Arap Koalisyonu, Husilerin Suudi Arabistan'ı hedef aldığı saldırıları engelledi

BMGK, Marib'deki çatışmaların bir an önce sonlandırılması çağrısı yaptı.

Fotoğraf Arşiv
Fotoğraf Arşiv
TT

Arap Koalisyonu, Husilerin Suudi Arabistan'ı hedef aldığı saldırıları engelledi

Fotoğraf Arşiv
Fotoğraf Arşiv

Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu güçleri,  İran destekli Husi milislerin Ramazan Bayramı sabahı başlatığı saldırıları engelledi. Suudi Arabistan'a saldırı için gönderilen silahlı insansız hava araçlarını (SİHA) ve balistik füzeleri imha etti.
Koalisyon güçlerinden yapılan açıklamada 8 SİHA’nın ve 3 balistik füzenin imha edildiği bilgisi verildi.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İTT) Genel Sekreteri Yusuf el-Useymin, terörist Husi milislerinin başarısızlığa uğrayan düşmanca girişimlerini şiddetle kınadığını vurguladı. Suudi Arabistan’daki sivilleri hedef alarak Ramazan Bayramı sevincini engellemek isteyen Husi saldırılarına karşı koyan Arap Koalisyonu’a övgüde bulunan Useymin, söz konusu eylemleri savaş suçu olduğunu ve uluslararası insan hakları hukukunun açık bir şekilde ihlali anlamına geldiğini kaydetti. 
Bahreyn Dışişleri Bakanlığı da Husi milislerinin düşmanca saldırısını kınarken Suudi Arabistan'ın güvenliğine ve istikrarına zarar vermeyi amaçlayan eylemlere karşısında Riyad yönetiminin yanında durduklarını bildirdi. Ayrıca uluslararası toplumu, uluslararası yasaları ve normları ihlal eden terörist eylemleri kınamaya çağırdı. 
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi de (BMGK) çarşamba günü üye devletler tarafından onaylanan bir bildiriyle Yemen'de, özellikle son zamanlarda çatışmaların yoğunlaştığı Marib'de çatışmaların derhal durdurulması çağrısında bulundu. 
DPA’da yer alan habere göre BMGK, Yemen konulu aylık toplantısının ardından kapalı istişareler gerçekleştirdi. Yapılan açıklamada "Yemen’deki çatışma ve insani kriz sadece kalıcı bir ateşkes ve siyasi bir anlaşma ile sona erdirebilir” ifadeleri kullanıldı.
BMGK’nın 15 üyesi, BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı olarak atananan ve yakın zamanda görevi bırakacak olan BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths'e verilen desteği yineledi. Husilerin yakında Griffiths ile buluşmasının umut edildiği vurgulandı.
Washington Husileri yakın zamanda, ‘adil bir anlaşma’ öneren Griffiths ile görüşmeyi kabul etmeyerek Yemen'de barışa ilişkin büyük bir fırsatı kaçırmakla suçlamıştı.
Griffiths, BMGK’da yaptığı konuşmada tarafların bir anlaşmaya varmaktan uzak olmalarına ve Husilerin saldırısı nedeniyle Marib'de hız kazanan çatışmalara dikkat çekti. Yemenlilerin yakın bir zamanda savaşın sona ereceğine dair umudunu azaltan bir siyasi sürecin olmaması nedeniyle duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Griffiths açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Marib saldırısının savaşın askeri yöntemlerle kazanılabileceği izlenimini vermesinden endişe ediyorum. Ancak askeri bir işgal savaşı kesin bir şekilde sona erdirmeyecektir. Bu sadece yeni bir şiddete ve huzursuzluklara yol açacaktır. Önümüzdeki haftalarda savaşı sona erdirecek, kritik insani sorunları çözecek ve siyasi süreci yeniden başlatacak bir anlaşmaya varılması amacıyla taraflarla müzakereler üzerinde çalışacağım. Umarım taraflar da ilerleme göstermek için siyasi irade gösterirler. Gerekirse ileriye dönük bir yol haritası çizmek için onları özel bir toplantıya davet edeceğim. "



Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
TT

Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)

Gazze'de Hamas hareketine karşı çıkan Halk Güçleri’nin lideri Yaser Ebu Şebab, İsrail'in Arapça yayın yapan resmi radyo kanalı Makan'a verdiği röportajda, İsrail ordusuyla Gazze'nin güneyinde iş birliği yaptığını teyit etti.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusunun kontrolündeki bölgelerde rahatlıkla hareket ettiğini belirten Ebu Şebab, iki taraf arasında koordinasyon olduğunu vurguladı.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusuna, tek başına gerçekleştirdiği askeri faaliyetleri bildirdiğini açıklayan Ebu Şebab, herhangi bir ayrıntıya girmeden ‘dışarıdan destek aldıklarını’ belirtti. Ebu Şebab, bazı konuların açıkça konuşulamayacağını ifade etti.

İsrailli yetkililer, geçtiğimiz haziran ayında Hamas'a muhalif bir Filistinli grubu desteklediğini ve silahlandırdığını kabul etmiş, ancak bu grubun Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri olduğunu açıklamamıştı.

İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin, konuyla ilgili bir soruya “Hamas yönetimi karşısında farklı yöntemler kullandığımızı söyleyebilirim” yanıtını verdi, ancak ayrıntılara girmedi.

Bir araştırma merkezi olan Avrupa Dış İlişkiler Konseyi, Ebu Şebab’ı ‘Refah bölgesinde faaliyet gösteren ve yardım tırlarını yağmalamakla suçlanan bir suç çetesinin lideri’ olarak tanımladı.

Röportajda, Halk Güçleri’nin herhangi bir ideoloji veya siyasi örgüte bağlı olmadığını belirten Ebu Şebab, lideri olduğu grubun 2007 yılında Gazze'de iktidara gelen Hamas'a atıfla ‘adaletsizlik ve yolsuzlukla mücadele ettiğini’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Independnet Arabia’dan aktardığı habere göre Halk Güçleri’nin ne kadar büyük fedakarlıklar yaparsa yapsın mücadelesine devam edeceğini vurgulayan Ebu Şebab, Hamas’ın şu anda iç çatışmalar yaşadığını ve sonunun yaklaştığını bildiğini söyledi.

Hamas'ın askeri yargı organı geçtiğimiz çarşamba günü, Ebu Şebab’a silahlı çete kurmak ve İsrail ile iş birliği yapmakla suçlandığı gerekçesiyle 10 gün içinde teslim olması için süre tanıdığını açıkladı.

Filistinli birçok grubu bir araya getiren ‘Filistinli Gruplar Ortak Odası’ pazar günü, Halk Güçleri'ni ‘işgalci İsrail’in maşası olmakla’ suçladı. Filistinli Gruplar Ortak Odası tarafından yapılan açıklamada, “Ebu Şebab ve onunla birlikte olanlar ulusal kimliklerinden mahrumdurlar, Filistin ulusal saflarının dışındadırlar ve direniş gruplarının oybirliği ile kanları dökülmüştür” denildi.

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta yaşayan 1990 doğumlu Yaser Ebu Şebab, İsrail ordusunun kontrolü altındaki Refah'ın güneydoğu bölgesinde faaliyet gösteren Halk Güçleri adında bir silahlı grup kurdu.

Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri’nin silahlı üyeleri geçtiğimiz haftalarda, Refah'taki bir yardım merkezinin yakınlarında hafif makineli tüfeklerle görüldüler.