Cezayir hükümetinden grev yapan işçilere uyarı

Cezayir'de geçen hafta düzenlenen grev. (AFP)
Cezayir'de geçen hafta düzenlenen grev. (AFP)
TT

Cezayir hükümetinden grev yapan işçilere uyarı

Cezayir'de geçen hafta düzenlenen grev. (AFP)
Cezayir'de geçen hafta düzenlenen grev. (AFP)

Cezayir hükümeti, grev yapan işçi sendikalarına yönelik yayınladığı uyarı mesajında tüm emekçileri sorumluluk sahibi olmaya ve ülkede “kaos yaratmak isteyenlerin” tuzağına düşmekten kaçınmaya davet etti. Hükümet, toplumsal barışı desteklemek için işçi temsilcileriyle diyalogu sürdürmeye devam edeceklerini ancak kamu düzenini baltalamayı amaçlayan tüm girişimlere karşı da kararlı adımlar atılacağını vurguladı.
Cezayir son günlerde, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Sivil Savunma mensuplarının da aralarında olduğu bazı işçi sendikalarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebiyle gerçekleştirdiği protestolara tanık oluyor.
DPA’nın haberine göre hükümetten perşembe günü yapılan açıklamada bir süredir ülkedeki sendikal faaliyetlerin uzlaşma amacı taşımayan ve bu yönde planlı hareket eden bazı art niyetli çevreler tarafından istismar edildiğinin gözlemlendiği belirtildi.
Hükümet, grev kapsamında öne sürülen taleplerin incelenmesi ve uygun çözümler bulunmasının önemine dikkat çekti. Açıklamada ülkenin içinden geçtiği konjonktüre dikkat çekildi, üstesinden gelinemeyen ekonomik ve sağlık krizinin yansımaları dikkate alınarak bunların vatandaşların yaşam standardını ve kalitesini etkilemesine izin verilmemesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca söz konusu adımların kademeli bir yaklaşımla atılması gerektiği bildirildi.
Hükümetin açıklamasında Cezayir halkının büyük çoğunluğunun anayasal düzene bağlı olduğuna dikkat çekildi. Ancak topluma umutsuzluk ve hayal kırıklığı yaymanın yanı sıra değişim ve yolsuzlukla mücadele yolunu engellemek için ülke dışında aktif olan kesimler bulunduğuna dikkat çekildi. Ülkenin inşası ve yenilenmesi yolunda verilen mücadelenin altı çizildi.
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun pazar günü hükümete, yaşam koşullarının bozulması nedeniyle artan gerilimi hafifletmek için ilgili kesimlerle diyalog başlatması talimatını vermişti. Cezayir’deki grevler, işsizlik oranının (yüzde 15), yoksulluğun ve enflasyonun arttığı bir dönemde, iki yıl önce petrol fiyatlarındaki düşüş ve geniş protestolarla başlayan ve ardından yaşanan siyasi çıkmazla derinleşen ekonomik krizin yansımalarını derinleştirdi.
Resmî açıklamaya göre Tebbun, kabine toplantısında “eğitim ve sağlık sektörlerinde çalışanların meslekî ve sosyal koşullarını iyileştirmek için ilgili sosyal paydaşlarla diyalog başlatma” talimatı verdi.
AFP muhabirinin verdiği bilgiye göre Sivil Koruma üyeleri, pazar günü düzenlenen toplantıyla eş zamanlı olarak Cumhurbaşkanlığı konutu yakınından kamu idare binalarının olduğu bölgeye kadar protesto yürüyüşü düzenlediler. Üniformalı göstericiler, taleplerinin karşılanması ve herhangi bir gerekçe belirtilmeksizin günün erken saatlerinde tutuklanan bir meslektaşlarının serbest bırakılması çağrısında bulundular. Ancak katılımcılar tarafından sosyal medyadadan aktarılan bilgilere göre polis gösteriyi güç kullanarak dağıttı.
Cumhurbaşkanı Tebbun cumartesi günü İşçi Bayramı vesilesiyle yayınladığı mesajında, çeşitli sektörlerdeki her türlü talebin “vatandaşların menfaatleri doğrultusunda dikkate alınacağını” söyledi.



Cezayir-İran ilişkilerinin son 20 yılı: Terör nedeniyle yabancılaşmadan tutumlarda yakınlaşmaya ve uyum noktasına

Cezayir ve İran Dışişleri Bakanları (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)
Cezayir ve İran Dışişleri Bakanları (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)
TT

Cezayir-İran ilişkilerinin son 20 yılı: Terör nedeniyle yabancılaşmadan tutumlarda yakınlaşmaya ve uyum noktasına

Cezayir ve İran Dışişleri Bakanları (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)
Cezayir ve İran Dışişleri Bakanları (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)

Cezayir Dışişleri Bakanı Ahmed Attaf’ın cuma ve cumartesi günleri olmak üzere İran'a gerçekleştirdiği iki günlük ziyaret, Cezayir-İran ilişkilerinin istikrara kavuştuğunun bir göstergesiydi. Cezayir-İran ilişkileri 23 yıl önce yeniden başlamış, ancak özellikle Cezayir’in tartışmalı dosyalarda Tahran’ınkilerle uyumlu tutumları nedeniyle birkaç kez ‘Arap ülkelerinin kınamaları’ ile karşı karşıya kaldığı bu süre zarfında birçok darbe almıştı.

Cezayir, 1993 yılında İran'la ilişkilerini kestiğinde, terör örgütleriyle yoğun bir mücadeleye girmiş ve böylece Tahran'ın Cezayir iç krizine müdahalesini kararlı bir şekilde reddetmesi için bir gerekçe sunmuştu... Dönemin Cezayir Başbakanı merhum Rıza Malik'in hükümeti, İran’ı (terörizm suçlamasıyla 1992'de feshedilen) İslami Selamet Cephesi'ne siyasi ve medya desteği sağlamakla suçladı. Ardından Cezayir, İran ile diplomatik ilişkileri kopardı. İran’ın Cezayir Büyükelçisi’nden ülkeyi ‘derhal’ terk etmesini istedi. Daha sonra İran'ın ABD’deki çıkarları için arabuluculuk yapmaktan vazgeçtiğini duyurdu.

fer
Cezayir Dışişleri Bakanı Attar, Tahran’da İranlı mevkidaşı Abdullahiyan tarafından karşılandı (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)

Cezayir'in eski cumhurbaşkanları Ali Kafi ve Liamin Zerval dönemlerinden bu yana İran ile Cezayir arasında uzlaşının sinyalleri görülmeye başlandı. Bu sinyaller, 1999 yılında iktidara gelen eski Cumhurbaşkanı Abdülaziz Buteflika döneminde de sürdü. İki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler 2000 yılının eylül ayında yeniden kuruldu. 2001’in ekim ayında ise iki ülke yeniden büyükelçilerini gönderdiler.

Cezayirli siyasi ilişkiler uzmanı İdris Rubuh, İran’ın demokratik geçişin başlangıcında (1989) Cezayir’deki siyasi durumu yanlış değerlendirdiğini ve Cezayir yönetiminin tepkisini kolaylaştırdığını söylüyor. 26 Aralık 1991 tarihindeki genel seçimleri kazanan İslami Selamet Cephesi'nin feshedilmesinin ardından Cezayir kurtuluş devriminin sembol isimlerinden biri olan Muhammed Budiaf'ın cumhurbaşkanlığı görevini üstlendi. Ancak Tahran'daki Anayasa Koruma Konseyi ve Uzmanlar Meclisi'nin başkanı ve Tahran Geçici Cuma İmamı Ahmed Cenneti, yangını daha da körükledi. Cenneti, Cumhurbaşkanı Budiaf'ın öldürülmesinden (29 Haziran 1992) büyük bir mutluluk duyduğunu dile getirdi. Bunun üzerine Cezayir, Cenneti’nin sözlerini ‘İslami ve insani değerlerle çelişen aşağılık, medeni olmayan, kaba ve sorumsuz bir açıklama’ olarak nitelendirdi.

Ancak 2003 ekiminde Cezayir eski Cumhurbaşkanı Buteflika’nın İran’a yaptığı ziyaret ve böylece 1979 yılında İran İslam devrimden bu yana Cezayir'i ziyaret eden ilk İran cumhurbaşkanı oldu. Bu ziyaret, ikili ilişkilerde dönemin İran Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi'nin 2004 ekiminde Cezayir'e yaptığı ziyaretle pekiştirilen yeni bir dönemin başlangıcı olarak görüldü. İran, Buteflika'nın ‘ulusal uzlaşı’ politikasına desteğini ilan etti ve teröristlerin kendilerini ve silahlarını teslim etmeleri halinde af ilan ederek ‘kara on yılı’ sonlandırdı.

erg
İran Cumhurbaşkanı ile Cezayir Dışişleri Bakanı (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)

Cumhurbaşkanlığı düzeyinde karşılıklı ziyaretler, iki hükümet üyeleri ile ekonomiyle ilgili çeşitli kurum ve kuruluşların yetkilileri arasında kapsamlı ziyaretlere kapı araladı. Sağlık, finans, yüksek öğrenim, küçük sanayiler, adli iş birliği, sanayi bölgelerinde ekonomik faaliyetlerin geliştirilmesi ve petrokimya sektöründe ortak yatırım alanlarında mutabakat anlaşmalarını kapsayan bir ortak ekonomi komitesi kuruldu.

İki ülkenin yetkilileri tarafından açıklamalarda son 20 yılda yapılan iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğinin yoğunlaştığı görülürken Suriye’deki ve Yemen'deki savaş durumu gibi Arap dünyası, bölgesel ve uluslararası alandaki birçok konuda, Hizbullah’ın terör örgütü olarak sınıflandırılması konusunda ve aynı şekilde Filistin meselesi konusunda uzlaştılar. Cezayir ile İran’ın bazı konulardaki tutumlarındaki bu uyum, kamuoyuna yansımasa da Cezayir'in Arap ülkeleriyle başını belaya soktu. Ayrıca, Cezayir komşusu Fas’ın kendisini Hizbullah’a topraklarında eğitim için olanak sağlamakla’ suçlaması nedeniyle ağır bir baskıyla karşı karşıya kaldı. Fas, iki ülke arasındaki bu uyumu, Batı Sahra'nın Fas'tan bağımsızlığını isteyen ve Cezayir'in Fas sınırına yakınlarındaki Tinduf Mülteci Kampı’na sığınan Polisario Cephesi ile yoğun mücadeleyle ilişkilendirdi.

sde
İran Cumhurbaşkanı Reisi, Cezayir Dışişleri Bakanı Attar’ı kabul etti (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)

Cezayir-İran ilişkilerine ilişkin bir haber, Tahran’ın ekonomik krizinden kurtulmak ve uluslararası yaptırımları atlatmak için daha geniş ticaret alanları açmaya ve kuzeybatı Afrika (Mağrip) bölgesine, özellikle de Cezayir’e açılan kapıdan İsrail'e karşı bir dış cephe oluşturmaya çalıştığına, bunun da Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve daha sonra Sudan ile imzaladığı anlaşmaların bir parçası olarak 2020 yılında Rabat ile ilişkiler kurmasına bir yanıt niteliğinde olduğuna işaret etti.

İki ülke arasındaki ilişkilerin geçmişine değinilen bir başka habere göre öne çıkan iki olayı gözden kaçırmak mümkün değil. Bunlardan ilki, 1975 yılında Cezayir'in İran ile Irak arasındaki sınır anlaşmazlığını sona erdirmek için arabuluculuk yapması, ikincisi ise 1980 yılında İran-ABD diplomatik ilişkilerinin kesilmesinin ardından Cezayir'in Washington'daki İran çıkarlarını desteklemesi.