BM Genel Sekreteri Guterres: BM Batı Sahra Özel Temsilcisi pozisyonu için 12 isim önerdim ancak tamamı reddedildi

BM Genel Sekreteri Guterres: BM Batı Sahra Özel Temsilcisi pozisyonu için 12 isim önerdim ancak tamamı reddedildi
TT

BM Genel Sekreteri Guterres: BM Batı Sahra Özel Temsilcisi pozisyonu için 12 isim önerdim ancak tamamı reddedildi

BM Genel Sekreteri Guterres: BM Batı Sahra Özel Temsilcisi pozisyonu için 12 isim önerdim ancak tamamı reddedildi

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres dün akşam yaptığı açıklamada, BM'nin Batı Sahra Özel Temsilcisi pozisyonunun iki yıldır boş kalmasının sebebinin, bu süre zarfında bu görevi üstlenmesi için 12 adayın ismini önermesi, ancak çatışmanın taraflarından biri veya BM Güvenlik Konseyi’nin bazı üyeleri tarafından bu isimlerin reddedilmesi olduğunu belirtti.
Guterres’in açıklamaları, BM Genel Kurulu'nda tek aday olarak, ikinci dönem (2022-2026) adaylığını değerlendirmek üzere yapılan toplantıda yaptığı konuşmada geldi. 
Guterres açıklamasında, geçtiğimiz günlerde Genel Kurul'a üye 193 devletin kendisine ana pozisyonları dolduracak adayların isimlerini önerme talebine dayanarak bu atamalara ilişkin bir karar aldığını açıkladı. Karara göre bu adayların, kendilerine sunulacak iki veya üç isim arasından seçim yapacak bir komite önüne çıkacağını belirten Guterres, bu komitenin kimlerden oluşacağı veya isimlerin elenmesinde izlenecek mekanizma hakkında açıklamada bulunmadı.
Ancak BM Genel Sekreteri, seçilecek adayın BM Güvenlik Konseyi ve tarafların onayını alması gerektiğinden, bu mekanizmanın benimsenmesine rağmen özellikle belirli krizlerle ilgili pozisyonlar olmak üzere zorlukların devam edeceğini belirtti. 
Guterres, bu zorlukların en çarpıcı örneğinin Batı Sahra sorunu olduğunu belirtti. Bu pozisyon için 12 isim önerdiğini, ancak gerekli oybirliğinin sağlanamadığını ifade eden Guterres, sunulan isimleri ve bunlara itiraz eden tarafları açıklamadı. Guterres, "Bu durumda, bu görevi yapabilecek birini bulmaktan başka bir şey yapmanın çok zor olduğu açık" dedi.
BM Sözcüsü Stephane Dujarric, Guterres’in açıklamasına ilişkin yaptığı açıklamada, "Bugüne kadar bir elçinin atanmayışı BM Genel Sekreteri'nin çabalarının eksikliğinden kaynaklanmıyor. Guterres, reddedilmeyecek veya en azından ilgili taraflarca kabul edilebilir birini aramaya devam edecek" dedi.
BM’nin Batı Sahra Özel Temsilcisi pozisyonunda en son Eski Almanya Cumhurbaşkanı Horst Köhler bulunuyordu. Köhler, sağlık nedenleriyle Mayıs 2019'da görevinden istifa etti. Ancak gerçekte bu görevde ilerleme kaydetmenin imkansız olduğu gerçeğiyle karşılaştıktan sonra bu görevden vazgeçtiği öne sürüldü.
AFP'ye konuşan diplomatlar, Guterres’in 12 adaya ek olarak son iki yıl içinde başka isimlerle de temasa geçtiğini, ancak hepsinin düşünmek için süre istediğini ve ardından özür dileyerek bu imkansız görevi kabul edemeyeceklerini ifade ettiklerini aktardılar.



Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
TT

Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)

Tunus'un merkezindeki Kayravan şehrinde, cumartesi akşamı, polis ve gençler arasında art arda ikinci gece çatışmalar yaşandı.

Ailesinin ifadesine göre, çatışmalar bir kişinin polisin kovalamacası ve ardından kendisine yönelik şiddet sonucu ölmesinin ardından patlak verdi. Ölen kişinin akrabaları, ehliyetsiz motosiklet kullandığını ve bir polis aracı tarafından takip edildiğini söylüyor. Ardından dövülerek hastaneye kaldırılan adam, hastaneden kaçmayı başardı. Cumartesi günü geçirdiği kafa travması sonucu hayatını kaybetti.

Tunus'ta da yüzlerce kişi, muhalefet dernekleri ve partilerinin çağrısına yanıt olarak, dördüncü hafta üst üste başkentte "özgürlükleri savunmak ve Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarını protesto etmek" amacıyla gösteri düzenledi.


Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan-İran ilişkileri çok hassas bir aşamaya geldi ve şu anda, İran liderliği kararını verip Lübnan işlerine müdahalesini durdurmadığı sürece, kontrolden çıkma ve önlenemez olumsuz sonuçlar doğurma riskiyle karşı karşıya. Önde gelen bir siyasi kaynak Şarku’l Avsat'a durumu böyle aktardı. İran'ın Beyrut'taki elçileri müdahaleyi reddederken, Lübnan'daki resmi makamlar müdahaleyi kanıtlayan delillere sahip olduklarını vurguluyor.

Kaynak, İran'ın müdahalesine örnekler verdi; bunlardan ilki, resmi davet olmadan elçilerin gelmesiydi ve resmi görüşmelerinin çoğunun, Hizbullah, Hamas ve İslami Cihad hareketlerinin önderliğindeki görüşmelerini haklı çıkarmak için siyasi bir kılıf sağlama bağlamında kaldığını vurguladı.


Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
TT

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü Albay Myles Caggins, Palmira'daki ortak Suriye-Amerikan devriyesine yapılan saldırının sürpriz olduğunu belirterek, Washington'un Suriye ile uzun vadeli güvenlik ilişkileri kurmak istediğini kaydetti.

Suriye devlet televizyonunda yayınlanan açıklamalarında Caggins, “Amerika Birleşik Devletleri’nin Suriye güvenlik güçlerini DEAŞ’a karşı mücadelede destekleme konusunda özel ve devam eden bir misyonu var ve bu, Suriye hükümetiyle iş birliği içinde yapılacak” dedi. Caggins, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Savunma Bakanlığı ile bütünleştirilmesinin gerekliliğini de vurguladı.

Ayrıca, “Amerikan mevzilerine sık sık saldırılar düzenleniyor ve İran milisleri, güçlerimizin bulunduğu bölgelerde gerilim yaratmaya çalışıyor ve çalışmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.

Amerikalı yetkili, Suriye Devlet Başkanı Ahmed elş-Şara'nın bölgede barışa yönelik önemli çalışmalar yaptığını ve Suriye-Amerika ilişkilerinin güçlü olduğunu, ekonomiyi ve refahı güçlendirmenin terörizmle mücadelede önemli bir unsur olduğunu açıkladı.

Şam, cumartesi günü Suriye'nin merkezindeki Palmira kenti yakınlarında ABD-Suriye ortak askeri heyetine yönelik düzenlenen ve üç Amerikalının (iki asker ve bir sivil tercümanları) öldüğü, birçok personelin ise yaralandığı silahlı saldırıyı "terör saldırısı" olarak kınadı.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, X platformundaki hesabından yaptığı açıklamada, "Suriye, Palmira yakınlarında Suriye-ABD ortak terörle mücadele devriyesini hedef alan terör saldırısını şiddetle kınıyor" dedi. Şeybani, sözlerine şöyle devam etti: "Kurbanların ailelerine, Amerikan hükümetine ve halkına başsağlığı diliyor, yaralılara acil şifa temenni ediyoruz."