Başbakan İştiyye, Mescid-i Aksa’da namaz kılanları hedef alan saldırılardan İsrail hükümetini sorumlu tuttu

Nablus'ta Filistin bayrağı tutan bir adam (EPA)
Nablus'ta Filistin bayrağı tutan bir adam (EPA)
TT

Başbakan İştiyye, Mescid-i Aksa’da namaz kılanları hedef alan saldırılardan İsrail hükümetini sorumlu tuttu

Nablus'ta Filistin bayrağı tutan bir adam (EPA)
Nablus'ta Filistin bayrağı tutan bir adam (EPA)

Filistin Başbakanı Muhammed İştiyye, bugün yaptığı açıklamada, “Bakanlar Kurulu, Kudüs’teki gelişmeleri an be an takip etmek ve halkı desteklemek için daimi bir oturum gerçekleştiriyor” dedi.
Bugün Ramallah’ta, Kudüs'teki son gelişmelerin ele alındığı bir kabine oturumuna başkanlık eden İştiyye, Filistin resmi haber ajansı WAFA tarafından aktarılan açıklamasında, “Bugün Kudüs, kimliğini yok etmeye, özelliklerini değiştirmeye ve Arap, İslam ve Hıristiyan tarihlerini tahrif etmeye çabalayanların karşısında davasını yeniden canlandırıyor” ifadelerini kullandı.
Başbakan İştiyye, Kudüs'te yapılan öldürme çağrılarının, İsrail'de verilen partizan eğitim, okul eğitimi ve müfredatta yer alan suç ve nefret ruhunu ortaya çıkardığını işaret etti.
Bu sabah Mescid-i Aksa’nın kapılarının ibadet edenlere kapatıldığını söyleyen İştiyye, İsrail işgal güçlerinin bu sabah aşırı sağcıların baskınlarına zemin hazırlamak için Mescid-i Aksa’ya saldırmasını ve ibadet eden onlarca insanı yaralamasını kınadı.
Mescid-i Aksa’da ibadet eden cemaate yapılan saldırıdan tamamen İsrail hükümetinin sorumlu olduğunu söyleyen İştiyye, bu tür saldırıların ve Şeyh Cerrah Mahallesi’nde Filistinlilerin evlerinden çıkarılması girişimlerinin doğuracağı sonuçlara karşı uyardı. Bu yıl Ramazan Bayramı’na denk gelen 1948 yılında Filistinlilerin Hayfa, Yafa ve Akka'daki evlerinden sürgün edildikleri Nekbe’nin yıldönümünde bu kez Şeyh Cerrah Mahallesi’ndeki Filistinliler evlerinden çıkarılma tehdidiyle karşı karşıyalar.
Filistin Başbakanı, uluslararası toplumu bu korkunç ihlalleri durdurmak için derhal müdahale etmeye ve Filistin topraklarında, özellikle etnik temizliğin yapıldığı Kudüs’te halkı korumaya çağırdı.
Başbakan İştiyye, ‘işgalci İsrail yetkililerinden, Mescid-i Aksa’ya düzenlenen saldırıdan bu yana tutuklananların derhal serbest bırakılmasını’ talep etti.
İştiyye ayrıca işgalci İsrail yetkililerinin, yerleşimci sömürge programlarını tamamlama planları çerçevesinde Tulkerim’de 392 yeni yerleşim birimi inşa etme ve Nablus yoluna ayrı bir yan yol yapma niyetlerini kınadı.
Öte yandan Filistin Kızılayı bugün yaptığı açıklamada, Mesci-i Aksa baskınında Filistinlerden 278 kişinin yaralandığını duyurdu. Filistin Kızılayı ayrıca İsrail işgal güçlerinin, sağlık personelinin Mescid-i Aksa’ya girmesini engellediğini vurguladı.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nden yapılan açıklamada ise işgal güçlerinin bugün Mescid-i Aksa avlularına hiçbir gerekçe göstermeksizin ani ve vahşice baskın düzenlediği, sağlık personelinin yaralıları bölgeden tahliye etmesine izin vermediği bildirildi.

 


Hizbullah'ın tehditleri silahsızlanma taleplerini engellemiyor

Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
TT

Hizbullah'ın tehditleri silahsızlanma taleplerini engellemiyor

Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)

Lübnan Cumhurbaşkanlığı, yetkililerinin son günlerde artan tutum ve tehditlerine rağmen, Hizbullah'ın silahsızlanmak için diyaloğu kabul edeceğinden emin görünüyor.

Cumhurbaşkanlığına yakın bakanlık kaynakları Şarku’l Avsat'a yaptıkları açıklamada, Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın son açıklamalarını çelişkili pozisyonlar kategorisine koyarak “hiç kimsenin güç kullanarak silahsızlanma tehdidinde bulunmadığını ve tüm meselelerin diyalog yoluyla çözüleceğini, Kasım'ın da Hizbullah'ın buna hazır olduğunu ifade ettiğini, ancak şu anda kendilerine baskı yapılmamasını istediğini” vurguladı.

Kaynaklar, “her şeye rağmen iletişimin devam edeceğini, çünkü bu aşamanın sakin geçmesinin herkesten önce Hizbullah'ın çıkarına olduğunu” belirtti.

Başbakanlık kaynakları ise Şarku’l Avsat'a hükümetin “bakanlık açıklamasını uygulamaya devam ettiğini ve kontrolünü tüm topraklara yaymak amacıyla, silahları devletle sınırlandırmak için gerekenleri yaptığını” ifade etti.