Le Drian, Lübnan’daki siyasi sınıfı görmezden geldi

Jean-Yves Le Drian (sağda) ve Saad Hariri. (AFP)
Jean-Yves Le Drian (sağda) ve Saad Hariri. (AFP)
TT

Le Drian, Lübnan’daki siyasi sınıfı görmezden geldi

Jean-Yves Le Drian (sağda) ve Saad Hariri. (AFP)
Jean-Yves Le Drian (sağda) ve Saad Hariri. (AFP)

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian’ın Beyrut ziyaretinin yankıları sürüyor. Görüşmeleri yakından takip eden siyasi bir kaynak, Fransız Bakan’ın görüşmede ‘Paris’in almak üzere olduğu bir karar ile ilgili konuştuğunu’ aktardı. Kaynak Le Drian’nın, egemen sisteme ve siyasi sınıfa tabi güçlerin tanınmasının askıya alınmasının sivil toplumu temsil eden partilerin ve organların çıkarına olacağını söylediğini belirtti. Paris’in gelecek baharda düzenlenmesi planlanan parlamento seçimlerine yönelik hazırlıklarda Lübnanlıların yanında olacağını belirten kaynak zira halkın seçimlere birleşik listelerle katılınması şartı ile birlikte yönetimde değişiklik yapma fırsatı yakaladığını vurguladı.
Söz konusu kaynak Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Le Drian’ın 17 Ekim 2019 tarihinde gerçekleşen halk intifadasının ardından varlığını kanıtlayan sivil toplumun canlılığına övgüde bulunduğunu aktardı. Ayrıca sivil toplumun, 4 Ağustos 2020’de Beyrut Limanı’nda yaşanan patlamanın ardından yaşanan gelişmelerle eş zamanlı olarak etkili bir çalışma programı yürüttüğünü vurguladı.  
Aynı kaynak, Le Drian’ın özellikle sivil toplum örgütleri aracılığıyla Lübnanlılarla dayanışma göstermek için Beyrut’u ziyaret ettiğini, Cumhurbaşkanı Mişel Avn, Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri ve hükümeti kurmakla görevli yetkili Saad Hariri ile bir araya geldiğini kaydetti.
Kaynağa göre Le Drian, Paris’in ‘hükümeti kurmayı engelleyenlere ve yolsuzluğa karıştıkları ispatlananlara karşı’ tedbirleri uygulamaya başlayacağı uyarısı yaptı. Aynı zamanda Paris, Washington, Londra ve Avrupa Birliği (AB) ülkeleri arasında, hükümetin kurulmasını engelleyenlere baskı yapmak için yeni bir tedbir paketinin müzakere edileceği bilgisini verdi.
Le Drian ilk tedbir paketinde yer alan isimleri açıklamazken iktidar sistemi ve siyasi sınıfa bağlı bazı partilerdeki üst düzey liderlerin hedef alındığına işaret etti.
Fransız Bakan ayrıca görüştüğü isimlere, özellikle de Lübnanlı üç lidere herhangi bir devlete yönelmenin ve uluslararası kuruluşlara başvurmanın hiçbir anlamı olmadığını çünkü Fransız girişiminin bir alternatifi olmadığını anlayacaklarını bildirdi. Le Drian ile resmi konutunda görüşen Saad Hariri hükümetin kurulmasının söylemde kalmayacağını adımların süreceğini vurguladı.
Siyasi kaynak Fransız girişiminin akıbetine ilişkin de açıklamalarda bulundu. Le Drian’ın sivil topluma odaklanmasının, ‘Paris’in siyasi sınıfı sorumlu tutarak bu girişimden geri adım atma niyetinde olduğunu’ gösterdiğini kaydetti.
Ziyaretinde Le Drian’a eşlik eden heyetten bir isim de Beyrut’ta dolaşan haberlere dair şaşkınlığını dile getirdi. Üyeye göre söz konusu haberlerin arka planında, Le Drian’ın Macron’un ikinci Beyrut ziyareti sırasında görüştüğü tarafları ikna edememesi nedeniyle Paris’te hakim olan kâbusları yok etmek var.
Kaynak, Le Drian’ın Beyrut’a gelmeden önce Twitter üzerinden bir paylaşım yaptığına dikkat çekti. Paylaşımın, özellikle sivil toplum üyeleriyle yaptığı görüşmelerin genel çerçevesini belirlediğine dikkat çekti. Paylaşımında Paris’in yardımlarını dernek ve resmi olmayan kurumlarla sınırlandırdığını belirten Bakan, şu ifadeleri kullandı:
“İktidar, ilaç sübvansiyonlarının kaldırılması ve kesintilerin sürdüğü elektriğin sürekli temini için gerekli yakıtın güvence altına alınamamasıyla nasıl baş edecek? Halk protestolarının hız kazanmasının nedenlerine ve hükümetin oluşumunu hızlandırmak için artan üzerindeki baskıya sessiz mi kalacak yoksa ülkeyi yeni bir aşamaya mı götürecek?”
Kaynağa göre Le Drian, hükümetin kurulmasının engellenmesi sorununun Lübnan ile ilgili olduğunu ve halen çözülemediğini belirtti.  Ülke dışındaki çağrıların da uygun olmadığını vurguladı. Le Drian ayrıca yetkililerin aynı anda birden fazla Avrupa başkenti ve Washington ile iletişim kurduğunun farkında olduğunu belirterek bu alandaki bahaneleri de geçersiz olarak niteledi.  
Fransız Bakan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Fransız girişimi halen geçerlidir ve masadaki yerini korumaktadır. Hükümetin kurulmasını kolaylaştıracak ve faaliyete geçmesini sağlayacaktır. Biz Paris’te hazırız. İlgili taraflar şartlarından ve bahislerinden vazgeçmedikçe herhangi bir destek sağlamayacağız.”
Yapılan açıklamalar Le Drian’ın beraberinde sivil toplum çalışanları için acil yardımlar getirdiği yönünde. Bakan konuya dair yaptığı açıklamada Paris’in Lübnan halkını terk etmeyeceğini vurguladı. Ayrıca hükümetin kurulmasını engelleyenlerin toplumsal düzeyde sağlık ve yaşam alanlarında sorunlara neden olduğunu vurguladı.
Kaynağa göre Fransız Bakan, Macron’un Lübnan’ı kurtarmak ve ülkenin çöküşünü durdurmak için yol haritasını destekleme sözü verdi. Yol haritasına uymayanları hükümetin oluşumunu geciktirmekle sorumlu tuttu. Ayrıca hükümeti kurmak için çalışanlara engel olanlara da yaptırımlar uygulanabileceğini ima etti.
Macron’un hükümetin oluşumunu engelleyenlere karşı yakın zamanda atacağı her adımda Paris’in uluslararası toplumdaki aktörlerle koordineli şekilde çalıştığını belirten Le Drian, süreci engellemekten sorumlu tuttuğu taraflara da kızgınlığını dile getirdi.
Le Drian, ‘Hükümetin kurulma sürecinde yaşanan bu tökezleme ile ilgili ne yapılmalı?’ sorusuna da şu cevabı verdi;
“Bu soru süreci engellen taraflara yöneltilmelidir. Tarafların, mevcut tavırlarından vazgeçerek konumlarını gözden geçirmeleri halinde eylemimizi güçlendirmeye hazırız. Paris söz konusu durumun üstesinden gelinmesinin ardından Lübnan için yardım talep ederek uluslararası arenada eyleme geçecektir.”



Trump'ın elçisi: Irak kritik bir dönüm noktasında ve silahlı gruplar var olduğu sürece başarılı olamaz

ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)
ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)
TT

Trump'ın elçisi: Irak kritik bir dönüm noktasında ve silahlı gruplar var olduğu sürece başarılı olamaz

ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)
ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)

ABD Başkanı'nın Irak Özel Temsilcisi Mark Savaya dün yaptığı açıklamada, Irak'ın kritik bir dönemeçte olduğunu ve silahlı grupların devletle rekabet edip devletin rolünü baltaladığı bir ortamda hiçbir ulusun başarılı olamayacağını söyledi.

Savaya, Irak'taki bölünmüşlüğün ülkenin uluslararası konumunu zayıflattığını, ekonomisini boğduğunu ve ulusal çıkarlarını koruma yeteneğini sınırladığını belirterek, hükümetin ülkeyi bölgesel çatışmalardan uzak tutan ve ulusal önceliklere odaklanan bir yaklaşım izlediğinde, istikrarın mümkün olduğunu kanıtladığını ifade etti.

Irak'ta istikrarın sağlanmasının sorumlu liderlik ve devleti ve kurumlarını güçlendirmeye yönelik kararlı bir yaklaşım gerektirdiğini vurgulayan yetkili, siyasi ve dini liderlerin kararlarının, Irak'ın egemenlik ve güç yolunda ilerleyip ilerlemeyeceğini veya parçalanma ve gerilemeye doğru kayıp kaymayacağını belirleyeceğini belirtti.

Trump'ın liderliğinde Amerika Birleşik Devletleri'nin bu kritik dönemde Irak'ı desteklemeye tamamen hazır olduğunu teyit etti.


Yoksulluk içinde boğulan Gazze, iki aylık kırılgan ateşkesi sona erdirdi

Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)
Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)
TT

Yoksulluk içinde boğulan Gazze, iki aylık kırılgan ateşkesi sona erdirdi

Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)
Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)

Gazze Şeridi, İsrail ve Hamas arasında geçen ekim ayında başlayan kırılgan ateşkes anlaşmasının üçüncü ayına dün girdi. Kuşatma altındaki halk, İsrail'in ihlalleri ve ciddi yardım eksikliğiyle birlikte iki ay geçirdi.

Gazze Şeridi'ni kasıp kavuran şiddetli hava koşulları ve yoğun yağışlar, halihazırda bir bebeğin soğuktan ölmesiyle sonuçlanan zorlu koşulları gidermek için gerekli malzemelerin ulaştırılmasının aciliyetini bir kez daha vurguladı. Birleşmiş Milletler Filistinli Mülteciler Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), yağışların neden olduğu artan acıların "tıbbi ve yeterli barınma malzemeleri de dahil olmak üzere insani yardımın kesintisiz akışı yoluyla önlenebileceğini" belirtti.

Bu arada, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir dün, Hamas'ın askeri kanadına adını veren, İsrail sınırları içinde bulunan tarihi lider İzzeddin el-Kassam'ın türbesini kaldırma sözü verdi. Ben-Gvir, güvenlik güçleri ve bir vinç eşliğinde, Suriye doğumlu el-Kassam'ın türbesinin yanına kurulan dua çadırını sökerken çekilmiş bir video yayınladı. Hamas, güvenlik bakanının eylemlerinin "kutsallığa karşı eşi benzeri görülmemiş bir ihlal ve kutsal yerlere saygısızlık" olduğunu ifade etti.


Ateşkesin zorlu eşiği: Silahsızlanma maddesi ABD–İsrail–Hamas üçgenini kilitliyor

TT

Ateşkesin zorlu eşiği: Silahsızlanma maddesi ABD–İsrail–Hamas üçgenini kilitliyor

Ateşkesin zorlu eşiği: Silahsızlanma maddesi ABD–İsrail–Hamas üçgenini kilitliyor

İsrail, ABD Başkanı Donald Trump’ın ekimde ilk aşaması uygulamaya giren Gazze ateşkes planı kapsamında Hamas’ın tamamen silahsızlandırılması şartında ısrarını sürdürüyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilerle Tel Aviv, Hamas’ın uzun süreli bir ateşkes karşılığında silahların “dondurulması” yönündeki önerisini reddetti.

Fransız Haber Ajansı AFP bugün (Perşembe) konuşan bir İsrailli yetkili, “20 maddelik plan çerçevesinde Hamas’ın geleceği yok; örgüt silahsızlandırılacak” dedi. Aynı yetkili, “Gazze tamamen silahtan arındırılmış olacak” ifadelerini kullandı.

Bu açıklamalar, Hamas’ın yurtdışı siyasi büro şefi Halid Meşal’in Al Jazeera’da yayımlanan röportajında, “Direnişin tamamen silahsızlanması kabul edilemez. Silahların dondurulması veya muhafaza edilmesi gibi seçenekler tartışılıyor” sözlerinin ardından geldi.

y
Hamas lideri Halid Meşal (X)

İsrail Ordu Radyosu da Tel Aviv’in “Gazze’nin tamamen silahsızlandırılması” talebini yinelerken, ABD ile konuya dair “sürekli koordinasyon” yürütüldüğünü aktardı.

10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkes anlaşması, Hamas ve diğer silahlı grupların silahsızlandırılmasını öngörüyor.

ABD yönetimi son günlerde daha esnek bir yaklaşım sergiliyor

Hamas’ın üst düzey bir kaynağı, Şarku’l Avsat’a konuşarak Trump yönetiminin silahsızlanma vurgusunu sürdürmekle birlikte, son dönemde arabulucular ile hareket arasında dolaşan bazı önerilere “daha açık” bir tutum sergilediğini belirtti.

Aynı kaynak, “Hareketin sunduğu ve arabulucuların geliştirdiği çeşitli fikirler var. Hâlâ farklı taraflarca iletilen yeni formüller tartışılıyor; amaç ikinci aşamaya geçişi hızlandırmak” dedi.

Bu beklenti, ABD’nin son açıklamalarıyla çelişiyor. ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Mike Waltz, İsrail Cumhurbaşkanı İsaac Herzog’la görüşmesinde, Washington’un “Hamas’ın kendini yeniden inşa etmesine asla izin vermeyeceğini” söyledi.

f
ABD'nin Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Mike Waltz (AFP)

Hamas kaynakları, temasların sürdüğünü ve sürece dair “her zamankinden daha ciddi bir irade” oluştuğunu ifade ediyor. Hareket, silahların korunması, depolanarak “dondurulması” veya bir Arap ya da İslam ülkesinin gözetimine devredilmesi gibi formüllerin değerlendirilebileceğini düşünüyor.

Hamas içerisinden bir başka kaynak, arabulucuların “silahsızlandırma, uluslararası güç konuşlandırılması ve Gazze’nin yönetimi gibi konularda ABD ile geniş bir anlayış zemini yaratabileceğini” belirtti.

Meşal, “silahtan arındırma değil dondurma” önerisini anlatırken, “İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının tekrarlanmayacağına dair sağlam garantiler sağlayacak bir çerçeve oluşturmak istiyoruz” dedi.

“Filistin yönetiminin rolü”

İsrail, Hamas’ın elindeki son İsrailli rehinenin naaşı teslim edildikten sonra planın ikinci aşamasına geçilmesinde ısrar ediyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçişin “yakın” olduğunu belirtti ancak “Gazze’nin silahsızlandırılması gibi zorlu dosyalar bulunduğunu” ifade etti.

sdfrg
Filistin Ulusal Güvenlik Kuvvetleri'ndeki Özel Harekat Birimi 101 (Ulusal Güvenlik web sitesi)

Tartışmalar sürerken, Filistin yönetimi ise Gazze’de tam yetki devrinde ısrar ediyor. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, son günlerde Arap, İslam ve Avrupa liderleriyle temaslarında yönetimin Gazze’de sorumluluk üstlenmeye hazır olduğunu vurguladı.

Hamas, bu pozisyona kamuoyu önünde yanıt vermese de, hareketin üst düzey bir kaynağı Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede, “Filistin yönetiminin Gazze’de sorumluluk üstlenmesine karşı değiliz; ancak bunun ulusal bir uzlaşı programına dayanması gerekir” dedi.

Kaynak, “İsrail’in Gazze’de Filistin yönetiminin herhangi bir rolünü reddettiğini ve bu engelin aşılması için uluslararası baskıların devrede olduğunu” belirtti.