Kel kartal tehlikesine sıradışı çözüm

Koruyucu yelek, kevlardan yapılıyor (Facebook - @akbarkgifts)
Koruyucu yelek, kevlardan yapılıyor (Facebook - @akbarkgifts)
TT

Kel kartal tehlikesine sıradışı çözüm

Koruyucu yelek, kevlardan yapılıyor (Facebook - @akbarkgifts)
Koruyucu yelek, kevlardan yapılıyor (Facebook - @akbarkgifts)

Bir dönem nesli tükenme tehlikesi altında olan ancak yürütülen koruma programlarıyla sayısı tekrar çoğalan kel kartallar, ABD ve Kanada'daki hayvan sahiplerini korkutuyor.
Kuzey Amerika'da yaşayan yırtıcı kuşlar, 2007'de nesli tükenme tehlikesi altındaki türler listesinden çıkarılmıştı. ABD Balık ve Yaban Hayatı Departmanı'nın verileri, 2009'da 72 bin olan kuşların sayısının 2019'da 316 bine ulaştığını gösteriyor.
Bu gelişmeler aktivistleri sevindirse de bölgede yaşayan bazı kişiler, kazları ve tavukları avlamaya başlayan ve kanat açıklığı yaklaşık 2,5 metreyi bulan hayvanlardan endişeleniyor.
Örneğin tahmini 30 bin kel kartalın olduğu ABD'nin Alaska eyaletinde evcil hayvan sahipleri, "tüylü arkadaşlarını" korumak için dikenli yelek kullanıyor.
AK Bark adlı evcil hayvan dükkanın sahibi Mark Robokoff, hayvanları aslında çakallardan korumak için tasarlanan "ÇakalYeleği" adlı koruyucu yeleği satıyor.
Robokoff, yeleğin sivri uçlarla donatıldığını ve parlak kırmızı kılların kel kartalları korkuttuğunu söyledi ve ekledi:
"Kartallar, 12 kilogramlık somon balığını taşıyabilecek kadar güçlü. Yani 4 kilogramlık köpek onlar için bir hiç."
Kanada'nın Britanya Kolumbiyası eyaletinde yaşayan Jeanine Pesce ise bir keresinde kuşun yemek hazırlıklarına tanık olduğunu şöyle anlattı:
"Kartalın, bir Kanada kazını kayaların üzerinde saatlerce ileri geri sürüklemesini seyrettim. Hayvanların avının etini bu şekilde yumuşattığını söylediler."
Bölge sakinlerinden Tom Abraham da kel kartalların kuzularını ve kızının tavuklarını takip ettiğini ve bu yüzden korktuğunu söyledi:
"Geçen yıl bir kartal tavuğumuzu götürdü. Hayvanların bulunduğu yerin tepesine engel oluşturması için birkaç bayrak astım. Bu, saklanmaya çalışan tavuklara biraz zaman veriyor."
 
Independent Türkçe, Wall Street Journal



Trump yönetimi yarım milyon göçmene sınır dışı bildirimi gönderdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Trump yönetimi yarım milyon göçmene sınır dışı bildirimi gönderdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

ABD Yüksek Mahkemesi'nin, Trump yönetiminin Biden dönemindeki insani şartlı tahliye programını sonlandırmasına izin veren kararı onaylamasının ardından İç Güvenlik Bakanlığı (DHS) bu hafta Küba, Haiti, Nikaragua ve Venezuela'dan binlerce göçmene sınır dışı bildirimleri dağıtmaya başladı.

CNN'nin incelediği bildirimlerde, göçmenlere gönüllü olarak ayrılmamaları halinde, "kişisel düzenlemelerini yapıp ülkesine sorunsuz şekilde dönme fırsatı tanınmaksızın" gözaltı ve sınır dışı edilme gibi yaptırımlarla karşı karşıya kalabilecekleri uyarısında bulunuldu.

Biden yönetiminin başlattığı insani şartlı tahliye programı, koşulları sağlayan göçmenlere iki yıllık kalış izniyle Birleşik Devletler'e giriş izni veriyordu. Program kapsamında, söz konusu 4 ülkenin yaklaşık 530 bin yurttaşına ABD’ye giriş izni verilmişti.

Trump yönetimi, "yeterince incelemeden geçirilmemiş" göçmenlerin ülkeye girişine izin verdiği gerekçesiyle programı eleştirmişti. Ancak program zaten başvuru sahiplerinin geçmişlerinin incelenmesini ve kamuya yük olmamaları için bir mali sponsor bulmalarını şart koşuyor.

Görsel kaldırıldı.
Sığınma talebinde bulunan bir göçmen, Trump'ın göreve başlamasının ardından CBP One uygulamasında randevusunun iptal edildiğini gösteriyor (AP)

Yüksek Mahkeme, yönetimin programı durdurma yönündeki acil talebini geçen ay kabul ederek DHS'in program kapsamında ABD'de yaşayanlara sağlanan güvenceleri kaldırmaya başlamasının önünü açtı.

DHS çarşamba günü yayımladığı açıklamada programa kayıtlı kişilerin çalışma izinlerini iptal edeceğini doğrulamıştı.

DHS Halkla İlişkiler Bakan Yardımcısı Tricia McLaughlin yaptığı açıklamada, "Biden yönetimi Amerika'ya yalan söyledi" demişti. 

Küba, Haiti, Nikaragua ve Venezuela'dan gelen, yeterince denetlenmemiş yarım milyondan fazla yabancının ve bunların yakın aile üyelerinin bu feci şartlı tahliye programları aracılığıyla ABD'ye girmesine izin verdiler; onlara Amerikan işlerinde rekabet etme ve Amerikalı işçilerin ücretlerini düşürme fırsatı verdiler; tespit edilen sahteciliğe rağmen, kariyer memurlarına bu programları sürdürmeleri yönünde baskı yaptılar ve ardından ortaya çıkan kaos ve suçlardan Kongre'deki Cumhuriyetçileri sorumlu tuttular.

Biden yönetimi bu programı, sığınma başvurularında sıkça adı geçen ülkelerden gelen göçmenlere yasal ve kontrollü bir yol sunarak güney sınırındaki baskıyı hafifletme yönünde bir strateji olarak tanıtmıştı. 

Programın kaldırılmasıyla birlikte göçmen hakları savunucuları ve hukuk uzmanları, sınır dışı edilme riskiyle karşılaşanlarla ilgili bir dizi hukuki mücadele ve insani endişe dalgasına hazırlanıyor.

Bu gelişme, göçmenlikle ilgili gerginliğin tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığı bir dönemde yaşanıyor.

Geçen hafta sonu Los Angeles'ta, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) operasyonlarına karşı protestolar patlak vermiş ve Trump asker göndererek yanıt vermişti.

Bunun yanı sıra ülke çapında ICE karşıtı gösteriler başladı ve cumartesi günü için daha fazlası planlanıyor.

Independent Türkçe