Suudi Arabistan’ın petrol dışı gelirleri yılın ilk çeyreğinde yüzde 39 oranında arttı

Yılın ilk çeyreğinde gider 212 milyar riyale (56 milyar dolar) ulaşırken, bütçe açığı 7,4 milyar riyal (1,98 milyar dolar ) oldu

Suudi Arabistan bütçesi, yılın ilk çeyreğinde toplam gelirlerde ve petrol dışı gelirlerde bir artış kaydetti (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan bütçesi, yılın ilk çeyreğinde toplam gelirlerde ve petrol dışı gelirlerde bir artış kaydetti (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan’ın petrol dışı gelirleri yılın ilk çeyreğinde yüzde 39 oranında arttı

Suudi Arabistan bütçesi, yılın ilk çeyreğinde toplam gelirlerde ve petrol dışı gelirlerde bir artış kaydetti (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan bütçesi, yılın ilk çeyreğinde toplam gelirlerde ve petrol dışı gelirlerde bir artış kaydetti (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Maliye Bakanlığı dün, bu yılın ilk çeyreğindeki bütçe performansını açıkladı.
Açıklamaya göre bu yılın ilk çeyreğinde gelir 204,7 milyar riyal (55 milyar dolar) gider ise 212 milyar riyal (56 milyar dolar) olarak kaydedildi. Hem petrolden hem de petrol dışı kaynaklardan elde edilen toplam gelirde yüzde 7 büyüme sağlandı.
Petrol gelirlerinin yüzde 9 oranında düştüğü bir dönemde, bu yılın ilk üç ayında petrol dışı gelirlerde yüzde 39 oranında dikkat çekici bir artış kaydedildi. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde 63,3 milyar riyal (17 milyar dolar) olan petrol dışı kaynaklardan elde edilen gelir 88,1 milyar riyale (23 milyar dolar) ulaştı.
Bakanlık açıklamasına göre bütçe açığı ise 7,4 milyar riyal (2 milyar dolar) oldu. Açıklamada iç borç payı 513 milyar riyal olan toplam kamu borcunun 901 milyar riyali (240 milyar dolar) aştığı belirtildi.
Dün yapılan bütçe açıklamasına göre Suudi Arabistan hükümeti, 2021 yılının ilk çeyreğinde en önemli sübvansiyonlar grubu olan bazı hayati süreçler için ayırdığı ve 2020'nin aynı çeyreğinde 3,4 milyar olan bütçeyi 2 yüzde 56 artırarak toplam 5,4 milyar riyale yükseltti. Ayrıca emtia ve hizmet giderleri geçtiğimiz yılın aynı çeyreğine kıyasla yüzde 2 artarak 27,6 milyar riyal oldu.
 Cidde Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Dr. Salim Bağcaci, Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede, 2021 yılının ilk çeyreğine ilişkin gelirin esasen katma değer vergisinden kaynaklandığını söyledi. Mal ve hizmetlerden elde edilen vergi gelirlerinin yılın ilk çeyreğinde yüzde 75 artarken, diğer vergi gelirlerinin ise yüzde 46 artmasının dikkat çekici olduğuna işaret eden Dr. Bağcaci, bunun devletin petrol dışı gelirler için bütçe kalemlerini etkinleştirme politikasının başarılı olduğunu açıkça gösterdiğini belirtti.
Uluslararası Para Fonu (IMF) Pazartesi günü, Suudi Arabistan reel gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYİH) bu yıl yüzde 2,1 oranında büyümesinin beklendiğini açıkladı. Petrol dışı kaynaklarla elde edilen GSYİH’nın ise bu yıl yüzde 3,9 olarak tahmin edildiği açıklamada, OPEC+ grubunun anlaştığı mevcut petrol üretim oranı çerçevesinde Suudi Arabistan’da bu yıl petrol kaynaklı GSYİH’da yüzde 0,5’lik daralma beklendiği belirtildi.
IMF, Suudi Arabistan bütçesindeki açığın ise bu yıl GSYİH'nın yüzde 4,2'sine gerileceğini ve beklenenden biraz daha düşük olacağını kaydetti.
Suudi Arabistan Maliye Bakanlığı, geçtiğimiz Nisan ayında Suudi Arabistan ile 2021 yılı için yapılan Suudi Arabistan ekonomisine ilişkin 4. madde konsültasyonu kapsamındaki istişarelerin sonuçlanmasının ardından IMF uzmanlarından oluşan heyet tarafından yayınlanan son açıklamayı memnuniyetle karşıladı. IMF heyeti açıklamasında, Suudi Arabistan’ın ekonomik reformlarda olumlu sonuçlar elde ettiğini belirtti. Açıklamada işsizlik oranındaki düşüş ve enflasyonda bir daralma ile ekonominin toparlanmaya devam etmesinin beklendiği vurgulandı.
Suudi Arabistan hükümetinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına hızlı ve kararlı bir şekilde yanıt vermesiyle salgının neden olduğu vaka ve can kaybı sayısını azaltmada başarılı olduğu belirtilen açıklamada, hükümet ve Suudi Arabistan Merkez Bankası tarafından başlatılan kamu ekonomisi, finans sektörü ve istihdam destek programlarının, Kovid-19 salgınının vatandaşlar ve özel sektör üzerindeki mali ve ekonomik yansımalarını hafifletmedeki rolüne övgüde bulunuldu. Açıklamada bu başarının, son aylardaki aşılama kampanyasında kaydedilen büyük ilerlemeyle desteklendiği ifade edildi.
Açıklamada, Suudi Arabistan ekonomisinin, bakanlıklar ve kurumlar arasında güçlü bir yönetim ve iş birliği yapısı oluşturmayı, hükümet ve finans hizmetleri düzeyinde dijital dönüşümün hızını artırmayı ve iş gücü piyasasındaki hareketliliğe esneklik ve güçlü güvenlik marjları sağlayan kamu ekonomisi ve finans sektörü politikaları uygulanmasını amaçlayan 2030 Vizyonu’yla uyumlu çabalar sayesinde krizi yönetebildiğine dikkat çekildi.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe