonra geldi.
Resmi açıklamaya göre Tebbun kabine toplantısında eğitim ve sağlık sektörlerinde çalışanların mesleki ve sosyal koşullarını iyileştirmek amacıyla diyalog başlatma emri verdi.
Tebbun, İşçi Bayramı vesilesiyle yayınladığı mesajda, "Çeşitli sektörlerdeki talepler, vatandaşların çıkarları doğrultusunda dikkate alınmalıdır” dedi.
Cezayir’de aktivistler gazetecilerin tutuklanmasını kınadı
https://turkish.aawsat.com/home/article/2954696/cezayir%E2%80%99de-aktivistler-gazetecilerin-tutuklanmas%C4%B1n%C4%B1-k%C4%B1nad%C4%B1
Cezayir’de aktivistler gazetecilerin tutuklanmasını kınadı
Cezayir’de aktivistler gazetecilerin tutuklanmasını kınadı
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة